Cilt Bakımı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Cilt Bakımı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

24 Şubat 2014 Pazartesi

Cildi Arındırmanın Özel Yöntemleri

kuru-ciltler
Belli etkenlerden dolayı yıpranan cildiniz cansız ve donuk mu görünüyor? Siyah noktalar ve sivilceler canınızı mı sıkıyor?

Cildimizde 2 ile 4 haftada bir yeni bir deri tabakası oluşuyor. Üst tabakadaki ölü deri dökülüp yerini taze hücrelere bırakıyor. Böylece cildimiz yenileniyor, canlanıyor. Bazen cilt tipi ve yaşına göre üst deri tabakasının dökülmesi ve cildin yenilenmesi daha zor olabilir. Bu da hiç kimsenin istemediği cansız ve donuk görünümlü bir cilde sebep olur. Siyah noktalar ve sivilceler de oluşabilir. Cildi canlandıran ve destekleyen arındırıcı ürünler işte bu yüzden önemli. Şimdi gelin konuyu biraz daha detaylı açıklayalım.

Ekfoliyasyon nedir?
Evde rutin olarak yaptığımız cilt bakımının önemli bir bölümü olan arındırıcıları 'eksfoliyator' veya 'scrub' olarak tanımlıyoruz. Yüz eksfoliyasyonunda çok küçük, yuvarlak yapılı ve ince arındırıcılara sahip ürünler kullanmak gerekiyor. Çok ince kristal mikro yapılı malzemeler içeren mikrodermabrasyon ürünleri daha kuvvetli ve etkili şekilde ölü dokuyu ciltten arındırır. Vücut bakımında kullanılan arındırıcılar ve scrub'larda tuz, şeker veya doğal kaynaklı (kayısı çekirdeği, ceviz kabuğu gibi) malzemeler içerir. Kayısı çekirdeği veya ceviz kabuğu içeren vücut ürünleri yüzde mikro yırtıklara neden olabileceği için kullanmaktan kaçınmanızı tavsiye ederim.

Ekfoliyasyonla cildi arındırmak neden önemli?
Genç ciltler doğal döngüsünde ölü hücreleri kendiliğinden atıyor. Cildin tipine göre yüzeyde bulunan ölü tabakanın kalınlığı değişkenlik gösterebiliyor. Ayrıca yaşlandıkça cildin yenilenmesi ve hücre döngüsü yavaşlıyor. Hücreler cilt üzerinde dengesiz şekilde toplanmaya ve cilde kuru, kaba ve cansız bir görünüm vermeye başlıyor. İşte bu aşamada eksfoliyasyon önem taşıyor. Çünkü eksfoliasyon ölü tabakayı ciltten ayrıştırarak yenilenme döngüsünü hızlandırıyor ve cildi canlandırıyor. Ekfoliyasyon taze ve daha genç görünümlü cildin ortaya çıkmasını sağlıyor.

Yüzün arındırılmasında dikkat etmeniz gereken önemli noktalar
- Yüzünüzün çok hassas olduğunu asla unutmayın. Arındırıcıları kullanırken yavaş ve yuvarlak hareketlerle uygulayın. Cildinize karşı her zaman nazik olun.

- Eksfoliyasyonu gece yapın ve işlemden hemen sonra makyaj yapmayın.

- Cildinizin tipine göre ekfoliyasyonu ne zaman yapmanız gerektiğine dikkat edin. Özellikle hassas ve olgun cilde sahipseniz zamanlamaya ve kullandığınız ürünün yapısına fazla özen gösterin.

- Cilt tipiniz haftada iki kere arındırmaya uygunsa, işlemi iki gün üst üste yapmayın. Cildi incitmemek için arındırmalar arasında en azından üç gün bırakın.

- Yaz mevsiminde veya çok güneşli havalarda cildinizi gerektiğinden fazla ölü hücrelerden arındırmaya çalışmanıza gerek yok. Çok fazla arındırma cildin güneşten daha çok zarar görmesine neden olabilir.

- Kesinlikle vücut arındırıcılarını ve scrub'larını yüzünüze uygulamayın. Vücut arındırıcıları yüz ekfoliyasyon ürünlerinden daha sert ve keskin kenarlı arındırıcı maddelere sahiptir, yüzünüze zarar verebilir.

- Gereğinden fazla mikrodermabrasyon cildin yüzeyini inceltir. Her şeyin fazlası zarar diyerek cildinizi koruyun.

- Vücut arındırıcı veya scrub'larını haftada 2 kere kullanabilirsiniz. Güneş yanıklarından sonra ekfoliyasyon ürünlerini kullanmaktan kaçının.

Çok fazla ekfoliyasyon yaptığınızı nasıl anlarsınız?
Yüz arındırıcısı kullandıktan sonra cilt kıpkırmızı görünüyor ve tahriş (yanma, kaşıntı gibi) olduğunu hissediyorsanız, yüz eksfoliyasyon ürününüzde kullanılan aşındırıcı veya arındırıcı malzemeler cildinize göre çok büyük ve sert demektir. İçeriğinde kayısı çekirdeği veya ceviz kabuğu gibi kenarları keskin ve sert maddeler içeren arındırıcı ürünleri yüzde kullanmayın. Eğer kullandıysanız ve cilt tahriş olmuşsa hemen bırakın ve gerekirse dermatologunuzla görüşün. Arındırıcı ürünlerden sonra cildiniz kuruyorsa cildin nem koruyucu bariyeri incinmiş ve nem dengesi bozulmuş olabilir.

Peeling ekfoliyasyon ile aynı mı?
Peeling kelimesinin tam sözlük anlamı soymak. Kozmetikte ise peeling kimyasal, mekanik işlemler veya lazerle cildin üst tabakasının soyulması anlamına geliyor. İşlemin karakterine göre hafif, orta veya derin üst tabaka soyulması yapılabiliyor. Kimyasal peeling yani soyma işleminde AHA (Alfa Hidroksi Asitler), TCA (Trisiklik Asitler), fenol, retinoic asitler ve BHA (Beta Hidroksi Asitler) kullanılıyor. Bu tip peeling mutlaka konusunda uzman bir dermatolog tarafından yapılmalı. Bu yüzden asla evde denememenizi tavsiye ederim.

Hatırlatmak istediğimiz önemli bir konu var: Bu yazıda anlatılanlar reçete, ilaç, medikal veya tedavi edici tıbbi önerilerin yerine kullanılma amacını taşımıyor. Bu nedenle, sağlığınızla ilgili konularda lütfen profesyonel sağlık personeline danışın.

1 Şubat 2014 Cumartesi

Kış Mevsiminde Cilt Bakımı

hassas-cilt
Kış yaklaşırken vücudunuzun bakımına ve teninize özen göstermelisiniz. Kış aylarında cilt tipinize ve kuruluğuna göre uygun nemlendirici krem ve cilt besleyi­cileri kullanabilirsiniz. Kışın sert rüzgarlarının cildi tahriş et­me ve kurutma etkisi olur. Kışın bu dondurucu ve cilt bozu­cu etkisinden korunmak için eldiven, atkı, bere gibi vücudu dış etkenlerden direkt olarak koruyabilecek giysiler kullanı­labilir.

Kışlık elbiselerimiz hava akımı sağlamayan ve cildin nemliliğini bozucu özellikte olmamalı ve böylece cilt bazı bakteri ve mantarlardan da korunmuş olur. Cildi kurutma­yacak banyo köpüğü, şampuan ve sabun ürünleri kullanıl­malıdır. Banyo sonrası vücut sütleri de cildi besler ve nemi­ni korur.

Kışın cilt birçok kimyasal gaz, patikül veya mikroplarla da sık karşılaşır. Gerek cilt gerekse saçlar bu dış ortamdan ge­len maddelerden oldukça olumsuz yönde etkilenirler. Siga­ra içilmesi de ciltte sorunları arttırıcı bir etki yapar. Saçlarda matlık, kırıklık, kolay şekil verememe gibi sorunlar yaşanabi­lir.

Bu nedenle cilde uygun kozmetik ürünleri kullanılmalıdır. Kış aylarında cilt en ağır koşullarda bulunurken UV ışınları da cilde zarar verebilmektedir. Etkisi kışın daha da fazla ola­bilir. Tercihan SPF içeren ürünler kullanılmalıdır. SPF 15 ve 30 ürünler seçilmelidir.

Kış sporları ile ilgili kişiler veya tatil için karlı bölgelerde bulunacak kişilerin cildi için özel önlem­ler almaları gerekir. Güneş ışınları yanık bir ten yaratırken, cilt için de bazı tehditler oluşturur.

23 Ocak 2014 Perşembe

20 Yaşında Bir Cilt İçin Yapılması Gerekenler

Makyaj-hatalari
Gençliğinin parlaklığını mümkün olduğunca uzun süre saklamak için, 20 ya­şından başlayarak deriye özen göstermek gerekir.
20 yaşındasınız: çevrenizdeki herkes bunun en güzei yaş olduğunu düşünmekte ve söylemektedir. Şüphesiz bundan daha doğru bir şey yoktur; ama bu, aynı zaman­da kendinize bakmanız gereken yaştır. Bu bir düşünce ve irade sorunudur. İleriki yıllarda karşılaşacağınız, arkadaş olacağınız kişilerin sizin kızlarınızı ve oğullarınızı kardeşiniz sanmaları için 20 yaşında, 40 yaşı ve daha sonrası için karar vermelisiniz.

Birkaç Önemli Öneri
• Cildinizi temiz tutmaya özen gösterin.
• Beslenmenizi cok yakından izleyin.
• Siluetinize özen gösterin.

Pişman olmayacaksınız. Çünkü, kazanılan alışkanlıklar kalıcıdır ve 30 ya­şına geldiğinizde bu alışkanlıkları elde etmeniz ve cildinize kabul ettirmeniz çok daha zordur. 20 yaşında organizma henüz yenidir. Deri epiderm ve derin taze ve gergindir: elastin, kolajen ve diğer mad­deler hiçbir saldırıya uğramamıştır. Bezelerle sinir sistemleri aralıksız çalışmak­tadır. Bundan böyle dengeyi koruyun.

Vazgeçilmez Bakım Malzemeleriniz
Dört temel maddeye gerçekten ihtiyacınız vardır:
-bir makyaj temizleyici süt,
-bir losyon tonik,
-bir nemlendirici,
-bir besleyici krem.

Makyaj temizleyici süt:
Bunu, çoğunlukla kireçli olan suya; ve vücudunuz için kullanacağınız sabuna ter­cih edin. Derinin doğal asit dengesini bozma olasılığı bulunmadan, derinlemesine temizler.

Losyon tonik:
Hafif, alkolsüz bir tonik seçin; örneğin, hamamelis veya portakal çiçekli. Kaslarınıza gerginlik verir ve yüzünüzdeki hiç de hoş olmayan gevşekliği engeller, geciktirir.

