3 Haziran 2015 Çarşamba

Güzelliğin Sırrı Ev Yapımı Yüz Maskeleri

ev-yapimi-yuz-maskeleri
Günlük koşuşturmaların arasında kendimize neredeyse hiç vakit ayıramıyoruz ve hatta kişisel bakım ürünlerini satın alabilmek için bile zaman bulamıyoruz. Bu nedenle de evde hazırlayabileceğimiz doğal bakım maskeleri en büyük kurtarıcımız oluyor.

İşte evde hazırlayıp uygulayabileceğiniz doğal yüz maskeleri:

Ballı yüz maskesi
Ilık suyla ıslattığınız havluyu yüzünüzde 1 dakika tutun. Ardından yüzünüzü ince bir bal tabakasıyla kaplayın. 15-30 dakika arasında bekletin, ardından ılık suyla yıkayın. Yüzünüzde mükemmel bir yumuşaklık yakalayacaksınız.

Muzlu yüz maskesi
Olgun bir adet muzu iyice ezin ve yüzünüze sürün. Ardından 10 dakika boyunca bekleyin. Ilık suyla yıkayın ve havlu yardımıyla hafif dokunuşlarla suyu yüzünüzden silin. Kuru ciltler için birebir bir yöntemdir. Yüzünüzün parladığını göreceksiniz.

Yoğurtlu yüz maskesi
Süzme ya da suyu azaltılmış iki kaşık yoğurdu bir kaseye koyun, iyice karıştırın. Yüzünüze sürüp 10-12 dakika arasında bekletin. Her zaman olduğu gibi ılık suyla yıkayın ve havlu yardımıyla suyu silin. Akne oluşumunu engelleyip cildinizi gençleştireceksiniz. Gözünüz aydın.

Elma sirkeli yüz maskesi
1 yemek kaşığı elma sirkesini 5 yemek kaşığı suyla karıştırın, yüzünüze pamuk yardımıyla hafifçe uygulayın. Durulamadan da bırakabilirsiniz. Elma sirkesi cildinizdeki tonlamayı ve günün yorgunluğunun atılmasını sağlayacaktır.

Karbonatlı yüz maskesi
1 tatlı kaşığı karbonatı 1 tatlı kaşığı balla karıştırın. Yüzünüze ovarak uygulayın ve 15 dakika bekleyin. Ardından ılık suyla yıkayın. Sivilce tedavisi konusunda artık bir adım öndesiniz.

2 Haziran 2015 Salı

Yaşlılık etkilerini azaltan antioksidan

koenzim
Koenzim Q10 diğer adıyla 'ubiquinone' vücudumuzda doğal olarak bulunan ve temel görevi gıdaların enerjiye dönüştürülmesi olan yağda çözünen bir antioksidandır. Yaşın ilerlemesiyle azalır. Bazı bünyelerde yeteri kadar üretim olmayabilir. Ayrıca kolesterol tedavisinde kullanılan bazı gruplar Koenzim Q10 seviyesini azaltır.

Aynı zamanda güçlü bir antioksidan olan Koenzim Q10 kalp, karaciğer, böbrekler ve pankreas başta olmak üzere vücut genelinde her hücrede bulunur. Ülkemizde en çok görülen hastalıklar arasında yer alan kalp yetmezliği, kalp krizi ve yüksek tansiyonun tedavisinde/önlenmesinde kullanılması nedeniyle tüm dünyada olduğu gibi bizde de oldukça popüler hale gelen besin desteklerinden biridir.

Koenzim Q10 kaynağı besinler

Koenzim Q10'un vücudumuzda yapılabilmesi için B6 vitaminine ihtiyaç vardır. Koenzim Q10 vücudumuzda yapılabildiği gibi bazı gıdalarla da alınabilir. Kırmızı et, balık, tavuk eti, soya fasulyesi, ceviz, badem gibi gıdalarda mevcuttur. Bazı gıdalarda bulunan bu molekül laboratuvar ortamında da üretilebilmektedir ve bu sayede besin desteği olarak satılabilmektedir.

