18 Haziran 2013 Salı

Cilt Bakımında Yapılan Yanlışlar ve Doğrular

cilt_bakiminda_dogru_ve_yanlislar
Günümüz kadını için cilt bakımı vazgeçilmezler arasında yer almakta. Yalnız iş, öyle arkadaş tavsiyesiyle, etraftan duyduklarınızla olmuyor. İyisi mi siz yazımızı okuyup, verilerin doğrularını öğrenin. Bedendeki en büyük organ cilt ve hususiyetle de bayanlar cilt bakımıyla son derece alakalı. Yalnız bu konuda nelerin yapılması ve nelerin yapılmaması gerektiğine ilişkin o kadar çok söylenti mevcut ki, durumu açıklığa kavuşturalım istedik. Çoğu kadın, ne şekilde bir deri bakımı uygulayacağı hususunda çok mantıklı düşünceler öne sürse de, iş uygulamaya gelince, yapılanlar söylenenlerden değişik olabilmekte.

Yüzümü su ile yıkıyorum. Bu sebeple de toniğe ihtiyacım yok.
Yüzünüzü suyla yıkamanızda herhangi bir problem yok. Hatta cildinizi bir sütle temizledikten sonrasında, yüzünüze bir su çarpmanızda da sakınca yok. Sıkıntı, cildinizin tahmini 5.5 seviyesinde ph seviyesine sahip olarak bulunması. Halbuki bu oran suda, oturduğunuz bölgeye ve kullandığınız suyun sertliğine göre, 9.5 e kadar çıkabiliyor. Tonik ise, cildinizin asit seviyesini normale döndürüp, dengeyi sağladığından, su kullanarak bu dengeyi tekrar bozmuş oluyorsunuz. Piyasada satılan tonikleri daha itinalı inceleyip şahsınıza münasip bir tanesini seçebilirsiniz.

Akşam kremim, gündüz kremimden daha yoğun olmalı.
Bu şahsi seçeneğe bağlıdır. Bir takım bayanlar akşam kullandıkları ürünün, günlük olarak kullandıklarından daha ağır olmasını isterler fakat aslına bakılırsa daha yoğun bir kreme gereksinim yoktur. ihtimal dahilinde gündüz kullandığınız kremden daha değişik özelliğe sahip bir ürünü seçebilirsiniz, örneğin sıkılaştırıcı, veya yaşlanmayı geciktirici ürünler gibi. Fakat bunları da hafif ürünlerden seçebilirsiniz. Hem böylelikle sanki yastığınız yüzünüze yapışacakmış gibi bir kalıt da bırakmaz.

Gündüz ve akşam ürünlerim değişik olmalı.
Bu yanlış bir bilgidir. Eğer cilt probleminiz yoksa, tek yapmanız lazım olan bunu korumak için cilt bakımı yapmanız. Kullandığınız ürünleri de günde iki defa kullanabilirsiniz. Bir takımı spf ihtiva eden ürünleri akşam kullanmak istemez fakat aslına bakılırsa bunda problem yoktur. öteki alternatif de spf içermeyen bir nemlendirici kullanmak ve gündüzleri de güneşten koruyan bir ürünü de bunun üstüne sürmektir. Fakat maksat az üründe çok iş başarmak, işinizi kolaylaştırmaksa, 2. alternatif size çok yardımcı olmayacaktır.

Akşam cildime bir şey sürmezsem, cildim nefes alabilir.
Bu düşünce ağır akşam kremi kullanmakla alaka rivayete dayanır. Bir takım cilt bakım uzmanlarına göre, akşam cildinizi temizledikten sonrasında, farklı bir mamül sürmezseniz, cildiniz kendi dengesini bulmakta. Bu noktada kendinizin ne şekilde hissettiği mühimdir. Cildinizi temizledikten sonrasında, yüzünüze bir şey sürmeniz lazım olduğunu hissediyorsanız, sürün. Tersi durumunda sürmeseniz de olur. Yalnız şunu da unutmamak gerek ki, geceleri cildin kendisini yenilemesi için ideal bir zamandır. Bu zamandan faydalanmak iyi olabilir.

Temizleyicim, göz makyajı temizlemekte de kullanılmakta. Bu sebeple ayrı bir mamül kullanmıyorum.
Eğer çok az makyaj yapıyor, veya kullandığınız temizleyicinin makyajınızı nazikçe ve bütünüyle temizlediğini düşünüyorsanız, o zaman sıkıntı yok. Bir takım ürünlerin formülü, ayrıca bir göz makyajı temizleyicisi kullanımına gerek bırakmayacak biçimde hazırlanmıştır. Fakat gözlerinizi tam manasıyla temizlemek için onları iyice ovalamanız gerekiyorsa, o zaman 2. bir ürüne gereksiniminiz mevcut. Cilt esnek olduğunda, onu çekiştirip durduğunuzda, zamanından önce kırışıklıklara sebebiyet vermiş olursunuz.

Su, cildimi kurutuyor.
Cilt tipiniz ne olursa olsun, su aslında cilt için iyidir. Kaçınmanız gerekense, suyun cildinizde tabii olarak kurumasıdır. Bu olduğunda, su buharlaşır ve cildinizde bulunan tabii suyu da yanında götürür. Bu da cildinizin gerilmesine neden olur. Yüzünüzü yıkayıp, kurular, münasip toniği kullanırsanız, sıkıntı kalmaz.

Çok sürekli olarak iyidir.
Cilt, bir üründen yanlızca belli miktarları kabul eder ve bunun fazlası buharlaşıp heba olur. Ürünün tümü cilde nüfuz etse, gerekenden fazlasının gidebileceği bir yer yoktur. Bu da, gözeneklerin tıkanmasına ve birikimlere neden olur. Bu sebeple ürünü az sürün. Fazlasına gereksiniminiz varsa ekleyebilirsiniz.

Göz kremi göz bölgesinin tamamına sürülmelidir.
Hiç de iyi bir düşünce sayılmaz. Göz kremi, yüz kreminden çok farklıdır. Cildin içine nüfuz etmez, yüzeye yayılmış olur. Sürülen miktar, bir pirinç tanesinden çok olmaması gereklidir. Üstelik de bu miktar, 2 göz için birden kullanılmakta olan miktardır. Gündüz, yanlız göz altına sürüp, akşam de bütün göz çevresine sürün. Bu durumun sebebi, gün içinde göz kremini bütün göz çevresine uygulamak, farınızın yayılmasına ve ince bir çizgi halinde iz bırakmasına neden olur. Eğer göz makyajı yapmadıysanız, o zaman bütün göz çevresine günde iki defa uygulayabilirsiniz. Yalnız kullandığınız ürüne dikkatte bulunun. Eğer bütün göz bölgesi için üretilmemiş ve test edilmemişse, şiş gözlerle uyanabilirsiniz.