Nemlendirici:
Görevini küçümsemeyin. Deriniz sağlıklı ve gergin görünüyorsa bile ileriyi düşünün. Özellikle derinizin kurumaya karşı doğal bir eğilimi varsa, bu olay, yaşlanırken daha da artacağından şimdiden kurumasını ön­lemelisiniz.

Besleyici Krem:
Nemlendiricinin tamamlayıcısıdır, kuru ciltlere gereken proteinleri, amino asitleri ve besleyici maddeleri getirir. Bundan başka, yağlı ciltlerin metaboiik dengesini de düzenler. Son bir öğüt: en azından yılda iki kez, derinizi enstitüde temizletmeyi alışkanlık haline getirin.

Artık 18 Yaşında Değilsiniz

cilt-catlaklari
Zamanla deriniz parşömenimsi bir görünüm alır; kurur, su, sabun ve yapısındaki soysuzlaşma nedeniyle matlasır Bu, epidermle İlgilidir, ama görünmemesine rağmen önemli bir rol oynayan derm de sözkonusudur.

Başlıca üç elemandan oluşur:
- koloidal don,
- kolojen ve elastik teller,
- küçük aralıklar içindeki hücreler.
Zamanla çok derin değişiklikler oluşur. Kolajenin telleri ve elastik teller yaşlanır, körelir, yavaş yavaş elastikleşir ve sonunda kaybolur.
İşte derinizin esnekliğini, kasların da gerginliğini kaybetmesinin nedeni budur.

Uygulanacak Bakımlar
Düzenli Olarak Yapmanız Gerekenler :
Her hafta:
• Yumuşak bir krem-maske veya çizgileri “geçirecek” ve kan dolaşımını hızlandıra­cak “kauçuk” bir maske.
• Ayda birveya iki kere (estetikçinizin tav­siyesine göre) yüzeydeki saydam tabakayı silecek hafif bir peeling, örneğin azulen kökenli, kireçlenmeyi önleyici bir maske

Her ay:
• Enstitüde bir tedavi. Estetikçiniz derinizin sorunlarını bulacak ve kullanıla­cak maddeler konusunda yararlı tavsiyeler­de bulunacaktır.

Her üç ayda bir:
• Bİr ampul kürü, tercihen biyolojik özlü bir serum.
İçinde belli bir yüzde oranında östrojen bulunan kremlerin uygulanması ile ta­mamlanan, bazı hormonal ilaçların deriye taze bir görünüm kazandırdığı da belirtil­melidir. Eczanelerde satılan bu maddeler, sadece tedavi eden doktorunuz tarafın­dan Önerilebilir.

İşte genelde uymanız gereken bakımlar:
-İyice temizlenme altın kural olmalıdır

- Her gün:
• Nemsizlikle savaşan bir krem,
• Canlandırıcı bir krem kullanın.

19 Ocak 2014 Pazar

Dağda Cilt Bakımı

porselen-fondoten
Dağ eğlenceleri aşagı yukarı altmış yıldır ayrıcalıklı kişilere özgüydü, ama bir süreden beri, herkesin yararlanabil­diği çok popüler bir hale gelmiştir. Sadece belli bir zümrenin kayak merkezlerine devam ettiği günler artık gerilerde kalmıştır. İçinizden birçoğu, 10-15 günlük bir dağ gezisinin iyi bir güzellik ve sağlık kürü yerine geçtiğini farketmiştir.

Ama eğer çatlak dudaklar­la, soyulmuş burunla, nemini yitirmiş bir deriyle, yüzünüzde derin kırışkılıklarla ve kızarmış gözlerle dönmek istemiyorsanız bazı önlemler almalısı

Alınması Gereken Önlemler ve Uygulanacak Bakımlar
Size dost olmayan, ve yıkımlar yapan, derinizin güçsüzlüğüyle savaşan üç düşman: rüzgar, soğuk ve güneş.

Rüzgara ve soğuğa karşı korumak için: nemlendirici ve koruyucu bir krem uygu­layın.
* Cildiniz kuruysa, “çok kuru ciltler için” özel bir krem seçin.
* Cildiniz yağiıysa, güneşi süzücü bir nemlendirici yeterli olabilir.

Güneşe karşı korumak İçimcildiniz ku­ruysa temeldeki kremin üzerine, muhak­kak bir güneş süzücü uygulamanız gerek­lidir. “Kuru ci!tler”e özgü güneş süzücü bir nemlendirici İle yetinmeyin, güneşli havada sizi ültroviole ışınlarından korumaya yeterli olmayacaktır.

Eğer bütün gün açık havada kalıyorsanız, her türlü olasılığa karşı tedbirli olun. Nem­lendirici ve güneş süzücü kremler, en iyi kalitede de olsalar, birkaç saat sonra deri tarafından emilmiş olacaklarından, etkilerini kaybederler.

Sözgelimi, öğle yemeğinden sonra çabuk ve hafif bîr makyaj yapın. Yeniden bir nemlendirici ve güneş süzücü bir krem uygulaması yapın. Akşam, dönüşünüzde, genellikle güneşin batmasına doğru, sizi ısıtacak bir bardak çay İçin. Daha sonra sizi gevşetecek, lavanta veya ıhlamur yağı katılmış sıcak bir banyo yapın. Derideki fazlalıkları ve güneş süzücüyü temizlemek için tam ve derin bir temizlik yapın, her zamanki bakım kreminizi uygulayın.

Gözlerinizi unutmayın:

* Hiçbir zaman gözlüksüz dolaşmayın, kar üzerindeki yansıma çok şiddetli ve kör edicidir.
* Akşam, banyonuzu yaparken, peygamber çiçeği suyu veya eczanelerde satılan kan hücumunu önleyici karışımların biriyle kompresler yapın. Dudaklarınızı Koruyun: dudaklar İçin bütün gün koruyucu nemlendiricisi kokulu merhemi kullanın.

3 Kasım 2013 Pazar

Sebze Ve Meyvelerle Cilt Bakımı

meyvelerle-cilt-bakımı1
Artık sebze ve meyveler cilt bakımının vazgeçilmezleri arasında… Günümüzde sebze ve meyveler cilt bakımı, saç bakımı ve vücut bakımında kozmetik ürünlerle yarışacak düzeyde kadınlar tarafından kullanılmakta… Sizde kendi güzellik iksiriniz için buzdolabına bir göz atın.

Bugüne dek buzdolabınıza başka bir gözle bakmayı denediniz mi? Örneğin, bir güzellik kaynağı olarak… En azından bu yazıyı okuduktan sonra öyle bakmayı deneyebilirsiniz. Size önereceğim bazı bakımlarla bundan böyle yiyeceklerin sadece bes­lenme amacıyla kullanılmadıklarına da şahit olacaksınız. Ve sa­latalığı ferahlatıcı bir yüz maskesi, muzu saç ve ananas suyunu tırnak derinizi yumuşatan bir bakım olarak hayal edebileceksi­niz. Ya Kleopatra’nm süt banyosuna ne demeli? Ayrıca güneş yanıkları için de size birkaç önerim olacak. O zaman haydi buz­dolabının başına…

Cilt Bakımı için Bal-yumurta akı maskesi: Bu maske için ihtiyacınız olan malzemeler; 3 yemek kaşığı bal, 1 yumurta akı ve bir miktar buğday unu.

Hazırlanışı Yumurta akım kar gibi olana dek çırpın ve içi­ne balı ekleyin. Eğer elde ettiğiniz karışım fazla akışkansa biraz ısıtın. Daha sonra bu karışıma yoğun bir püre kıva­mı oluşana dek un ekleyin.En iyisi maskeyi yüzünüze bir fırça yardımıyla sürmek. Etkisini göstermesi için 30 dakika bekleyin. Daha sonra ılık suyla durulayın.

Yoğurt maskesi Yoğurttan hazırlayacağınız maske cildinizin taze ve temiz bir görünüm kazanmasına yardımcı olacaktır.

Hazırlanışı 2 yemek kaşığı yoğurt, 1 çay kaşığı bal, 1 çay kaşığı limon suyunu karıştırın, yüzünüze sürün ve 20 da­kika etki etmesini bekleyin. Daha sonra yüzünüzü 1 litre suyun içine sıktığınız 1 adet limonla hazırladığınız suyla yıkayın.

Siyah noktalara bal 3 kaşık bala 2 kaşık yoğurt ve yulaf unu

Hazırlanışı Malzemeleri birbiriyle karıştırın. Elde ettiği­niz karışım yüzünüzde peeling görevi görecektir. Üstelik bu maskenin ciltteki tahrişleri önleyici bir etkisi de bulu­nuyor.

Yüz temizleyici yerine süt Bileşimindeki magnezyum ciltte­ki fazla yağı nötralize etme gücüne sahip.

Lifting etkili yumurta akı Yumurtanın akını yüzünüze sürün ve 10 dakika bekleyin. Yumurta akı kururken sertleşip büzüşür. Böylece yüzünüzdeki ince kırışıklıklar da düzleşir. Ama yüzde­ki küçük yaralanmalara dikkat! Çiğ yumurta akında bulunan salmonelle bakterisi enfeksiyonlara yol açabilir.

Kuru ciltlere mayonez Mayonezi yüzünüze sürün, nemli sı­cak bir bezi üzerine örtün ve 30 dakika etki etmesini bekleyin.

Saçlar için Mayonez-Avokado kürü Biraz yağlı bir karışım elde edecek­siniz. Mayonez ve avokadodan elde edeceğiniz saç kürü için ya­rım kase mayonez ve yarım kase ezilmiş avokado meyvesine ih­tiyacınız var.

Hazırlanışı Elinizdeki malzemeleri iyice karıştırın. Daha sonra sıcak suyla ıslattığınız saçlarınıza ve saç derinize mayonez avokado karışımını iyice yedirin. Saçlarınıza bir duş başlığı takarak 20 dakika etki etmesini bekleyin. Ar­dından saçlarınızı her zaman yaptığınız gibi şampuanla­yım Eğer yağlı saçlara sahipseniz karışıma 1 -2 çay kaşığı limon suyu ekleyebilirsiniz. Saçlarınız kuru ise 1 yemek kaşığı Hindistan cevizi yağı ekleyebilirsiniz.

Muz kürü Saçlarınızda ballı muzlu bakıma ne dersiniz? Muzlu saç bakımı için bir muzu püre haline getirin ve 1 yemek kaşığı balı içine ekleyin.

Hazırlanışı Muz ve bal karışımını kremsi bir yapı elde edene dek karıştırın. Daha sonra saçlarınızı sıcak suyla ıs­latın ve karışımı saçlarınıza ve saç derinize iyice yedirin.Bir plastik folyoyla saçlarınızı toplayın ve havluyla sarın. Isı bu kürün saçlara daha derin bir şekilde etki etmesini sağlayacaktır. 20 dakika sonunda saçlarınızı iyice durulayın ve her zamanki gibi şampuanla yıkayın. Kür son unda saçlarınızın dolgunlaştığnı ve sağlıklı bir görünüme kavuştuğunu fark edeceksiniz.

