18 Ağustos 2014 Pazartesi

Daha büyük göğüsler için doğal yöntemler

dogal-gogus-buyutme
Göğüs ölçülerinin kadın psikolojisini etkilediği bir gerçek. Güzellik için büyük göğüsler zorunluluk değil ancak yine de sahip olmak istiyorsanız bıçak altına yatmadan bu mümkün. Doğada her şeyin bir çaresi var, ameliyat masasına yatmadan göğüs büyütmenin de.

İşte doğal yollarla göğüs büyütme yöntemleri:
* Portakal yağını göğüs bölgenize masaj yaparak uygulayın. Cildinizi sıkılaştıracaktır.
* Mersin yağı adale büyütücü bir etkiye sahiptir. Masaj yaparak uyguladığınızda göğüslerde sertleşme ve büyüme sağlar.

Göğüs büyütmek için özel tarif:
* Tarifini vereceğimiz bu karışımı günde 1 bardak içmerek, göğüslerinizde büyüme ve sertleşme gözlemleyebilirsiniz.
* Yarım litre suyun içinde 200 – 250 tane çemen otu filizi, anason, fesleğen, dereotu ve rezeneyi kaynatın ve soğutun. Soğuduktan sonra her gün 1 bardak için ve bunu göğüslerinizde değişim fark edilinceye kadar devam ettirin.

17 Ağustos 2014 Pazar

Gebelikte Vücut Bakımı

gebelik
Kadın vücudu gebelik sırasında diğer zamanlardan daha fazla bakım ister. Bu dönemde bedeninize gösterdiğiniz ilgi hem sağlıklı bir hamilelik dönemi geçirmenizi hem de doğum sonrasında vücudunuzun eski haline kolayca dönmesini sağlar. Bu yüzden hamilelik döneminde vücut temizliğinize ve bakımınıza gerekli ilgiyi göstermelisiniz.

Gebelikte Vücut Bakımı
Gebelik sırasında günlük yıkanma alışkanlık haline getirilmelidir. Çünkü bu dönemde ter bezleri normalden aşırı bir çalışma gösterir.
Yıkanırken kullandığınız su 37-38 derece olmalıdır. Aşırı sıcak su sağlığınız açısından zararlıdır. Ayrıca banyo süresinin 15 dakikadan fazla olmamasına dikkat etmelisiniz. Aksi takdirde kanama geçirme riskiniz artacaktır.
Banyo yaparken kapınızı hiçbir zaman kilitlemeyin. Hatta evde kimse olmadığı zamanlarda banyo yapmamaya özen gösterin.

Göğüslerin bakımı
Hamilelik döneminde en çok dikkat ve özen gösterilmesi gereken yer göğüslerdir. Bu dönemde şişen göğüslerde çatlak oluşmaması için ılık bir duştan sonra nemlendirici kremlerle göğüslere masaj yapılmalıdır. Aksi halde göğüslerde çirkin bir görüntü oluşturan çatlaklar oluşabilir.
Göğüs sarkmalarını engellemek için göğüsler günde iki defa soğuk suyla yıkanmalıdır.

Kalça ve göbek bakımı
Karın çizgisinin yerleşip iz bırakmasını en aza indirmek ve kalçalara gerekli özeni göstermek için bu bölgeler badem yağıyla her gün ovulmalıdır.

Cilt bakımı

Cildin sağlıklı bir şekilde nefes alması hamilelik döneminde her zaman olduğundan daha önemlidir. Bu yüzden bu dönemde yatmadan önce makyajınızı mutlaka temizlemeli, yüzünüze ve ellerinize besleyici krem sürmelisiniz.

Saç bakımı
Gebelik döneminde saçlara istenilen şekli vermek her zamankinden daha zor olabilir. Saçlar parlaklıklarını, canlılıklarını yitirirler. Saçların sık sık yıkanması ve saç tipine uygun bakım yapılması bu sorunu büyük ölçüde giderecektir.

El ve ayak bakımı
El ve ayak tırnakları gebelik sırasında donuk bir renk alır ve kolayca kırılır. Tırnakların katmanlarının ayrılmaması için güçlendiricili parlatıcılardan kullanabilirsiniz.
Tırnaklarınızı üç günde bir havalandırmalısınız. Çünkü bu dönemde oje sürmek tırnağın kurumasına neden olur.

Ağız bakımı
Hamile kadınların tükürüklerinde bulunan ve diş minelerini etkileyen maddeler, bu dönemde diş çürümelerine sebep olur. Ayrıca dişlerin sağlamlığında rol oynayan fluor maddesi de yeterince sağlanamaz. Bu nedenle hamilelik döneminde hiçbir ağrı duyulmasa bile diş doktoruna düzenli olarak görünülmelidir.
Arada sırada dişleri bir antiseptikle çalkalamak da mikropların dişlerde yuvalanmasını önleyecektir

16 Ağustos 2014 Cumartesi

Doğanın verdikleriyle gelen doğal güzellik

hint-yagi-guzellik
Bazen içinde dayanıklı olsun diye kimyevi bir katkı maddesinin bulunduğu doğal olmayan bir krem sizi güzelleştirecek sanırken, tam tersi olabilir. O yüzden her zamanki gibi diyoruz ki, doğal olandan şaşmayın.