Vazelin ve bebek yağı muhteşem makyaj temizleyicilerdir.
Gerçek şu ki, oldukça etkilidirler fakat onları kullanmak hiç de iyi bir düşünce değildir. Petrol bazlı olduklarından suyla parçalanmazlar. Bu sebeple de göz üstünde tabaka bırakırlar. Bu da gözünüzdeki makyajın akmasına neden olur. Bunun yerine yağlı bir göz makyaj temizleyicisi kullanın. Bunlar suyla çözüldüklerinden bu çeşit problemlere neden olmazlar

Vazelin ve bebek yağı muhteşem nemlendiricilerdir.
Yanıt yine hayır. Bu ürünler tuzak misalidir. Eğer cildiniz kurumaya meğilliyse, denize/havuza girmeden evvela vazelin sürebilirsiniz, bu manada iyi bir bariyer vazifesi görür. Vazelin sizi katı rüzgarlardan ve soğuktan da korur fakat kesinlikle nemlendiricinin üstüne sürülmelidir. Bebek yağı, bebeklerin nemli cildine sürülüp, bu nemi sabitlemek için üretilmiştir. Vazelin veya bebek yağını nemlendirici yerine kullanırsanız, cildi bloke eder. Bunun neticesinde da cilt kendi lipitlerini ve nemini üretemez hali alır.

16 Haziran 2013 Pazar

Işıltılı Saçlar İçin Bakım Kürü

sac-bakimi
Boya, fön, mevsim değişikliği gibi faktörlere bağlantılı olup saçlarınızın rengi matlaşabilir, parlaklığını yitirebilir. Tabii malzemelerle rahatça hazırlayabileceğiniz bakım kürü; Saçlarınızın parlak parlaklık kazanmasına yardımcı olacaktır.

Bakım Kürü Malzemeleri
4 yemek kaşığı zeytinyağı
2 yemek kaşığı süzme bal

Bakım Kürünün Hazırlanışı ve Uygulaması
* Zeytinyağı ve balı cam bir kavanozda karıştırın.
* Karanlık ve serin bir yerde 2 gün beklemeye alın.
* Sürenin sonunda karışımı saçlarınıza masaj yaparak yedirin.
* Saçınızı bone veya streç filmle sarın.
* Havluyu, saç kurutma makinesi veya ütüyle ısıtın.
*  Sıcak havluyu bonenin üstüne sarın.
* 15 dk bekleyin.
* Saçlarınızı arındırmak için saç türünüze münasip şampuanı bir miktarla suyla inceltin.
* Şampuanı saçlarınıza sürüp köpürtün.
* 5 dakika beklemeye alın.
* çok suyla durulayıp iyice kurutun.

Not: zeytinyağı-bal kürünü haftada 2 defa uygulayabilirsiniz.

15 Haziran 2013 Cumartesi

Menekşe yağı İle Saç Bakımı Nasıl Yapılır

MenekseYagiveSacBakimi
Saçlarımızın güzelliğimizin tamamlayıcısıdır. Kadın olsun erkek olsun saçlarıyla uğraşır canlı ve bakımlı görünmesi için ellerinden geleni yaparlar. İşte size canlı ve gür saçlar için 2 öneri.

Saç dökülmelerine karşı
Özellikle saç dökülmelerinde kullanılmakta olan en eski metotlardan birisi bulunan menekşe, saça eski canlılığını kazandırır.

Yanlızca saç dökülmelerinde değil, saçlarınızın canlı ve sıhhatli olarak bulunması için de menekşe yağından faydalanabilirsiniz. .

Bir çorba kaşığı susam yağını, 2 çorba kaşığı menekşe yağı ve bir yumurta sarısıyla karıştırıp saç diplerinize sürüp1 saat beklemeye alın ve yıkayın. Bu kürü haftada 2 defa uygulayabilirsiniz.

Yapısal olarak zarar görmüş ve daha çok hırpalanmış saçlar için:

İkinci ve gene çok etkili bir formül ise; 40ml. Hintyağı ile 20ml. Tatlı badem yağını karıştırıp benmari usulü ( Buharda ) ısıtın. isınan bu karışımı saç diplerinize ve uçlarına iyice yedirip bir saat beklemeye alın ve yıkayın. Son durulama suyuna ( 1 litre ) 5 damla badem yağı damlatın ve 1 çorba kaşığı da elma sirkesi ekleyiverin. Bu suyla saçlarınızı durulayın. Badem yağı sirke ile dengelendiği için, bitlenmezsiniz. Saçlarınız ışıl ışıl ve yumuşak olur. Saç dökülmeleriniz de bu yağ bakımını uyguladıkça ortadan kalkacaktır. . !

Sirke kokusunu ise düşünmeyin, 1 litre suda herhangi bir şey misalidir. Koksa da bir müddet sonrasında kokusundan eser kalmaz.

Ufak bir not : hem menekşe yağı ihtiva eden formülü, ve hem de badem yağı ihtiva eden 2. formülü kullanayım derseniz; Hafta içinde bir gün menekşeli olanı, bir farklı gün de badem yağlı olanı uygulayabilirsiniz.

14 Haziran 2013 Cuma

Burçlara Göre Saç Modelleri

burclara_gore_sac_stili
Kovalar saçlarını ne renk boyatmalı? Yengeçler ne şekilde toplamalı? İşte burcunuza göre saç rehberiniz. . .

Koç Burcu Kadını: etkin, cesur ve bilinçlisiniz. Duygularınızı olduğu gibi belli etmekte, kısıtlamalara gelemiyorsunuz. Saç modelinizin ise sizi engellemesine tahammülünüz yok. Pratik, kısa saç kesimi tam size göre. Uzun saçlı koç bayanları, saçlarını kesinlikle geriye tarar ve at kuyruğu biçiminde bağlar. intizamlı görünümlü bir at kuyruğu için saçınız nemli iken pürüzsüzleştirici saç kremi uygulayınız.

Boğa Burcu Kadını: inatçı, güvenilir ve sabırlı kişiliğiniz mevcut. Güzelliğiniz, cazibeniz ve bütün kadınsı özelliklerinize karşı ayaklarını yere sıkıca basan bir yapıya sahipsiniz. Bu sebeple, çok mübalağalı saç modellerini şahsınıza katiyen yakıştıramazsınız. Tabii görünümlü saçlar daha ziyade hoşunuza gider.

İkizler Burcu Kadını: Çevrenizle son derece basit ilişki kuruyorsunuz. Can sıkıntısı size çok yabancı. çok fazla nizama yatkın olmamanız, komplike saç modellerinden hoşlanmamanıza neden oluyor. Devamlı kontrol edilmesi gerekmeyen, tabii şekline bırakılmış saçlar size daha münasip.

Yengeç Burcu Kadını: son derece duygusal ve idealist bir yapıya sahipsiniz. Buna ek olarak uzak bir kişi olduğunuzdan herkesin size rahatça yaklaşmasına izin vermezsiniz. Bu yüzden, yerine göre gözlerinizdeki manası etrafınızdan gizleyebilmeniz için uzun saçlarınız olmalı.

Aslan Burcu Kadını: herkesin sevgilisi olarak, hayatı dolu dizgin yaşıyorsunuz. Dişi aslanın asaletine sahip olmanıza rağmen gene de kibar bir saç modeli size münasip değil. Burçların kraliçesi olarak herkesin size hayranlık duyması şart. Bu yüzden, gösterişli saçlardan ve çarpıcı, cesaret arzu eden son moda farklı renklerden çekinmeyin.