Avokado kürü Bir avokadonun etli kısmını çatal yardımıyla iyice ezin. Elde ettiğiniz yoğunluğu yıkanmış saçlarınıza sürün ve 10 dakika etki etmesini bekleyin. Avokadonun bileşimindeki E vitamini ve yüksek yağ içeriği saçlarınıza parlaklık kazandıracaktır.

Sertleştirici yerine bira Yarım bardak şampanyayı yine ya­rım bardak birayla karıştırın. Yıkanmış saçları bir kez daha bu sıvı karışımla çalkalayın ve havluyla sarın. Daha sonra her za­manki gibi fönle kurutun ve şekil verin.

Saç kremi yerine süt Sütteki yağ ve albümin saçlara özellik­le yumuşaklık ve parlaklık sağlar. Sütü boş bir şampuan şişesi­ne dökün. Yıkanmış nemli saçlara uygulayın ve 15 dakika etki etmesini sağlayın. Ardından soğuk suyla durulayın (Sıcak suyla duruladığınızda süt ekşir)

Parlaklık için limon Limondaki doğal asit, bakım ürünleri­nin kalıntılarını arındırır ve saçların parlamasını sağlar. Bir li­monun suyunu sıkın, suyla inceltin ve nemli saçlara uygulayın. 10 dakika sonra saçlarınızı durulayın.

Saçları açmak için kahve Kahve ve kırmızı yaban mersini suyunun özellikle kızıl saçların rengini açıcı etkisi vardır. Saçla­rınızı yıkadıktan sonra durulama suyu olarak uygulayın. Kahve­rengi saçlarda yarım litre kahve kullanın, saçlarınız sarı ise ka­rışıma 6 adet limonun suyu ve bir çorba kaşığı votka ekleyin.

Kokulara karşı domates Saçlarınıza sinmiş hoş olmayan ko­kular anında yok olur. Saçlarınızı yıkadıktan sonra bir fincan domates suyuna eklediğiniz iki çay kaşığı suyla yıkayın.

Vücut için Bal-Süt banyosu Kleopatra gibi banyo yapmak! Bunun için ihtiyacınız olanlar sadece 1 kase bal, 1 litre süt ve 500 gr. sofra tuzu.

Hazırlanışı Sütü biraz ısıtın ve balı içinde eritin. Daha sonra sofra tuzunu boş küvete boşaltın ve küveti sıcak suyla doldurun. Bal-süt karışımını banyo suyuna ekleyin. 20 dakika boyunca bu özel banyonun keyfine varın.

Baharat-Portakal-Süt Banyosu Mükemmel kokulu bir ban­yo için 2 kase süt tozu, 1 çay kaşığı kurutulmuş portakal kabu­ğu parçaları, 1 çay kaşığı kurutulmuş lavanta ve 1 çay kaşığı bi­beriye.

Hazırlanışı Tüm malzemeleri karıştırarak bir şişenin içi­ne boşaltın (Elde ettiğiniz bu karışımla tam 4 kez banyo yapabilirsiniz.) Her banyo için 1/2 kase karışımı küvette­ki sıcak suya ekleyin. Banyoda kaldığınız 20 dakika bo­yunca derin nefesler alın.

Portakal ve papatya 3 poşet papatya çayını küvet musluğu­nun altına tutun, 1 adet soyulmuş portakalı (ya da mandalina) dilimlere ayırın ve küvetin içine atın. Suyun akmasıyla ortaya rahatlatıcı aromalar da çıkar. C vitamininin ise enfeksiyon ön­leyici etkisi vardır.

Kızartma yağırım yumuşatıcı etkisi Sertleşmiş dirsek derisi­ne, bitkisel yağı iyice yedirin. Bir çift çorabın uçlarım keserek topuk kısımları dirseklere gelecek şekilde kollarınıza geçirin. Bir gece boyunca etki etmesini bekleyin.

Peeling yerine tuz ve yağ Ağda kıvamında bir yoğunluk olu­şana dek tuz ve sıvı yağı karıştırın. Bir süngeri karışıma batırın ve vücudunuzu ovun.

Güzel bir dekolte için salatalık 1 adet salatalığı rendeleyin, dekolte kısmına ve göğüslerinize sürün. Nemli ve sıcak bir hav­luyu üzerine koyun ve 20 dakika bekletin. Rendelenmiş salata­lıkları havluyla temizleyin ama durulamayın. Cildi yatıştırır ve yeterince nemlenmesini sağlar.

Cilt tahrişlerinde sirke ve şarap 1 fincan beyaz ya da kırmızı şarabı banyo suyuna dökün. Bu, pH değerini ve cildin asit taba­kasını yeniden dengeleyecektir. Ekşimiş şarap da aynı görevi görür. Kapalı bir kapta birkaç gün beklettiğiniz maydanoz ve sı­cak sirke karışımının ise kokuyu izle etkisi vardır.

El ve ayaklar içinTırnak derisi yumuşatıcısı Yumuşak tırnak derisi için 2 çay kaşığı ananas suyu ve 1 yumurta sarısı (bu oran sadece eller ve­ya sadece ayaklar için yeterlidir).

Hazırlanışı İkisini birbiriyle iyice karıştırın ve tırnak deri­si üzerine sürerek 5 dakika boyunca etki etmesini bekle­yin. Daha sonra tırnak derinizi tahta bir manikür çubu-ğuyla tırnak yatağı yönüne doğru ittirin.

Lekelere karşı limon Bir limonun suyunu suyla inceltin ve bir kaba boşaltın. Parmak uçlarınızı yaklaşık 5 dakika boyunca içinde bekletin. Sarı lekelerin kaybolduğunu göreceksiniz.

Törpü yerine kibrit kutusu Kibrit kutusunun kibriti yaktığı­nız kısmı acil tırnak kırılmalarında size törpü görevi görecektir.

Kür yerine yulaf ezmesi 1/2 fincan yulaf ezmesini 1/2 fin­can suyun içinde 10 dakika çekmesini bekleyin. Daha sonra 1 yemek kaşığı limon suyu ve 1 çay kaşığı zeytinyağı ekleyin. Ka­rışımla ellerinize masaj yapın, kısa bir süre etki etmesini sağla­yın. Ardından ellerinize krem sürün.

Güneş yanığına karşı Güneşte fazla kaldınız ve bu sadece aynada değil çektiğiniz acıyla da kendini belli ediyor. Güneş yağı için ilkyardım yine buzdolabınızda…

Salatalığı küçük parçalar halinde doğrayın, rendeleyin ya da püre haline getirin. Elde ettiğiniz kıvamı bir pamuk parçasının üzerine yayın ve cildinizin üzerine bastırın, ne kadar süreyle isterseniz. Ya da demlenmiş çayı buzdolabında bekletin ve cildinizi soğuk çayla ferahlatın.

İdeal “söndürücüler” arasında soda, beyaz şarap ve cini de sayabiliriz.

Güzelliğin doğal iksiri; bal Bal ile güzelleşebileceğinizi biliyor muydunuz? Zinde, güzel ve bakımlı görünme arzunuzu gerçekleştirmenize yardımcı ola­cak doğal saç, el ve cilt bakım reçeteleri güzelliğin anahtarı…

Güneşin etkisiyle yıpranan saçları korumak için balın sihir­li “saç bakım reçetesi”ni mutlaka denemelisiniz. Evde hazırla­yabileceğiniz bu güzellik iksiri kolay satın aldığınız kozmetik ürünlerinden daha ucuz ve etkili.

Saç bakım maskesi 2 yemek kaşığı çam veya çiçek balı, bir limondan elde edilen suyla karıştırarak oluşturulan maskeyi, kuru saçınıza sürün ve 10 dakika bekletin. Sonra iyice durulayın. Haftada bir kez uygu­lanan bu doğal maske ile saçlarınızın doğal ve parlak bir görü­nüm kazandığını göreceksiniz.

El bakım maskesi Sürekli göz ardı ettiğimiz ellerimiz için hazırlanan maskeyi, uygulamadan önce ellerinizi ılık bir suda yumuşatın. Ardından ellerinizi zeytinyağı ile karıştırılmış olan bir kaşık balın içinde beş dakika bekletin. Sonra da zeytinyağı ile ellerinize ve par­maklarınıza iyice masaj yapın. Ellerinizdeki yumuşaklığa ina­namayacaksınız.

Cilt bakım maskesi Ciddi kaygılar ve yoğun stres altında yoğrulan genel yaşam şekli düşünülecek olursa, cildin yorgun ve yıpranmış görünme­sinin tek sebebinin harcanan yıllar olmadığı yadsınamaz bir gerçek. İşte bu koşuşturma içinde kendinize ayıracağınız 10 da­kika ile sağlıklı ve pırıl pırıl bir cilde sahip olabilmenin ne kadar kolay olduğunu anlayacaksınız. Bir fincan içinde, bir kaşık balı, bir kaşık limon suyunu ve kıvamın koyuluğunu bozmayacak miktarda sütü karıştırın. Elde ettiğiniz karışımı yüzünüze ve boynunuza yaydıktan sonra hafifçe kuruyana kadar bekleyin. Maskeyi nemli bir sünger yardımıyla silerek temizleyin. Balın bıraktığı iz, ışıl ışıl bir cilt olacaktır.

26 Ekim 2013 Cumartesi

Evde Cilt Bakımı

evde-cilt-bakimi
Sağlıklı ve güzel bir cilt için, doğal cilt bakımı programına başlıyoruz. Harekete geçmek için toprağa, kile, bitkilere, çiçeklere, süte, sirkeye sahip olmanız yeterli. Bir de tabii, kendinize vakit ayırma kararlılığına...

Pahalı kremlere ve losyonlara para harcamanız ise, gerekmiyor... İşe, temel bakım reçetelerini öğrenerek başlayalım...

Kil maskeleri

Kil cilt bakımında çok yönlü bir madde. Derin bir temizleyici olarak kil, kiri epidermisin derinliklerinden çıkarır. Besleyici olarak kil, sağlıklı cildin devamlılığı için önemlidir. Temizleyici ve sıkılaştırıcı olarak, en çok limon suyu veya su içeren katkı maddeleri ile etkili olur. Terapi kil, aynı zamanda antiseptik, anti iltihabik ve analjeziktir.

Kozmetik amaçlar için üç çeşidi bulunur: Beyaz, yeşil ve kırmızı kil... Onu süpermarketlerde ya da aktarlarda bulabilirsiniz. Bulabilirseniz, toz şeklinde alın. Su veya herhangi bir başka sıvıyı hızla emerek ve mavi-yeşil deniz yosunu gibi diğer katı katkı maddeleriyle, doğranmış otlar veya meyve veya sebze püreleriyle karışarak kolay kullanılır.

Küçük yumrular halinde satılan kili, önce blender veya kahve öğütücüsü içinde kendiniz toz haline getirmezseniz, karışması biraz daha uzun sürer.