Bitkilerin güzellikte ve zayıflamada genel olarak neye iyi geldiği konusunda bilgilerimizi insanlarla paylaşıyoruz. Ama medyaya bir bakıyorsunuz konular çok kısıtlı ve bilinen şeyler. Örneğin, yıllardır kadınlara salatalık dilimlerinin iyi geldiği anlatılır. Oysa sadece bunlarla sınırlı değil. Siz rendelenmiş bir patatesin cilde ne kadar iyi geldiğini biliyor musunuz? Ya yeşil yapraklı bitkilerin cilde sağladıklarını? Cilt kuruluğunda ve kırışıklıklarda ne gibi yararlar sağladıklarını? Bunlar gibi çok sayıda önemli doğal bilgiyi sizlere paylaşacağız. Bu bilgiler yeşil örtünün içinde saklı hazine gibi. Böğürtlen ve ahududu gibi orman bitkileri sadece gerginlik sağlamak ve pürüzsüz bir teni oluşturmak için değil, sivilceler için de olumlu sonuçlar sağlar.

Manavda satılan sebze ve meyvelerin de cilt için harikalar yaratacağını unutmayın. Bazı meyvelerin cilde etkili olmasının nedeni içindeki meyve asidi. Asitler gençleştirici özelliği nedeni ile kozmetikte bazı kremlerin içeriğinde de yer alır. Doğadaki bitkilerin bazılarında ise zayıflatıcı güç vardır. Peki süte ne demeli? Her gün bir kez yağı alınmış süt ile yüzünüzü sildiğiniz zaman sonucu bir süre sonra siz de göreceksiniz. Bu yöntemler sadece günümüzde değil, yüzlerce yıl öncesinde de kullanılmış.

Maydanoz
Bir bahçeden maydanozu kökleri ile birlikte alın. Üç-dört kök maydanozun köklerini yaprakları ile birlikte beş dakika 1 bardak suda (çeşme suyu değil hazır aldığınız içme suyu ile) kaynatın ve soğumaya bırakın. İçine çeyrek limonun suyunu sıkın. Cildiniz için güzel bir besleyici... Elde ettiğiniz suyla günde iki kez (sabah akşam) cildinizi bir pamuk yardımıyla silin.

Elma
Elma maskesini sakın ihmal etmeyin. Deriye çok yararlı. En önemli özelliği hem normal hem de kuru ciltlere iyi gelmesi. Bir orta boy elmayı rendeleyin. Bir kaşık bal koyun. Bu maskeyi on dakika sonra yüzünüze sürün. Elmayı sütte de pişirebilir, sadece (soğuduktan sonra) sütlü lapa haline gelen haliyle de sürebilirsiniz.

Kabak
Bir adet kabağı soymadan pişirin. Soğuduktan sonra alın ve içine 1 tatlı kaşığı zeytin yağı katın. Bu karışımı ezin ve yüzünüze sürün. 20 dakika sonra cildinizi ılık su ile temizleyin. Canlı bir cilt elde edeceksiniz.

Zencefil
Yağlı ciltler için: 1 çay bardağı zeytinyağı içine bir çay kaşığı zencefil ilave edin. İki saat bekletin. Yüzünüze parmağınızla bu sıvıyı sürün. Gözlerinize ve göz altlarınıza sürmeyin. Bir saat sonra pamukla temizleyin. Ardından sabunlu su ile yıkayıp yağların gitmesini sağlayın. Uygulamadan sonra pırıl pırıl bir cilde sahip olacaksanız.

Patates
Patatesleri rendeleyin ve içine bir çay kaşığı zeytinyağı ekleyin. Yarım çay bardağı da pastorize olmayan süt ilave edin. Bu karışımı maske olarak yüzünüze sürün. Bunun en büyük özelliği yaz boyunca günlerce cildinizde yer eden kahverengi güneş lekelerini yok etmesi.

Bitkisel yağlar
Lavanta yağı, biberiye yağı ve gül yağı da kırışık ciltler çok fayda sağlıyor. Tabi yağların saflık derecesi ve katkısız olması da önemli.

Bezelye
Bebek gibi bir ten için bezelyeden yararlanın. Bezelyede B1 ve C vitaminlerinin haricinde protein, lif ve folik asit bulunuyor. Bir avuç tane bezelyeyi iyice ezin. İçine üzüm pekmezi katıp bulamaç yapın. Bir yumurtanın akını ekleyin. Bir iki damla zeytinyağı bir tutam yulaf unu ile birlikte yine karıştırın. Bu maske cildi besler, canlandırır.

Yorgun Cilt İçin Maske

ispanak-maskesi

Yorgunluk İçin Formül 1
Kullanılacak Malzemeler:
*1 şişe maden suyu
*1 adet limon
*3 yemek kaşığı bebe yağı

Yapılışı:
Maden suyunu temiz bir kava boşaltıp içine yarım limonu sıkın. Daha sonra içine bebe yağını ilave edin iyice karıştırın. Karışımı bir sprey şişeye boşaltın. Cildinize eşit bir şekilde püskürtmek suretiyle uygulayın. Bu formül aynı zamanda iyi bir makyaj altıdır.

Yorgunluk İçin Formül 2

Kullanılacak Malzemeler:
*1 şişe maden suyu
*Bir tutam dereotu

Yapılışı:
Bir tutam dereıtubu blenderdan geçirerek parçalayın. Sodayla karıştırın. Boş bir buz kalıbının içerisine bu karısımı boşaltın. Donduktan sonra kullanıma hazırdır. Her gün bir adet buz kalıbını üzünüzün her yerine eşit olarak gezdirin.
Cilde zindelik kazandıracaktır.