Başak Burcu Kadını: dakik bir insansınız. Hatta size mükemmeliyetçi dahi denilebilir. Dağınıklığın herhangi bir türüne dayanamazsınız. Bu yüzden saçlarınızın özenle taranmış olarak bulunması şart. Saçlarınıza tertipli bir görünüş vermek için saç spreyi ve briyantin kullanın.

Terazi Burcu Kadını: cazibeli ve esprili olmak sizin en temel özelliğiniz. Buna ek olarak adaptasyon ve estetik hakkında da son derece duyarlısınız. Aynen arslan kadını gibi, sizde lüksten çok hoşlanıyorsunuz. Yeter ki çok dikkat çekici olmasın. Bu sebeple size sade ve şık saç modellerini öneririz.

Akrep Burcu Kadını: burçlar arasında akrep kadını kadar ne arzu ettiğini bilen ve amaca kilitlenen bir burç daha yoktur. Dış taraftan bakılmış olduğunda sakin ve soğuk görünürsünüz. Buna bağlantılı olup fevkalade şekillendirilmiş saçlar ve sürekli olarak bakımlı olmak tipik özelliklerinizdir. Saç modellerinizin daha yumuşak ve feminen olmasını sağlayın. Bu çeşit saçlar size daha ziyade yakışacaktır.

Yay Burcu Kadını: serbest karakteriniz sizin tipik özelliğiniz. Apansız kararlar alabiliyor, maceradan hoşlanıyorsunuz. Jöle, sprey türü saç şekillenme ürünlerinden pek hoşlanmadığınız için yumuşakça dökülen saç modeli kullanmanızdan ve saçınıza pürüzsüzleştirici saç kremi gibi daha yumuşak formüllü ve tabii görünüm vermekte olan şekillendiricilerle şekil vermenizde yarar var.

Oğlak Burcu Kadını: kıvrak espri anlayışınız ve ortama uyumunuz sayesiyle en güç durumlardan dahi yüzünüzün akıyla sıyrılabilirsiniz. Her hususta olduğu gibi saç hakkında da sağlamcısınız. Bu yüzden saçınızın bozulmasını önleyen ve her telin uygun vaziyette durmasını sağlayan sprey ve jöle gibi şekillendiriciler kullanın.

Kova Burcu Kadını: etrafınızda olup biten her şeyle alakalı ve son derece ateşlisiniz. Devamlı değişik görüş ve düşünceler peşindesiniz. Bu halde, karmaşık saç modellerine ayıracak zamanınız da yok. Yalnız, o tabii ışıltınızı yitirmemeniz için saç bakımınıza da itina gösterin. şahsi saç bakımınıza münasip ürünleri kullanmayı ihmal etmeyin.

Balık Burcu Kadını: romantik ve kuvvetli sezgilere sahip bir insansınız. Hayatta duyarlı ve duygulu hareketlerle ilerliyorsunuz. Saçlarınız da sizlerin gibi duyarlı olduğundan boya ve perma gibi kimyasal uygulamalardan uzak durun. Bitkisel boyalar ve alkol oranı az şekillendiriciler kullanmaya itina gösterin. . .

13 Haziran 2013 Perşembe

Boyalı Saçlar İçin Bakım

boyali-saclara-bakim
Yaşamının bir devresinde saçını boyamayan büyük oranda yok gibi. Halbuki iş yanlızca boya yapmakla kalmıyor, sonrasında boyalı saça luzumlu özeni göstermek icap ediyor. İşte boyalı saçların bakımıyla alakalı temel suallerin yanıtları.

1.Boyanırken saç temiz mi yoksa pis mi olmalı?
Saçınızın temiz veya pis olarak bulunması farketmez. Her 2 koşulda da güzel netice alabilirsiniz. Yalnız boya yapmadan evvela saçınızda jöle, biryantin, sprey, köpük gibi saç şekillendiricileri varsa fırça yardımıyla temizlemelisiniz. Çünkü şekillendiriciler saça yeterince boyanın nüfuz etmesini engeller. Boyanın kalıcılığı kısa müddetli olur

2. Saç boyası saçı döker mi?
Boya, saçı dökmez. Mevsim değişikliği, fizyolojik rahatsızlıklar, düzensiz beslenme gibi şartlar saçın dökülmesine sebep olmaktadır.

3. Cilde sıçrayan boyalar ne şekilde temizlenir?
Saç boyasını uygulamaya başlamış olmadan evvela saç diplerine nemlendirici krem tatbik edilebilir. Bekleme müddeti bitiminde saçlar yıkanmadan evvel ya da yıkandıktan sonrasında nemli bir pamukla boyanın ciltten temizlenmesi kolaylaşır. Nemlendirici krem uygulaması unutulursa, sabunlu bir bez veya pamuklu yardımıyla boya temizlenebilir.

4. Kaş ve kirpik boyanabilir mi?

Kaş ve kirpikler herhangi bir boya ile boyanmaz. Eğer kaşlarınızı boyamak arzu ediyorsanız, özel olarak hazırlanmış kaş- kirpik boyalarını kullanın.

5. Boya ne kadar vakitte uygulanmalı?
Saç, ayda ortalama 1 cm uzar. 4 ile 5 hafta ara ile saç diplerini boyamak ve saç uçlarına rötuş yapmak gerekmektedir.

6. Kına olanlar boya yapabilir mi?
Kına saçı kaplar ve saç üstünde bir tabaka meydana getirir. Kınayı saçtan çıkarmak ise olası değildir. Bu sebeple saçınızda kına varsa saç boyası kullanmayın.

7. Saç renginin daha bariz olarak bulunması için saç boyasından çok oksidasyon kremi kullanılırsa ne olur?
Boya kutusunun içindeki reçetede yazılan miktar ve oranlar en sıhhatli sonucu almak için uygundur. Bu sebeple değişik bir karışım tavsiye edilmez.

8. Renk seçerken ne gibi şeylere dikkat etmeli?
Saçı renklendirmeden evvela istenen sonuca erişmek için elde edilmek istenen rengin epey güzel belirlenmesi lazımdır. Renk belirlemesi yaparken daha evvela boyanmamış saçlar için; Saçlarda beyaz yoksa ya da azsa, tabii renginden bir ton açık renk seçilmelidir. Daha evvela boyanmış saçlar aynı renge ya da koyu renge boyanabilir. Yalnız boyalı saçları olduğundan daha açık renge boyamadan evvela dekolore ( Saçın rengini açma ) işleminin tatbik edilmesi lazımdır. Bu biçimde arzulanan saç elde edilmiş olunur.

Saçlarınızın ışıltılı ve sıhhatli kalmasını sağlayan bakım tavsiyeleri.
Saç bakım ürünlerini kuru saça değil, nemli saça tatbik edin. Böylece daha kısa bir zamanda, daha güzel netice alırsınız. Saçınızdaki dalgaları canlandırmak için, saç köpüğünü tenis topu büyüklüğü olan elinize sıkın ve diplerden dış tarafa nüfus etmesini sağlayın. Eğer saçınızı yıkayacak vaktiniz yoksa ve saçınız kısaysa, saçınızı birazcık ıslatın, geriye doğru tarayın ve yanlızca alnınızın üzerindeki saçlara sprey sıkın. Eğer saçlarınız uzun, kalın telli ve düzse, at kuyruğu yapmanızı öneririz.