Yaşlanmayla savaşıyor

Yaşam süresi uzadıkça kanserlere, kalp damar hastalıklarına, bellek problemlerine, hipertansiyon veya kas güçsüzlüklerine yakalanma riski artıyor. İşte tam bu noktada devreye Koenzim Q10 giriyor. Koenzim Q10 yaşlanma sürecinde bizi bekleyen sürprizlerin çoğu ile mücadelede vücudumuza önemli avantajlar sağlıyor.

Koenzim Q10'un vücuda olan faydaları

Çok güçlü bir antioksidan olan Koenzim Q10'un 100mg-200mg'lık dozlarda günlük alımı; yaşlılık etkilerini azaltır, hücre içinde oksijenin kullanımını artırarak hücredeki enerjinin artmasını sağlar, halsizliğin giderilmesine yardımcı olan Koenzim Q10; kalp kaslarını güçlendirerek nefes darlığı, çarpıntı, çabuk yorulma gibi şikayetleri azaltır. Vücuda sayısız faydası olduğu belirlenen bu enzim; enfeksiyon oluşumunu önler, parkinson hastalığının etkilerini azaltır ve yüksek kan basıncını düşürür.

Koenzim Q10, güçlü etkileri sayesinde, kalp ve beyin dokularını koruyan bir moleküldür. İnsan metabolizmasında etkisi ömür boyu devam eden bir besin maddesidir.

1 Haziran 2015 Pazartesi

Diş eti iltihaplanmasına sumak formülü

dis-eti-iltihabi
Diş eti iltihabı gibi ciddi bir sağlık sorunuyla karşı karşıyaysanız öncelikle doktora görünmeniz gerekiyor. Doktorunuzun uyguladığı tedavi ve verdiği reçeteye destek olabilecek bitkisel bir formül kullanmak istiyorsanız Bitki Bilim ve Güzellik Uzmanı Suna Dumankaya’nın sumaklı tedavi yöntemini uygulayabilirsiniz.

31 Mayıs 2015 Pazar

Sivilce izlerini evdeki malzemelerle yok edin

sivilce
Sivilce izleri için dermatoloji uzmanlarına gitmeden önce evdeki malzemelerle de hafifletmek mümkün.

Tarif 1
Yulaf ununun yatıştırıcı ve kızarıklık giderici özelliği vardır. Bu yüzden sivilce izlerini hafifletmekteki çoğu tarifte yulaf unu kullanılıyor. Yulaf unu ve balı karıştırın. 10 dakika beklettikten sonra yüzünüzü durulayın.

Tarif 2

Yoğurt iyi bir laktik asit olduğundan içerdiği yararlı probiyotikler cilde iyi geliyor. Yoğurdu yulaf unuyla karıştırın ve tüm cilde sürün. 20 dakika beklettikten sonra yüzünüzü durulayın.

Tarif 3
Yumurta akının gerici ve aynı zamanda rahatlatıcı bir etkisi vardır. İçerisindeki protein de cilt için oldukça yararlıdır. Haftada bir kez yumurta akını tüm yüzünüze sürün ve 10 dakika beklettikten sonra durulayın.

Tarif 4
Pirinç ununun beyazlatıcı özelliği vardır ve bu da ciltteki kızarıklık ve lekelerin renginin açılmasında büyük rol oynar. Pirinç ununu tarçınla karıştırın. Tarçın kan dolaşımını hızlandırırken aynı zamanda cildi aydınlatır. Tarçının pütürlü dokusundan dolayı yüzünüzü çok tahriş etmemeye dikkat edin. Tarçın ve yoğurt karışımını yüzünüze sürdükten 20 dakika sonra durulayın.

Tarif 5

Sivilce kurutma da ise limon karbonat ve yoğurt üçlüsünden faydalanın. Sivilceli yüzeye bu karışımı sürdükten sonra bekletin. İltihaplı bölgenin kurumasına yardımcı olur.