14 Ağustos 2014 Perşembe

Cilt Bakımında Doğrular ve Yanlışlar

gergin-cilt
Günümüz kadını için cilt bakımı vazgeçilmezler arasında yer alıyor. Ancak iş, öyle arkadaş tavsiyesiyle, etraftan duyduklarınızla olmuyor. İyisi mi siz yazımızı okuyup, bilgilerin doğrularını öğrenin. Vücuttaki en büyük organ cilt ve özellikle de kadınlar cilt bakımıyla son derece ilgili. Ancak bu konuda nelerin yapılması ve nelerin yapılmaması gerektiğine dair o kadar çok söylenti var ki, durumu açıklığa kavuşturalım istedik. Çoğu kadın, nasıl bir cilt bakımı uygulayacağı konusunda oldukça mantıklı fikirler öne sürse de, iş uygulamaya gelince, yapılanlar söylenenlerden farklı olabiliyor.

Yüzümü suyla yıkıyorum. Bu nedenle de toniğe ihtiyacım yok.

Yüzünüzü suyla yıkamanızda hiçbir problem yok. Hatta cildinizi bir sütle temizledikten sonra, yüzünüze bir su çarpmanızda da sakınca yok. Sorun, cildinizin yaklaşık 5.5 seviyesinde pH seviyesine sahip olması. Oysa bu oran suda, oturduğunuz bölgeye ve kullandığınız suyun sertliğine göre, 9.5 e kadar çıkabiliyor. Tonik ise, cildinizin asit seviyesini normale döndürüp, dengeyi sağladığından, su kullanarak bu dengeyi tekrar bozmuş oluyorsunuz. Piyasada satılan tonikleri daha dikkatli inceleyip kendinize uygun bir tanesini seçebilirsiniz.

Gece kremim, gündüz kremimden daha yoğun olmalı.
Bu kişisel seçeneğe bağlıdır. Bazı kadınlar gece kullandıkları ürünün, günlük olarak kullandıklarından daha ağır olmasını isterler ama aslında daha yoğun bir kreme ihtiyaç yoktur. Belki gündüz kullandığınız kremden daha farklı özelliğe sahip bir ürünü tercih edebilirsiniz, mesela sıkılaştırıcı, ya da yaşlanmayı geciktirici ürünler gibi. Ama bunları da hafif ürünlerden seçebilirsiniz. Hem böylece sanki yastığınız yüzünüze yapışacakmış gibi bir kalıt da bırakmaz.

Gündüz ve gece ürünlerim farklı olmalı.

Bu yanlış bir bilgidir. Eğer cilt probleminiz yoksa, tek yapmanız gereken bunu korumak için cilt bakımı yapmanız. Kullandığınız ürünleri de günde iki kez kullanabilirsiniz. Bazıları SPF içeren ürünleri gece kullanmak istemez ama aslında bunda problem yoktur. Diğer seçenek de SPF içermeyen bir nemlendirici kullanmak ve gündüzleri de güneşten koruyan bir ürünü de bunun üzerine sürmektir. Ama amaç az üründe çok iş başarmak, işinizi kolaylaştırmaksa, ikinci seçenek size fazla yardımcı olmayacaktır.

Gece cildime bir şey sürmezsem, cildim nefes alabilir.

Bu düşünce ağır gece kremi kullanmakla ilgi rivayete dayanır. Bazı cilt bakım uzmanlarına göre, gece cildinizi temizledikten sonra, başka bir ürün sürmezseniz, cildiniz kendi dengesini bulur. Bu noktada kendinizin nasıl hissettiği önemlidir. Cildinizi temizledikten sonra, yüzünüze bir şey sürmeniz gerektiğini hissediyorsanız, sürün. Aksi takdirde sürmeseniz de olur. Ancak şunu da unutmamak gerek ki, geceleri cildin kendini yenilemesi için uygun bir zamandır. Bu zamandan faydalanmak iyi olabilir.

Temizleyicim, göz makyajı temizlemekte de kullanılıyor. Bu nedenle ayrı bir ürün kullanmıyorum.

Eğer çok az makyaj yapıyor, ya da kullandığınız temizleyicinin makyajınızı nazikçe ve tamamen temizlediğini düşünüyorsanız, o zaman sorun yok. Bazı ürünlerin formülü, ayrıca bir göz makyajı temizleyicisi kullanımına gerek bırakmayacak şekilde hazırlanmıştır. Ama gözlerinizi tam anlamıyla temizlemek için onları iyice ovalamanız gerekiyorsa, o zaman ikinci bir ürüne ihtiyacınız var. Cilt esnek olduğunda, onu çekiştirip durduğunuzda, erken kırışıklıklara sebebiyet vermiş olursunuz.

Su, cildimi kurutuyor.
Cilt tipiniz ne olursa olsun, su aslında cilt için iyidir. Kaçınmanız gerekense, suyun cildinizde doğal olarak kurumasıdır. Bu olduğunda, su buharlaşır ve cildinizde bulunan doğal suyu da beraberinde götürür. Bu da cildinizin gerilmesine sebep olur. Yüzünüzü yıkayıp, kurular, uygun toniği kullanırsanız, sorun kalmaz.

Çok her zaman iyidir.

Cilt, bir üründen sadece belli miktarları kabul eder ve bunun fazlası buharlaşıp heba olur. Ürünün tamamı cilde nüfuz etse, gerekenden fazlasının gidebileceği bir yer yoktur. Bu da, gözeneklerin tıkanmasına ve birikimlere sebep olur. Bu nedenle ürünü az sürün. Fazlasına ihtiyacınız varsa ekleyebilirsiniz.

