30 Mayıs 2013 Perşembe

Lazer Epilasyonun Yan Etkileri

lazer-epilasyon
Kadınların ve hatta erkeklerin dahi son yıllarda başvurduğu epilasyon yöntemlerinden biridir lazer epilasyon. Her ne kadar erkekler de desek bu yöntemi en çok kullanan Kadınlar. Çoğu zaman güzellik için yapılan lazer epilasyon dikkatli ve emin merkezlerde doktor kontrolünde yapılmasında ayda vardır. Bu konuda sağlık bakanlığın ciddi uyarıları ve yaptırımları olduğunu biliyoruz.

Güzellik, istenmeyen tüylerden kalıcı olarak kurtulmak için başvurulan lazer epilasyon %100 oranında güvenli bir yöntem değildir. Zaman zaman ciddi sorunlarla karşılaşıldığı hepimizce bilinmektedir.

En çok ten renkleri koyu olan ve yüksek doz olarak uygulanan kişilerde görülen sorunlar bilinmektedir. Bununla birlikte lazer epilasyon yapılırken bronz tene sahip olan kişiler en çok risk taşıyan grubun içinde olmaktadır. Bazı durumlarda acı hissini en az duymak istedikleri için ağrı kesici veya lokal anestezi yaptırarak lazer epilasyon yapılan kişilerde ciddi oranda yanık riski taşıyan grubun içine giriyor. Tüm bunlara rağmen oluşan bu risklerin ve yanıklar kalıcı değil geçici nitelikte olmaktadır. Ancak bir süre bununla yaşamak zorunda olmak ve taşımak da ayrı bir psikolojik zarar konusudur.

İstenmeyen tüylerden kurtulma adına Lazer Epilasyon yapılırken yaşanan en büyük risk yanık oluşma demiştik.

Bunun haricinde ikinci büyük yan etki ise lazer epilasyon yapılan bölgede veya çok yakın bölgelerinde görülen beyaz beyaz beneklerdir. Bu beyaz benekler bir önceki yan etkideki gibi koyu renkli tenlilerde daha sıklıkla görülür. Bunun en büyük sebebi lazer epilasyon sırasında cildin içindeki melanin hücrelerinin lazer ışınlarına maruz kalması sonucunda yok olmalarından kaynaklanmaktadır. Lazer epilasyon esnasında oluşabilen bu beyaz beneklerin bir çoğu 3-4 ay içinde tamamen ortadan kaybolabilir. Çok az bir ihtimal de olsa esmer tenlilerde kalıcı olabilir.

Sizlere tavsiyemiz lazer epilasyon yaptıracağınız zaman ilgili merkezi çok iyi araştırmanız olacaktır. Çok daha sağlıklı ve emin olmak için dermatolog ( cildiye doktoru ) kontrolünde lazer epilasyon yaptırın.

Sevgiyle kalın

29 Mayıs 2013 Çarşamba

Lazer Epilasyon Soruları ve Güzellik

lazerepil
Güzellik ve estetik için çoğunlukla bayanların tercih ettiği uzun zamandır uygulanan epilasyon yöntemleri lazer epilasyonun gelişmesi ile çok daha farklı boyutlara ulaştı ve kullanımı yaygınlaştı. Lazer Epilasyonun bu kadar yaygınlaşmasına rağmen halen cevapları konusunda emin olunmayan sorular var. Bu yazımızda Lazer Epilasyon ile ilgili en çok sorulan sorulara cevaplar vermeye çalıştık. Düşüncelerinizi ve yorumlarınızı en alttaki yorum bölümüne mutlaka yazın.

- Lazer Epilasyon vücudun nerelerine uygulanır?
Kulağın iç kısmı, göz çukuru denilen gözün içinde bulunduğu çukurluk ve burnumuzun içi hariç vücudun tüm yerlerine lazer epilasyon yapılabilir.

-Lazer Epilasyon kaç seans uygulanır ve bu seansların aralıkları ne kadardır?
Uygulama yapılan cihazın modeli, teknolojisi ve uygulama yapılan bölgedeki kıl kökü yapısına göre değişmekle birlikte genellikle 6 – 10 seans sürmektedir. Yüz bölgelerindeki lazer epilasyon seanslarının aralarındaki süre 1,5 ay olurken vücudun diğer bölgelerindeki uygulamalar arasındaki süre 2 ay kadar olmaktadır.

Bir seansın süresi ise bölgeden bölgeye değişiklik göstermektedir. Bu süre genellikle 15 dakika ile 30 dakika arasında değişmektedir.

-Lazer epilasyon yapılırken acı olur mu ?
Hayır acı olmaz cevabı çok yanıltıcı bir cevap olur. Oluşan acının ve ağrının derecesini söylemek gerekir. Bilindik klasik işlemlere göre meydana gelen acı çok düşüktür. Bu oluşan acı hissi de bölgeye uygulanacak bölgesel ağrı kesici kremler ve uygulama esnasında yapılacak buz terapisi ile en az düzeye indirilebilir.