Kil, macun olarak kullanıma hazır şekilde de satılır. Bu oldukça zaman kazandırıcı olsa da yapabileceğiniz maske çeşitliliğini sınırlar, çünkü bazı reçeteler kil sıvı hale gelmeden önce diğer katkı maddeleri ilavesini gerektirir. Ayrıca, nispeten daha pahalıdır.

Kil maskesi yapmak

Gerekli kil miktarı dinlenmiş mineral su ile kaplanır ve karıştırmadan 30 dakika dinlenmeye bırakılır. Musluk suyu veya klor içeren herhangi bir su kullanmayın. Bütün su emilene kadar karıştırmamak önemlidir çünkü, erken karıştırırsanız maskeniz pütürlü ve yapışkan olur.

Bütün su iyice emilince malzemelerinizi iyice karıştırmalısınız. Karışım rahatlıkla uygulanabilecek kadar kalın, macun yoğunluğunda olmalıdır. Çok sıvı olursa yapışmaz, çok kalın olursa cilde derinden nüfuz etmez. Çok ince olan karışıma az miktarda kil ilave etmek yeterince kolaydır fakat, çok kalın olan macuna daha fazla su ilave etmek dikkat ister. Bu durumda her seferinde karıştırarak, azar azar su ilave etmek gerekir.

Kile diğer maddeler ilave edilecekse bunun bu aşamada yapılması tercih edilir fakat, yağ veya yağ karışımının kuru kile eklenmesi en iyisidir. Reçetelerin bazılarında dinlendirilmiş şişe suyu yerine meyve veya sebze suları kullanılır.

Maske ve losyonların uygulanması

* Kendinize sessiz bir zaman ve yer bulun. Saçınıza bant takın ve makyajınızı bütünüyle çıkartın. Cildinizi pamuk ve dinlenmiş şişe suyu, bitkisel çaylar, sulu bitkisel çözelti veya basit temizleme reçeteleri kullanarak dikkatlice temizleyin.

* Masajla ya da aynada korkutucu yüzler yaparak yüz kaslarınızı gevşetin.

* Yüzünüzü 1-2 dakika sıcak su kabının üstünde, buhara tutun. İki dakika sıcak kompres uygulayın. Böylece gözenekleriniz açılır, maske daha derine nüfuz edebilir.

* Maskeyi parmaklarınız veya pamukla, göz çevreleriniz hariç, uygulayın. Meyve veya yumurta maskeleri, genelde çok sıvıdır. İkinci katı birkaç dakika sonra, ilk kat biraz kuruduğunda uygulayın.

* Maskeyi temizleme vakti gelinceye kadar yüzünüzü hareket ettirmeyin.

* Maskeyi, alından aşağıya doğru, göze hiçbir şeyin değmediğinden emin olarak çıkartın. Hafif meyve maskeleri pamukla kolayca çıkar. Kil maskelerinde kili yumuşatmak için önce yüzü durulamak gerekecektir.

* Gözenekleri kapatmak için uygun yerlere sulu bitkisel çözeltileri, sprey veya pamukla veya parmakla hafifçe vurarak uygulayın.

Birçok metal, kil, meyve veya sebze sularıyla temas ettiğinde paslanır. Bu nedenle metal karıştırma kapları, kaşık veya spatula kullanmayın. Maske içinde ılık su kullanılabilir, ancak karışımı ısıtmayın. Maskelerin, kullanımdan hemen önce hazırlanması, en iyisidir.

Bitkisel çaylar

Bitkisel çayların çoğu, uzun süreli doğal cilt programında faydalıdır; temizleme ve sıkılaştırma nitelikleri vardır. Hepsi, her cilt tipi için uygundur.

Altıncık (marigold çiçeği): Antiseptik, mantara, iltihaba karşı ve iyileştirici. Tek başına veya yarı yarıya lavanta veya papatya karışımı ile kullanın.

Papatya çiçeği: Sık sık rahatsız olan cilt için en iyi mantar, iltihap önleyici, temizleyicidir. Çayı göz çevresindeki nazik cilt için özellikle tavsiye edilir.

Mürver çiçeği: Sıkılaştırıcı, iltihaba karşı etkili, temizleyici.

Lavanta çiçeği: İltihaba karşı, temizleyici. Lavanta hafif bir kuruma yapar.

Ihlamur çiçeği: Papatyaya benzer, çok serinleticidir. Sıkılaştırıcı, iltihaba karşı etkisi yaşlanan cilt için iyidir.

Ebegümeci: İltihaba karşı, serinletici.

Nane: İyi bir temizleyici ve sıkılaştırıcıdır.

Biberiye: Antiseptik, havalandırıcı ve canlandırıcı; kan damarlarında kan dolaşımını artırır. Biberiyeyi tek başına veya daha fazla sıkılaştırıcı etki için beyaz civan perçemi ile yarı yarıya karıştırarak kullanın.

Kekik: Güçlü bakteri karşıtı etki: Sivilce veya enfekte egzama için cildi yıkamak faydalıdır. Tek başına veya sakinleştirmek, iyileştirmek için papatya ve/veya altıncık ile eşit oranlarda kullanın.

Beyaz civan perçemi: Yaşlanan ve hasarlı ciltler için iyi bir temizleyici, sıkılaştırıcı, antiseptiktir.

Çay hazırlamak: 250 mililitre kaynar suya bir büyükçe yemek kaşığı doğranmış kuru ot kullanın. Orta büyüklükte bir kupaya otları ağzına kadar doldurun. Demi 10 dakika bekletin, sıvıyı süzün ve kullanmadan önce soğumaya bırakın. Pamuk ile uygulayın ve doğal kurumaya bırakın.

Buz küpleri için çaylar

Bir çayın raf ömrü yaklaşık 12 saattir. Ancak, süzülmüş ve soğumuş çay buz kalıplarında dondurulabilir ve buzlukta 1-3 ay saklanabilir. Bu küpleri için papatya, lavanta, ıhlamur çiçeği ve biberiye çayları tavsiye edilir. Bazı sulu bitkisel çözeltiler de buz küpleri yapmak için demlenebilir. Her 100 mililitre dinlendirilmiş şişe suyuna bir yemek kaşığı sulu bitkisel çözelti kullanın.

Serinletici ve sulandırıcı etki için küpü direkt olarak cilde, boyna ve kollara sürün.

Kompres için çaylar

Kompresler de iltihaplanmayı serinlettiği gibi- kan dolaşımını artırarak, gözenekleri kapatarak cildi sıkılaştırır. Özellikle kuru, yaşlanan veya hasarlı cilt için iyidir.

Kompres için, iki geniş kaba, iki banyo havlusuna veya pazene ihtiyacınız olacak. Yukarıda saydığımız kurutulmuş otlarda bir büyükçe yemek kaşığı ve bir yemek kaşığı limon suyunu bir kaba yerleştirin ve üç kupa kaynamış su dökün. 15 dakika demlenmeye bırakın. İkinci kaba bir litre soğuk su ve bir yemek kaşığı sirke dökün. Soğutmak için az miktarda buz küpleri ekleyin.

Havlulardan birini sıcak çaya batırın ve havluyu yüzünüze sermeden ve bir dakika yüzünüzde bekletmeden önce fazla suyunu sıkın. Birinci havluyu çıkarın ve diğer havluyu hemen soğuk su kabına daldırın. Aynı şekilde yüze uygulayın ve yine bir dakika bekleyin. Sıcak ve soğuk kompres işlemini iki kez tekrarlayın. Gözenekleri kapatmak için soğuk kompresle tamamlayın. Gülsuyu ile parmak uçlarınızla teninize hafifçe vurarak bitirin ve doğal kurumaya bırakın.

Buhar

Cildi derinden temizlemenin geleneksel bir yolu, yüzü zaman zaman birkaç dakika buhara tutmaktır. Buhar, kir ve hava kirliliğini ciltten etkili bir şekilde çıkarır akat, aynı zamanda doğal yağları da çıkarır. Bu nedenle bu teknik, yağlı ciltlerde veya sivilce problemi olan birinde mükemmel sonuçlar getirse de, birçok cilt için uzun vadede kurutma etkisi vardır. Buhar bu nedenle kuru veya yaşlanan ciltte çok az kullanılır.

Buhar banyosu

1 litre kaynar su koyduğunuz geniş bir kap ve orta boy bir havluya ihtiyaç duyacaksınız. Kabın önüne oturun, başınızı havlu ile kaplayın ve yüzünüzü önerilen süre kadar buharda tutun. Sonra yüzünüzü pamuk ile veya havlu ile kurutun ve gülsuyu ile temizleyin. Doğal kurumaya bırakın.

Buharın faydasını, kaynar suya iki damla papatya, solucan otu, lavanta, gül otto veya çay ağacı bitkisel yağ damlatarak artırılabilir. Kuruladıktan sonra altıncık taşıyıcısı içinde sulandırılmış aynı yağı cilt üzerine ince bir tabaka uygulayın.

Sulu bitkisel çözeltiler

Hidroseller veya çiçekli sular olarak da bilinen sulu bitkisel çözeltiler, buğu damıtma ürünleridir. İlgili bitkisel yağlardan daha az yoğun olmalarına rağmen, onlara benzer özellikler taşırlar. Suda çözülebilen aktif maddelerle zenginleştirilmişlerdir.

Cildi temizlemek, gözenekleri sıkılaştırmak, cildi sulandırmak ve cildin pH dengesi için faydalıdırlar. Temizlik veya beslenme maskelerinin arkasından temizleyici / sıkılaştırıcı olarak tavsiye edilirler. Çoğu ayrıca, bakteri ve mikroba karşı etkilidir.

Sulu bitkisel çözeltileri kullanmak

Sulu bitkisel çözeltiler yüze günde iki kez uygulanabilir. Pamuk ile veya sprey şişesinde kullanın, fakat gözlerinizi koruyun. Doğal korumaya bırakın. Sulu bitkisel çözeltiler ayrıca, banyo suyuna da genel cilt toniği olarak, üç yemek kaşığı katılabilir ve bazen de kil maskesi hazırlarken suyun yerini tutabilir.

Papatya: Bütün cilt tipleri için uygundur. İltihaplara karşı çok yumuşaktır, sakinleştirici ve temizleyicidir, aşırı güneş ve rüzgara karşı iyi gelir.

Adaçayı: Kuru ve yaşlanan cilt için uygundur; düzensiz hormon seviyesi ve menopoza bağlı cilt problemleri içindir.

Mısır çiçeği: Birçok sulu bitkisel çözeltinin tersine genelde göz çevresinde kullanılır, gözleri yakmaz. Papatya ile benzer özelliklere sahiptir.

Lavanta: Bütün cilt tiplerine uygundur ancak hafif kuruma yapar. Serinletici, iltihaplara karşı, güneş ve rüzgar yanığına karşı ve saç toniği olarak iyidir.

Portakal çiçeği: Bütün cilt tiplerine özellikle kuru veya hassas ciltlere uygundur; iltihaplara karşı, kırmızı kabarıklıklar için iyidir.

