10 Nisan 2014 Perşembe

Cildi Gençleştiren Yosun Maskesi

yosun-maskesi-nasil-hazırlanir
Yaşlanmanın etkisi ile nemi azalan ciltte kırışıklıklar oluşur. Bu kırışıklıklar sayesinde yaşlı bir görünüme kavuşan yüze, cildin kaybettiği nem tekrar kazandırılarak genç görünüm kazandırmak mümkün.

İnsan cildi yılların etkisiyle yaşlanır. Yaşlanma sonucu ciltte nem azalır ve kırışıklıklar ortaya çıkar. Cildinizi gençleştirmenin yolu kaybedilen nemin cilde verilmesi ve canlandırılmasıdır. Cilt güzelliği için birçok yöntem ve maske kullanılmaktadır.

Güzellik merkezlerinde son yıllarda bu iş için genellikle yosun maskesi kullanılmaktadır. Cilt lekeleri ve kırışıklıklar için kullanılan yosun maskesini evinizde doğal malzemelerle hazırlayabilirsiniz.

Yosun maskesinin faydaları
Yosun maskesinin faydalarının başında cildin yaşlılık etkilerinden arındırılması gelir. Yosun maskesinin cilde faydalarını özetle sıralarsak;

- Sivilcelerin giderilmesine yardımcı olur.
- Yosun maskesi olarak kullanılır ve çok etkili sonuçlar oluşturur.
- Kırışıklıkların giderilmesine ve nem oranını dengeleme yardımcı olur.
- Antioksidan özelliğiyle cilde zarar veren toksinlerin uzaklaştırılmasına yardımcıdır.
- Hücrelerin iyi beslenmesine ve yenilenmesine yardımcı olduğundan cildin güzelleşmesine olumlu etkisi vardır.
- Ayrı ayrı besinlerden alınması gereken cildi besleyici vitamin mineral ve proteini zengin olarak içerisinde barındırmaktadır.

Suna Dumankaya’dan yosun maskesi tarifi
Hazır satılan yosun maskelerinin fiyatları 50 TL ile 90 TL arasında değişmektedir. Bunun yerine doğal yosun ve malzemeler kullanarak ekonomik bir sonuç elde edebilirsiniz. Suna Dumankaya tarafından tavsiye edilen yosun maskesinin yapımını aşağıda bulabilirsiniz.

Yosun maskesi için gerekli malzemeler

- 3 yemek kaşığı spirulina (yosun)
- 2 çay kaşığı zeytinyağı
- Su

Bu malzemeleri karıştırarak haftada 1 defa 1 saat süresince yüzünüze uygulayın. 4 seans sonrasında etkilerini göreceksiniz.

Yosun maskesinin zararları tespit edilmemiştir. Hassas ciltlerde kaşınma yapabilir.

Spirulina yosunu nedir?

Spirulina yosunu mavi-yeşil algler grubuna ait mikroskobik bir yosun türüdür. İlk foto sentetik canlıların torunu olarak kabul edilir. Spirulina, doğaya son derece saygılı, dünya kaynaklarından minimum ölçüde tüketen çevreye zarar vermeyen havuzlarda üretilen bir üründür. Olgunlaşan spirulinalar, sudan süzülerek kurutulduktan sonra herhangi bir işleme tabi tutulmadan doğal haliyle, toz olarak ya da tablet haline getirilerek tüketime sunulmaktadır.

Spirulina, içerdiği % 65 protein oranıyla en iyi bitkisel protein kaynağıdır. Günde 3-5 gr. Spirulina günlük beta karoten, vitamin B12, vitamin B kompleks, demir, esansiyel mineraller ve gama-linolenik asit ihtiyacının tamamına yakınını karşılar.

8 Nisan 2014 Salı

Yaz Yaklaşırken Detoksla Canlanın

detoks_banyosu
Yazın yaklaştığı bugünlerde vücudumuzu arındırmak için:
Size öncelikli tavsiyem gerginliklerinizi bir kenara bırakmanız ve özünüze dönmeniz olacaktır.

Temiz havada yürüyüş yaparak ruhunuzu dinlendirin. Bu sayede fiziksel, zihinsel ve ruhsal anlamda gevşeyip sakinleşebilirsiniz.

Vücudunuzdaki asitleri atmak için ise 3 günlük bir detoks programı uygulayabilirsiniz. Bu 3 günlük süreç boyunca her sabah 500 gram ılık suyu, içine yarım limon ve 1 tatlı kaşığı bal karıştırıp için.

Ayrıca 1 kâse kara buğdayı geceden ıslatın. Sabah kalktığınızda bunu 1 tatlı kaşığı tereyağı ya da zeytinyağıyla hafif kavurun. Bol dereotu, maydanoz, limon ve cevizle tatlandırın.