-Lazer Epilasyonun sonuçları kalıcı mıdır?
Burada uygulayıcının tecrübe ve bilgisi de çok önemlidir. Uygulayıcı bölgeyi iyi analiz edip lazer epilasyonu tüm kıl köklerine doğru bir şekilde yaparsa evet cevap kalıcıdır.

-Hamilelere Lazer Epilasyon olur mu ?
Şu ana kadar dünyada hamilelerle ilgili olumsuz bir bilgi yoktur. Fakat bu dönemde hamilelerde hormonsal olarak farklılıklar meydana geldiği düşünülürde lazer epialsyon dahil tüm dermakozmetik uygulamalardan kaçınılmaları tavsiye edilir.

-Lazer Epilasyondan sonra güneşe çıkılır mı ?
Hayır. Güneşe çıkmak zararlı değildir. Ancak güneş ışınlarından uygulama yapılan yeri korumak gerekir. Bu korumayı da yüksek faktör içeren güneş kremleri ile yapılabilir. Kremler 3- 4 saatte bir tekrar sürülmek sureti ile devam edilmelidir.

-Lazer Epilasyon hangi yaşta yapılmalı?
Lazer Epilasyon uygulaması, kadınlarda adet görmeye başlamasından itibaren ileriki her yaş içinde yapılabilir.

-Lazer Epilasyon kimlere uygulanmalı?
Cilt hastalıkları olan kişilere ( sedef, vitiligo vb… ) , Sivilce tedavisi gören kişiler ve beyaz tüyleri olan kişilere uygulanmamalı. Hamileler ise genel olarak dermakozmetik uygulamalarından kaçınmaları gerektiğinden lazer epilasyon yaptırtmamalıdır.

-Lazer Epilasyon yılın her ayı yapılır mı?
Buradaki asıl soru güneşli havalarda yapılır mı ise, yüksek faktörlü güneş koruyucu kremler kullanılarak yılın her ayı yapılabilir.

-Bronzlaşmış vücuda Lazer Epilasyon yapılır mı?
Bronzlaşmış ten de yan etkilerin ortaya çıkması çok daha kolaydır. Yapılmaması tavsiye edilir. Ancak günümüzde gelişmiş teknolojilerle bu yan etkiler en aza indirilebilmektedir.

-Lazer Epilasyon seansları arasında epilatör kullanılır mı?
Tedavinin sağlıklı sonuç vermesi için lazer epilasyon seansları arasında epilatör kullanmanız tedavinin başarısız olmasına sebep olabilir. Bundan dolayı kullanılmamalıdır.

-İğneli Epilasyon ile Lazer Epilasyonun farkı nedir ?
Lazer epilasyonda geniş yüzey taraması ile kıl köklerine lazer ile ulaşılırken İğneli Epilasyonda her kıl köküne tek tek iğne ile ulaşma işlemi yapılır. Bundan dolayı iğneli epilasyon lazer epilasyona göre daha zordur. Bu zorluğun haricinde meydana gelen acı ve ağrı daha fazladır.

Sevgilerimizle . . .

27 Mayıs 2013 Pazartesi

Lazer Epılasyonun Avantajları

lazer-epilasyon-avantajlari
· Lazer epilasyon yaptıranların birçoğunda uzun süreli ve kalıcı sonuç verir

· Eğer ki ehil ellerde tekniklerine göre uygulanırsa son derece güvenli bir cilt bakım yöntemidir.

· Dar bölgelerde olduğu gibi geniş yüzeyli vücut bölgelerinde uygulanabilir. Örneğin sırt bölgesi ve bacakları gibi.

· İstenmeyen tüylerle mücadele konusunda mevcut diğer çalışmalara oranla çok daha güvenlidir. Kişilerin uyum sağlaması keza diğerlerine oranla daha yüksektir.

· Her uygulamada olduğu gibi lazer epilasyondan sonrada tekrar kıl oluşumu gözlenebilir. Ancak bu kıllar eskisine oranla hem daha zayıf hem de daha seyrek olur.

· Uygulama hızı oldukça yüksektir. 5-6 saat gibi kısa bir sürede vücudunuzdaki hemen hemen tüm tüyler yok edilebilir.

· Uygulama yapılan yerde kalıcı hasar bırakmaz. Cilt tahriş olmaz ve kanser yaptığı ile ilgili kesin bir kanıt şimdiye kadar bulunmamıştır.

· Eğer ki vücudunuzda kıl dönmesi ve batık kıl oluşumu var ise lazer epilasyon bunun tek kalıcı çözümüdür.

· Pek tabiidir ki sağlık da önemli. Bulaşıcı bir hastalık ihtimali yoktur.