Biberiye: Bütün cilt tiplerini dengelemek ve gözenekleri temizlemek ve sıkılaştırmak için ve saç için mükemmeldir, dolaşımı hızlandırır.

Gülsuyu: Bütün cilt tiplerine, özellikle yaşlanan ciltlere uygundur, dengeleyici, temizleyici ve sıkılaştırıcıdır.

Cadı fındığı: Bütün cilt tiplerine uygundur; yumuşak bir sıkılaştırıcıdır.

Kozmetik sirke

Sirke cildi sulandıran, küçük kılcal damarlar içindeki kan dolaşımını hızlandıran bir etkiye sahiptir. Ayrıca antiseptiktir ve enfeksiyona neden olan bakteri, virüs veya mayaların hızla çoğalmasına engel olur. Cilt yüzeyindeki aşırı yağlı bezeleri çözer ve pullanma veya soyulma durumlarını azaltır. Sirke, cildin pH seviyesini düzenler.

Kullanacağınız her bitkiyi, kullanmadan önce iki gün kurutun. Kurutulmuş bitkiyi ölçün ve karıştırın ve sonra sirkeyi ve bitkisel yağları ekleyin. Tamamen sıvılardan oluşan kozmetik sirkeler, sadece bir kez kullanılabilir. Bitki içerenler dinlenmeye bırakılmalıdır. Sonra vidalı kapaklı bir kavanozda hazırlayın ve bir pencere eşiğine bırakın, süzün ve şişeleyin. Bir çay kaşığı kozmetik sirkeyi yüzünüzü yıkamak için dinlenmiş şişe suyuna ilave edin veya banyo suyuna 3-4 yemek kaşığı dökün.

Lavanta, biberiye ve gül ağacı

Sirke: 500 mililitre iyi kalite beyaz şarap veya elma sirkesi

Bitkisel yağlar: 3 mililitre lavanta, 3 mililitre biberiye ve 2 mililitre gül ağacı

Ve: 2 yemek kaşığı gliserin

Altıncık ve mürver çiçeği

Bitki: 50 gram altıncık çiçekleri ve 75 gram mürver çiçekleri

Sirke: Bir litre iyi kalite beyaz şarap veya elma sirkesi

Dinlenme: İki hafta

Lavanta, gül, karanfil ve ıhlamur

Bitki: Lavanta çiçeği, gül yaprağı, karanfil ve ıhlamur çiçeklerinin her birinden 30 gram

Sirke: Bir litre iyi kalite beyaz üzüm veya elma sirkesi

Dinlenme: İki hafta

Tüm ciltler için bakım bilgileri

* Yağlı bölgeleri veya karışık ciltteki sivilceli bölgeleri yağdan arındırıcı maddelerle temizlemeye çalışmayın.

* Cildinizi çok etkili veya yüksek dereceli alkol içerikli ürünlerle temizlerseniz, yağ bezleriniz buna daha fazla yağ üreterek tepki gösterir.

* Cildiniz kuruysa, yüzünüzü soğuk suyla yıkamayın. Gözenekler kapanır ve cildiniz daha fazla kurur.

* Cildin kendisini yenileyebilmesi için, haftada bir, iki kere, cilde uygun yüz maskeleri uygulamalısınız. Peeling yöntemi de, cildin sertleşmesini önler.

22 Ekim 2013 Salı

Cilt Temizliği

Cilt-temizligi-cilt-bakimi
Tüm Ciltler İçin Yoğurtlu Ballı Temizleme Kremi: 3 çorba kaşığı balı ısıtarak eritin. 16 çorba kaşığı yoğurt ve 5 çorba kaşığı mürver çiçeğini(aktarlarda bulabilirsiniz) hafif ateşte yarım saat kaynatın. Beş saat beklettikten sonra süzün. İçine balı ilave edin ve iyice karıştırıp bir kavanoz veya şişeye koyun. İyice karıştırıp şişeye doldurun. Bu kreme batırdığınız bir parça pamukla yüzünüzü temizleyin.

Kuru cilt: Yatmadan önce yağı alınmış süte batırdığınız pamukla yüzünüzü silin ve 15 dakika bekleyin. Daha sonra ılık suya batırılmış pamukla yüzünüzü silin ve kurulayın. Sonra kremle masaj yapın.

Yağlı Cilt: Eğer cildiniz yağlıysa günde iki defa aşağıdaki gibi temizleyin.Bir kaba sıcak su koyun.İçine bir avuç kadar kuru papatya ufalayın. 5 dakika bekletip süzün. Sonra küçük ve yumuşak bir havluyu bu suya batırarak iyice ıslatıp sıkın ve yüzünüze kompres yapın. Aynı işlemi 5 dakika devam ettirin. Daha sonra yüzünüzü gülsuyuna batırılmış pamukla silin.

Not: (En iyi gül suyunu elde etmek için bir şişe veya kavanozun içine aldığı kadar gül yaprağı doldurun ve üstüne arıtılmış su katıp ağzını kapatın. 15 gün sonra doğal gül suyunuz hazır.)

Normal Cilt: Bir avuç üzümün suyunu sıkın ve bu suya batırdığınız pamukla cildinizi iyice silin. 15 dakika bekledikten sonra yüzünüzü ılık suyla yıkayıp kurulayın. Çok etkili bir cilt temizleme yöntemidir.

İki bardak yağmur suyuna 10-15 damla gliserin koyun ve karıştırın. Bu su ile yüzünüzü iyice yıkayıp yumuşak bir havlu ile kurulayın

Küçük bir kaba koyduğunuz suya yumuşak bir traş fırçasını batırıp yüz sabunuyla iyice köpürtün ve yüzünüzü güzelce fırçalayın. Daha sonra yumuşak bir havluyla yüzünüzü kurulayın.

Not: Cilt temizliği için alkol ve kolonya kesinlikle kullanmayın. Çünkü alkol ve kolonya cildin çabuk kırışmasına sebep olur.

Cilt Temizliği, cilt bakımının ilk ve en önemli aşamasıdır. Pürüzsüz, bakımlı bir cilde sahip olmak doğru ve düzenli cilt bakımından geçer. Herkesin evde uygulayabileceği doğal yöndemler.

20 Ekim 2013 Pazar

Cilt Bakımı

226ASP6600344304
Cilt bakımı için krem ve maske yapımında genelde Benmari Eritme işlemi uygulanmaktadır. Bu yüzden önce bu eritmenin nasıl yapıldığını bilmek gerekir.Benmari Eritmemalzemenin cam bir kaseye koyulup bu kasenin ise kaynayan su dolu başka bir kasenin içine yerleştirilmesi ile yapılır.

Yüz ve boyun dış etkenlerden çok fazla etkilenir. Yüzümüzün cilt yapısı elimizin cilt yapısına benzer. Fakat yüzümüzün cildinin elimizin cildine göre başka sorunları da vardır. Siyah noktalar, sivilceler, yağlanmalar veya kurumalar, kırışıklık gibi. Bunlar cildin gerçek ve en büyük düşmanıdır. Bu yüzden cilt bakımına genç yaşta başlayıp cildin türüne uygun cilt bakımı yapılmalıdır.

Herkes normal bir cilde sahip olmak ister. Fakat cilt ister normal, ister yağlı, ister kuru olsun asıl önemli olan cilt bakımını bilmek ve cildimizi korumaktır. Cilt bakımı için aşağıdaki doğal ve bitkisel karışımları uygulayabilirsiniz. Bitkisel cilt bakımı hem sağlıklı hem de doğal olduğu için bayanların kozmetik ürünlere alternatif olarak her zaman tercih ettiği bir bakım yöntemi olmuştur.

Sabah Bakımı
İlk olarak sabah kalktığınızda su ve sabunla cildinizi iyice yıkayın ve yumuşak bir havlu ile kurulayın. Bir süre sonra yani cilt kuruduktan sonra tonikle temizleyin. Yüzünüzü temizlediğiniz pamuğa baktığınızda çok şaşıracaksınız. Az önce cildinizi sabunla temizlememiş gibi pamuk kirlenir. Çünkü sabun toniğin ulaşabildiği kadar cildin derinine ulaşıp oradaki kirleri temizleyemez. Cildinizi temizledikten sonra mutlaka cildinize uygun bir nemlendirici krem sürün fakat cildiniz kuru dahi olsa kreminiz çok yağlı olmasın. Sabah yaptığınız bu basit cilt bakımı cildinizi ve boynunuzu gün boyu dış etkenlerden korur ve cildinize güzellik kazandırır.

Akşam Bakımı
Akşam bakımı da sabah bakımına benzer. Özellikle makyajlıysanız yüzünüzü ve boynunuzu önce sabunla yıkayın, daha sonra tonik veya losyon, bunlar yoksa süt ile iyice silerek temizleyin. Yüzünüzde fondöten veya pudra artığı bırakmayın. Daha sonra cildinize sabah kullandığınızdan biraz daha yağlı bir nemlendirici krem sürün. Kreminizi cildinizin yapısına göre seçmeye özen gösterin. Evet hepsi bu. Basit, ekonomik ve gerçekten faydalı.

Kadife gibi bir cilt için
Cildinize uyguladığınız sabah ve akşam bakımının yanında haftada bir kez uygulayabileceğiniz bitkisel cilt bakımı maskelerini çeşitli kaynaklardan ve internetten sizin için derledik.

1 adet yumurtanın beyazını iyice çırparak kabartın. İçine bir komposto kaşığı bal ile birkaç damla bademyağı ilave edin. Bu karışımı krema haline gelinceye kadar çırpın (eğer cildiniz kuru ise badem yağını birkaç damla daha fazla katabilirsiniz). Hazırladığınız kremi sabahları yüzünüze sürüp 1-2 saat bekleyin ve daha sonra yüzünüzü ılık suyla silin (haftada bir kez uygulayabilirsiniz).

1 tane muzu soyup iyice ezin ve bunu yüzünüze sürüp 15 dakika bekletin. Daha sonra yüzünüzü su ile yıkayın ve yumuşak bir havlu ile kurulayın ve nemlendirici krem sürün (haftada bir kez uygulayabilirsiniz).

Cilde Parlaklık Vermek İçin
1 kaşık bal ile 1 yumurtanın akını iyice çırpıp yüzünüze sürün. 15 dakika bekledikten sonra avuç içlerinizi 4-5 kere yüzünüze bastırıp çekin. Daha sonra yüzünüzü soğuk su ile yıkayın.

Aynı miktarlarda avokado yağı, buğday yağı, saf zeytinyağı ve 2 yemek kaşığı balı iyice karıştırıp cildinize sürün. 10-15 dakika bekledikten sonra cildinizi ılık su ile yıkayın.

Cildinizdeki gözenekleri sıkılaştırmak için
2-3 yemek kaşığı killi toprak ile 2 tane havucun suyunu karıştırıp yüzünüze sürün. 1 saat bekledikten sonra yüzünüzü soğuk su ile yıkayın.