Göz kremi göz bölgesinin tamamına sürülmelidir.
Hiç de iyi bir fikir sayılmaz. Göz kremi, yüz kreminden çok farklıdır. Cildin içine nüfuz etmez, yüzeye yayılır. Sürdüğünğüz miktar, bir pirinç tanesinden fazla olmamalıdır. Üstelik de bu miktar, iki göz için birden kullanılan miktardır. Gündüz, sadece göz altına sürüp, gece de tüm göz çevresine sürün. Bunun nedeni, gün içerisinde göz kremini tüm göz çevresine uygulamak, farınızın yayılmasına ve ince bir çizgi halinde iz bırakmasına sebep olur. Eğer göz makyajı yapmadıysanız, o zaman tüm göz çevresine günde iki kez uygulayabilirsiniz. Ancak kullandığınız ürüne dikkat edin. Eğer tüm göz bölgesi için üretilmemiş ve test edilmemişse, şiş gözlerle uyanabilirsiniz.

Vazelin ve bebek yağı harika makyaj temizleyicilerdir.
Gerçek şu ki, oldukça etkilidirler ama onları kullanmak hiç de iyi bir fikir değildir. Petrol bazlı olduklarından suyla parçalanmazlar. Bu nedenle de göz üzerinde tabaka bırakırlar. Bu da göz makyajızın akmasına sebep olur. Bunun yerine yağlı bir göz makyaj temizleyicisi kullanın. Bunlar suyla çözüldüklerinden bu tür problemlere sebeiyet vermezler.

Vazelin ve bebek yağı harika nemlendiricilerdir.
Cevap gene hayır. Bu ürünler tuzak gibidir. Eğer cildiniz kurumaya meğilliyse, denize/havuza girmeden önce vazelin sürebilirsiniz, bu anlamda iyi bir bariyer görevi görür. Vazelin sizi sert rüzgarlardan ve soğuktan da korur ama kesinlikle nemlendiricinin üzerine sürülmelidir. Bebek yağı, bebeklerin nemli cildine sürülüp, bu nemi sabitlemek için üretilmiştir. Vazelin ya da bebek yağını nemlendirici yerine kullanırsanız, cildi bloke eder. Bunun sonucunda da cilt kendi lipitlerini ve nemini üretemez hale gelir.

13 Ağustos 2014 Çarşamba

Çikolatalı Cilt Bakımı

cikolatali-cilt-bakimi-nasil-yapilir
Cilt bakımı ve yüz maskelerinin ana maddeleri her geçen gün daha doğal mazlemelere doğru yöneliyor. Aynı zamanda kozmetik ürünlere bağlı maskelerinde cilt için faydalı olanlarıda bulunmaktadır. Her cilt için uygun olan doğal maskeleri hazırlamak mümkün… Doğada cildiniz için her şey var

Son zamanlara kadar aknelerden sorumlu tuttuğumuz, bizi şişmanlattığı için suçladığımız ve bir zaaf olarak gördüğümüz çikolatanın, gün gelip de kozmetik ürünlerin içine gireceğini kim hayal edebilirdi? Doğrusu kakao taneleri Avrupa ila tanıştığı 16. yy dan bu yana bazen göklere çıkarıldı, kimi zaman da yerden yere vuruldu. Ama giderek itibarı artmaya devam ediyor. Özellikle bitter çikolatalar, artık güçlü antioksidanlar olarak aklandılar. Hatta yeşil çay ve şarapla birlikte anılmaya başladılar.

ÇİKOLATA ŞARAP GİBİDİR
İyi bir çikolata, nadide bir şaraba benzer. Yapılış süreçleri, koku ve renginin önemi, tadım törenleri, tanımlanışları şarabı çok andırır. Saf bir siyah çikolatada bol miktarda polifenoller, magnezyum, potasyum, fosfor ve E vitamini bulunur. Gerçekten bazı araştırmalar kakaodaki antioksidanların kırmızı şarap ve yeşil çayla mukayese edilebilecek kadar güçlü olduğunu belirtiyorlar.

Şarapta da çikolatada da polifenoller bulunur. Polifenoller zararlı kolesterolü azaltmayı başaran güçlü antioksidanlardır. 40 gr. siyah çikolatada bulunan ortalama polifenol miktarı, 140 ml (bir kadeh kadar) kırmızı şaraptakine eşittir. Kleopatra’dan bu yana şarabın cilde ne kadar yararlı olduğu biliniyor. Ardından yeşil çay kozmetikleri yayıldı ve şimdi de sıra çikolata kremlerinde!

KAKAO YAĞI CİLDİ YUMUŞATIR
Kakao yağı gerçekten iyi bir nemlendiricidir. Ciltteki en belirgin etkisi onu yumuşatması, ince kırışıklıkları düzeltmesidir. Kakaodaki zengin antioksidanlar büyük bir ihtimalle cilt proteinlerini besler. Bazı doktorlar kakao moleküllerinin cildin alt tabakasına geçemeyecek kadar büyük olduğunu söylüyorlar ve etkisinden kuşku duyuyorlar. Ama cildi yumuşattığı kesindir. Yıllar önce kakao yağını bronzlaşmak için kullanmıştım. O zamandan kendi deneyimimle bu etkisini tanıyorum.

Kozmetik dünyası bütün bunları tartışmaya ve araştırmaya devam ede dursun, biz çikolatayı cildimize sürmeyi deneyebiliriz. En azından cildimizi yumuşatır ve ruhumuzu okşar. SPA’larda tüm vücuda çikolata masajı yapılıyor..

Çikolata maskesi özellikle olgun ciltlerde harikalar yaratır. O güzel kokusunun aroma-terapik etkisi de yanımıza kar kalır..

HAZIRLANIŞI:
Yarım bardak kakao
Bir çorba kaşığı süt kreması
Bir tatlı kaşığı bal

Bunlar temel malzemelerdir. İsterseniz içine yulaf unu, ezilmiş badem ve 1-2 damla da sızma zeytinyağı veya badem yağı ilave edebilirsiniz.