26 Mayıs 2013 Pazar

Güzellik ve Bakım için İstenmeyen Tüy Çözümleri

istenmeyen-tuy-cözümleri
Her kadının sıkıntısı olan istenmeyen tüyler için yüzyıllardır birçok yola başvurulmuştur. Kimi yöntemler kesin ve kalıcı olduğu gibi kimi yöntemler ise geçici çözümleri içerir. Elbette ki söz konusu kadın olunca ve istenmeyen tüyler ise mevzubahis dikkat çekmemek elde değil. Güzellik ve bakım için her konu çok önemli olmakla birlikte istenmeyen tüyler ile başa çıkmak başlı başına problem. Birçok kadın bu sorunun sadece kendisi için bir problem olduğunu düşünüyor. Eğer siz de sizin istenmeyen tüylerinizin çözümü için çok zaman harcadığınızı düşünüyorsanız yalnız değilsiniz. Güzellik ve cilt bakımı için harcanan emeklerin önemli bir bölümünde istenmeyen tüylerden kurtulma çabaları mevcut.

Bu yazımızda istenmeyen tüyler için çözüm nedir sorusuna cevap niteliğinde cevaplar bulacaksınız. Bu cevapların kimisi geçici çözümler olmakla birlikte bir kısmı en azından belli bir süreliğine çözüm niteliği taşıyan çözümleri içeriyor.

Genel bir tanımlama yapacak olursak eğer istenmeyen tüyler ile ilgili mücadeleyi iki ana gruba ayırabiliriz. Bunlar kalıcı ve kalıcı olmayan yöntemler olarak karşımıza çıkıyor. Şimdi gelin bu konuşmadan sonra bu yöntemler ile ilgili bilgilere bir göz atalım.

İstenmeyen Tüylerin Rengini Açma:

Bu yöntemin en büyük özelliği ucuz ve kolay olmasıdır. Kalıcı bir yöntem olmamakla birlikte birçok kadın uygulaması kolay ve ucuz olmasından dolayı bu yöntemi tercih ediyor. Vücudun her bölgesinde tercih edilmiyor. Çoğunlukla dışarıdan bir gözün ilk olarak baktığı yerler olan dudak üstündeki, sakal bölgesindeki ve kollardaki istenmeyen tüylere yapılır. Bu işlemi hidrojen peroksit ve sülfat gibi kimyasallarla yapabilir veya yaptırtabilirsiniz. Bu kimyasalların en büyük özelliği tüyleri yumuşatması ve renklerini açmasıdır. Kullanması veya her zaman gittiğiniz kuaförde yaptırtmanız son derece kolaydır.

Elbette ki kimyasal bir işlem olduğu için yan etki olarak alerjik bir durum söz konusu olma ihtimali var. Bunu anlamanın en kolay yolu önce çok ufak bir bölgeye bu işlemi yaparak test etmenizi öneririz. Eğer alerjik reaksiyon olmaz ise diğer bölgelere yapabilirsiniz. Yan etkilerine yine de dikkat etmekte fayda var. Kaşıntı, geçici renk değişikliği ve tahriş etme söz konusu olabilir. Bu yöntemi esmerlere ve bronzlaşmış tenlilere tavsiye etmiyoruz. Çünkü koyu ten üzerindeki açık renk tüyler iyi görünmekten çok daha çok dikkat çeker ve hoş bir görüntü oluşturmaz.

İstenmeyen Tüyler için Depilatör Krem Kullanma:

Bu kremlerin en büyük özelliği sürülen bölgedeki tüy ve kılı parçalamasıdır. Uygulaması kolay ve acı-ağrı verme durumu yoktur. En çok tercih edilen yerler ise bikini bölgesi, koltuk altları, bacaklar ve yüz bölgeleridir. Pek tabidir ki bu kremler de bir önceki yöntem gibi kimyasal içerdiği için alerjik reaksiyon yapma ihtimali vardır. Bunun olup olmadığını anlamak için yine küçük ve görünmeyen bir bölgenize deneme amaçlı test yapmanızı tavsiye ederiz. Yine kimyasal madde içerdiği için göz çevresine ve kaşlarınıza yapmanızı tavsiye etmiyoruz. Kıl ve tüy köklerinizde iltihaplanmaya, kıl dönmesine sebep olabilir.

İstenmeyen Tüyleri Traşlama:

Açıkçası bu yöntem en çok kullanılan yöntemdir. Eğer 1-2 günlük çözüm istiyorsanız son derece etkilidir. Traşlama yapacağınız bölgeyi uygun kremlerle yumuşattıktan sonra tüy ve kıl köklerinin çıkış yönünde traşlama yapılabilir. Bu yöntemde göreceğiniz en büyük yan etki kıl dönmesi olabilir. Ve dediğimiz gibi sadece birkaç günlük bir çözümdür.