29 Mayıs 2015 Cuma

Yaz aylarında cildinizi nemlendirin

cilt_su_guzel_banyo_dus
Cildin pul pul kuruyup, soyulmaması için sıcak yaz günlerinde cilt bakımının en önemli kurallarından biri yeterli miktarda su içmek. Cildin nemini koruması ve dış etkenlere dayanıklı olması için bu şart. Uzmanların önerisi ise içilen su miktarının günde 8 bardaktan az olmaması yönünde.

Nemlendiriciniz ne kadar yeterli
Su içmek, cildin nem oranının korunmasında tek başına yeterli değil. Bu noktada devreye cilde ihtiyacı olan nemi kazandıracak nemlendiriciler giriyor. Ciltteki nem oranı mevsim geçişlerinde daha fazla önem kazanıyor. Çünkü yazın UV ışınlarından, kuru rüzgarlardan, sıcaktan, deniz ve havuz suyundan etkilenen cilt, sonbahar gelince bronzlaşmanın da etkisiyle daha fazla kurumuş ve yıpranmış oluyor.

Dolayısıyla ilkbahar ve yaz aylarında cildin yeterince nemlendirilmesinin önemi de kendiliğinden ortaya çıkıyor. Yaz aylarında cildin iyi nemlendirilmesi için yapılması gereken ise nem oranı yüksek krem ve spreylerin her gün düzenli olarak kullanılması.

Hem terleme hem de deniz ve havuza girme nedeniyle cilt bakım ürünlerinin etkisi gün içinde kaybolabiliyor. Bu durumda yoğun içerikli nemlendiricilerin tercih edilmesi ve tekrarlanması da kaybedilen nemin cilde geri kazandırılması açısından önemli.

Sadece yüzünüzü değil, vücudunuzu da nemlendirin
Sıcak ve kuru havanın hakim olduğu dönemlerde sadece yüz ve ellerin değil, vücudun da iyi nemlendirilmesi gerekiyor. Nemlendiricilerin daha çok banyo sonrasında uygulanması, vücudun nem dengesinde rol oynuyor.

Yaz güneşi cildinizi kurutmasın
Yaz mevsimiyle birlikte artan bütün bu olumsuz dış faktörler cildin doğal görünümünü ve yapısını bozabiliyor. Bu nedenle bakım yapılmış ve iyi nemlendirilmiş bir cildin yaz güzelliğinin vazgeçilmezi olduğu unutulmamalı. Çünkü nem oranının azalması; cildin canlığını yitirmesine, kırışmasına, yaşlanmasına, kişinin olduğundan daha yorgun ve bitkin görünmesine yol açarken, diğer taraftan kuruluk kaynaklı hastalıklara da zemin hazırlıyor. Bu nedenle sıcak havalarda doğru şekilde temizlenmiş cilde, doğru nemlendiriciyi uygulamak, ışıl ışıl parlayan, güzel bir cildin altın kuralı olarak kabul ediliyor.

25 Mayıs 2015 Pazartesi

Asetonsuz oje çıkarma formülü

oje
Çalışan bir kadının her an her şeye hazır olması gerekmekte. Çünkü aniden çıkan bir toplantı, sürpriz iş yemeği vb. gibi birçok durum karşınıza çıkabilir. Her an her şeye hazır olmanızın gerektiği en somut örnek ise; manikür sırasında sürdükleri o nefis bordo ojenin sabah uyandığınızda kötü göründüğünü ve evde aseton kalmadığını fark ettiğiniz andır.

24 Mayıs 2015 Pazar

Günde 15 dakika ile Mükemmel tırnaklar

tirnak-problemleri
Her kadın bakımlı ve güzel ellere sahip olmak ister. Bakımlı ellerin en önemli göstergelerinden biri de bakımlı tırnaklardır. Bu birkaç küçük öneri ile tırnaklarınız, çok daha kısa sürede mükemmel görünüme kavuşabilir.

* Önce tırnaklarınızın içini temizleyin ve tırnak diplerinize bir parça krem sürün. Koyu renk oje her türlü kusuru gösterir. Vaktiniz darsa, şeffaf ve renksiz bir tırnak parlatıcısı veya açık pembe oje sürün.