Diğer bir seçenek de bitter çikolatayı biraz zeytin yağı ile birlikte buharda eritip sürmektir..

Malzemeyi güzelce karıştırıp, sürülebilir bir kıvam elde edince, yüzünüze, boynunuza, dekoltenize hatta isterseniz tüm vücudunuza uygulayın. Onbeş dakika bekleyin, sonra da ılık su ile yıkayın. Cildinizin kadifemsi bir yumuşaklık kazanacağına emin olabilirsiniz..

SAF ÇİKOLATA BİR HAZİNEDİR
İdeal bir çikolatanın rengi siyahtır, içindeki kakao oranı % 50’yi geçer ve sadece kakao yağı ile yapılır. % 70 veya daha fazla çikolataya rastlarsanız mutlaka tadına bakın. Tahmin edeceğiniz gibi, bu gerçek bitter çikolatadır. Ve korkmayın, bu çikolata sağlıklı bir gıdadır. Üstelik de nefistir!

Saf siyah çikolatada bol miktarda polifenoller, magnezyum, potasyum, fosfor ve E vitamini bulunur.

▪ Örneğin 100 gram siyah çikolatada 400 mg. Potasyum vardır. Günlük potasyum ihtiyacımızın 500-3000 mg. olduğunu hesaba katarsak, çikolatanın özellikle sporcular için neden bu kadar değerli bir gıda olduğunu anlarız.
▪ Magnezyuma gelince, günlük gereksinimimiz 350 mcg. kadardır. 100 gr. saf çikolatada ise 200 mcg. Magnezyum bulunur..

 ÜRÜNLERE DİKKAT:
Tabii bütün bunlar saf kakao, kakao yağı ve bir parça lesitin içeren siyah çikolata için geçerlidir. Raflarda gördüğümüz her çikolata paketi için aynı şeyleri söyleyemeyiz. ..

Gofretler, sütlü çikolatalar, çeşitli barlar, çikolata ile süslenmiş şekerlemelerden başka bir şey değildirler. Hele beyaz çikolata tam bir şeker ve yağ zehiridir. Hiç kakao içermez. Besin değeri sıfıra yakındır. Bazı karışık çikolatalarda tereyağı, hindistan cevizi ve palmiye yağlarının bulunması da olasıdır. Bunlar kolesterolü yükselten ve damar sertliğine yol açan zararlı yağlardır.

SİYAH ÇİKOLATA!
Aşırı tüketilen her şey gibi çikolata da sorun yaratabilir. Size tavsiyem, canınız çekince 2-3 parçacık sahici bitter çikolata yemenizden ibarettir. Ama bu anı sakın geçiştirmeyin! Çikolatanızın hakkını vermek için onu; oda sıcaklığında, önce koklayarak, sonra ağzınızda eriterek yavaşça ve keyifle yiyin. Çok özel bir sorun olmadıkça, bu kadarcık saf çikolatanın size hiçbir zararı olmaz.

12 Ağustos 2014 Salı

BB krem mi CC krem mi

bb-krem-cc-krem
Neredeyse her markanın ürün yelpazesinde bulunan CC ve BB kremlerden cilt tipinize uygun olanı seçmek için önce şu bilgilere bir göz atalım...

BB krem, "Blemish Balm" (Leke Örtücü) ve Beauty Balm (Güzellik kremi) şeklinde adlandırılabiliyor.

Temel işlevleri ise şöyle:
-Ciltte tonlama yapmak, yani kusur ve lekeleri düzeltmek,
-Cildi nemlendirmek
-Cildi aydınlatmak.

Güneşten de koruyor
BB kremler içeriğindeki SPF güneş koruma faktörü de olduğundan kadınların en pratik makyaj malzemeleri arasında baş sıraya geçti. Bıraktığı yüzey, bebek son derece hafif, kadifemsi ve yumuşak. Özetle kadınları önce nemlendirici; üzerine güneş koruma kremi ve sonra da fondöten sürme derdinden kurtardılar.

Piyasada lekeleri düzeltmesi dışında, hassas cildi yatıştıran, onaran, kızarıklığı engelleyen; yağlı veya akneli cildi dengeleyen; yorgun cildin yenilenmesine destek veren; kırışıkları dolduran, yenileyen BB kremler de mevcut

BB kremler, fondötenler gibi sürdükten sonra kurumuyor, topaklanmıyor, mimik çizgilerine dolmuyor; gün boyu kusurları kapatan, cilt tonunu aydınlatan yumuşacık bir kadifemsi yüzey olarak teni kaplıyor. Bunu içeriğindeki uçucu silikonlar sayesinde gerçekleştiriyor...

Peki ya CC krem
CC (Colour Control ve Color-Correcting olarak adlandırılıyor) renk kontrolü için üretilmiş. Kızarıklar, ton farkları, solukluğu kapatıyor. BB'den daha besleyici, daha kapatıcı ve çok daha ince yapıda üretilmiş. CC krem aslında BB kremin daha yeni ve geliştirilmiş hali. BB kreme göre daha hafif ve yumuşak bir his veriyor. Renk eşitsizliği olan ciltlerin güneşe hassasiyetleri fazla olduğu için CC kremler daha yüksek SPF içeriyor.

CC krem, BB kremden daha az yağ içeriyor. CC krem, mat yapılı olduğu için makyaj bazı olarak da daha yüksek performans sergiliyor. CC krem renk eşitsizliğini düzenleyerek yağsız ve daha sağlıklı bir cilde sahip olmanızı sağlıyor. CC Krem ve BB Kremin en büyük farkı ise kapatıcılık yönünden. CC Kremin kapatıcılığı daha fazla. Eğer akneye meyilli, donuk ya da kızarıklarınız ya da koyu lekeleriniz varsa kesinlikle CC Kremi tercih etmelisiniz.