İstenmeyen Tüylere Epilasyon:

Epilasyonun birçok çeşidi var. Bu başlık altında size geçici epilasyon yöntemlerinden bahsedeceğiz. Bu yöntemlerin hepsinde kıl veya tüy kökünün çekilerek koparılması ve alınması mantığına dayanır. Sadece kullanılan çekme ve koparma yöntemlerinde farklılıklar vardır. Bu yöntemin etkili olabilmesi yani tüyün veya kılın alınabilmesi için belli bir uzunluğa sahip olması gerekiyor. Nispeten kimyasal yöntemlere göre acı verici bir yöntemdir. Sonuçta kılı veya tüyü kökünden tutup çekme işlemi yapılır. Uygulanan bölgede ise sinir uçları olduğu için bu da acı hissine sebep olur. Uygulanan bölgede tahrişe, kıl kökü dönmesine sebep olabilir.

-Ağda kullanma, kıl veya tüyü kökünden tutup çekme işlemidir. Hem az sıcak hem de soğuk olarak uygulanabilir. Uygulanan bölgeye göre 5-6 haftada bir tekrar edilmesi gerekir.

-Cımbız kullanma, hemen hemen en ucuz olan yöntem cımbız ile istenmeyen tüylerden kurtulmaktır. Çoğunlukla çene ve kaç bölgesindeki istenmeyen kıl ve tüyler için kullanılır.

-Epilatör kullanma, bir mekanik araç vasıtası ile istenmeyen tüy ve kıllardan kurtulma yöntemidir.

-İp kullanma, acı verici ve artık pek kullanılmayan bir yöntemdir. Ama zorda kaldığınız durumda tercih edebilirsiniz. Uygulama yapılan bölgede tahriş olma ihtimalini göz önünde kesinlikle bulundurun.

Buraya kadar olan yöntemler istenmeyen tüyler için geçici çözümlerdi. Bundan sonraki bölümde bir nebze olsun daha kalıcı yöntemleri sizlerle paylaşacağız.

İstenmeyen Tüyler için Fotoepilasyon:
Lazer epilasyon yöntemine benzer olan bir yöntemdir. Lazer epilasyondan farkı farklı dalga boyları kullanılmasıdır. Bu sayede çeşitli kıl ve tüy köklerine uygulama yapılabilir.

İstenmeyen Tüy ve Kıllar için Lazer Epilasyon:
Çalışma mantığı son derece basit bir yöntemdir. Son yıllarda hemen hemen artık bu yöntem kalıcı yöntemler olarak kullanılmaya başlandı. Kıl köküne lazer ışını göndererek kıl kökünün tahribatı ve o kıl kökünün artık tekrardan kıl üretmesini yok etme mantığına göre çalışır. Tek bir seansta sonuç alınmaz. Belli bir süre devam etmek gerekir. Dikkatli ve bu konuda bilgili kişilerin uygulama yapması sağlık açısından çok önemlidir.

İstenmeyen Tüy ve kıllar için İğneli Epilasyon:
Uygulaması zor ve teknolojisi eskimiş bir yöntemdir. Her kıl köküne tek tek iğne yapılarak o kıl kökünün işlevini kaybetmesi mantığına göre çalışır. Acılı ve yan etki ihtimali lazer epilasyona oranla çok daha yüksek olduğu için kadınlar tarafından artık çok fazla tercih edilmemektedir.

25 Mayıs 2013 Cumartesi

Argan Yağı ile Saç Bakımı

sac-bakiminda-argan-yagi
Saç ve cilt bakımı denince akan sular duruyor maalesef. Gün geçmiyor ki yeni bir yöntem veya doğal yada diğer adı ile bitkisel yöntem çıkmasın. Bu yazımızda sizlere özellikle Ortadoğu ve arap ülke kadınlarının çok sık başvurduğu bitkisel saç bakım yöntemi olan Argan Yağı ile saç bakımını paylaşacağız.

Argan yağının en büyük özelliği saçın ana maddesi olan keratin miktarını arttırıcı özelliğinden dolayı saçların daha bakımlı ve köklerinin beslenmesine yardımcı olmasıdır.

Argan yağı ile Saç bakımının yapılması esnasında el ile saçlarınıza argan yağını mümkün olduğunda saç diplerine yedirecek şekilde yavaş ovalama hareketleri ile yedirin.

Saçınıza masaj şeklinde yağı sürdükten sonra saç tellerine de sağlıklı bir şekilde ulaşabilmesi için yumuşak bir fırça veya tarak ile tarayın.

Saçınıza ve saç diplerinize iyice yedirdikten sonra saçınızı hafif ılık bir havlu ile sararak yaklaşık 1 saat boyunca sarılı kalmasını sağlayın.

En son olarak da saçınızı bol su ile iyice durulayın. Kurulamayı asla ihmal etmeyin. Bu basit işlemden sonra saçınız daha parlak, daha esnek ve daha canlı olacaktır. Düzenli aralıklarla saç bakımı işlemlerini tekrarlarsanız saçlarınız için güzel ve bakımlı bir görüntü elde edersiniz.