Arzu ederseniz içine 1’er tatlı kaşığı nar ekşisi ve deniz tuzu da katın. Bu lezzetli karışım vücudunuzda detoks etkisi yaratacaktır. Gün içinde kuşkonmaz salatası yemek ve sebze suyu içmek böbreklerinizi ve mesanenizi temizleyecektir.

Ayrıca, günde 6 adet badem yiyin. Bir sürahi suyun içine 1 tatlı kaşığı karbonat ve bolca nane yaprağı katıp için. Hamama gidip kese ile masaj yaptırın. Sıcak yağlarla masaj yaptırın, el ve ayak bileklerinizi ovalayarak kan dolaşımınızı hızlandırın.

Bütün bunların yanı sıra hiçbir şeyi kafanıza fazla takmayın. Hayatı akışına bırakın ve anın tadını çıkarın.

6 Nisan 2014 Pazar

Sizin saç modeliniz hangisi?

sac-bakimi
Dünyada saç trendlerini belirleyen ülkeler Paris, Milano, Londra ve New York… Bu ülkeler moda ikonlarını yarattıkları için tüm dünyada takip ediliyor. Tonı & Guy, Vidal Sassoon, Tyler Johnston gibi saç kesim modasını belirleyen moda öncülerinin trendleri takip ediliyor. Peki ya 2014 yılında hangi saç modelleri moda olacak? Saç modeli nasıl belirlenir, sizin saç modeliniz hangisi? Hepsini öğrenmek için sonraki butonuna tıklayarak ilerlemeye devam edin.

Uzun Saçlar Moda
Kadınların en çok tercih ettiği saç modellerinden biri olan uzun saçlar 2014 yılı içerisinde de oldukça ön planda olacağa ve çokça tercih edileceğe benziyor.

Uzun saç kesim modelleri birçok kadın tarafından tercih edilen ve modası hiç geçmeyen bir saç kesim modelidir. 2014 yılında da uzun saçlar yine çok moda ve trendi bir görünüm kazanmak isteyen bayanların tercihi olacak gibi görünüyor.

Uzun Saç Kesim Modelleri Nasıl Olmalı?
Uzun saç modelleri 2014 yılının favori saç modellerinden biri. Bu nedenle uzun saç kesim modellerine göz atarak size en uygun saç kesim modeline karar verebilirsiniz.

Katlı Kesim Saç Modeli
Uzun saçları daha hacimli ve daha havalı gösteren bir saç kesim modelidir katlı kesimler… Saçınızın daha dolgun ve kendinden hareketli bir görünümü olsun istiyorsanız uzun saç kesim modellerinde dünyaca ünlü yıldız Honnah Montana gibi katlı kesimleri tercih edebilirsiniz.

Kakül Kesim Saç Modeli
Uzun düz saçlara fazlasıyla yakışan ve 2014 yılında çokça tercih edilen kaküllü saç modelini sizde deneyebilirsiniz. Kakül kesim modeli ile uzun saçlarınıza ayrı bir hava verebilir ve görüntünüzü tamamen değiştirebilirsiniz. Bir Hollywood yıldızı Taylor Swift’de kakül kesimli saç modeli trendine uyan ünlülerden.

Düz Kesim Saç Modeli
Saçlarımın önden veya arkadan bakıldığında aynı hizada olmasını istiyorum diyenlerdenseniz uzun saçlarda düz kesim modelini tercih edebilirsiniz. Düz kesim modeli ile saçlarınız daha sade ve doğal görünüme kavuşabilir. Düz kesim saç modelini günümüzde başarılı bir şekilde kullanan ünlülerden biri de Hülya Avşar.

Uzun Saç Kesim Modeli Kimlere Yakışır?
Uzun saç kesim modellerinden birine karar vermeden önce kuaförünüze giderek bu saç modeli ile ilgili yardım almanızda fayda var. Özellikle de ortalama veya uzun boylu bayanlara uzun saç daha çok yakışabilir. Çünkü kısa boylu bayanlar için çok uzun saç boyu daha da kısa gösterebilir.

Uzun saç kesim modelleri hemen hemen birçok yüz şekline yakışır. Yalnızca kesim modelinin yüze doğru uygulanması gerekmektedir. Bunun için de uzun saç kesim modeliniz katlı kesim mi, düz kesim mi veya kaküllü kesim mi olacağına kuaförünüz ile birlikte karar vermeniz sizin için daha sağlıklı ve doğru bir karar olacaktır.

2 Nisan 2014 Çarşamba

Cildinizi Bahara Hazırlayın

kuru-ciltler
Cilt bakımı ve sağlıklı bir cilde sahip olmak için, kış aylarından bahar mevsimine geçtiğimiz şu günlerde hem cildimize hem de yaşantımıza maksimum düzeyde önem vermeyi gerektiriyor.