9 Ağustos 2014 Cumartesi

Genital - Cinsel Bölge Estetiği Nedir?

Evlilikte-cinsel-sorunlari-ortbas-etmeyin
Kadınların pek çoğunun bilhassa doğumun ardından genital yani cinsel bölgelerinde yaşanan şekil bozukluklarından şikayetçi oldukları ve ayrıca bu bölgelerde meydana gelen genişlemelerin cinsel ilişkiden alınan keyfi bozduğu da biliniyor. Dolayısıyla genital bölgelere yapılan operasyonları geçmişe göre çok daha gelişmiş olması sayesinde bu yan etkiler ortadan kaldırılabiliyorlar ve kadınların kendilerini daha iyi hissetmeleri sağlanıyor.

Tabii ki cinsel bölge estetiği sadece görünüm değil işlevsel anlamda da etkili olabildiği için zaman zaman doğuştan gelen bazı fonksiyonel bozuklukların düzeltilmesinde de etkili olabiliyor. Sizler için genital bölgelerde nasıl operasyonlar gerçekleştirilebildiğine dair kısa bir araştırma gerçekleştirdik.

En sık başvurulan genital estetik operasyonlar arasında vajina genişlemesine karşın daraltma işlemi yer almaktadır. Bu operasyon, doğum sonrası genişlemelere karşı etkili olabildiği gibi doğuştan gelen fazla genişliklerin de doğrultulmasında kullanılıyor. Aynı zamanda kasların daha güçlü bir şekilde çalışmasını sağlayabildiği için operasyonun ardından cinsel kalitede de yükselme meydana geliyor.

Diğer bir operasyon türü ise genital bölge dudaklarında gerçekleştiriliyor. Böylece fazla küçük yahut büyük olan dudakların boyutları üzerinde işlemler gerçekleştirilerek daha iyi bir görünüm ortaya konuluyor. Zira bazı kadınların gereğinden büyük veya sarkık dudaklara sahip olmaları partnerlerinin yaklaşımından dolayı cinsel hayatı sekteye uğratabiliyor. Dolayısıyla bölgeye daha iyi bir görünüm verilerek bu sorunun üstesinden gelinebiliyor.

8 Ağustos 2014 Cuma

Estetik Dolgu Nedir, Nasıl Yapılır?

Estetik-ve-Güzellik
Estetik operasyonlar, geçmişteki teknik yetersizlikler ve bilgisizlikler nedeniyle sadece tabiri yerindeyse kesip biçerek gerçekleştirilebiliyorlardı ve bu durum hem gereksiz ameliyat izlerinin kalmasına neden oluyordu, hem de kaynaklanan acıdan dolayı lokal veya genel anestezi uygulanması mecburiydi. Fakat bu durum son yıllarda biraz değişikliğe uğradı ve doktorlar çok gerekli olmadıkça ameliyatlardan kaçınmaya başladılar. Tabii ki buna alternatif olarak estetik dolgular daha popüler hale geldiler. Estetik dolgular sayesinde hiç bir kesme operasyonu yapılmadan istenilen bölgelerin istenen görünüme kavuşması sağlanıyor ve hastalar hiç bir sorun yaşamadan günlük hayatlarına devam edebiliyorlar.

Estetik dolguların uygulanması için elbette çok deforme olmuş bölgeler değil, dolguyla güzelleştirilebilecek bölgeler tercih ediliyorlar. Zira fazla deformasyonların dolgu ile çözülmesi mümkün değil ancak hafif sarkmalar, kırışıklıklar olan bölgelerde dolgu ameliyatlara göre çok daha iyi sonuçlar verebiliyor. Dolgu yapılırken uygulanan materyaller ise cilt ve vücut ile uyum içerisinde bulunan malzemeler oldukları için operasyon sonrasında herhangi bir sorunla ya da yan etkiyle karşılaşmak da mümkün değil.

Lakin merdivenaltı diyebileceğimiz çeşitli güzellik salonlarında gerçekleştirilen bu tip uygulamalarda ucuz dolgu malzemeleri kullanılıyor ve bu da kadınların sağlığını riske atıyor. Dolayısıyla estetik dolgu yaparken yetkin bir estetik cerrahla çalışmanız, operasyon sonrasında herhangi bir risk almamak için gerekli.

6 Ağustos 2014 Çarşamba

Genç Kız Makyajı Nasıl Yapılmalıdır?

kalıcı-makyaj-sonucu
İçinde bulunduğumuz dönem içerisinde, özellikle genç bayanlar görünümlerine ve kıyafetlerine oldukça özen göstermektedir.

Gençlik döneminde bireylerin bir an önce büyümek istemeleri ve kendilerini o şekilde görmek istediklerinden dolayı başta makyaj olmak üzere bir çok kriteri kullanmak isterler. Makyaj dikkat edilmesi gereken önemli bir hususdur. Çünkü yerinde ve doğru şekilde yapılan makyaj kişiyi güzel göstermekle birlikte, yanlış uygulanan makyaj kişiyi rezil edebilmektedir. Bu makalemizde genç kızların makyajı nasıl yapması gerektiğinden ve inceliklerinden bahsedeceğiz.

Genç kız makyajında dikkat edilmesi gereken bence en önemli nokta makyajın doğal bir görüntü vermesi ve hafif olmasıdır. Hafif bir allık sürülmesi ve de dudak parlatıcısı kullanılması genelde yeterli olabilmektedir. Bununla yetinmeyen bayanlar çok arzu ederlerse gözlere hafif bir remillendirilebilir. Zaten genç bayanların cildi en güzel dönemlerini yaşadıkları için güzellik adına çok fazla uğraşmalarına gerek yoktur. Makyaj çoğu zaman olgun bayanların ve cildi kötü kadınların yapmakta olduğu bir uygulamadır. Bu yüzden genç bayanların yukarıda anlatmış olduğunuz hafif makyaj ile yetinebilirler.