23 Mayıs 2013 Perşembe

Göbek Bölgesi Yağları

Gobek-Yaglari-Neye-Sebep-Oluyor_1303511578
Geçmiş zamanlarla kıyasladığımızda özellikle kadınlardaki göbek yağlanması sorunu kalça ve basen yağlanması sorununun önüne geçmiş durumda. Bunda en büyük sebep ise beslenme alışkanlıklarının zaman içinde ciddi ölçüde değişmesi olarak gösterilebilir.

Düzensiz beslenme ile birlikte hareketsiz yaşam tarzı, şeker ve karbonhidrat bakımından fazla yiyecek ve içeceklerin tüketilmesi baş etmen olarak gösterilebilir. Bir de tüm bunlara ilaveten ilişkili olmakla birlikte bağımsız olarak da ortaya çıkan insülin değerlerindeki farklılaşma ve dengesizleşme de eklenince göbek yağlanması daha önemli bir sorun olarak karşımıza çıkıyor.

Göbek yağları evet sorun ama kurtulunmayacak bir dert değil. Yapılması gereken en öncelikle beslenme alışkanlığını düzenlemekten geçiyor. Elbette ki bunun en başında ise alınan karbonhidrat miktarının düzenli olarak günlük ihtiyaç haline indirgenmesi var. Ve buna ilaveten spor veya günlük olağan hareketlerden hariç egzersiz ile işe başlanmalı.

Oluşan göbek yağlarının sarkmalara sebep vermemesi için göbek bölgesi kasları güçlendirici spor hareketleri tavsiye edilebilir.

Tüm bunlarla birlikte alınacak olan besinler olarak tabir edilen doymuş yağ oranı düşük besinler tüketilmeli. Örneğin yemeklerde kullanılacak yağ cinsi zeytinyağı olmalı.

Karbonhidrat alınacak ise özellikle ülkemizde en çok tüketilen olan ekmek için siyah ekmek tercih edilmeli.

Güzellik ve bakım tüm kadınların hassas olduğu konuların başında geliyor. Kozmetik olarak dışarıdan yapılabilecek birçok uygulama var. Zaman zaman bunlar uygulanabilir. Ancak bedenimizi içeriden de sağlıklı ve bakımlı tutmak şartı ile .

21 Mayıs 2013 Salı

Göz Altı Torbaları

gozalti-morluklarindan-kurtulmanin-yollari
Bazen gözaltı torbaları yaşa bakmaksızın ortaya çıkabiliyor. Güzellik ve bakımına özen gösteren kadınlarda oldukça dikkat çekici bir raddeye gelebiliyor. Gözaltı torbaları için yapılacak çok fazla alternatif yok. En kesin çözüm ehil ellerde ki elbette Göz Doktoru olacaktır, gözaltı torbası ameliyatıdır. Bunun için göz doktoruna gözaltı torbası şikayeti ile muayene olmanız ve doktorunuzun gerekli gördüğü takdirde ameliyat olmanız çözüm olabilir.

Ameliyat haricinde kişisel olarak uygulayabileceğiniz birkaç yöntem daha var

* İki bardak suyu kaynatıp ateşten alın. Sonra içerisine iki kaşık fındık yaprağı ilave edin. Bir süre fındık yapraklarının kaynamış suyun içinde demlenmesini bekleyin. Suyu süzdükten sonra soğuması için buzdolabında bekletin. Daha snra iki parça pamuğu suyun içine atarak pamukların suyu emmesini bekleyin. Suyu çekmiş olan pamukları göz torbalarının üstünde 15 dakika kadar bekletin. Bu uygulamayı haftada bir kez yapabilirsiniz.

* Gözaltı torbaları için özel üretilmiş kremleri kullanabilirsiniz.

* Özel olarak gözaltı torbaları için hazırlanmış bitkisel kaynaklı destek ürünlerini keza yine eczaneden alarak uygulayabilirsiniz

19 Mayıs 2013 Pazar

Cilt Çatlakları için Bitkisel Çözüm

karin-catlaklari
Cilt çatlakları can sıkıcı bir durum. Kurtulmak için başvurulan birçok yöntem var. Bu yazımızdaki bitkisel kürü hem ekonomik olması hem de bitkisel kökenli olmasından dolayı güvenle ve rahatlıkla uygulayabileceksiniz.

Verdiğimiz tarifteki uygulamayı 1 ay boyunca düzenli olarak uygulayın. 1 ayın sonunda cilt çatlaklarınızda gözle görülür ölçüde azalma ve yok olmayı kendiniz gözlemleyeceksiniz.

Cilt Çatlaklarına Bitkisel Kür malzemeler;
Kür için verdiğimiz bitkisel yağların adlarını yazacağız. Siz hepsinden 1 yemek kaşığı ölçüsünde kullanın.

Badem yağı
Zeytinyağı
Jojoba yağı
Kakao yağı
Menekşe yağı
Kayısı yağı

Cilt Çatlaklarına Bitkisel Kür hazırlanışı ve uygulaması
* Bütün malzemeleri 1 yemek kaşığı ölçüsünde temin ederek özellikle cam bir kapta iyice karıştırın.
* Hazırladığınız karışımı eliniz ile çatlağınızın olduğu bölgeye eliniz ile masaj yaparak sürün.
* Yaklaşık 45 dakika bekleyip lif yardımı ile yıkayın
* Bu uygulamayı her gün düzenli bir şekilde 1 ay boyunca uygulayın.