Eğer uzun fakat sıkıntısız saçlara sahipseniz, o zaman kafanızı yere doğru eğin, saç spreyi sıkın ve saçlarınızı geriye doğru atın. Topuz yapmayı da düşünebilirsiniz. Eğer saçlarınızın kısa bir zamanda nizama sokulmaya gereksinimi varsa, saçlarınızı yıkayın ve yanlızca kahküller ile yüzünüzün üstüne dökülen kısımlara fön çekin.

Kadınlar kendi görüntünüze münasip saç kesimi için eğer rastgele bir fikriniz yoksa ve kararsızsanız kendi kuaförünüze güvenin ve şahsınızı ona bırakın. . . İster inanın ister inanmayın bacak bacak üzerine atarak, karışmadığınızda kesim sonrasında değişik ve değişik bir görüntüye kavuşabilirsiniz.

İlk kez gittiğiniz bir kuaföre ilk başta saçlarınızı boyatmadan, düzleştirmeden ya da perma yaptırmadan evvela, saçlarınızın yapısı ile alakalı konuşun. Bu uygulamaları daha evvela yaptırdıysanız ve rastgele bir sorunla karşılaştıysanız söyleyin. Böylelikle kuaförünüz saçınıza uygulayacağı malzemelerle alakalı daha basit karar verebilecektir.

Her yıkamadan sonrasında saçlarınızın rengi gittikçe solar. . .

Haftada 2 kez saç rengini çoğaltan ve kökleri güçlendiren bir şampuanla masaj yaparak tatbik edin

Daha ziyade parlaklık için daha az şampuan. . . Saçlarınız yağlanmadıkça her gün yıkamayın. Saçları hergün şampaunla yıkamak saçları koruyan, besleyen ve ışıltılı sergileyen tabii yağını ortadan kaldırır. Eğer saçlarınız kuru, yıpranmış ve boyalıysa saçlarınızı 2 gün yıkamayın. Eğer saçlarınız normalse bir ya da 2 gün yıkamayabilirsiniz. Saçlarınız biçimini kaybediyorsa yanlızca su ile durulayın.

Sürekli olarak saçlarınızı yıkarken masaj yaparak yıkayın bu kan dolaşımınızı hızlandırarak saç köklerinin süratli uzamasını temin eder. . .

Saç bakım ürünlerini kuru saça değil, nemli saça tatbik edin. Böylece daha kısa bir zamanda, daha güzel netice alırsınız. Saçınızdaki dalgaları canlandırmak için, saç köpüğünü tenis topu büyüklüğü olan elinize sıkın ve diplerden dış tarafa nüfus etmesini sağlayın. Eğer saçınızı yıkayacak vaktiniz yoksa ve saçınız kısaysa, saçınızı birazcık ıslatın, geriye doğru tarayın ve yanlızca alnınızın üzerindeki saçlara sprey sıkın.

Eğer saçlarınız uzun, kalın telli ve düzse, at kuyruğu yapmanızı öneririz. Eğer uzun fakat sıkıntısız saçlara sahipseniz, o zaman kafanızı yere doğru eğin, saç spreyi sıkın ve saçlarınızı geriye doğru atın. Topuz yapmayı da düşünebilirsiniz.

Eğer saçlarınızın kısa bir zamanda nizama sokulmaya gereksinimi varsa, saçlarınızı yıkayın ve yanlızca kahküller ile yüzünüzün üstüne dökülen kısımlara fön çekin.

12 Haziran 2013 Çarşamba

Mevsimlere Göre Saç Bakımı

Saglıklı-Guzel-Saclar
Daha güzel saçlara erişmek herkesin hayali. . . Yalnız bu hayale ulaşabilmeniz için birazcık çaba lazımdır. Yeter ki saçlarınızın gereksinim duyduğu bakımı uygun vakitte tatbik edin, farkı hisedebileceksiniz.

Değişen mevsimlerle beraber bedenimizi korumak için giysilerimizi, cildimizi korumak için cilt bakım ürünlerimizi değiştiririz. İşte aynen bu örneklerde olduğu gibi saçlarımızın da ilgiye ve korunmaya gereksinimleri mevcuttur. Her saç, değişik mevsimlerde değişik bir bakıma gereksinim duyar. . . Çünkü değişik problemler değişik çözümler icap ettirir. . .

Bahara parlak saçlarla merhaba diyin
Tüm bir kış boyunca eğer saçlarınıza özel bir özen göstermediyseniz, şu an onların kurumuş ve yıpranmış olduklarını eminiz fark etmişsinizdir. Bu sebeple bahar ayları saçlarınız için bayram havasında geçmeli. çünkü eğer onları güçlendirecek ve canlandıracak formülleri bulamazsanız, yazın kavurucu güneşi saçlarınızı daha da içinden çıkılmaz sorunlara itecektir. Extra bakımlarla saçlarınızı kurtarabilmek için önünüzde 3 aylık bir bahar dönemi mevcut. Peki, ilk başta ne yapmalısınız? Unutmamalısınız ki saçlarınızın da cildiniz gibi yeni baştan yapılanmaya gereksinimi var. Saçlarınızın iç yapılarında, geçirdikleri işlemler karşısında zayıflamalar oluşur, saç boyları ve uçlarında çatallaşmalar olur. Artık saçlarınız kırılmaya daha da çok müsaittirler. Bunun neticesinde ise esneklik ve güzelliklerini kaybederler.

Saçlar uzadıkça yıpranma oranları çoğalır. Çatallaşmalar saçların uçlarından başlayarak üst noktalarına doğru tırmanır. Bu türden sorunlarla karşılaştığınızda ilk iş olarak bir kuaföre gidip, saçlarınızdaki kırıkları aldırmalı ve üstelik saç boyunuzu sıhhatli kısımlarına kadar kısaltmalısınız. Daha ayrıntılı ve profesyonel bir yardım için saç bakım merkezlerine başvurabilirsiniz. Saç boyunuz kısaldıktan sonrasında onları bir zaman için çok fazla fön ısısından korumaya çalışın. Hiç olmasa bile kendilerini birazcık toparlayıncaya kadar. öye yandan saç türünüze münasip bakım ürünleri kullanmayı da ihmal etmemelisiniz.

Yaz ayları için özel koruma
Yaz aylarında saçlarınızın en büyük düşmanları; Güneş ışınları ile deniz ve havuz suları. . . Tüm bu zararlı etkenler saçlarınızın kurumasına, renklerinin açılmasına ve uçlarının kırılmasına neden oluyorlar. Dolayısıyla saç uzmanları deniz ve havuza girerken bone kullanımını öneriyorlar. Böylece saçlarınız deniz suyunun tuzundan veya havuzun klorundan etkilenmiyor, saç renginiz düzensiz bir şekilde açılmıyor. Yaz mevsiminde hususiyetle boyalı saçlara sahipseniz bone kullanımını ihmal etmemelisiniz. çünkü boyalı saçlar, havuz suyuyla temas ettiklerinde ortaya hiç de iç açıcı görüntüler çıkmıyor. Güneş ışınlarının zararlı etkilerinden koruyan uv filtreli, koruyucu özellikli şampuanlar ve bakım ürünleri de saçların tabii yapısını korumada etkili oluyorlar.