Mevsimlere Göre Makyaj
Yaz makyajı hafif yapılmalıdır. Çünkü sıcaktan dolayı cildiniz hava almak ister. Bolca uygulanan pudra ve vb ürünler gözenekleri tıkayarak başka sorunlara yol açabilmektedir. Ayrıca güneş ışınları ile gerekli olan D vitaminini alarak canlanan derinizi ekstra canlı hale getirmek için kullanacağınız kremler gereksizdir. Cildiniz zaten canlı ve sağlıklı olacaktır.

Makyaj Malzemelerinde Hijyen
Makyajda hijyen ve steril ürünler son derece önemlidir. Gün içerisinde güzel görüneceğim diye uzun süren rahatsızlıklar ve problemler yaşamanızı istemeyiz. Göz makyajı yaparken kullanmakta olduğunuz ürünler kolay ve sık sık temizlenebilen fırçalar olmalıdır. Krem uygulamalarında mutlaka eller önceden yıkanmalıdır. Çünkü kullandığınız kremlerden bazıları cilt gözeneklerini açarak dışarından gelebilecek mikrop ve pisliklere karşı savunmasız hale gelecektir. Yüzünüzde kullandığınız süngerleri her seferinde yıkamalısınız. Uzun süre kullanmakta olduğunuz makyaj ürünlerinin kokularında ve görüntülerinde değişiklik farkederseniz mutlaka onları atıp yenisini alın. Kozmetik ürünlerin üretim ve son kullanma tarihlerine dikkat edin. Her kullanımdan sonra kapaklarını iyice kapatınız. Göz farları, sık sık temizlenen süngerli çubuk veya yumuşak fırçalarla sürülmelidir. Bu malzemeler sık sık temizlenmelidir. Sivilceli ve problemli ciltlerde; gerek bakım esnasında gerek makyaj ürünlerinde, hijyen son derece önemlidir. Ayrıca güneşin doğrudan temas ettiği yerlere koymamanızı tavsiye ederiz. Bu tavsiyeler sizin sağlığınız için önemli adımlardır.

4 Ağustos 2014 Pazartesi

Havuç ve kakao yağıyla ilgili önemli uyarılar

Cilt-Bakim-Onerileri
Güneş yanıklardan cilt kanserine kadar pek çok probleme yol açan güneşin zararlı ışınları, bronzlaştırıcı yağlar ile birleşince kısa sürede etkisini gösteren ve kalıcı izler bırakabilen deri hasarlarına yol açıyor. Memorial Şişli Hastanesi Dermatoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Ahu Birol, güneşin cilt sağlığına zararları ve korunmanın yolları hakkında bilgi verdi.

Kıyafet ile korunmak güneş kremlerinden daha etkili
Kıyafet ve şapka güneş ışınlarına karşı %25 oranında koruma sağlamaktadır. Markası ve fiyatı ne olursa olsun hiçbir krem kıyafet ile korumadan daha etkili değildir. Açık renkli, pamuklu kıyafetler ve şapka ideal koruma için yeterlidir. Yazın havanın bulutlu olduğu zamanlarda bile korumaya ara verilmemesi gerekir. Güneş ışınlarının buluttan da geçebildiği unutulmamalıdır.

Yakıcı yağlar güneş yanığı riskini katlar
Vücuda temas eden güneş ışınları deri tarafından emilir, bir kısmı deriden yansır, bir kısmı ise parçalanır. Kum, beton, deniz ve kar güneş ışınlarını yansıtmaktadır. Şemsiye altında durulsa bile yansıyan güneş ışınlarından etkilenilmektedir. Havuç ve kakao yağı deriden emilen güneş ışığı miktarını artırarak güneş yanığı riskini yükseltmektedir. Bu şekilde yağ sürüp ardından güneşlenen kişilerde ışık erupsiyonu (kaşıntılı, kırmızı döküntü) gelişme riski de vardır.

Güneş yanıkları 1 haftalık bir eziyete dönüşebilir
Günesin zararlı etkisi akut ve kronik olabilir. Akut güneş hasarı “güneş yanığı” olarak bilinmektedir. Kızarıklık, su toplama, soyulma aşamalarından oluşur. Kızarıklık oluşması 3 güne kadar uzayabilir. Şiddetli kaşıntı ve yanma yakınması vardır. Tedavide ıslak pansuman, aspirin, bazı nemlendiriciler, antibiyotik içeren kremler ve kaşıntıya yönelik bazı uygulamalar önerilmektedir. Şikayetin geçmesi 7 güne kadar uzayabilir. Güneş yanığı gelişen bölgenin çok iyi korunması gerekmektedir. İleriki dönemde bu bölgede deri kanseri gelişebilir.

Güzel görünme telaşı ile güneşe makyajlı çıkmayın
Tedavi amacı ile önerilen antibiyotikler ve doğum kontrol hapları güneşe karsı hassasiyeti artırır. Parfüm, kolonya ya da makyaj ürünü kullanarak güneşlenmek de güneş lekelerine neden olabilir.

Güneş kremi ile de olsa bronzlaşmak uzun dönemde kansere neden olabilir
Bronzlaşmak derinin gösterdiği bir savunma mekanizmasıdır. Güneş koruma kremi ile bronzlaşmak sadece güneş yanığı oluşması olasılığını azaltmaktadır. Ancak kronik dönemde ortaya çıkacak deri yaşlanması, deri kanseri, güneş hasarı, güneş lekelerinin oluşma riskini ise artırmaktadır. Amaç güneş kremi kullanarak bronzlaşmamayı sağlamak olmalıdır.