* Hangi rengi tercih ederseniz edin tek kattan fazla sürmeyin, aksi halde ojeniz daha zor kurur. Ellerinizi yaklaşık 30 saniye boyunca buz gibi suya sokmanız da kuruma işlemini hızlandıracaktır.

* Ojesiz tırnaklar da çekici görünebilir. Yumuşak bir tırnak törpüsüyle tırnaklarınızın üstünü törpülerseniz, birkaç gün boyunca üzerlerinde şeffaf oje varmış gibi görüneceklerdir. Ama dikkat, bu işlemi haftada birden fazla yapmak tırnaklarınıza zarar verir.

23 Mayıs 2015 Cumartesi

Hızlı saç uzatma yöntemleri

parlak-sac-tarifleri
Saçları uzatmak için genelde kozmetik ürünler tercih ediliyor. Ancak kozmetik ürünler saçın kırılmasına neden olabilir. İşte saçlarınıza uygulayabileceğiniz birkaç yöntem...

* Saçlarınızı yıkarken suyun sıcaklığını sürekli değiştirin. Bunu bir tür sauna sonrası soğuk banyo etkisi gibi düşünebilirsiniz. Nasıl ki saunadan çıkınca girdiğimiz soğuk duş kan dolaşımımızı hızlandırıyorsa, saçlarımız da ani sıcaklık değişimleri sonucu ölü hücreleri atar ve yenilenir. Böylece daha sağlıklı ve çabuk uzar.

* Saçlarınızı yıkarken parmak uçlarınızla saç derinize hafif dokunuşlarla masaj yapın.

* Balık ve fındıkta bulunan yağ asitleri, saç derinizin ve dolayısıyla saçlarınızın beslenmesini sağlar. Haftada 2-3 porsiyon balık tüketmek sağlığınız için olduğu kadar saçlarınız için de son derece faydalıdır.

* Aşırı sıcak ortamlardan uzak durun. Bu tür ortamlar saç derisinin ve saçın kurumasına sebep olur.

* 6-8 hafta arayla saç uçlarınızı kestirin. Bu işlem, sağlıklı bir uzama süreci için yardımcı olur.

* Saçların daha çabuk uzaması için uzmanların tavsiyesi ise, saçımızı haftada yalnızca 2-3 kez yıkamak.

22 Mayıs 2015 Cuma

Adriana Lima'nın güzellik sırları

adriana-lima
Adriana Lima, kusursuz vücudu, dolgun dudakları, yemyeşil gözlen ve bronz teniyle göz kamaştırıyor. İşte Adriana Lima'nın güzellik sırları..

Cilt
Adriana Lima, cildin en çok ihtiyacı olan şeyin nem olduğunu bildiği için cilt bakımını düzenli olarak yapıyor. Güneş kremi sürmeden dışarıya çıkmamayı alışkanlık haline getirmiş. Doğal bitkisel yağlarla cildini tazeliyor. Çok sık su içmek gerektiğini bir kez daha dile getiriyor. Hiç bir zaman komplike cilt bakım ürünlerini bir arada kullanmamak gerektiğini düşünüyor. Genelde sadece nemlendirici kullanıyor. 30 yaşından sonra kırışıklıkları oluşmaya başlarsa nemlendirici ile birlikte anti-aging kremler kullanmayı planlıyor. Günde en az 1 tane Hindistan cevizi suyu içen Lima, bunun cildine sağlık ve canlılık kattığını düşünüyor. Ayrıca Acai üzümü ve Acerola kirazı gibi yerli meyvelerin muhteşem sırlarına inanıyor. Hatta doğrudan Hindistan cevizini kırıp suyunu nemlendirici olarak kullanıyormuş!

Saç
Hiç bir zaman onu abartı saç renkleriyle göremediniz. Saçlarını doğallığından ödün vermeyerek şekillendirdi. Genelde omuz hizasında kestirdiği saçlarına doğal dalgalar vermeyi tercih ediyor. Kahverengi saçlarını bakır tonlarıyla gölgelendirdiği halini herkes çok beğeniyor. Bronz teninde en doğru saç renginin nasıl olacağını iyi biliyor. Brezilya’da avakado ile saça yapılan bakımlar oldukça meşhur. Adriana Lima da saçlarına avakadolu maskeler yapıyor. Bu maske saçı nemlendirerek parlaklık kazandırıyor.

