21 Ağustos 2014 Perşembe

El Ve Ayak Bakımı İçin Evde Yapılabilecek Öneriler

Ayak-Agrilarinin-Nedenleri
Kışın soğukla, yazın da sıcakla her an temas halinde olan eller ve tırnaklar, yaşınızı, yüzünüzden daha çabuk ele veriyor. Bunun yanı sıra, sürekli yapılan diyet kürleri de vücuttaki albümin ve mineralleri yok ederek, tırnaklarınızın kolayca kırılmasına ve yumuşamasına sebep oluyor. Ellerin ve tırnakların ültraviyole ışınlarına ve serbest radikallere karşı dayanıklı olmaları için bakımlarına özen gösterilmesi gerekiyor. Yazın sık sık giyilen sandaletlerin içinde bakımlı ve sağlıklı ayaklara sahip olmak için, pediküre de ayrı bir önem verilmeli. Normal şartlarda dört hafta boyunca yeterli olan pedikür, yazın en fazla üç haftada bir yapılmalı.

Uzmanlar, manikür yapmanın en iyi zamanının, alınacak uzun ve ılık bir duş sonrası olduğunu bildiriyor. Tırnak etlerinin yumuşaması ve manikürden iyi bir sonuç alabilmek için, ellerin sabunlu suda bir müddet bekletilmesi gerektiğini belirten uzmanların diğer önerileri ise şöyle:

"Ojenizi temizledikten sonra yumuşaklık ve parlaklık kazanmaları için, tırnaklarınızı limonla ovun. Tırnak etlerinizi kesmek yerine, tırnak çubuğu ile dibe doğru itin ve temizleyin. Yumuşak ve sterilize edilmiş bir törpü ile tırnaklarınızı düzeltin. Ellerinize nemlendirici sürmeyi unutmayın. Ellerinizi son kez ılık suda duruladıktan sonra tekrar nemlendirici sürün. Tırnaklarınıza önce sertleştirici sürün. Böylece tırnaklarınız hem güçlenecek hem de kalıcı parlaklık kazanmış olacak. Ojenizi sürdükten sonra, çabuk kurumasını istiyorsanız, ellerinizi buzlu suda bir müddet bekletin. Tırnaklarınızı ve ojenizin rengini korumak için, bir kat da tırnak koruyucusu sürebilirsiniz."

Şımarık ayaklar
Uzmanlar, yazın sık sık giyilen sandaletlerin içinde bakımlı ve sağlıklı ayaklara sahip olmak için, pediküre ayrı bir önem verilmesi gerektiğini de kaydediyor. Normal şartlarda dört hafta boyunca yeterli olan pedikürün, yazın en fazla üç haftada bir yapılmasını öneren uzmanlar, ojeleri iyice temizledikten sonra ayakların sabunlu ve limonlu suyun içinde yaklaşık 10 dakika kadar bekletilmesi gerektiğini vurguluyor.

Uzmanlar, deniz, kumsal gibi faktörlerden ayakların mikrop kapıp enfeksiyonlara maruz kalmaması için, tırnakların etlerin dibinden kesilmemesi gerektiğini hatırlatarak şu önerilerde bulunuyor:

"Tırnaklarınızı yuvarlak değil, düz kesmeye dikkat edin. Çabuk uzamaması için etlerinizi kesinlikle kesmeyin. Ayaklarınıza ponza taşı ile masaj yapın. Ağrıyan ve şişen ayak bileklerinizi, ılık suda dinlendirin. Kan dolaşımını düzene sokmak için ise ayak masajınızı ayaklardan dizlerinize doğru yapın. Ayaklarınızı suda bir müddet bekletin ve havluyla nemini alın. Daha sonra da dilediğiniz renkte bir oje sürün. Pedikürünüz bittikten sonra, ayaklarınıza bakım kremi sürün ve sprey sıkın."

Uzmanlar, çok yürüyen kişilerin ayaklarını mutlaka dinlendirmesi gerektiğini de ifade ederek, bunun için yapılacak işlemin çok basit olduğunu anlatıyor:

"Orta boy bir leğenin içine sıcak su doldurun, içine antiseptik veya deniz tuzu katarak erimesini bekleyin. Ayaklarınızı 15 dakika boyunca bu suyun içinde dinlendirin. Daha sonra ayaklarınızı sudan çıkarın, iyice kurulayın ve yorgunluk alıcı bir jel veya krem ile bir süre masaj yapın."