1 litre maden suyuna 1 tutam lavanta çiçeği, 1 tutam ısırgan yaprağı, 1 tutam kırlangıç otu atıp 2 gün bekletin. Sonra bu su ile yüzünüzü silin. 30 dakika bekledikten sonra ılık su ile yüzünüzü yıkayın.

17 Ekim 2013 Perşembe

Yazın doğal cilt bakımı nasıl yapılır?

yazin-dogal-cilt-bakimi-nasil-yapilir
Her mevsim kendi koşullarına göre cildimiz ve vücudumuz üzerinde çeşitli etkilerde bulunur. Kış zamanlarında soğuklar, sert rüzgarlar, dış ve iç ortamlardaki sıcaklık değişimleri cildimizin yapısının bozulmasına neden olurken yaz zamanlarında ise sıcaklar, kuru rüzgarlar, sıvı kaybı, klimalar, terleme ve onlarca sebepten dolayı cildimiz üzerinde oldukça yoğun bir baskı meydana gelir. Pek çok cilt sorunun meydana geldiği yaz aylarından bunlardan sakınabilmek için doğru ve doğal bir cilt bakımı gerçekleştirmek unutmamamız gerekenler arasında yer alıyor.

Kadınların yazın doğal cilt bakımı gerçekleştirmek için unutmamaları gereken en önemli konulardan bir tanesi yeterli miktarda su içmek. Cildin nemini koruması ve böylece dış etkenlere daha dayanıklı hale gelmesi ancak ve ancak su tüketimi ile sağlanabildiğinden dolayı günde 8 bardaktan daha az su içilmesi önerilmemekte. Yeterli su tüketimi sayesinde cildinizdeki sarkma ve kırışmalardan kurtulabilir yahut hafiflemelerini sağlayabilirsiniz.

Kozmetik malzemeler her ne kadar günlük hayatımızın bir parçası olsalar da yazın cildimize çok daha fazla yük bindirirler ve bu nedenle makyaj yapmanız gerekse bile silebildiğiniz an makyajınızı temizlemeli ve cildinizin bol bol nefes almasını sağlamalısınız.

Dengeli beslenme de yazın cilt bakımının vazgeçilmezlerinden bir tanesi. Özellikle sık sık terlemekten kaynaklanan su kayıpları sırasında mineral, vitamin ve vücut için gerekli diğer maddeler de kaybedildiğinden dolayı bunların yeniden vücut içine alınması gerekmektedir. Yaz zamanlarında yoğun yağ barındıran yiyeceklerden sakınmalı ve et-sebze dengesini doğru şekilde tutmalısınız. Ağır yemeklerden ziyade vücudun kolay sindirebileceği yemekleri tercih etmek cilt sağlığınızın da daha kolay korunmasını sağlayacaktır.

Sigara, alkol ve kafein içeren tüketim maddelerinden uzak durmanız yine cilt sağlığınız ve bakımınız için gereklidir. Özellikle alkol tüketiminden kaynaklanan sıvı kaybı, cildinizin buruşmasına, sertleşmesine ve nem kaybetmesine neden olacaktır.

Her ne kadar kış mevsiminde soğuklardan dolayı spora ara vermiş olsanız da yazın erken saatlerde ya da geç saatlerde, hava çok ısınmamışken sporunuzu gerçekleştirmeniz cildinizin sıkı ve sağlıklı olmasını sağlayacaktır. Hareket ve doğru sporun cilde gençlik, parlaklık ve sağlık getirdiği tüm uzmanlar tarafından açıklanmaktadır. Sporunuzun açık ve temiz havada gerçekleştirilmesi çok daha etkili olmasını sağlayacaktır.

12 Ekim 2013 Cumartesi

Dekolte bölgesini ihmal etmeyin

dekolte-bolgesini-ihmal-etmeyin
Kadınlar geniş dekolteler giymeye bayılırlar. Belli bir yaştan sonra bacaklarını, kollarını beğenmeyip sakınsalar bile, dekoltelerden hoşlanmaya devam ederler.

Bir akrabam, tüm gençliği boyunca boynum kalın diyerek, kış-yaz yakasız bluz giymemişti. Ancak yaşı ilerleyince rahatladı. Ona nedenini sorduğumda bana cevabı, “boş vermişim dünyaya” oldu ve kahkahayı bastı. Esasında menapoz sıkıntıları, ateş basmaları, ani teleme nöbetlerinden sonra sıcağa tahammülü kalmamıştı ve nasıl göründüğü de artık pek umurunda değil gibiydi. Bence dekoltesi kırışmamıştı ve açık yakalı giysiler boynunu daha düzgün gösteriyordu. O da bu durumun keyfini çıkarıyordu!

İşin aslına bakacak olursak, boyunlarımız genelde çok çabuk kırışır. Hatta yüzümüzden önce bize ihanet eder. Boyun derisi yüz derisinden daha ince ve daha hassastır. Güneşten inanılmaz derecede etkilenir. Öte yandan yüzümüze oranla çok daha fazla baskı altındadır. Gün boyunca kıvrılır, katlanır, şekilden şekile girer. Gece uyurken bile aynı baskı devam eder…

Dik duruş önemli
Gün boyunca başımızı eğeriz. Her türlü işi yaparken, okurken, yazarken, düşünürken, bilgisayar başında boynumuz daima öne doğru eğilir. Sonunda kat kat kırışır, yatkın olanlarda gıdılar büyür. Masa başında, saatlerce başımız öne eğik olarak çalışmak hem kırışıklık, hem de kireçlenme açısından sakıncalıdır. Siz en iyisi başınızı daima dik tutun. Bunu sağlamak için sırt ve omuzlarınızı da dik tutmanız gerekir ki, bu bütün duruşunuzu ve vücut dilinizi olumlu yönde etkiler.

Yatış şekli
Yüksek yastıklar yüzümüzün ve boynumuzun kırışmasına hatırı sayılır katkıda bulunurlar. Size tavsiyem, yastıksız ve sırtüstü yatmanız. Uykuda durmadan sağa sola dönerseniz cildinizde yastık izleri kalır. Bu izler zaman içinde yer edip kırışıklık haline gelirler. Saten bir yastık kullanırsanız izler azalır ama yine de zamanla basınçtan oluşan çizgiler oluşabilir. Vücudunuzun şeklini alan visco yastıklar hem yüzünüzü hem boynunuzu katlanmaktan korur. Sırtüstü uyumak için, seyahatlerde kullanılan ve boyuna takılan şişme yastıkları da kullanabilirsiniz. En azından bir havluyu kıvırarak boynunuzun altına koyabilirsiniz. Bu önlemler hem sağa sola dönmenizi azaltır, hem omurganızı dinlendirir hem de boyun, dekolte ve yüzünüzde kat yerleri oluşmasını önler.

Güneş önce boyun ve dekolteyi hedef alır
Boyun ve dekoltemiz güneşte en kolay kuruyan, lekelenen ve kırışan bölgemizdir. Güneş ve aşırı solaryum etkisini ilk önce boyunda gösterir. Boyun derisi kısa sürede kalınlaşır, kabalaşır ve kırışır. İşin garip tarafı yüzümüze kat kat kremler süreriz ama birçoğumuz boyun ve özellikle dekoltemizi bu bakımdan mahrum ederiz. Oysa güneşten koruma, yüz temizleme ve nemlendirme adına yaptığımız her şeye hatta peelingler ve maskelere boyun ve üst dekoltemizin de ihtiyacı vardır.

Geçen hafta değinmiştim, araba kullanırken boynumuz, dekoltemiz savunmasız bir halde güneşe maruz kalır. Üstelik eşitsiz bir şekilde tek taraflı yanar.

Parfümler ve dekolte bölgesi
Parfüm şişesini elimize aldığımızda ilk yaptığımız hemen boyun kenarlarına ve göğsümüze sıkmaktır. Oysa parfümler güneşe karşı hassasiyetimizi ciddi ölçüde arttırırlar. Özellikle yaz aylarında, boyun bölgesine parfüm sürmeyin. Boyun ve göğüsteki lekelerin çoğu parfümlerin eseridir. Geceleri parfüm sürdüğünüzde sabah duş almadan güneşe çıkmayın.

İnce uzun boyunlar daha şanslı
Boynumuzun doğal şekli kırışıklığın oluşumunda çok etkilidir. Kalın ve kısa boyunlarda (Akdeniz tipi) çocukluktan itibaren, hafif yatay çizgiler oluşmaya başlar. Bu çizgiler giderek derinleşir. Hele çene küçükse boyunda şekil bozulmaları ve gıdı daha fazla dikkat çeker. İstenirse çene dolgu veya protezle büyütülüp kamufle edilebilir. Yuvarlak yüzlerin boynu genellikle kısadır. İnce, uzun boyunlar hareketten daha az etkilendikleri için daha geç kırışırlar ve bütün tedavilere daha iyi yanıt verirler.

Boyun gençleştirme
Boynumuzu gençleştirip güzelleştirmenin birçok yöntemi var. Ama her şeyden önce günlük bakım, yatış şekli ve güneşten koruma gelir. İhtiyaca göre birçok yöntemden yararlanılabilir. Estetik cerrahi, Botox, Dolgu teknikleri, Işık tedavisi (Foto IPL), Mikro dermabrazyon, Karbossi terapi, Peeling çeşitleri gibi. Ancak bunların birçoğu için sonbaharı beklemek gerektiği için bu konudaki ayrıntıları o zaman yazmak üzere erteliyorum. Ama Botox veya Dolguya ihtiyacınız varsa her mevsimde yararlanabilirsiniz. Öte yandan masaj boyun için çok yararlıdır ve mevsimi olmayan etkili bir tedavidir. Masaja cilt hafifçe pembeleşinceye kadar devam edilmelidir. Sonra da maske veya kompres ile cildi dinlendirmeye geçebiliriz.

Boyun maskeleri
Yaz mevsiminde cildinizi tahriş etmeyecek, güneşe karşı hassasiyetini arttırmayacak bir boyun maskesi ile kompres önerebilirim.

Patates maskesi
Pişmiş patatesi soyup ezdikten sonra bir yumurta sarısı, bir çay kaşığı bal, bir çay kaşığı zeytin yağı ekleyip bir lapa haline getirin. Bu karışımı bir sargı bezi veya tülbent içine koyup boynunuza sarın. Yüzünüz yuvarlak ise 20-30 dakika, ince ise 10-15 dakika kadar bekletin. Bu maskeyi haftada iki kere uygulayabilirsiniz.

Dinlendirici kompres
Bir kabın yarısına soğuk süt koyup üzerini su ile doldurun. Yani yarısı süt yarısı su olan bir karışım hazırlayın. Sonra büyükçe bir pamuk parçası ile boynunuza birkaç kere kompres yapın. Ardından soğuk su

19 Eylül 2013 Perşembe

Cilt Bakımı Nasıl Yapılmalıdır?

ciltbakimi
Normal olarak gençlikte herkesin cildi güzeldir; önemli olan, cildin güzelliğini sağlayan diriliği, pürüzsüzlüğü, tazeliği ileri yaşlarda da olabildiğince sürdürebil­mektir. Bu olanaksız bir şey değildir. Doğru yürütülen sistemli bir bakım programı kişinin kırkından sonra bile kırışıksız, canlı bir deriye sahip olmasını sağlar.