Sonbaharda saç dökülmelerine dikkat!
Deniz, klor ve güneşin saçlar üstündeki yıpratıcı etkilerinden bahsetmiştik. Dolayısıyla yaz mevsiminde muhafazasız bırakılan saçları sonbaharda, kötü bir görünümle beraber sağlık sıkıntıları bekliyor. çünkü mevsim değişikliği zaten saçların dökülmelerine yol açıyor. Kuru ve cansız saçlar ise mevsim değişikliğinin etkilerinden fazlasıyla nasiplerini alıyorlar. Saçlar matlaşıyor, saç boylarında ise çatallaşma ve kırılmalar göze çarpıyor. Tüm bunları engellemek için yaz aylarında saçları korumak gerekiyordu. Peki, şu an ne yapılabilir?

Öncelikle saçlarınızın durumu gerçekten çok kötüyse bir saç uzmanına görünmenizi öneririz. Büyük bir ihtimalle saç boylarınızı olabildiği kadar kısaltmanız gerekecek. İkinci düzeyde ise yoğun nemlendiricili bakım maskeleri saçlarınızın imdadına yetişecek. Düzenli biçimde saç dökülmesine karşı güvenilir bir ürünün kullanılması da kaçınılmaz. Böylece hem saçlarınızı yazın bırakmış olduğu kötü izlerden kurtaracak, ve hem de kış aylarına karşı güçlendirmiş olacaksınız.

Saçlarda kış bakımı
Soğuk kış aylarında saçlarınızı beklemekte olan koşulların fevkalade olduğu denemez. İsli ve ağır havadan yalnızca cildiniz değil, saçlarınız da etkilenir. Soğuğun ne derece büyük bir düşman olduğunu idrak etmek için aynaya bakmanız yeter. Hele bir de saçlarınız sıhhatli değil ise, o zaman işiniz mevcut anlamına gelir. Sonbaharda başlayan saç sıkıntıları, kışın gelmesiyle beraber gittikçe çoğalır. Örneğin; Yağlı saçlardaki yağ oranı yükselir, kuru saçlar ise daha da kurur. Mevsim değişikliğinin saç dökülmesini hızlandırdığı gene unutulmamalıdır. Kış aylarında saçlarınızı yıkadıktan sonrasında iyice kurutmadan dışarı çıkamazsınız ve tabii olarak yoğun fön ısısı da saçlarınıza zarar verebilir. Peki, saçlarınızı tüm bu menfi etkenlerden korumak için neler yapabilirsiniz? İşte size bir takım deliller. . .

Saçlarınızı daima az şampuan kullanarak yıkayın, daha çok şampuan kullanıldığında saçlarınız daha temiz ya da bakımlı olmuyor. Buna karşın fazla oranda kullanılmakta olan şampuan iyi durulanamadığı takdirde kepek sorunuyla karşı karşıya kalıyorsunuz: avucunuza almış olduğunuz şampuanı bir miktar ılık suyla sulandırıp, saçlarınıza güzelce yayın.

Saçınızı yıkadıktan sonrasında kesinlikle bakım yapan bir saç kremi tatbik edin. Kremi henüz nemli saçlarınıza yaydıktan sonrasında, yumuşak bir havlu yardımıyla tampon yapın. Tesirini göstermesi için en az 2 dk. civarı bekleyin.

Nemini yitirmiş her boyda saça, hususiyetle uç kısımlara itina göstererek maske uygulayabilirsiniz.

Maskenin tesirini arttırabilmek adına, saçınızda beklettiğiniz zaman içerisinde neler yapabilirsiniz? Başınıza bir bone giyin. Sıcak bir yerde, mesela kalorifer beraberinde oturarak bekleme müddetini doldurun.

Konsantre ürünler ya da ampul kullanıyorsanız, kutu üstünde ön görülen doza kesinlikle uyun. Saç derisine parmak uçlarınızla uzunca masaj yaparak iyice nüfuz etmesini sağlayın. Böylelikle saçınız kısa zaman içerisinde yaz aylarında kaybettiği eski zor ve yumuşaklığına kavuşacaktır.

9 Haziran 2013 Pazar

Epilasyon Nedir?

epilasyon-cesitleri
Vücudumuzdaki istenmeyen kılların yok edilmesini sağlayan yöntemdir. Klasik yöntemlerin kısa etkili ve acı verici olarak bulunması günümüde lazer epilasyon yönteminin gelişmesine neden olmuştur.

Tıpta birçok sahada kullanılmakta olan lazerler, epilasyon maksatlı kısacası istenmeyen kılları ortadan kaldırmak için de kullanılmaktadır. Birçok epilasyon aracıyla istemediğimiz tüy ve kıllardan kurtulmayı deneriz. Epilasyon maksatlı kullandığımız vasıta ve gereçlerin artı ve eksileri olduğu bir gerçektir. Ağda, cımbız, ip, traş bıçağı, jilet, tüy dökücü kremler, epilatörler, elektrikli epilasyon aletleri ve benzeri. Gibi taşıtlar bunlardan bir bölümüdür.

Epilasyon yöntemleri
İğneli epilasyon ( Elektroliz ) : epilasyon icra edilecek bölge evvela alkolle temizlenir, sonrasında ince bir iğneyle kıl köküne girilerek elektrik verilir. Bu biçimde kıl kökü tahrip edilmiş olur. Jilet veya tüy dökücülerle alınıp kalınlaşmış tüylere daha çok elekrik verilmesi gerektiğinden, bu halde daha çok acı hissedilebilir.

İğneli epilasyon neden tercih edilir;
•lazer epilasyon-foto epilasyon imkanı olmayan şahıslar
•kıl rengi lazer epilasyon veya foto epilasyon uygulamalarına müsait olmayan beyaz-sarı kıl rengine sahip şahıslar
•lazer epilasyon-foto epilasyon'dan arta kalan beyaz kıllar için bu epilasyon yöntemi tatbik edilebilir

Bio-aktif sistem: epilasyon işleminden evvela 3 gün ard arda bitkisel ağırlıklı solüsyon sürülür ve vücut suyla temas etmez. Seans sırasında solüsyon sayesiyle yumuşamış bölgedeki tüyler sır ağda ile alınır ve tekrar solüsyon sürülür. Sonrasında epilasyon makinasının bob ismi verilmiş olan başlığı ile bu bölgeye 15 dk kadar masaj yapılır. Bu yöntemin esasını oluşturan solüsyonun gayesi kılları zayıflatmaktır.

Radyo frekansı ile epilasyon: bu metot ses dalgalarının kıl kökünde ısıya dönüşerek kıl kökünü yakmasına dayanır.

Foto epilasyon: foto epilasyon, lazer gibi ışığın yoğun şekilde deriye verilerek kıl köklerinin yakılmasıdır. Yalnız ışığın dalga boyu lazerinkinden daha düşüktür. Epilasyon icra edilecek bölgenin acısını hafifletmek ve oluşabilecek kızarıklıkları engellemek için evvela buz ile soğutulur.