Bahar yaklaşıyor… Nasıl mağaza mağaza gezip gardırobunuz için mevsime uygun kıyafetler seçiyorsanız cildiniz ve vücudunuz için de aynı özeni göstermek zorundasınız.

Sağlıklı bir cilde sahip olmak istiyorsanız ne yemelisiniz, nasıl bir cilt bakımı yapmalısınız, nelerden kaçınmalısınız?
Cilt Hastalıkları Uzmanı Dr. Betül Şengör kıştan bahara geçerken dikkat edilmesi gerekenleri anlattı…

Güzel bir cilt için makyajla uyumayın!

“Cildinizi mutlaka düzenli olarak temizleyin. Cildinize her gün günde üç defa parmak darbeleri ile masaj yapın. Haftada bir kez peeling yaparak cildinizi ölü deriden arındırın. Makyaj ürünlerinin doğal, mineral bazlı olmasına özen gösterin ve asla makyajla uyumayın Fondöten ve pudra kulanımını en aza indirin ki gözenekleriniz nefes alsın. Detoks ve şok zayıflama programlarını yaparken de cildin şok olabileceğini yani sarkma ve bağ dokusunda bozulma olabileceğini unutmayın.”

Haftada bir gün peeling yapılmalı

“Makyaj yapan kadınların birçoğu pudra ve fondöten kullanıyor. Sık kullanım cilde zarar vereceğinden her gün ciltlerini düzenli olarak temizlemeliler. Cildin üstündeki ölü derilerden kurtulmak için haftada bir de olsa peeling yapmalılar. Cilt her zaman temiz olmalı. Özellikle makyaj yapan kadınlar ciltlerine nefes aldırmalı. İyi temizlenmeyen bir cilt aknelere de yol açar. Böyle bir durumda da aknelerden kurtulmak için düzenli olarak sabah ve akşam ılık suyla ve yağlı veya akneli ciltlere uygun jellerle yıkayın.

Ardından tonik kullanmak bu tip durumlarda kalan yağı uzaklaştırmak ve gözenek içlerini daha iyi temizlemek için uygundur. Temizlenen cilde akneli ciltler için tasarlanan nemlendiriciler kullanılabilir. Doktorunuzun önerdiği akne ilaçlarını sabah ve akşam düzenli olarak kullanmalı ve özellikle de iki üç ay sabretmelisiniz. Çünkü cildin aylık döngülerini atlatıp kullanılan ürünlerin olumlu yanıt vermesi için en az bu süreye ihtiyaç var.”

Her yaşın ayrı bakımı var
“20’li yaşlarda korumak, dengeli beslenmek, iyi uyumak ve güneşten korunmak çok önemli. Bu yaşlarda cildin tipine göre temizlik yapmak ve hafif bir nemlendirici yeterli olur.

30’lu yaşlarda biraz önce saydıklarıma ek olarak daha fazla nem, ince çizgileri önleyen hafif dozda glikolik asit içerikli veya retinol içerikli ürünlere başlamak yerinde olur.

40’lı yaşlarda yine aynı yaklaşıma ek olarak peptid veya daha yüksek oranda glikolik asit içerikli, özellikle vitaminlerden zengin ürünler nemlendirici olarak tercih edilebilir. İhtiyaca göre nem maskeleri uygulanabilir.

50’li yaşlarda ise menopoz dönemine ait hormonal değişiklikler yüzünden daha yoğun içerikli biraz daha yağlı ürünler tercih edilebilir. Hepsinde ortak nokta; kronolojik yaşa göre değil cildin durumuna göre yaklaşmak. Gerekiyorsa kremlerin yanına gıda takviyeleri ilave edilebilir. Cildin anti-aging’ini sağlayan vitaminler kür halinde kullanılabilir.”

Bronzlaşmak yaşlanmaktır
“Cildimizi doğru şekilde uyararak daha toleranslı, daha sağlıklı ve genç yapabiliriz. Bahar aylarında cildinizi düzenli olarak temizleyin. Her gün güneş koruyucu ürün kullanımına dikkat edin. Yaza bronz bir tenle girmek için baharda çalışmaya başlayanlardansanız dikkat! Çünkü bronzlaşmak eşittir yaşlanmak. Bu nedenle mümkünse solaryum yerine otobronzan sistemlerini tercih edin.”

Kilonuzu aynadan kontrol edin
Yaz öncesi fit bir vücuda sahip olmak için hangi sporları yapmalıyız? Nasıl beslenmeliyiz? Hangi saatler arasında uyumalıyız? Fitness koçu, fitness modeli ve yazar Murat Tavman, yaza daha fit girebilmek için yapılması gerekenler hakkında bilgi verdi…

Sıkı bir vücut için yürüyün
“Yaz yaklaşınca herkesi bir telaş alıyor ama bu telaşı yaşamamak adına bence herkes sürekli yaz ayları yaklaşıyormuş gibi yaşamalı. Masanın dört bacağı var. Beslenme, ağırlık egzersiz, kardiyo egzersiz ve dinlenme. Bunları yaptığınız zaman özel bir hazırlık yapmanıza gerek kalmaz.