Göz, ne kadar “ruhun aynası” ise aslında deri de öylesine ruhun aynasıdır. En küçük bir içsıkıntısı derhal deride kendini belli eder, dışa vurur. Deri canlı bir organizmadır, yani solur, hava alır, kendi kendini yeniler. Bu yenilenme yirmi yedi günde bir gerçekleşir, normal olarak günde on gram eski deri atılır. Ancak yirmi beş yaşından sonra yenilenen deri hücreleri gittikçe azalır; nemlemenin eksikği oranında kuruma ve sertleşme artar, ilk kırışıklıklar kendini gösterir.

Anlaşılacağı üzere yenilenme ile derinin soluması, hava alması arasında çok yakın bir ilişki vardır. Bu ise cildin yeterince nemli olmasına bağlı olan bir şeydir. Fazla güneş, kuru kalorifer havası ya da tam tersine fazla soğuk hava ve fazla su gerekli nemlenme düzeyinin üstüne çıkıldığı ya da altında kalındığı için derinin kurumasına yolaçar.

Ancak derinin kuruması salt nem düzeyindeki bozukluktan ileri gelen bir şey değildir. Hava kirliliğinin ve pisliğin de rolü önemlidir. Bu dış etkenlerin yanısıra ruhsal gerginlik (stres), uykusuzluk, hare­ketsizlik ve kötü beslenme gibi etkenler de cildin bozulmasında çok etkili olurlar.

Cilt bozucu bu etkenlerin sayılması bile cilt bakımında nelere dikkat etmek gerek­tiği konusunda bir ilk fikir veribilir.

Kısaca toparlarsa, cildin kendi kendini yenileme yetisinin olabildiğince uzun süre yaşaması­na yardımcı olabilmek için hava almasını sağlamak, olabildiğince hava kirliliğinden uzak yerlerde bulunmak, hiç değilse tatillerde temiz havalı yerlere gitmek ve en önemlisi bütün gövdeye temiz hava aldırmak en basit ve temel cilt bakım kuralıdır. Ancak deriye bol ve temiz oksijen aldırmaya çalışırken güneşte ku­rutmak, yahut rüzgârda kavurmak da cildin pul pul kabarmasına, kurumasına, katılaşmasına neden olur. Bunun önüne geçmek için cildin bir yandan temiz oksijen alırken öbür yandan keskin güneş ya da sert rüzgâr altında nem kaybına uğraması­nı önleyici nemlendirici kremler sürmek gerekli ve yeterli bir önlemdir. Krem deriye kalınca bir tabaka halinde sürülmeli ve on-onbeş dakika derinin kremi emmesi beklenmelidir.

Pisliğin de cilt üzerinde olumsuz etkisine değinmiştik. Bu bakımdan kişinin temizliğine dikkat etmesi, ve temiz bir ortamda olsa bile sırf terlemeyle cilt gözeneklerinin tıkanacığını, bunun da derinin solumasını, hava almasını zorlaştı­racağını bilerek gece yatmadan önce ve sabah kattıktan sonra elini yüzünü yıka­ması gerekir. Buna karşılık deriyi temiz tutmak amacıyla her gün duş yapmak da doğru değildir, çünkü yıkanmanın fazlası da bu kez gerekli nemlilik oranının üstüne çıkılmasına, hatta derinin koruyucu taba­kasının tahriş olmasına yolaçarak istenen sonucun tam tersini verir. En iyisi kişinin kirlenme durumuna göre iki, üç günde bir kısa, hafif bir duş alması ve / ya da haftada bir tam bir banyo yapmasıdır.

Banyo sırasında deriyi yumuşakça fırçalamak da ölü deri tabakasının atılmasını, gözeneklerin açılmasını ve kan dolaşımının hızlanmasını sağladığı ve bütün bunlar derinin hava almasını kolaylaştırdığı, aldığı oksijeni arttırdığı için oldukça yararlı bir yöntemdir. Deriyi fırçalamak üzere kese ya da lif en iyisidir. Sabunlanırken derinin tahriş olmaması için sabunbezi ya da yapay sünger yerine doğal sünger kullanmak tercih edilmelidir. Ancak kese ve fırçayı yüze sürmeyip yalnızca gövdede kullanmak, ayak topuk­ları için (ve yalnız orası için) ponzataşından yararlanmak gerektiğini, ılık suyla duşun ise sinirleri yatıştırıp, ruhu dinlendirdiğini, soğuk suyla duşun ise deriyi diriltip gerdiğini, düzleştirdiğini dolayısıyla ılık suyla başlayan bir duşu mutlaka bir iki saniye için bile olsa soğuk suyla sona erdirmenin her bakımdan çok yerinde ol­duğunu akılda tutmak yararlı olacaktır.

Bütün bunlara masaj ve jimnastik de eklenebilir. Ancak bunların her ikisinin de asıl amacı cilt güzelliği değildir, o bir yan sonuçtur. Ancak şu kadarına işaret edelim ki cilt sağlığı, güzelliği iyi bir kan dolaşımı ile yakından ilgilidir. İşte masaj ve jimnastik de bu kan dolaşımını hızlandır­maya yardımcı olarak cildin güzelleşmesi­ne katkıda bulunurlar. Kremi daire hareketleriyle vücuda yedirerek sürmek de aynı işlevi görür.

Buraya dek yazdıklarımızdan da anla­şılacağı gibi en basit bir cilt bakımı bile aslında hiç de o kadar basit değildir ve bilinçli, ölçülü bir davranışı gerektirir. Öte yandan her cilt birbirine benzemez, değişik cilt çeşitleri vardır, dolayısıyla bunların bakımı da farklılık gösterir. Bu nedenle kişinin kendi cildinin hangi türe girdiğini doğru saptaması ve cildinin türüne göre bir bakım programı uygulaması zorunludur.

Aksi takdirde yanlış uygulanacak bir cilt bakımı “bakım” olmaktan çıkar ve yalnızca zarar verir. Cilt bakımının yukarıda sergilenen herkese ortak ve temel ilkelerinin yanısıra kişinin yaşına, derinin yağlılık durumuna, deri bölgelerine göre değişen ilkeleri, kuralları vardır. Burdan itibaren deri bakımını bu özel yanlarıyla göreceğiz.

Yaş Durumu
Deri altındaki yağ bezleri çocukluk döneminde belli belirsiz denecek kadar az yağ salgılarlar. Bu nedenle çok sık yıkanmak, fazla sabun kullanmak derinin tahrişine yolaçabilir. Yaşlılık sırasında da yağlanma yeniden azalır, özellikle kollarda ve bacaklarda derinin kuruması yaşın ilerlemesiyle birlikte oldukça hızlanabilir. Yıkanırken bu noktayı gözönünde tutmak, gerekmedikçe sabun kullanmaktan kaçınmak, soğuk suyu tercih etmek yararlı olur.

8 Ağustos 2013 Perşembe

Banyo ve Sonrasında Cilt Bakımı

banyo-sonrasi-cilt-bakimi
Banyo güne başlarken ve yorgun bir günü bitirirken dinlendirici etkisiyle vücudumuzu rahatlatan ilaç gibidir. Banyonun rahatlatıcı etkisini bilmeyen yoktur. Tüm problemler sıcak su tarafından sökülüp atılır sinir ve stresten uzaklaşılır. Kaslar gevşer sinir sistemi ve kan dolaşımına olumlu etkisi de yadsınamaz. Yatmadan önce alınmış bir banyo tam manasıyla uykunun ilacıdır. Soğuk algınlığı hallerinde ve başlangıcında alınan doğal içerikli aroma içeren bir banyo her zaman ilaç olmuştur. Bununla birlikte gerekli takviyelerle hazırlanmış bir banyonun da en etkili güzellik ve cilt bakım reçetesi olduğunu unutmayalım.

Doğal yağlar ve süt ürünleri eklenmiş bir banyo her zaman için cildimize güç verdiği için derinin kurumasını da önleyici olur. Böyle karışımlarla yapılmış banyodan sonra sivilceli ve yağlı deriler için arındırıcı olur. Basit ama etkili bir tedavi yolu olur. Banyodan sonra da cilde krem sürmeye gerek kalmaz.

Banyoda uyulması gereken kurallar; tam bir banyoyu haftada 1-2 sefer alın, banyo öncesi ağır yemeklerden kaçının ve banyo suyunun 37 dereceden sıcak olmamasına özen gösterin bu her iki durumda da kan dolaşımı olumsuz etkilenir, ideal banyo süresi sadece 15-20 dakikadır bunun fazlası deri ve kan dolaşımını olumsuz etkiler, bunlarla birlikte banyo sonrasında yatakta kısa bir dinlenme gerçekten çok rahatlatıcı olabilir.

Gelelim banyoda ve sonrasında hangi doğal yağlardan faydalanacağız. Esansiyel yağlı banyolar özellikle hassas yada yüzeyde ölü deri hücresi birikmiş ciltlere kadifemsi bir yumuşaklık sağlar. Kendi koruma kalkanını oluşturmasına yardımcı olur. Bunlara örnekleme yapacak olursak zeytinyağı cilt yumuşaklığına yardımcı olur, gülyağı rahatlatır, şeftali yağı sertleşmiş cilti yumuşatır, Japon nane yağı ve ardıç yağı krampları çözer, pirinç yağı ciltteki lekeleri kaldırır pigment farklılıklarını ortadan kaldırır.

Banyodan sonra ise; vişne çekirdek yağı, buğday yağı, ısırgan tohumu yağı ile cilt bakımınıza destek olarak beslenir ve parlaklığına kavuşturulmuş olur.

5 Mayıs 2013 Pazar

Bitkisel Çaylar ve Cilt Bakımı

Bitkisel-Çaylar-Cilt-Bakımı
Cildimiz bedenimizin en geniş ve en önemli organlarından birisidir. Bundan dolayı cilt bakımı son derece önem arz etmektedir. Bu yazımızda güzellik ve cilt bakımı için sizlere bitkisel çaylar ile cilt bakımı nasıl yapılır bunun üstünde duracağız. Bitki çayları ve cilt bakımı binlerce senedir tüm insanlığın kullandığı bir yöntem olmasına karşın son 50 yılda gelinen nokta ve bitki çaylarının cilt bakımı üstüne olan etkilerini araştıran bilimsel yayınların çoğaldığı yarım yüzyıl oldu.