15 Mayıs 2013 Çarşamba

Kırpıklerı Güçlendirmek

Kırpıklerı-Guclendırmek
Kirpikler yüzün dikkat çeken bir parçasıdır. Bakışları tamamlar ve göz makyajınıza eşlik eder. Eğer ki kirpikleriniz kendiliğinden uzun ve dolgun ise şanslı olduğunuzu söyleyebiliriz. Yok eğer kirpikleriniz doğuştan uzun değil ise destekleyici ürün kullanabilirsiniz. En kolay yolu ise göz makyajınızı temizlediğiniz ürünü kirpik güçlendiricili seçmeniz en mantıklı seçimdir.

Birçok ünlü dahi bugün kirpiklerini güçlendirmek için badem yağı kullanıyor. Badem yağının saç, kirpik ve kaç güçlendirdiği bugün artık herkes tarafından kabul ediliyor. Ancak badem yağını kullanırken çok dikkatli olmalısınız. Badem yağını kullanırken gözünüze kaçırmamaya ve göz çevrenize değdirmemeye çok dikkat edin. Bu tip sert ve kalın yağlar hassas cilt bölgelerine ciddi zararlar verir.

Kozmetik ürünleri her geçen gün kendilerini yeniliyor ve farklı segmentlerde ürünler piyasaya çıkıyor. Özellikle rimellerin içine katılan ve kirpik güçlendirmeye yarayan ürünler var. Tavsiyemiz bu tür ürünleri satın alamdan önce test amaçlı kullanmanız olacaktır.


Eğer kirpiklerinizi boyuyor ve öncesinde kıvırıyorsanız, öncesinde kirpiklerinizi kıvırın ve kıvırmak için kullandığınız alete çok az saç spreyi sıkın.. Böylelikle kirpikleriniz daha kalıcı kıvrıklığa ulaşır.

Kirpiklerinize rimel sürmeden önce çok az bir şekilde hafifçe pudralayabilirsiniz. Böylelikle daha uzun görünümlü kirpiklere sahip olursunuz. Pek tabi ki pudrayı gözünüze kaçırmamaya dikkat edin.

14 Mayıs 2013 Salı

Saç Guzelliği Ve Saç Bakımı

aysetolga_sac
Kadınların saçları onların ruhlarını, kişiliklerini yansıtan en belirgin araçtır. Saç güzelliği ve saç bakımı her kadın için önemli bir detay. Zaman zaman saç modelleri üzerinde değişiklikler yaparak kendilerini iyi hissetmeye ve daha da güzelleşmeye çalışılır. Peki madem bu kadar önemli olan bu saçlara nasıl bakım uygulanacak.

Kuru Saç Bakımı
Kuru saçların en büyük ihtiyacı nemdir. Bunun en basit yöntemi de saç cinsine göre saç kremi kullanmaktan geçer. Saç kreminizi diplerine çok fazla yaymadan her tarafına elinizle sürün. Yaklaşık olarak beş dakika bekledikten sonra iyice durulama yapın.

>> Saç maskenizden sonuç almak için saçınızda en az beş dakika beklemesi gerekiyor.

>> Kullanılan kimyasal maddeleri ve saç kurutma makineleri ile kurutmayı mümkün olduğunca az kullanın. Saçınıza yaptıracağınız gölge ve renk değişimlerini uygun şekilde yapılırsa saç güzelliği artar. Burada şu uyarıyı yapmak gerek. Tercih edilen ürünlerin içindeki peroksit oranlarının az olmasına dikkat edin.

>> Eğer saçınız boyalı ise boyalı saçlar için özel olarak üretilmiş ürünleri kullanın. Bu tür ürünler alkol oranından yaz ya azdır ya da hiç yoktur. Saçın pH dengesini korumak birinci görevleridir. Bu sayede de saçınızın gereğinden fazla kurumasının önüne geçersiniz.

İnce ve Cansız Saç Bakımı
Saç serumları tercih edebilirisiniz. Parmak uçlarınız yardımı ile yıpranmış olan saç bölgelerine uygulayın.

>> Eğer saçınızın hacminde azalma varsa bunun sebebi gereğinden fazla kullanılan saç kremi olabilir. Ya daha az yoğun bir ürüne geçiş yapın ya da birkaç gün saç kremi kullanmayın.

>> Saçlarınıza hacim kazandırmak isterseniz saç diplerinize bir miktar köpük sıkarak saç kurutma makinesi ile az bir şekilde kurutun.