Herkes güzel bir vücuda sahip olmak ister. Bunun için vücudu sıkı, güçlü ve şekilli yapacak ağırlık egzersiz sistemi, fazla yağların depolanmasını önleyecek ve vücuda ekstra dayanıklılık sağlayacak kardiyo egzersizlerini öneririm. İlla spor salonuna gitmenize gerek yok. Açık havada yapılan yürüyüş, bisiklete binme, yüzme ve paten kayma da işe yarayacaktır. Salona gittiğinizde de bütün vücudu harekete geçirdiği için elliptical kullanılmasını tavsiye ederim.”

Antrenman öncesi yemek yenebilir
“Sık sık karşılaştığımız sorulardan biri de antrenman öncesi yemek yemeli mi yememeli mi? Yenilecekse karbonhidrat tüketilmeli mi? Antrenman öncesi katı bir öğün tüketilecekse en az bir buçuk iki saat önce yenmeli. Karbonhidrat cinsi de kompleks olmalı. Merak edilen bir başka konu da diyet. Her zaman söylüyorum, kadının ayrı erkeğin ayrı diyeti yok. Her ikisi de aynı diyeti uygulayabilir. Sadece hormonal yapı farkı ve kadınların bazı gıda tiplerine verdikleri yanıt farklı olduğundan bunlara dikkat etmeli.”
Gece yarısından önce uyuyun

“Kilo verirken sağlığınızdan olmak istemiyorsanız bazı kurallara dikkat etmelisiniz.

Kural 1: Kilo kaybını tartıdan değil, aynadan analiz edin.

Kural 2: Benim meşhur fit mutfak kanunum. 4N1Y… Yani neyi, ne zaman, ne kadar, niçin yiyorsun? Bunu kendilerine sürekli sormalılar.

Kural 3: Ter borcu ödendi mi? Her gün farkında olmadan imzaladığın bir borç senedi var. Bunun bendeki adı ter borcu. Bunu her gün ödemezsen, faizle ödemek hiç de kolay olmaz. Kardiyo ve ağırlık egzersizleri ter borçları. Bunları ihmal etmeyin!

Kural 4: Dinlenme ve uyku. Gün 24 saat. Bir iki saat spor ise geriye 22 saat kalıyor. Bu 22 saatte ne yaptığın vücudun yağ mı yakacak yoksa yağ mı depolayacak kararını verecektir. Uyku yorulan kasların bakımı ve vücudun optimal yağ yakımı için en geniş ve önemli saat. Ama bunun da zamanı var. 23.30-06.30 ideal bir uyku zaman dilimi.”

1 Nisan 2014 Salı

Limon maskesi ile lekelerden kurtulun

limon-maskesi
Uzmanlar, ciltte bulunan lekelerden kurtulmanın en kolay, zahmetsiz ve risksiz yönteminin limon maskesi olduğunu belirtiyor. Ciltte bulunan lekeleri yok etmek için önerilen doğal bakım yöntemlerinden biri de limon ile yapılan cilt maskesidir.

Hem hazırlanışı hem de kullanımı ve uygulaması kolay olduğu için tavsiye edilen limon maskesi ile ciltte bulunan rahatsız edici lekeleri tedavi etmek mümkün. Cilt lekelerinizden kurtulmak istiyorsanız bu maskeyi düzenli olarak uygulayın.

Limonlu cilt maskesinin malzemeleri
- 1 yemek kaşığı limon suyu,
- 1 yemek kaşığı buğday yağı,
- 1 tatlı kaşığı menekşe yağı,
- 10 dal maydanoz.

Cilt lekeleri için limon maskesinin hazırlanışı
Öncelikle maydanoz rondodan geçirilerek iyice ezilir. Sonra içerisine limon suyu ve bitki yağları ilave edilir. İyice karıştırılır.

Cilt lekeleri için limon maskesinin uygulanışı
Hazırlanan karışım cilde masaj yaparak sürülür. 15 dakika bekletilip ılık su ile yıkanır. Bu maskeyi haftada iki gün cildinize uygulayabilirsiniz.

Cilt lekeleri için limon maskesinin yararları
Cildinizdeki lekelerin zamanla azaldığını ve kaybolduğunu göreceksiniz.