Blend yöntemi: İğneyle kıl köküne girilerek elektrik verilerek epilasyon yapılır. Verilen yüksek frekans sebebiyle kıl kökünde bir tür sıvı oluşarak kılı öldürür. Bu sıvının oluşması beklendiğinden seanslar klasik iğneli yönteme göre daha uzun sürer. Epilasyondan sonraki ilk 24 saat içerisinde cilde su ve fondoten, ilk 48 saat içerisinde de sabun değdirilmemesi lazımdır. Hamilelere, vücudunda platin taşıyanlara, yüksek tansiyon hastalığı olanlara ve regl dönemindekilere uygulanmaz.

8 Haziran 2013 Cumartesi

Çok Daha Çekici Görünmek İçin Neler Yapılmalı

cekici-gorunmek
Saçlarınızı Düzenleyin
Eliniz için kullandığınız, nemlendiricilerden birazcık saçınıza sürerseniz uçuşan ve elektiriklenen saçlarınızı yatıştırmış olursunuz. Nemlendiriciyi banyo sırasında sürerseniz saçlarınızı kuruladıktan sonrasında daha ışıltılı ve canlı olduğunu görürsünüz.

Güne Zinde Başlamaya Özen Gösterin
Sabahları yorulmuş kalıyorsanız vücudunuzu toksinlerden arındırmak için bir bardak limonlu ılık su içebilir, cildinize de maden suyu ile masaj yaparsanız canlandırmış olursunuz.

Diş Bakım ve Sağlığına Dikkat Edin
Diş etlerinizi kuvvetlendirmeniz için ufak taneli tuzları diş fırçanızın üstüne koyun. Daha sonrasında da diş etlerinize kadar dişlerinizi fırçalayın.

Susuz Ciltler İçin
Bedeninizde su azlığı varsa badem özlü bakım kremleri kullanmalı ve yeşil çay içmelisiniz.

Buzlu Dudak Kremi
Eğer dudak kalemi kullanıyorsanız size ehemmiyetli bir tavsiye. Kalemi kullanımında bulunmadan evvel buzlu bir kabın içerisinde bekletirseniz daha güzel netice alırsınız.

Ellerinize Süt Banyosu
Manikür yapılırken su yerine artık süt kullanılıyor. Ellerinizi en az beş dakika ılık sütün içerisinde dinlendirirseniz elleriniz ve hususiyetle tırnaklarınızın güçleneceklerini görebileceksiniz.

Farları Kullanırken Dikkat Edin
Eğer farlarınız göz kapaklarınızın üstünde birikiyorsa kesinlikle yağ bazlı farlar kullanmayın. Yoğun renk pigmentleri ihtiva eden pudra farlardan kullanmalısınız. Hafif sedefli farlarda bu konuda çok kullanışlı. Çünkü içeriğindeki sedefli maddeler göz kapağının üstüne yapıştığı için birikme yapmaz.

Mat Dudaklar İçin
Mat rujları seviyorsanız dudak kalemi kullanmalısınız. Böylelikle dudaklarınız parlamayacak ve çerçeveyi daha çok taşırmadığınız süre boyunca dudaklarınıza ayrı bir dolgunluk getiri sağlayacaktır. Yanlızca dudak kalemi ile de dudaklarınıza renk verebilirsiniz. Fakat burda dikkat etmeniz lazım olan bir nokta mevcut; Kalemi dudağınıza dik hareketlerle sürdükten sonrasında parmağınızla iyice dağıtmalısınız.

Göz Makyajınızın Temizliğini Aksatmayın
Göz makyajınızı temizlerken göz kapağı ve çevresini ovuşturmamalısınız. Bu yüzden kullandığınız ürünü göz kapağınıza sürdükten sonrasında bir parça pamukla göz pınarından dışa doğru hafif dairesel hareketlerle silin.

Cildiniz Parlıyorsa
Cildinizi kurutmadan matlaştırmanız lazımdır. Fondöteninizi sürmeden evvela matlaştırıcı kremler kullanmalısınız. Ve günlük kremler kullanırken bunların jel olmalarına itina gösterin.
Rejim yaparken göğüsleriniz sarkarsa kadınların sıkı bir rejime girdiklerinde kilo vermekten göğüslerinin sarktığı görülür. Bu halde proteini zengin rejimler yapmalısınız. Böylelikle elastin ve kolajen lifleri esnekliğini kaybetmemiş olur.

7 Haziran 2013 Cuma

Saç Kaynak Çeşitleri ve Fiyatları

Keratin-Kaynak-Fiyatları
Rüzgarda salınan ışıltılı ve uzun saçlara erişmek o kadar zorluğu yok. Kaynak saç yaptırmak saç uzatmak isteyenlere seçenek çözüm takdim etmeye devam etmekte.
Çeşitli model ve renk çeşitleriyle keratinli saç kaynaklar şu vakitte en çok tercih edilen sıhhatli kaynak saçlardır.

Saç Kaynak Çeşitleri
Günümüzde saç teknolojisi her geçen gün birazcık daha ilerliyor. Çıt çıt postişlerden sonrasında keratin kaynak yapay yolla zahmetsiz ve basit bir biçimde saç uzatmayı temin ediyor. Son zamanda poliüretanlı kaynak sistemi de popülerleşmeye başladı yalnız bu sistemin birazcık daha geliştirilebilmesi icap ediyor.

Bütün bu seçeneklere rağmen; Saçlarını uzatamayan ve seçenek saç ürünleri kullanıyor olmayı tercih edenlerin bir çok hayal kırıklığına uğrayabiliyor.

Kimisi yüksek meblalar ödemesine karşın, saçları her fön çekildiğinde dipten kopabiliyor, kimininse deniz kenarında güneşlenirken eriyen silikonları saç diplerine yapışıyor. Kötü örnekleri fazlalaştırmak olası fakat etrafinızda silikon kaynak yaptıranlar epey güzel bilirler ki, 1-2 ay sonrasında sökülmek mecburiyetinde bulunan silikon kaynak tutamları, aseton içeriği bir kimyasalla sökülürken çok acı verebilir.

Keratinle Saç Kaynak Yaptırmanın Avantajları:
* keratin, saçın hammaddesidir.
* keratin, birleşme noktasına zararlı olmaz.
* 6-8 ay boyu saçta kalabilir.
* İstenen her renge rahatça boyanabilir.
* güneşte, denizde ve saunada dahi erimez.
* sökülürken herhangi bir kimyasal gerekmez.

Saç Kaynak Fiyatları
Hepsinden evvel kaynak zahmetli bir iş. Tahmini 1-2 saat ince ince tutamlar saça monte ediliyor. Taranırken bir zorluk olmaması için ne kadar ince tutam olursa işin ömrü uzadığı gibi, kalitesi de çoğalıyor. Saçlarınızı ne kadar uzun ve gür görmek isterseniz, maliyet de o kadar çoğalıyor.
ücret aralığı 300 ytl ile 1900 ytl arasında değişebiliyor.

Eğer saçlarınız omuzlarınızın üzerinde ise ve tahmini 2 karış uzatmayı düşünüyorsanız, 900 ytl”yi gözden çıkartmalısınız.

Keratin kaynaklarını ortalama 6-8 ay sonrasında çıkarttıktan sonrasında, kendi saçlarınızın hiç zarar görmemiş ve ortalama 8 santim de uzadığını görebileceksiniz.