Yağlı Saç Bakımı
Saçlarınızın yağlanmasının birkaç sebebi olabilir. Ya saç derinizden kaynaklı yağlanma olabilir ya da düzensiz şampuan kullanımı sonucu da olabilir. Bunun için saçınıza her gün arındırıcı özellikte şampuan ile yıkayın. Yağlı saç bakımı için özellikle krem içermeyen ya da az yoğunluktaki kremli şampuanları tercih edin.

Dalgalı Saç Bakımı
Saçlar arasında en çok bulunan saç cinsi dalgalı saçlardır. BU oran dünyada % 70 lere kadar ulaşır. Dalgalı saçların en belirgin özelliği kuru olmasıdır. Bundan dolayı dalgalı saç bakımında nemlendirici özeliği olan şampuanlara ve saç kremlerine ihtiyaç vardır.

Saç Bakımı İpuçları
>> Saçınızı asala ihmal etmeyin. Saç sağlığını yitirecek zamana kadar bakımsız bırakmayın. Özellikle boyalı saçlar güneşten uzak durmalılar.

>> Saç tipinize göre imal edilmiş ürünler kullanın.

>> Saçları sert havlu ile kurulamak dalgalı olan saçınızı kıvırcıklaştırabilir.

Kalın ve Sert Saç Bakımı
Aslına bakarsanız bakımı en kolay saç tipidir. Ancak sürekli olarak bakım yapmak gerekir. Çok kısa kesmeyin. Kısa kesildiği zaman saçlar dikleşir. Görüntü olarak hoş durmaz.

13 Mayıs 2013 Pazartesi

Saglıklı Ve Guzel Saclar

Saglıklı-Guzel-Saclar
Her kim olursa olsun sağlıklı ve güzel saçlar hem imaj hem de kendine güven açısından çok önemli. Zaman zaman zaman saç işte diyip geçiştirilen durumlar aslında daha sonradan saçlar için kötü sonuçlar doğurabiliyor.

Sağlıklı ve güzel saçlar için özellikle mevsim dönümlerinde ve mevsimin koşullarına göre sert geçen dönemlerde daha bir fazla özen gösterilmeli.

Öncelikle saçlarınızın kökünden beslendiği unutmayın. Dışarıdan uygulanan ürünler saçlarınıza sağlık getirmez. Saçlar için gerekli olan vitamin ve mineraller ancak kan yolu ile saç köklerini besleyebilir.

Demir, çinko, vitamin B12, folik asit ve biotinden zengin beslenmek saç sağlığı için gereklidir. (Kırmızı et, yumurta beyazı, kurubaklagiller…)

Dengeli ve düzenli beslenmek, sebze ve meyve gibi antioksidan yiyecekleri gerektiği kadar tüketmek, düzenli uyku ve stresten uzak durmak saç sağlığı için önemlidir. Dermatoloji uzmanına danışmadan saç sağlığı için önerilen ilaçların kullanılması doğru değildir.

Saç boyası ve jöle saçları yıpratır
Saç boyası, renk açıcılar, jöle, köpük, sprey gibi kozmetik ürünlerin bilinçsiz kullanımı saçlara zarar verebilir. Saç şekillendirici ürünler sık kullanımda ve saçtan temizlenmediğinde saçta kalıntı oluşturarak saç tellerinde zayıflama ve kırılmalara neden olabilirler.

Her gün yıkamak saça zarar verir
Saçlar gün aşırı ve ılık su ile yıkanmalıdır. Ayrıca ikisi bir arada ürünler yerine şampuan ve saç kreminin ayrı ayrı uygulanması daha doğru olacaktır. Saç kreminin saç uçlarına sürülmesi yeterlidir.

Sıcak fön kullanmayın
Saçların kaba ve sert bir biçimde taranması saçları yıpratabilir. Eğer kuru ve zor taranan saçlara sahipseniz durulanmayan bakım ürünlerini kullanarak saçlarınızı koruyabilirsiniz. Ayrıca saçlar kurutulurken ve şekillendirirken çok sıcak uygulamalardan kaçınılmalıdır.

Saçınızı sıkı toplamayın
Özellikle alın bölgesinde bant şeklinde görülen saç dökülmelerinin en sık sebebi sıkı toplanmış saçlardır. Bu tarz uygulamalar, zaman içerisinde kıl köklerinin zarar görmesine ve saç kayıplarına neden olabilir.

12 Mayıs 2013 Pazar

Tırnak Bakımının Puf Noktaları

tirnak-bakimi
Tırnaklarımız hem görsel hem de sağlık açısından bakımlı olmak zorunda. Örneğin şeytan tırnağı diyip geçmemek gerek. Zira buradan alınabilecek bir mikrop hayatımızı ciddi oranda tehlikeye sokabilir. Manikür veya pedikür yapılacak veya yaptırılacak ise sağlık kurallarına uygun şartlarda yapılmalı. Bu yazımızda sizlere tırnak bakımının püf noktaları üstünde duracağız.