25 Mart 2014 Salı

Muhteşem Saçlar için Basit Öneriler

sac-bakimi
Saçları ne sıklıkta şampuanlamalı?
Çok fazla kırığınız olmadığı sürece saçlarınızı her gün yıkmanızda bir sakınca yok. Yıkama, kurutma ve şekillendirme süreci saçınıza zarar vereceği için yalnızca yağlı saçlara sahip, hava kirliliği olan bir yerde yaşıyor ya da gün aşırı egzersiz yapıyorsanız her gün yıkamayı tercih etmelisiniz.

Gereğinden fazla şampuan kullanmak diye bir şey var mı?
Tamamen duruladıktan sonra gerçekten fazla şampuanlamak diye bir şey söz konusu değildir. Üstelik kullanacağınız şampuan saçlarınızın gürlüğü ve uzunluğuna göre de değişecektir. Köpük kurutucu bir etkiye sahip olabilir ama saçınızda sadece kısa bir süre kaldığı için bunun zararı olmaz.

İdeal sıcaklık nedir?
Ilık su saçınızın köpürmesi ve temizlenmesi için idealdir, sıcak sudan kaçınmalısınız çünkü saçınızın yumuşamasına ve yıpranmasına sebep olabilir. Son durulama içinse soğuk su idealdir; saçlarınızın dirileşmesine ve daha parlak görünmesine sebep olur.

Şampuanların son kullanma tarihi var mıdır?
Çoğu şampuanın raf yaşı 2 ya da 3 senedir. Daha eski bir şampuan saçınıza zarar vermez ama olması gerektiği kadar da etkili olmayacaktır.

Saç rengimi koruyacak bir şampuana ihtiyacım var. Bu aynı zamanda parlaklık ve volüm istemeyeceğim anlamına geliyor?
Elbette hayır. Günümüzde şampuanlar pek çok farklı özelliği birden bünyesinde bulundurabiliyor. Hem saç renginizi koruyup, hem volüm ve parlaklık sağladığı gibi, buklelerinizin olduğundan güzel şekillenmesini bile sağlayabilir. Dikkat etmeniz gereken basit, öncelikli özelliğinin renk koruyucu olması.

Ne sıklıkta özel bakım yapmalıyım?
Eğer sık sık saç şekillendirici kullanıyor, bol mineralli suyu olan bir yerde yaşıyor ya da yüzmekten vazgeçemiyorsanız ayda bir bakım yapmanız yerinde olacaktır.

Güzellik salonlarında satılan pahalı şampuanlar marketten aldıklarımızdan daha mı iyi?
Şampuan, ‘ödediğiniz kadar geri alırsınız’ türü bir ürün değil. Bir formülü ne kadar seveceğiniz en çok tercihlerinizle alakalı ve bir de ‘sizin’ saçınızı nasıl etkilediğiyle. Büyük firmalar yaptıkları araştırmalar ve yeni teknolojilere çok fazla yatırım yapmasına rağmen, bunu geniş kitlelere üretim yaptıkları için telafi ediyorlar. Daha pahalı olan ürünlerin esprisi ise içeriklerinin biraz daha yumuşak olması.

24 Mart 2014 Pazartesi

Selülit Masaj Yağları ve Faydaları

selulit
Susam Yağı
- Cilt dostu olan susam yağı, kuru ciltleri yumuşatır, besler.
- Cinsel gücü arttırır.
- Şeker hastalarının dostudur.
- Bağışıklık sistemini güçlendirici etkisi vardır.
- İçindeki demir ve vitaminler nedeniyle kansızlıkta doğal bir destektir.
- Eklem sorunlarının ve romatizma ağrılarının azaltılması için susam yağı kullanılır.
- Yorgunluğa karşı enerji verir.

Badem Yağı
- Vücuda, beyne ve gözlere kuvvet verir.
- Soğuk algınlığı ve bronşite iyi gelir.
- Acı badem yağı, böbrek iltihabını gidermeye ve böbrek kumunu dökmeye yardımcı olur.
- Tatlı badem yağı, hassas ve kuru cildi besler ve pürüzleri giderir.
- İçeriğinde bulunan e vitamini sayesinde, cilt ve kıl köklerini beslediğinden; kaş, kirpik, cilt ve saç bakımında kullanılır.

Buğday Yağı
- Cildin ve vücudun E vitamini ihtiyacını karşılayan buğday yağı, saça güç, parlaklık ve yumuşaklık kazandırır.
- Cildi besler, pürüzsüzleştirir ve kilo kaybı sorunlarına karşı kullanılır.
- Selülit için, yarık yara ve diğer cilt problemlerinde etkili olarak kullanılabilir.
- Cildin nemli olmasını sağladığı için yaşlılık etkilerinden korur, kırışıklık gibi cilt sorunlarına olumlu etkileri bulunur.
Kuruyan saçın, nemlendirilmesini sağlar.