6 Haziran 2013 Perşembe

Siyah Noktalar İçin ne Yapılabilir.

siyah-nokta
Bir takım kadınların ciltlerindeki siyah lekeler kozmetik mamül kullanımına rağmen geçmez. İşte size mucizevi öneri: elma sirkesi. Yarım su bardağı suya, 3 çorba kaşığı kadar elma sirkesi ekleyip iyice kaynatın. Daha sonrasında ateşi kısarak başınıza bir örtü örtüp, yüzünüzü buhara tutun. Bu biçimde yüzünüze 15-20 dakika buhar verin.

Haftada 2 defa uygulamak gerek
Daha sonrasında yarı yarıya sulandırılmış elma sirkesiyle yüzünüzü silin. Bu işlemi haftada 2 defa tekrarlayabilirsiniz. Düzenli biçimde yapılan işlem neticesinde siyah lekelerin yok olduğunu ve cildinizin parladığını görebileceksiniz.

Siyah noktalara değişik öneriler:
1- birer tutam kırlangıç otu, ayrık otu bir kaba konularak üstüne beş bardak su eklenerek kaynatılıp bir akşam dinlendirdikten sonrasında siyah noktaların üstüne sürülür.

2- birer tutam nane, yabani kekik yaprağı, ıhlamur bir kaba konulup yeteri miktarda su eklenerek kaynatılır. Soğuduktan sonrasında siyah noktaların üstüne sürülür.

3- bir adet çok olgun domates ezilir ve ince bir tülbentle süzülür. 1 tatlı kaşığı gliserin ve 2 damla asilbent tentürü katılıp karıştırılarak şişeye doldurulup kullanılmak üzere saklanır. Cildin siyah noktalı kısımlarına çok miktarda sürülür.

5 Haziran 2013 Çarşamba

Cilt Bakımının Önemi ve İncelikleri

Cilt-Bakiminin-onemi-ve-incelikleri
İlk Önce Cilt Temizliği
Şöyle bir düşünün uzun bir tatilden evinize gelmişsiniz. İlk ne yapar hanımlar. Bavullar bir yere dahi yerleşmeden hemen yüzeysel bir temizlik başlar Cildimiz içinde aynen durum geçerli. Cilt Bakımımızda ilk dikkat etmemiz gereken nokta düzenli günlük cilt temizliğidir. Bunu sabah ve akşam olmak üzere günde iki kez yapıp sonrada tonikle silmek olarak yapabilirisiniz. Elbette ki tonik ile temizledikten sonra cildinize uygun günlük bakım kremini sürmeyi asla ihmal etmeyin.

Cilt temizliğini ister makyajlı olun ister makyajsız olun mutlaka günlük yapmaya özen göstermelisiniz. Bunun sebebi cilt yüzeyinde gün içinde oluşan yağ tabakasının ve oluşan birikimlerin alınması içindir.

Cilt Kremleri
Bir üst paragrafta da belirttiğim gibi krem cilt bakımında olmazsa olmazlardandır. Ancak bunu yaparken bilinçli yapmalıyız. Cilt tipinizi çok iyi bilmelisiniz. Bunu en iyi öğrenme şekli en yakın derma kozmetik satan bir eczaneden öğrenebilirsiniz. Ya da dermatolog doktora giderek bu konuda extra bilgi alabilirsiniz. Zira yağlı ciltlere çok fazla krem önerilmez. Bakım yaparken çoğunlukla losyonları veya jelleri tercih etmelisiniz. Kuru ciltlerde ise kremleri tabiî ki. Bunun sebebi kremler %40-50 oranında fazladan yağ jeller ise %10-15 oranında yağ içerir. Tüm bunların hepsine genel olarak temizleme sütü deniliyor.

Bunlar ne işe mi yarıyor? Hemen akıllara bu soru gelebilir, yada düzenli kullanıyorsanız eğer neden kullandığınızı bilerek kullanmakta her daim fayda vardır. Temizleme sütleri kıl diplerinde olan ” cilt yağ salgısını” ki buna “sebum” denir ve bu salgıya yapışmış olan dış etmenle bulaşmış olan kirlerin ve yapılan makyajın temizlenmesinden sonra dahi kalan makyaj artıklarının temizliği için kullanılır.

Kullanılan temizleme sütü az önce bahsettiğimiz artıkları, erimeyen ve temizlenmesi daha zor olan keratin gibi pullu birikimleri ise tonik yardımı ile temizlersiniz. Tüm bunları uygularken göz çevresine azami dikkati göstermeniz gerekmektedir. Çünkü bu bölge çok narin bir yapıya sahiptir. Bunun içinde göz çevresi için özel temizleme sütü tercih edilmelidir.

Özel Yüz Temizleme Kumaşları
Bunlar mikrofiber den yapılmadır. Normalde günlük temizliğinizi süt ve tonik ile yaptıktan sonra dahi bu özel temizleyici kumaşlarla yüzünüzü sildiğinizde ciltten halen temizlenecek kir ve artıkların çıktığını fark edersiniz. Çok fazla tercih edilmeseler de kullanılması fazladan bir temizliğe faydası olur.

Tonik Neden Kullanılır?
Günlük Cilt bakımı yapılırken tonik cilt bakım uzmanlarının asla vazgeçmediklerindendir. Bunun sebebi ciltteki artıkları krem veya losyon ile aldıktan sonra suda erimeyen dediğimiz pullanmaları ve keratin yapılarını tonik ile temizlersiniz.

Tonik; krem ve solüsyonlardan farklı olarak hazırlanmış özel yapıdaki solüsyonlardır. Muhteviyatı su ve alkolden oluşmaktadır. Bazı toniklere kokulandırmak amaçlı güzel kokular ilave dilebilir. Tonik seçerken az alkol içerenleri tercih etmenizi tavsiye ederim.

Toniğin başka bir faydası ise gözenekleri açmasıdır. Gözeneklerimizin kas yapısı yoktur. Yani sıkışıp açılması mümkün değildir. Bundan dolayı dış etkilerle gelen kir ve makyaj artıkları gözenekleri tıkar ve cildin hava alamsını engellerler. Tonikler bu parçaların gözeneklerden temizlenmesi için kullanılır. Burada bir uyarıda bulunmak isterim tonik cildi tahriş biraz tahriş ettiği için gözenekler kısa süreliğine sıkılaşır. Bir süre sonra eski halini alır.

Temizlik Losyonu Kullanılmasa Olur mu?
Cevap: HAYIR. Cilt temizleme işlemi esnasında kullanılan ürünler yüzünden cildin pH değeri değişir. Bunu tekrardan eski haline getirmek için kullanılması gereken ürün ise Toniklerdir.

Peki Temizleme Sütünü Nasıl Temizlerim?

En iyi yöntem su kullanmaktır. Ancak bazı durumlarda yani çok çok kuru ciltlerde bu nasıl temizlenir diye soracak olursanız bunu için bir makyaj pamuğu kullanabilirsiniz.

Cilt Kremimi Nasıl Seçmeliyim?