Cilt bakımı için en önemli başlangıç yeterli miktarda su içmektir. Yetişkin bir insanın günlük su tüketimi 1,5- 2 lt arasında değişir. Kozmetik kullanımını bilimsel ve aşırıya kaçmadan yapın. Kafein içeren içeceklerden ve sigaradan uzak durun. Bu başlıklar cilt bakımı için sadece bir başlangıç. Cilt hemen hemen tüm organların sağlıklı çalışması için neredeyse mihenk taşı. Bundan dolayı cilt bakımını ihmal etmeyin ve mümkün olduğunca doğal bitkisel kaynaklar kullanın.

Neden içsel bakım gereklidir
Pek çok kişiye büyük sıkıntılar yaşatan deri hastalıkları genellikle içsel problemlerden kaynaklanır. Derimiz, bizimle dünya arasında köprü görevini üstlenir, işte bu yüzden yaşamımızdaki uyumsuzlukları, genellikle derimiz dışa yansıtır. Bu uyumsuzluklar fiziksel veya genetik kökenli olabileceği gibi karaciğere, böbreklere, dolaşım sistemine veya öteki beden sistemlerine odaklanmış da olabilir.

İşte yararlı bitkiler
Deri hastalıkları, çeşitli iç hastalıklarının bir dışavurumu olduğu için tedavisinde de pek çok bitki kullanılabilir, ama bunların arasında öncelikle anılması gereken bazı özel bitkiler vardır.

En çok kullanılan yara iyileştirici bitkiler: Sinirliot, aynısafa, atkuyruğu, civanperçemi, arslanpençesi, sarıkantaron, karakafesotu, yoğurtotu (yapışkanotu), mayıspapatyası, ısırganotu, ceviz yaprağı ve meşe kabuğudur.

Bitkiler tek tek ya da bir arada harmanlanarak, 2-3 haftalık çay kürü biçiminde kullanılabilir. Bunun için de yarım veya bir tatlı kaşığı bitki, orta boy bir su bardağı dolusu kaynar suyla haşlanır, 8-10 dakika demlendikten sonra süzülür. Günde 2-3 bardak taze demlenmiş çay, soğutulmadan, aç karnına veya öğün aralarında içilir. Bu deride belirgin düzelmelere yol açacaktır. Ayrıca derisi duyarlı ve sorunlu pek çok kimse, şeker ve dondurma, çikolata gibi yiyeceklerden uzak durmalıdır.

Soruna göre vitamin kullanımı nasıl olmalı

Birçok deri hastalığının tedavisinde A vitamininden yararlanılır. Genellikle yüksek dozlar kullanılır. Akneli ya da derisi güneşe karşı çok duyarlı kişiler A vitamini desteği almalıdır. Bunun yanı sıra vitaminler ve cilde faydaları şöyle sıralanabilir:

A Vitamini: Cildin mukus zarlarını korur ve kırışıklıklara engel olur.

B Vitamini: B2 vitamini burun ve üst dudak arasındaki maymun çizgisi denen dikey çizgilerin oluşumunu engeller.

C Vitamini: Kolajen oluşumu için önemlidir.

E Vitamini: Stresin neden olduğu kırışıklıklar için etkilidir.

Evening primrose oil: İçeriğinde linoleik asit vardır, sağlıklı cilt gelişimi için önemli rol oynar.

Magnezyum: Kolajenden magnezyum kaçışını ve bunun neden olduğu kırışıklığı engeller.

Sağlıklı bir deri için bu önerilere uyun!

- Güneş ışınlarına uzun süre maruz kalmayın.

- Günde en az 8-10 bardak su için.

- Sigaradan ve içilen ortamlardan uzak durun.

- Alkol ve kafein tüketmekten kaçının.

- Çok makyaj malzemesi kullanmayın.

- Hayatınızdaki stres faktörleri ile mücadele edin ve rahatlamayı öğrenin.

- Düzenli olarak spor yapın.

- Florlu sulardan içmeyin.

- Saunaya girin.

- C ve E vitamini içeren kremler kullanın.

- Bulunduğunuz ortamdaki havanın nemli olmasını sağlayın.

- Demir yönünden zengin gıdalar tüketin- (Kabak, buğday, ciğer, yumurta, badem, kuru üzüm, yulaf ve mercimek)

- C vitamini içeren gıdalar tüketin- (Kırmızı biber, portakal, greyfurt, limon, kavun ve domates gibi…)

- Mineral içeren mantar, ciğer, somon arpa ve muz gibi besinler tüketin.

- Magnezyum içeriği zengin, badem, yulaf, arpa, peynir, tuna balığı, patates, mısır ve içeriğinde E vitamini zengin, çekirdek, brokoli, ıspanak tüketin.

- A vitamini açısından zengin, yumurta, süt, peynir, yoğurt, balık, karides, tavuk eti gibi besinler tüketin.

Bitkisel Çaylar ile Cilt Bakımı Nasıl Yapılır

Aloe vera ile cilt bakımı
Halk arasında ‘sarısabır’ olarak da bilinen ‘aloe vera’, çeşitli hastalık ve cilt sorunlarına karşı kullanılan bir bitkidir. Özellikle epitel doku ve bağışıklık sistemi için faydalıdır. Mide ülseri, sindirim rahatsızlıkları, kabızlık, ishal, hemoroit, zihinsel yorgunluk, migren, akne, kireçlenme, egzama, sedef, mantar, böcek sokmaları, güneş ve cilt yanıklarına iyi gelir.

11 Nisan 2013 Perşembe

Sonbaharda Cilt Bakımı

sonbaharda-cilt-bakimi-nasil-yapilir
Sonbaharda yazdan kalma güzel havaların aniden soğuması ile birlikte cilt savunma sisteminde zayıflık meydana getirir. Bundan dolayı sonbahar ve soğuk havalarda cilt bakımı için en önemli nokta temizlik olarak karşımıza çıkmaktadır. Cilt tazeliğini sağlamak ve sağlık için bu mevsimde buhar banyosu yapmak ve kil maskesi uygulanması cilt tazelenmesi ve cilt bakımı için oldukça faydalı olabilir.

Sonbaharda Kış Bakımı
Yaz aylarında güneşin etkilerinden korunmak için oldukça sık ve düzenli yapılan cilt bakımı nedense sonbaharın sert soğukları başladığı dönemde pek bir göz ardı edilen bir konu. Oysaki sonbahardaki ani hava değişimleri cilt sağlığı açısından son derece önemli olduğunu söylemeye gerek yok sanırım.

Sonbaharın Cilt Üzerine Etkisi Nasıldır?
Sonbaharda hızlı hava değişimlerine cilt hazırlıksız yakalanır. Yazın sıcak havalarına kendisini ayarlayan cilt savunma mekanizması havaların soğuması ile birlikte zor günler geçirmeye başlar. Tüm bu hava şartlarının zorlaşmasına bir de hava kirliliğini de eklersek cilt açısından daha sıkıntılı günler başlıyor demektir.

Sonbaharda Cilt En Çok Hangi Sorunlarla Karşılaşır?
Sonbaharda karşılaşılan en sık cilt sorunları egzama, kızarıklık olarak karşımıza çıkıyor. Cilt gözeneklerine soğuk havanında etkisi ile kirli havanın kolayca nüfuz etmesi cilt yıpranmasına daha hızlı sebebiyet veriyor. Bu dönemde cilt bakımı ve cilt temizliği bilinçli yapılamalı. Ne çok fazla ne de gereğinden az yapılan temizlik cilt için zararlarla sonuçlanabilir.

Sonbaharda Cilt Koruması Nasıl Yapılmalı?
Cildi korumanın en etkili yolu sonbaharın olumsuz etkilerini bertaraf etmek için düzenli ve bilinçli yıkamaktan geçiyor. Ancak burada kullanılacak suyun sertliği oldukça önem kazanıyor. Havaların soğuması ile birlikte stres altına giren cilt soğuk ve sert su ile karşılaşınca stresi daha da artar. Bunu engellemek için yumuşak su kullanılmalı. Yani mineral yoğunluğu düşük olan sular kullanılmalı.

Sonbaharda Cilt Bakımı İçin Evde Neler Yapılmalı?
15 – 20 dk süre ile kil maskesi uygulaması cilt bakımı ve sağlıklı bir görüntü elde etmesi için faydalı olacaktır. Bunun haricinde cilt tipine göre evde yapılabilecek cilt bakım uygulamalarını yapabilirisiniz. En kolayı buhar banyosudur. Suyun içine atılacak nane yaprakları cilt için son derece faydalı sonuçlar verecektir.

29 Mart 2013 Cuma

Günlük Cilt Bakımı

cilt-bakimi
Daha güzel bir yüze sahip olmayı,insanların size hayranlıkla bakmalarını,karşı cinsin cildinizi beğenmesini istiyorsanız bu yazımızı mutlaka okuyun. Sabahları cildimizi saf suyla yıkamamız gerekir.Saf su yoksa eğer çeşme suyuyla yıkanabilir.Daha sonra nemlendirici kullanarak nemlendirmeliyiz.

Göz altlarını masaj yapar gibi temizlemeliyiz.
Peeling etkileri çok önemlidir.Cildinizde sorun yoksa ayda bir yada iki ayda bir hafif peeling yapılmalıdır.Cildiniz çok sorunluysa,siyah nokta varsa,akne varsa yada ölü tabaka çok yoğunsa,cildiniz üzerinde kuruluk varsa önce cildi nemlendirip onu üzerine peeling yapılmalıdır.İyi nemlendirme veya temizlemeyle birçok cilt probleminin üstesinden gelinebilir.Özellikle makyajın çok iyi temizlenmesi gerekir.

Toplumda şöyle bir yanlış var.
Bazı insanlar daha çok gece cilt bakımı yapmaktadır.Özellikle yirmili yaşlarda gece kremi kullanılmamalıdır.Tabi otuzlu yaşlarda yine gece kreminin kullanılmaması gereken yaşlar.Gece kremi kırklı yaşlardan sonra kullanılmaya başlanmalıdır.Basit bir nemlendiriciyle cilt nemlendirilebilir.

Yatarken temiz bir cildin üstüne basit bir nemlendirici kullanılması yeterlidir.Gece kremi kullanmaya kesinlikle 40 yaşından önce başlanmamalıdır.Gece cildi temizledikten sonra uygun bir nemlendirici uygulanabilir. Fakat göz altı ve şakak bölgesine biraz lenf drenajı yapılabilir.

Böylece yüzün dolaşımı çok daha iyi olur,göz altı morlukları daha az olur.Bu uygulama gelecek için çok iyi olacaktır.Bu uygulamalar pahalı kremlerin bile önüne geçebilir, ve çok kolay yapılabilen işlemlerdir.Tabiki doğru zamanda ve yaşta bunları uygulamak gerekir.Lenf drenajı denen şey göz içinden başlayan yani göz altına günde yirmi otuz tur masaj yapmak ve daha sonra şakaklarda da yirmi otuz tur masaj yaparak sonlandırmaktır.Bu uygulamanın mutlaka her gece yapılması gerekir.Gün içinde de yapılabilir fakat zamanınız yoksa gece mutlaka yapın.Bu uygulamayı gece yatmadan önce yapmak gerçekten çok yararlı olacaktır.