Tırnak bakımı nasıl yapılmalı?
Parmak uçlarını darbelerden korumak, küçük cisimleri tutmak gibi önemli görevleri olan tırnakların güzel ve bakımlı olması, kişinin kendine güvenini artırır. Sağlıklı tırnaklar sert, düzgün yüzeyli, ten rengine yakın renkte ve esnektir. Böyle tırnaklara sahip olmak için her hafta düzenli bakım yapmalısınız. 4-6 haftada bir de profesyonel bakım yaptırmanız iyi olur. Profesyonel bakım için kendi manikür aletlerinizi götürün, manikür suyunun size özel olmasına ve aletlerin sterilizasyon makinesinde bekletildiğine de dikkat edin.

– Tırnaklarınızı her biri aynı boyutta olacak şekilde düzgünce kesin. Çok derine girmeyin, aksi takdirde enfeksiyon ve batıklar oluşabilir.

– Tırnağa, törpüleme işlemini hep aynı yöne doğru yaparak şekil verin.

– Tırnak etlerini yumuşatmak için ellerinizi suda bekletip, yumuşayan tırnak etlerini makasla kesebilir ya da tahta çubukla geriye doğru itebilirsiniz.

– Renkli ojeyi alta koruyucu ve besleyici bir oje sürdükten sonra uygulayın.

Tırnak bakımında nelere dikkat edilmeli?
Sağlıklı, güçlü görünümlü tırnaklara sahip olmak için iş yaparken mutlaka eldiven kullanın. Suda, deterjanlı suda, tozlu ortamda korumasız kalmamalarına dikkat edin. Kaliteli bir el kremi kullanın. Tırnak masajını kökten uçlara doğru yapın; unutmayın ki el ve tırnak sağlığı açısından masaj çok önemlidir.

10 Mayıs 2013 Cuma

Maden Suyu ile Güzellik

Maden-Suyu-Ile-Gelen-Cilt-Guzellik
Doktorların tavsiyesi; cilt bakımı ve güzellik için maden suyu çok etkili doğal bir araç. Cilt bakımı ve güzelliğine eğer sizde önem veriyorsanız maden suyu ile güzellik fikrinden vazgeçmemelisiniz. Bilimsel araştırmalar gösteriyor ki, düzenli maden suyu içen kadınların cilt yapıları içmeyenlere oranla çok daha güzel ve pürüzsüz.

Mademki amaç sağlıklı ve güzel bir hayat sürmek, o zaman maden suyu ile güzelleşmeyi ihmal etmeyin. Elbette ki pürüzsüz bir cilt yapısına sahip olmak için sadece maden suyu içmek yeterli değil. Ancak pürüzsüz bir cilt için önemli bir retken.

Uzmanlara göre; maden suyu, cilt güzelliğine önem veren bayanlar için son derece önemli bir kaynak. Yapılan araştırmalara göre; maden suyu, kadınlar için mükemmel bir güzellik ve sağlık kaynağı. Özellikle pürüzsüz bir cilt hayali kuran bayanlara, bol bol maden suyu içmeleri tavsiye ediliyor.

Şimdi gelin düzenli maden suyu içmenin güzellik için faydalarını birlikte inceleyelim.

Selilütten şikayetçi olanlar maden suyu içmeli
Maden suyu, özellikle osteoporoz hastalığının önlenmesinde ve tedavisinde önemli rol oynuyor. Doktorlar, mineralli suyun çok büyük yararları olduğunu söylüyor. “Maden suyu, özellikle sindirim fonksiyonları üzerinde olumlu etki yaratıyor. Kemik erimesini ve çocuk ile yetişkinlerde diş çürümesini önleyen maden suyu, sporla kaybedilen mineralleri vücuda geri döndürüyor.

Prostat ve meme kanserine iyi geliyor
Kalbe bağlı ölüm olayları, prostat ve meme kanserine karşı büyük bir güç” diyor. Maden sularından kalsiyum ve magnezyumun emiliminin daha fazla olduğunu da ifade eden Prof. Dr. Karagülle, şunları kaydetti: “Türkiye’de böyle bir doğal zenginlik kaynağımız var.

Yüzde 99′u boşa akıyor
Avrupa’da kişi başına yıllık maden suyu tüketimi 75-100 litre iken, ülkemizde ise bu miktar sadece 3 litre. Bu nedenle, ülkemizde 225 kaynaktan çıkan 63 milyon litre doğal mineralli suyun sadece yüzde 1′i şişelenebiliyor, yüzde 99′u ise boş yere akıp gidiyor, değerlendirilmiyor.

İşte maden suyunun diğer faydaları:
* Sindirim sistemine olumlu etkisi var.
* Vücuttaki gereksiz tuzu yok eder.
* Selülit oluşmasını engeller.
* Normal su vücutta 6 saat kalırken, maden suyu saatte atılır.
* Kalori içermediği için, tüm zayıflama programlarının vazgeçilmez bir parçasıdır.
* Flüor içerdiği için, özellikle çocukların diş çürümelerini engeller.
* Hamileler ve emziren anneler için, özellikle tavsiye ediliyor.