Portakal Yağı
- Cilde canlılık verir.
- Kan dolaşımını düzenler.
- Sivilce ve akneleri giderir.
- Strese ve yorgunluğa iyi gelir.
- Romatizmal ağrılarda faydalıdır.
- Cildi sıkılaştırır.
- Kuru ve hassas ciltlerde dengeleyici olarak kullanılabilir.
- Portakal yağı ile selülitli bölgelere masaj yapılarak selülitlerin azaltılması sağlanır.

Fındık Yağı
- Fındık yağı, insan vücuduna en çok yararı olan, yararlı kolesterolü yükselten ve en hızlı yakılan yağ olarak birinci sırada yer alır.
- Damar sertliği, daralması ve bundan kaynaklanan muhtemel kalp hastalıklarını önler.
- Kanser gelişimi ve riskinde engelleyici etkisi vardır.
- Menopoz sonrası kemik erimesini yavaşlatır.
- Kansızlığa karşı kuruyucu etki yapar.
- Fındık yağı, şeker ihtiyacını azalttığından diyabet hastaları için faydalıdır.

Limon Yağı
- Vücuttaki şişlikleri limon yağı ile ovmak şişliği ve acısını giderecektir.
- Siğilleri, limon yağı ovalamak siğillere iyi gelir.
- Limon yağı, diş ve dişeti lekeleri için faydalıdır.
- Elleri yumuşatır, tırnakları sertleştirir.
- Saçlara canlılık ve parlaklık verir.
- Cilde masaj yapılarak uygulandığında, rahatlık ve ferahlık verir.

Biberiye Yağı
- Zayıflatıcı etkisi bulunması ve selülitleri yok etmesi gibi sebeplerden dolayı oldukça popüler olan biberiye yağı, romatizmal hastalıklardan ve çeşitli kemik ağrılarından kurtulmanızı sağlar.
- Vücudumuzdaki morluklara iyi gelir.
- Saç dökülmelerini azaltır, saçı kepekten arındırır.
- Cildin genç görünmesini sağlar.
- Uykusuzkuğa iyi gelir.
- Sinir sistemini düzenler.

Kayısı Yağı
- Kayısı yağı, cilt kuruluğu, akne, saç dökülmesi gibi bir çok cilt problemini çözer.
- İçerdiği A vitamini, kalsiyum, magnezyum, karotin ve betakaroten maddeleri ile cilde doğal bir canlılık ve parlaklık kazandırır.
- Cildi nemlendirmesi ve yaşlanma ile ortaya çıkan kırışıklıkların giderilmesinde büyük rol oynar.
- Hırıltılı öksürük, bronşit, astım, amfizemin giderilmesini sağlar.
- Bağırsak parazitlerinin temizlenmesinde yardımcı olur.

Keten Tohumu Yağı

- Keten tohumu yağı, kanın pıhtılaşma eğilimini azaltır.
- Kolestrol ve tansiyonu düzenler, kalp hastalıklarına karşı koruma sağlar.
- Gut ve cilt hastalıklarına iyi gelir.
- Akne, egzama, sedef hastalıklarını iyileştirir.
- Saç ve tırnakları besler.
- Sinir sistemi rahatsızlıklarını azaltır.
- Yaşlanma belirtilerini geciktirir.
- Kanser riskini azaltır.

Menekşe Yağı
- Menekşe yağı, kalp sıkışmasına iyi gelir.
- Grip ve nezlede etkilidir.
- Menekşe yağı ile mide üzerine masaj yapıldığında midede oluşan şişkinliği alır.
- Ciltte oluşan siyah lekeleri giderir.
- Menekşe yağı ciltte oluşan çatlak sorunlarında da tedavi edicidir.
- Şişen gözlerinize menekşe yağı ile masaj yapmanız şişkinliği gidecektir.
- Saçların dökülme hızını yavaşlatır ve kuru saçların ihtiyacı olan nemi karşılar.
Menekşe yağı, saçlara sürüldüğünde canlılık ve hacim katar.

Lavanta Yağı
- Lavanta yağından yastığınıza 1 – 2 damla damlattığınızda rahat uyursunuz.
- Çatlamış ve kuru cilde sürüldüğünde; çatlakları onarır ve cildi yoğun şekilde nemlendirir.
- Yeni çıkan uçuklara lavanta yağı sürüldüğünde çabuk sönmesini sağlar.
- Saç köklerini lavanta yağı ile ovarsanız kepek sorununuz zamanla kaybolur.
- Arı ve böcek sokmalarında şişmeyi önler.
- Lavanta yağının 1-2 damla yemeklere katılması cinsel gücü arttırır.