El ve ayak bakımınız ve için evde yapabileceğiniz, basit, kısa süreli ve etkili öneriler...
* Gece yatmadan önce ellerinizi bir kabın içine koyduğunuz zeytinyağına batırın. Yaklaşık 10 dakika kadar tutun. Çıkarın, kurulayın ve pamuklu bir eldiven giyerek yatın, sabah kalktığınızda yumuşacık olduğunu göreceksiniz.
* Bir kabın içine bir miktar susam yağı koyun ve bir limonun yarısını sıkın. İyice karıştırdıktan sonra tırnaklarınıza sürün, beslendiklerini, güçlendiklerinigöreceksiniz.
* Ilık suyun içine nane yapı, susam yağı ve bir miktar pudra dökün. Ayaklarınızı, bacaklarınızı bu karışımla ovun. Kuru ciltler için harika bir karışım.

20 Ağustos 2014 Çarşamba

Yağlı ciltlere yumurta sarısı

yagli-ciltler
Suna Dumankaya cildin yağ dengesini düzenlemek isteyenler için özel bir karışım tarifi veriyor.

İşte yağlı ciltlere özel doğal formül:

Malzemeler:

1 çorba kaşığı süzme yoğurt
1 yumurtanın sarısı
1 tatlı kaşığı domates suyu
1 tatlı kaşığı krema
1 tatlı kaşığı bal

Nasıl uygulanır
Malzemelerin tümünü karıştırın. Bu karışımı temizken cildinize sürüp 10 dakika bekletin. Cildiniz karışımı emince uygulamayı tekrarlayın. Bu kez 30 dakika bu şekilde kalın. Ardından da karışımı ovarak çıkarın.

Bu formülü haftada 2 kez uygularsanız cildinizin yağ dengesi düzelecektir.

Selülite Son Vermenin 5 Basit Yolu

lpg_ile_selulit_tedavisi
Kadınlar dikkat ! Selülit kabus olmaktan çıkıyor. İşte 5 yöntem...
Aslında kışın zorlu bir mevsim olduğu düşünülür. Doğrudur da… Peki yaz, bahar ayları ne kadar zorlar insanı? Herkes kendince bir yanıt verebilir bu soruya elbette.

Ancak, biz 'zorlar' diyenlerin sesine kulak verelim. Evet, erkekler çok farkında olmasa da bazen yaz-bahar ayları da bir hayli zorlu başlar kadınlar için. Bir pantolon bir kazak, uzun etekler ve mus çoraplarla kolayca geçiştirebildiğimiz kış aylarının rahatlığı gerilerde kalır. Minisi, bikinisi, mayosu vardır artık, insan neresini saklayacağını şaşırır… Evet, deniz mevsimi başladı mı, çaresizdir kadınlar, kaçarı göçeri yoktur. Bikinilerimizle birlikte aynanın karşısına geçip şöyle arkadan, arkadan selülit kontrolü yaparken buluruz kendimizi. Kışın 'portakal ağacı' gelip yerleşmiştir pürüzsüz tenimize…

Anneannelerimizde var mıydı bilinmez, ama selülit son yıllarda o kadar çok adından söz ettirdi ki, onu tanımamak ya da ondan korkmamak mümkün değil. Yaz aylarına doğru yaklaştıkça kadınları daha çok korkutmaya başlayan, varlığını portakal kabuğu görüntüsüyle ortaya çıkaran selülit, modern çağın bir sonucu olarak kabul ediliyor. Hareketsiz bir yaşam ve fast food gibi alışkanlıklarla başlayan, yağlı yiyecekler, asitli içeceklerle tırmanan selülit oluşumu, bir estetik sorunu gibi görünse de aslında bir 'sağlık sorunu' diyor hekimler…

Baldırların arkası görünmüyor sanmayın!
Tıp dilinde 'hidrolipodistrofi' denilen selülit, derinin alt tabakasındaki yağ dokusunun, bağ dokuları arasında sıkışmasıyla ortaya çıkıyor. Bu da yağların, özellikle kalça ve üst bacak bölgesinde düzensiz ve biçimsiz toplanmasına neden oluyor ve ortaya görmek istemediğiniz kötü görüntüler çıkıyor. Portakal kabuğu görünümünde sadece yağ hücrelerinin suçu yok, aynı zamanda hızlı kilo kaybı ve zayıf bir bağ dokusu da selülit oluşumuna neden oluyor.

Genç-yaşlı, şişman-zayıf ayırdetmeden kadınların yüzde 80'ini yoklayan selülitin yerleşim alanları çok tipik. Uyluğun üst, dizin ve bileğin iç kısımları, kaba et ve baldırların arkası, üst bacaklar ve üst kollar gibi. Selülite zemin hazırlayan çok fazla faktör var. Ancak en çok üzerinde durulanlar, genetik yatkınlık, hormonların etkisi, dolaşım bozukluğu, beslenme alışkanlıkları ve hareketsiz yaşam.