Makyaj
Abartı makyajlardan hoşlanmayan güzel manken genelde cildi için BB krem kullandığını söylüyor . Cilde nefes aldırdığı için hem doğallık sağlıyor hem de cilde başka bir şey sürmenize gerek kalmıyor. Yanaklarda hafif şeftali ya da pembe allık kullanarak doğal vurgular yapıyor. Adriana Lima’nın makyajda vazgeçilmezi ise öncelikle maskara! Çok fazla rimel kullandığını dile getiriyor. Günlük hayatta sadece maskara ile makyajını tamamlıyor. Çantasından çıkarmadığı makyaj ürünü ise kırmızı ruj! Zaten yüzüne bakıldığında ilk olarak dudakları ve gözleri dikkat çekiyor. Çoğunlukla koyu kırmızı tonlarında ruj ve parlatıcılar tercih ediyor. Gözlerde maskaradan sonra ikinci tercihi eyelinerı incecik bir şekilde kirpik dibine çekmek. Bu hem daha canlı hem de makyaj yok gibi bir his veriyor. Ayrıca dumanlı göz makyajlarını seviyor.

Spor ve beslenme
Spor olmazsa olmazı. Terlemeyi çok seviyor. Victoria’s Secret defilelerinde muhteşem vücuduyla dikkat çeken ve dünyanın en seksi kadınlarından biri olarak kabul edilen Lima, kilo almak gibi bir problemi olmadığını ve diyet yapmadığını sık sık dile getiriyor. Ancak formda kalmak için düzenli olarak spor yaptığını sözlerine ekliyor. Üstelik tercihi çok farklı bir spor dalı! Lima boks yaparak fit kalmaya çalışıyor. Bunun yanında kardiyo ve fitness egzersizleri de yapıyor. Antrenmanlara hazırlanırken Hindistan cevizi suyu ve çay bazlı meyvelerin karışımlı enerji içeceği içiyor. Yediklerine çok dikkat eden Lima, proteinin yanında bir kaç parça karbonhidrat alınması gerektiğini söylüyor. Sabahları omlet ya da yulaf ezmesi; öğle ve akşam yemeklerinde ise ızgara et, ızgara sebze, pirinç ve fasulyeli yemekler yiyor. Bazen küçük kaçamaklar yaparak kahvaltıda krep yediğini, çikolata ve Hindistan cevizli keke bayıldığını itiraf ediyor.

Giyim
Tarzını feminen, genç kız gibi ve eğlenceli olarak tanımlıyor. Kızlarıyla vakit geçireceği zaman jean ve tişört gibi rahat parçalar tercih ediyor. Fakat arkadaşlarıyla dışarıya çıkacağı zaman seçimlerini kendini dişi hissettirecek elbiselerden yana kullanıyor. Hayatı ve olumlu olmayı seven yapısı sayesinde pozitif enerjisi gülüşüne ve kıyafetlerine de yansıyınca ortaya bu harika sonuç çıkıyor. Sonuç olarak doğal, abartıdan uzak, sporu yaşam tarzı haline getiren ve her zaman gülen biri olursanız en az Adriana Lima kadar güzel olabilirsiniz

18 Mayıs 2015 Pazartesi

Doğru Saç Rengi Nasıl Seçilir?

yagli-saclar-icin-bakim-maskesi
Doğru saç rengi seçimi, kadınların gözlerinden tutun da ifadelerinin algılanmasına kadar pek çok konu üzerinde büyük bir işleve sahip diyebiliriz. Saçlarını yanlış bir renge boyatan kadınların olduklarından daha kötü algılandıkları, doğru rengi seçenlerin ise çevredekiler tarafından çok daha güzel bulundukları bilinen gerçeklerden bir tanesi. Maalesef bazen genetik sebeplerden dolayı saç rengimiz olması gereken uyuma sahip olmayabiliyor ve bu durumda saç boyalarından faydalanmak mecburi bir hale geliyor.