Okaliptüs Yağı
- Solunum yolu rahatsızlıklarında, nezle ve soğuk algınlığında kullanılır.
- Sindirim sistemi sorunlarına iyi gelir.
- Dişeti ve ağız içi rahatsızlıklarında etkilidir.
- Saç dökülmesine ve kepeğe faydalıdır.
- Eklem ve kas ağrılarında etkilidir.

Kekik Yağı
- Sindirimi kolaylaştırır.
- İdrar söktürür.
- Kandaki şeker miktarını düşürür.
- Sakinleştirici etkisi vardır.
- Birçok kanser türünün tedavisinde etkili bir yağdır.
- Cildinizdeki yaraların geçmemesini hızlandırır.
- Sinüzit ve bademcik iltihabı gibi soğuk algınlığına bağlı hastalıklarda kullanılır.
- Ergenlikte oluşan sivilceleri geçirmeye yardım eder, çıbanlara iyi gelmesi de kekik yağı faydaları arasındadır.

Nane Yağı
- Baş, boyun, ense ve migren ağrılarını gidermek için kullanılır.
- Hazımsızlık, mide bulantısı, ishal gibi sindirim sistemi hastalıklarında fayda sağlar.
- Nezle ve soğuk algınlığının giderilmesinde kullanılır.
- İltihaplı boğaz hastalıklarında ve kuru öksürükte etkilidir.
- Bağırsak parazitlerini düşürmekte etkilidir.

Tarçın Yağı
- Mikrop öldürücü özelliği vardır.
- Romatizmal ağrılara iyi gelir.
- Sindirimi düzenler.
- Psikolojik sıkıntılara iyi gelir.
- Her gün kullanıldığında dudakların dolgun görünmesini sağlar.

Halsizliği Gideren Macun

macun
İki tutam zencefil, birer tutam ısırgan tohumu ve kekik, ya­rımşar tutam kimyon ve sümbül dövülerek ezilir. Hazırlanan ka­rışıma üç kaşık üzüm pekmezi ilâve edilerek on beş dakika süre ile suda pişirilir. Süzülerek elde edilen posaya bir avuç dövülmüş ceviz içi ilâve edilerek macun kıvamına gelinceye kadar bal ile yoğrulur. Hazırlanan macun kekik yağı ile yumuşatıldıktan sonra bir kavanoza konarak serin bir yerde saklanır. Bünyedeki halsiz­liği gidermek ve kan dolaşımını sağlamak için bu macundan gün­de üç tatlı kaşığı yenir.

23 Mart 2014 Pazar

Terleyen Yüzlere Salatalıklı Reçete

cilt-bakimi-zararlari
Yarım limonun suyunu 2 çorba kaşığı fıstık yağı, 1 çay kaşığı tuz, 1 çay kaşığı şeker, 1 adet salatalığın suyu ve 1 tatlı kaşığı balla karıştırın.

Bu karışımı pamuk yardımıyla kompres yaparak yüzünüze sürün. Cildiniz suyu emdikçe işlemi tekrarlayın. 1 saat içinde tüm karışımı yüzünüze sürün.

Bu formülden gün aşırı yararlanabilirsiniz.

Damar Tıkanıklığından Şikayeti Olanlar İçin Macun

damar-tikanikligi
Üç tutam papatya, iki tutam kişniş, bir tutam karanfil, bir baş soğan, beş adet incir dövülerek ezilir. Hazırlanan karışım ya­rım saat süre ile suda pişirilir.

Süzülerek elde edilen posaya yarım avuç rendelenmiş Hindistan cevizi ilâve edilerek macun kıva­mına gelinceye kadar yoğrulur.

Hazırlanan macun papatya yağı ile yumuşatıldıktan sonra bir kavanoza konarak serin bir yerde saklanır. Damar tıkanıklığından şikâyeti olanlara tavsiye edilen bu macundan günde üç çorba kaşığı yenir.

22 Mart 2014 Cumartesi

Işıldayan bir Cilde Sahip Olmanın Doğal Yolu

dogal-cilt-bakimi
1’er yemek kaşığı çökelek ve zeytinyağı ve 1 tatlı kaşığı havuç yağını karıştırın. Krem kıvamını alınca bu karışımı tüm vücudunuza yayın. 20 dakika beklettikten sonra önce ılık, sonra soğuk suyla duş alın. Bu formülden haftada 2 kez yararlanmanızı tavsiye ederim.

21 Mart 2014 Cuma

Pratik Saç Hileleri

sac-bakiminda-argan-yagi
Saç bakımınızı kolaylaştıracak pratik bilgilere ne dersiniz?