Güneş kreminin koruyuculuğu cilt tipine göre değişiyor
Güneş kremi sürülmeden vücutta 30 dakika içinde kızarıklık ortaya çıkıyorsa, 15 faktörlü krem kullanıldığında bu süre 30*15 dakika olmaktadır. Güneş kreminin koruyuculuğu; kişinin deri tipine, uygulanan miktara (min 2.2 mg/cm2 olmalı), uygulanan aktiviteye (sık yüzmek, fazla terlemek) bağlı olarak değişiklik göstermektedir. 8 güneş koruma faktörlü bir krem deriden D vitamini sentezini %95 oranında azaltmaktadır. 15 faktörlü bir krem ise bu oranı % 98 olarak artırmaktadır. Haftada iki kez güneş koruma faktörü olmadan 10 dakika el, yüz veya gövdeye alınacak güneş ışığı D vitaminini sentezlemek acısından yeterli olmaktadır.

2 Ağustos 2014 Cumartesi

Yüz şekline göre allık sürme yöntemleri

yüz-sekline-gore-allik-surme-teknikleri
Yüz şeklinize göre allık makyajınızın daha güzel gözükmesin neden olacaktır. Bu makalemizde yüz şekillerine göre allık uygulamasının nasıl olması gerektiğinden bahsedeceğiz.

İlk önce yüz şeklinizi tespit etmeniz gerekir. Bunun için öncelikle ayna karşısına geçerek yüzünüzün şeklini belirleyin. İdeal yüz şekli olarak tarif edilen oval bir yüze sahip miyiz?

Eğer bu ölçüye uymayan bir yüzünüz varsa; ihtiyacına göre o bölgeyi belirleyip koyu renkteki fondöten ve allıklarla arka plana alalım veya çökük yerleri açık renklerle ön plana çıkartalım.

Eğer köşeli bir yüze sahip iseniz; öne çıkan notlarınızı allığı elmacık kemiğinizin üzerine doğru ve köşeli olan kısımlara sürerek geri plana alabilirsiniz. Köşeli kısımlar açık renkte kalsaydı çok daha göze çarpardı, amaç istenmeyen alanı bir ölçüde gözden uzaklaştırmak.

Yuvarlak bir yüzü olduğundan daha ince göstermek için, yüzün fazla görünen kısımlarını koyu renklerle arka plana almalısınız. Allığı elmacık kemiklerinin altından şakaklara doğru, çene çizgisinin iç kısımlarına ve geniş alında saç diplerine doğru sürmelisiniz. Saçları yanaklara düşürmek suretiyle bu hatlar daha da yumuşatılır.

Üçgen bir yüzde, alın oldukça geniş iken çene sivri olabilmektedir. Bu sebeple, alın ve çenenin, uç kısımlarına allık sürülerek geri plana alınırken yanakların altı açık bırakılması gerekir.

Bazen de ters üçgen görünümünde yüzlere rastlıyoruz. Böyle durumlarda allık yukarıda bahsedilen tekniğin tam tersi şeklinde uygulanması gerekir.

1 Ağustos 2014 Cuma

Cilt koruyucu kremler güneşten korumada yetersiz

Yazın-Cilt-Bakımı
Uzmanlar, güneşin yaydığı zararlı ışınlardan korunmak için kullanılan cilt koruyucu kremlerin, bilinenin aksine tam bir koruma sağlamadığını belirtiyor.
“Açık tenli biri, ne kadar koruyucu kullanırsa kullansın asla yeterince güneşten korunur duruma gelmez!”

Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Şemsettin Karaca, güneşin zararlı ışınlarından korunmak için sürülen koruyucuların, kamuoyunda bilindiğinin aksine tam bir koruma sağlamadığını bildirdi.

Güneş koruyucuları mutlak güvenli değil
Dr. Karaca, güneş koruyucularının mutlak güvenli olduğunu söylemenin mümkün olmadığını ifade ederek, bu koruyucularda en az 10′un üzerinde kimyasal bileşik bulunduğunu kaydetti.

Güneş koruyucuların etkileri

ABD’de yapılan bazı araştırmaların güneş koruyucuların etkileri ile ilgili bilinen bazı bilgilerin tam tersi yönünde sonuçlar verdiğini açıklayan Karaca şunları söyledi:

“Son dönem çalışmalar, güneş koruyucunun koruma özelliğine inanarak güneşte daha uzun süre kalınmasına bağlı hastalıkların ortaya çıkmasının arttığı yönündedir.

“Kumsalda güneşlenenler dermatologların daimi hastası oluyor”
Kumsalda güneşlenmek, sonuçları hesap edildiğinde hiçbir şekilde akıllıca bir davranış değildir. Bu insanlar orta yaşlardan itibaren dermatologların daimi hastası oluyorlar. Açık tenli biri, ne kadar koruyucu kullanırsa kullansın asla yeterince güneşten korunur duruma gelemez. Sonuç olarak güneş ışınlarından korunmak için kullanılan ürünler birçok bileşiği bünyesinde bulundurmaktadır.

Güneş koruyucuları bilinçli kullanılmalı
Güneşten koruyucu olduğu söylenen ürünlerin mutlak güvenli ürünler olmadığı açıktır. Bu ürünlere bağlı bazen alerjik reaksiyonlar ortaya çıkabiliyor. Bu açıdan da kullanıcıların bilinçli olması ve güvenilir markaları tercih etmesi gerekiyor.