Bu aşamada yapılan hatalardan bir tanesi, maalesef göz rengiyle uyumlu bir saç rengine sahip olmamaktır. Mavi, yeşil gibi göz renklerine sahip olanların kızıl, sarı gibi seçenekleri değerlendirmeleri daha doğru olurken, kahverengi yahut siyah göz rengine sahip olanların koyu renk saç renklerini tercih etmeleri önerilmektedir. Zira göze uyumlu saç rengi tercihlerinin gözlerin ön plana çıkmasına katkı sağladıkları biliniyor. Göze ters saç renkleri ise dikkatleri saça çekiyorlar ve bu nedenle gözün istendiği kadar öne çıkarılmasına engel oluyorlar.

Doğru saç rengini seçerken dikkat etmeniz gereken bir diğer konu da, kaş renkleriniz ve saç renginiz arasındaki uyumu koruyabilmekten geçiyor. Bu yüzden saç renginizi ayarlarken ya kaşlarınıza da gerekli renk uygulamasını yapmalı, ya da kaşlarınızla saçlarınız arasındaki renk farkını çok fazla açmamalısınız. Bu fark açıldıkça yüzünüzdeki renk uyumsuzluğu daha çok dikkat çekecektir ve göz tırmalayıcı olacaktır.

Eğer dudaklarınızın kalın görünmesini istiyor ve onları öne çıkarmak istiyorsanız, kırmızı ruj tercihi ve saçların uçlarına atılacak balyajlar size destek olacaktır. Böylelikle dudaklarınız ve saçlarınız arasındaki uyumu sağlayarak daha doğal ve ilgi çekici görünmelerini sağlayabilirsiniz.

Saçlarınızın rengini değiştirirken bir anda tam zıttı renklere geçiş yapmaktan kaçınmanız da unutmamanız gerekenler arasında. Bu tip radikal değişiklikler her ne kadar pek çok kadının hoşuna gitse de, diğerleri tarafından pek olumlu olarak algılanmaz. Saçlarınızın rengini her boyamada birer ikişer ton açarak fark ettirmeden doğal bir görünümle istediğiniz renge geçiş yapabilirsiniz.

Saç rengi seçiminde kullandığınız saç boyalarının malzemelerinin kaliteli olması ve doğru rengi vermeleri de dikkat noktaları arasında. Bu yüzden ucuz ve nerede üretildiği belli olmayan markalardan kaçınmanız gerekiyor.

Hızlı saç uzatma yöntemleri

parlak-sac-tarifleri
Saçları uzatmak için genelde kozmetik ürünler tercih ediliyor. Ancak kozmetik ürünler saçın kırılmasına neden olabilir. İşte saçlarınıza uygulayabileceğiniz birkaç yöntem…

14 Mayıs 2015 Perşembe

Güzelliğin yeni formülü: İple yüz germe

iple-yuz-germe
İlerleyen yaşla birlikte ciltte meydana gelen kırışıklık ve sarkmalar kadınları hem fiziksel hem de psikolojik yönden olumsuz etkiliyor. Ancak son yıllarda hızla gelişen teknoloji ile birlikte modern yöntemler genç, sağlıklı ve güzel bir cilde sahip olmak isteyenler için önemli alternatifler sunuyor.

Son dönemlerde öne çıkan, pratik ve ağrısız bir yöntem olarak tanımlanan "İple yüz germe uygulaması" kadınlara kısa sürede pürüzsüz ve ışıltılı bir cilt kazandırıyor.

Memorial Ankara Hastanesi Dermatoloji Bölümü'nden Doç. Dr. Emel Erdal Çalıkoğlu, ameliyatsız "iple yüz germe" yöntemi ile cilt gençleştirme hakkında bilgi verdi.