* Tel tokaların daha sıkı tutması ve düşmemesi için kullanmadan önce saç spreyi sıkın.
* Saçların kırılmaması ve daha parlak görünmesi için saten yastık kılıfı tercih edin.
* Saçlarını şampuanlarken 1 dakika boyunca saç diplerine masaj yapın. Bu sayede saçlarınızın kökleri kuvvetlenir ve saçınız daha çabuk uzar.
* Saçlarınız ıslakken geniş aralıklı bir tarak kullanın. Aksi takdirde saçlarınız daha çok kırılır.
* At kuyruğunuzun daha uzun görünmesini istiyorsanız alttan bir kuyruk ve onun hizasında üstten bir kuyruk yapın.
* At kuyruğunun daha dolgun görünmesi için topladıktan sonra ortasında görünmeyen bir yere ufak bir toka takın.
* Saçınızı duşa girmeden önce tarayın. Bu sayede duşta karışmasını önleyebilirsiniz.
* Tel tokanın saçınızı daha iyi tutması için dalgalı kısım aşağıda kalacak şekilde takın.
* Elektriklenen birkaç tel saçı yatıştırmak için tüm saçınızı spreylemeye gerek yok. Eski bir diş fırçasına 1-2 fıs sprey sıkıp elektriklenen saçları yapıştırmak için kullanabilirsiniz.

20 Mart 2014 Perşembe

Dudak Hastalıkları ve Bakımı

Dudak-Bakimi-5
Dudaklar yüzümüzün en önemli temel parçalarından biridir. Yemek yeme, su içme, konuşma gibi temel fonksiyonları vardır. Konuşmadığımızda dahi yüz ifademiz açısından önemlidir. Ama dudak bakımına genelde çok özen gösterilmez.

Dudakları etkileyen sağlık sorunları doğumsal ve edinsel olmak üzere iki ana guruba ayrılabilir. Bu yazıda edinsel dudak sorunları ve genel dudak bakımını ele alacağız.

En sık gördüğümüz edinsel dudak sorunu Keilit olarak isimlendirilen dudağın enflamatuar (İltihabı yanıtlı) hastalığıdır.

Keilit'e yol açan ana etkenler
* Dudak çatlakları; Genellikle çok soğuk iklim veya kuru sıcak rüzgarlı durumlar gibi çevresel etkenlere bağlı oluşur. Dudaklar bu durumda yaralı, çatlamış ve kabuklanmış bir hal alır. Çoğu insan bu kabuklanmayı azaltmak için diliyle dudağını ıslatır. Fakat her ıslanma sonrası dudak daha da kurur. Tekrarlanan tükürükle ıslatmalar nedeniyle dudak çatlağı daha da kötüleşir.

Bu durumun tedavisinde öncelikle dilimizle dudağı ıslatmanın engellenmesi gerekir. Çevresel etkenlerin olumsuzluğunu azaltır ve sık vazelin veya dudak balsamı gibi yağlı ürünlerle dudağı nemlendirirsek bu sorunu kontrol edebiliriz.

* Dudak egzaması; Deri kuruluğu olan kişilerin dudaklarında da kurumaya yatkınlık olabilir. Bu durumda dudaklar içinde dudak nemlendiricilerinin sık kullanımı gereklidir.

* Kontakt keilit; Kimyasal alerjen maddelerle temas sonucu gelişen alerjik hastalıktır. Bu tür sorunlara en sık sebep olan etkenlere örnek olarak ruj, dudak nemlendiricileri, diş macunu, ağız dezenfektanları, cıva içerikli diş dolguları, piercingdeki metaller sayılabilir. Bu sorunda dudaklar kızarık, şişkin, kabuklanma veya bazen su dolu kabarcıklar içeren yaralar şeklinde görülebilir.

Tedavisinde kortizonlu ilaçlar ve nemlendiriciler kullanılır. Fakat, asıl tedavi etkenin saptanması ve uzaklaştırılması ile olur.

* İlaca bağlı keilit; Bu durum genellikle ağız yoluyla alınan bir ilaç sonrası gelişen bir kızartı ve su dolu kabarcık içeren bir durumdur. Genellikle aynı ilacın tekrar alımı ile sorun yeniden aynı yerde belirir. Bu sorunun tedavisinde etken olan ilacın bir daha alınmaması önemlidir. Oluşan yaralar genellikle ilaç kesildikten sonra kortizonlu kremler ile kısa sürede geriler.

* Dudak kenarı çatlağı (Anguler keilit); Bu sorun iki farklı şekilde görülebilir. Bu sorun iki dudağın birleştiği noktalarda gelişir. Bakteriyel veya mantar enfeksiyonları sonucu oluşabildiği gibi, vitamin eksikliği veya dişlerle ilgili sorunlara bağlı olarak gelişebilir. Tedavide altta yatan etken temel alınır.

Sonuç olarak dudak bakımında iyi nemlendirici özelliği olan yağlı dudak balsamları veya vazelin gibi ürünler kullanılmalı, alerjiye sebep olabilecek durumlar veya maddelerden sakınılmalıdır.