Bunun cevabı cilt tipinizde gizli. Ancak her şeyden önemli olan asıl amaç cilt nemlendirme. Eğer ki genç yaşlarda cildiniz yeterince nem aldıysa ve bunu muhafaza ediyorsa biraz şanslısınız demektir. Bu tür ciltlerde cilt kırışıklıları daha geç yaşlarda kendini göstermeye başlar. Yağlı ciltler için “Yosun Bileşenli Kremleri” kullanmak en iyisidir. Kuru ciltlerde ise “Meyve Asitli Kremler” en etkili çözümü verir. Eğer ki yaşınız 30 u geçmiş ise cilt hücre yenilenmesine yardımcı olan kremleri kullanmanızda fayda var demektir. Genç yaşlarda anti-aging kremlerini asla tavsiye etmiyoruz. Bu tarz ürünlerin erken yaşta kullanılmaya başlanması cilt alerjilerinin başlamasına ortam hazırlayabiliyor.

Sizler için en sık sorulan Cilt Bakımı ile ilgili soruları derlemeye çalıştık. Cilt Bakımı ile ilgili bilgi ve görüşlerinizi yorum olarak bizimle paylaşırsanız çok seviniz.

4 Haziran 2013 Salı

Lazer Epilasyonun Zararları

Lazer-Epilasyon-Zararlari
Tamam peki artık günümüzde lazer epilasyon aldı başını gidiyor. Bu yazımı ve bundan sonraki yazımı siz değerli okuyucularım için Epilasyonun zararları konusuna ayırdım. Okuduktan sonra görüşlerinizi yorumlar bölümüne yazmanızı rica eidyorum.
Güzellik merkezleri bu uygulama için çok ciddi yatırımlar yapıp envai çeşit reklam çalışmalarına başvuruyor. Gitmeyin yaptırtmayın demiyorum tabi ki. Ancak lazer epilasyonun zararlarını bilerek ve önceden çok iyi bir araştırma yaparak ilgili güzellikmerkezleri ile iletişime geçin diyorum. Bu şekilde bir yol izlediğiniz zaman muhtemel epilasyon zararları en aza inecek yada hiç olmayacaktır.

- Lazer epilasyon yapılan her kişide alınan sonuç aynı değildir. Tam bir ön değerleme yapılmadan sonuç hakkında herhangi bir şey söylemek pek mümkün olmamaktadır.

- Tekrar etme yani nüks ihtimali tam olarak kestirilemez. Her kişide yapısal farklılıklar olduğu için farklı nüks oranları söz konusudur. Lazer epilasyona en iyi yanıtı açık renkli ten ve koyu kıl köklerinde görülür. Buna karşın gene nüks oranından kesin bir dille bahsetmek doğru olmaz.

- Açık renkli kıl köklerinde çok fazla etkisi yoktur. ( Sarı,kızıl,beyaz ve gri )

- Güneşten veya solaryumdan bronzlaşmış tenli kişilere lazer epilasyon yapılmamalıdır. Ten renginin açılması beklenmelidir.

- Lazer epilasyonu mutlaka uzman kişilerin yapması gerekmektedir. Her ne kadar çoğu geçici dahi olsa yanlış yapılan bir uygulama sonucunda ciltte renk değişikliği, yanık izleri görülebilir.

- Lazer ışını gözlere zararlı olduğu için mutlaka hem uygulayan hem de hasta tarafından koruyucu gözlük kullanılmalıdır.

- Her ne kadar yapılmış net bir çalışma olmamasına rağmen hamile kadınlarda lazer epilasyon uygulaması önerilmez.

- Bazı cilt hastalığı olan bölgelere örneğin uçuk virüsü olan yerlere, sedef hastalığı olan kişilerde, Cilt enfeksiyonlarında lazer epilasyon uygulanmamalıdır.

- Lazer epilasyon her ne kadar bir çok kadın için istenmeyen tüyler için bir kurtuluş kapısı olmasına rağmen tedavi maliyeti yüksektir.

3 Haziran 2013 Pazartesi

Elektroliz (İğneli Lazer Epilasyon) Nedir?

Lazer-Epilasyon2

Sizlerden gelen yoğun talep üzerine hemen hemen şimdiye kadar çok fazla üstünde yazmadığım bir konuda Lazer Epilasyon konusunda yazılar kaleme alacağım. Lazer Epilasyon hakkındaki bilgileri dökümante ettiğimde fark ettim ki tüm yazıları tek bir seferde sizlere sunmak teknik açıdan olanaklı olsa dahi okunması ve değerlendirilmesi açısından oldukça zor olacak.

Bu nedenle bende Lazer Epilasyon yani İğneli Lazer Epilasyon yada daha teknik adı ile Elekroliz konusunu kendi içinde başlıklara ayırdım. Böylelikle sizde yazılarımı takip ederken hem çok zaman kaybetmeyeceksiniz hem de muhtemel yorumlarınızı ilgili yazının altına rahatlıkla diğer konularla karışmasına sebep olmadan yazabileceksiniz. Evet sizden ricam yazılarımı okuduktan sonra sizlerinde bilgi ve tecrübelerini paylaşmanız. Sizden başka diğer okuyucularımı lütfen bilgilerinizden mahrum etmeyiniz.

Elektroliz(İğneli epilasyon ) Nedir?
İğneli epilasyon bir diğer adı ile elektroliz in tarihi 130 yıla dayanmaktadır. Bu kadar eski olmasına rağmen halen ve halen etkinlikte ve kalıcılık da güzellik uzmanları, doktorlar tarafından güzellik merkezlerinde uygulanmaktadır. Tedavi uygulanan bölge ve kılların kalınlığına bağlı olarak hassas ve ince problar vasıtası ile kılların köklerine elektrik akımı uygulanır. Bu sayede gelişmiş olan kıl hücreleri bir daha oluşmayacak şekilde tahrip olur.

Lazer Epilasyon tedavisi dünyada ilk kez 1997 yılında Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi yani kısaltma ismi ile FDA tarafından onaylanmıştır. Daha teknik olarak diyecek olursak, Lazer; tek dalga boyu ile yoğunlaştırılmış ışık demetinden oluşur. Çalışma prensibi ise çok basittir. Belli dalga boylarındaki ışınlar koyu maddeler tarafından emilirler. Enerjilerini bu koyu maddelere aktarırlar. Bu aktarım esnasında lazerdeki enerji koyu maddede ki burada kıl oluyor bu koyu madde ısıya dönüşür. Üzerinde ısı miktarı artan kıl folükülü tahrip olur. Tıp da daha eskiden de kullanılan lazer yöntemi bu az önce bahsettiğim kimyasal ve fiziksel olaylardan dolayı kullanılması oldukça kolay bir yöntemdir.

Dünyada bilim insanları yüz yıldan fazla uygulanan İğneli Epilasyon yönteminin etkinliğini gördüler. Mevcut olan gelişmiş teknolojinin de yardımı ile bu uygulamayı çok daha efektif ve güvenli uygulanmaya yönelik geliştirdiler. Geliştirilen sistem; kılların köklerinin tamamen tahrip edilmesinin daha kolay gözlenebilmesi için artık bilgisayar teknolojisi kullanılmakta.

Sistem uygulanmadan önce kişiye “duyarlılık testi” yapılarak hastanın güvenliği ön plana alınmaktadır. Bu sayede kılların köklerine en uygun görülen noktalara akım uygulanır.

Eklemek istediğiniz yorumları lüften yazımızdan sonra yorumlar bölümüne yazınız. . . !