Kırışıklık ve sarkmalar yok oluyor
Zaman içinde yüz ve boyun bölgesinde oluşan kırışıklık ve sarkmaların temel sebepleri kollajen maddenin azalması, hacim kaybı ve yer çekimidir. Yaşlanma belirtilerinin ilk görüldüğü yerler olan yüz ve boyun bölgesindeki kırışıklık ve sarkmalar, ameliyatsız bir yöntem olan iple yüz germe yani "iple askı" yöntemi ile kısa sürede ortadan kaldırılabilir. Ağız ve dudak çevresi, alt göz kapakları ve yüzdeki tüm sarkma ve kırışıklıklarda etkili olan bu yöntem, vücudun tüm bölgelerine uygulanabilmektedir.

Mimiklerinize dokunmuyor
İşlem sırasında vücutta bir süre sonra eriyebilme özelliği taşıyan, cerrahi ipleri olarak adlandırılan ve genellikle ameliyatlarda kullanılan özel ipler kullanılmaktadır. Gerginlik, dokuların iplere verdiği tepkiyle sağlanmakta ve böylelikle sarkma görünümü ortadan kalkmaktadır. İşlem sonrası anında gençlik etkisini gösteren iple germe işlemi, kişilerin 5-10 yaş daha genç görünmelerine yardımcı olmaktadır. Bunun yanı sıra en çok merak edilen noktalardan biri olarak da yüz ifadesi ve mimiklerde hiçbir değişikliğe neden olmamaktadır.
İple yüz germe yönteminin avantajları

İple yüz germe yönteminin günlük hayatı kolaylaştıracak pek çok avantajı bulunmaktadır. Bunlar şöyle sıralanabilir:

* Lokal anestezi altında uygulandığında işlem sırasında herhangi bir ağrı hissedilmez.

* İşlem süresi yaklaşık 30 dakikadır.

* Ciltteki sıkılaşma ve gerginlik anında fark edilir.

* Vücutta kendiliğinden eriyen özel ipler kullanıldığından son derece zararsızdır.

* Uygulama sırasında kollajen üretimi aktive edildiği için hızlı iyileşme gerçekleşir.

* Kullanılan özel ipler ve iğneler kalıcı izlere neden olmaz.

* Uygulamanın tekrar edilmesinde hiçbir sakınca yoktur.

* İşlemin çok nadir görülen kanama ve morarma dışında yan etkisi bulunmamaktadır.

- İşlemin ardından hemen makyaj yapılabilir.

13 Mayıs 2015 Çarşamba

Kuru nane maskesiyle sarkmaları önleyin

kuru-nane-maskesi
Cilt sarkması; bir kadın için artık yaşlandığını kabul etmesi ve cildini eski haline getirmesi için birçok metot denemeye başlamasıdır. Eğer yaşınız 40’ı geçtiyse aynaya dikkatli bakın. Elmacık kemiklerinden başlayarak, aşağıya doğru inen bir sarkma sezeceksiniz. Eğer önlem almazsanız, geri dönüşü yok!

Yüz masajı yapın
Cilt sarkmasına karşı alabileceğiniz en etklili önlem; her gün beş dakika yukarıya doğru yüz masajı yapmanız. Kaş düşüklüğünü engellemek için 3 parmağınızı kaşın altına koyun, yukarı doğru masaj yapın. Gözlerinizi kapatın. İşaret parmaklarınızla göz kapaklarınızı içeriden dışarıya doğru basınç oluşturacak şekilde bastırın.

Bu sırada gözlerini açmayı deneyin, ama parmaklarınızın baskısından bu mümkün olmayacaktır. Bu egzersiz göz kapağı kaslarını güçlendirecek, sarkmalarını engelleyecektir.

Kuru nane maskesiyle bu hareketleri destekleyin
Sarkmalara karşı haftada bir tarifini vereceğimiz maskeyi yapmanız dahilinde daha etkili sonuçlara ulaşmanız mümkün olabilir.

Malzemeler
1 bardak kaynar su
1 çorba kaşığı nane

Nasıl yapılır

Bir bardak kaynar suya bir çorba kaşığı kuru nane koyun. Suyunu hayli çektikten sonra bir kap içinde ezin ve yüzünüze maske yapın. 30 dakika bekletin. Ilık suyla yıkayın.