Tedavide krem ve masaj
Selülitin yok edilmesinde krem ve masaj en etkili yöntemler arasında yer alıyor. Kullanacağınız antiselülit kremlerin yanı sıra evde kendi kendinize yapacağınız masajlarla selülite savaş açabilirsiniz. Uzmanlar kontrolünde yaptıracağınız tıbbi masajlar da selülit tedavisinde etkili sonuçlar veriyor.

Kremler: Evde kullanabileceğiniz anti selülit kremler, deriye hemen nüfuz ederek, doğrudan yağ hücrelerini etkiliyor. Bu kremler selülitlerinizi tamamen yok etmese de azalmasını sağlıyor. Antiselülit kremler sayesinde hem pürüzsüz bir cilde sahip olabilirsiniz, hem de yeni selülitlerin oluşmasını önleyebilirsiniz.

Evde masaj:
Kremlerin yanı sıra evde rahatlıkla yapabileceğiniz masajlarla da selilütle mücadele edebilirsiniz. Masaja kalçalarınızdan başlayın ve ellerinizle aşağıya ve yukarıya doğru daireler çizin. Daha sonra derinizi sıkıştırmadan baş ve işaret parmaklarınızın arasına alın ve yoğurur gibi masaj yapın ve bu arada dizlerin iç tarafını unutmayın.

Tıbbi masajlar: Selülit tedavisinin en önemli ayaklarından biri de tıbbi masajlar. Çünkü masaj kan ve lenf dolaşımını harekete geçirir ve dokuların taze oksijen ile dolmasını sağlar. Uzmanlar kontrolünde yaptırabileceğiniz bu tedavinin yaygın olarak kullanılan iki yöntemi var:

Dolaşım masajları: Kan ve lenfatik dolaşıma yönelik. Bu masaj deri altı kan dolaşımını aktive ederek, dokularınızın canlanmasını sağlıyor.

Lenfatik drenaj masajları: Özellikle lenf dolaşımı üzerinde etkili oluyor. Bu masajın hem elle hem de aletle uygulanan şekilleri var. Her iki masaj sonunda da hücrelere bolca oksijen gidiyor ve toksinlerinizin vücuttan atılmasını kolaylaştırıyor.

Selülite dur demek için
Kadına özgü bu estetik problemde en büyük nedenlerden biri hormon ve kalıtımsa, üçüncü neden yanlış beslenme ve fazla kilolar. "Fazla kiloyu vermeden selülitle savaşmak boş bir çabadır" diyen Dr. Muzaffer Kuşhan, beslenme yanlışlarıyla tırmanışa geçen selülitle mücadelenin yollarını gösterdi.

Günde en az 1.5-2 litre sıvı alınmalıdır. En sağlıklı içecekler; su, soda, ıhlamur, ada çayı, sarı çay gibi doğal ot çayları, sıkma taze meyve suları, sıkma taze sebze suları, ayran.

Şişede, kutuda satılan kola ve meyve suyu gibi konserve edilmiş içecekler, siyah çay, kahve çok az içilmelidir. En iyisi içmemek.

Turşu suyu, sirke, şalgam suyu gibi tuzlu içecekler (tuzlu ayran dahil) asla içilmemelidir.

Hamur işi tatlılar, tuzlular, çikolata, gofret, kakaolu fındıklı tatlılar, bisküviler yenmemeli. Tatlı ihtiyacı az miktarda dondurma veya sütlü tatlılarla giderilmeli.

Yağlı etler, yağlı tuzlu şarküteri (sucuk, pastırma, jambon, sosis vs.) kebaplar, turşular yenmemeli.

Konserve edilmiş ve salamura yapılmış yiyeceklerden uzak durmalı.

Yağ tüketimi azaltılmalı yani günde 60 gramdan fazla yağ alınmamalı ve bitkisel sıvı yağlar tercih edilmelidir.

Beslenme şekli olarak lakto-vejetaryen beslenme felsefesi benimsenmelidir.

Protein kaynağı olarak, süt, yoğurt, peynir fazla alınmamak şartıyla yumurta yenmeli.

Et olarak daha ziyade yağsız tavuk-hindi, balık ve deniz ürünleri tercih edilmeli.

Her yemekten önce çok az yağlı dolu dolu her çeşit salata tercih edilmeli.

Etlerin yanında haşlanmış sebze, ayrıca haftada 5 gün sebze ağırlıklı beslenmeli. Sebzeler, az etli, tavuklu pişirilebilir ve az sıvı yağ konulabilir.

Yürüyün, bisiklete binin, yüzün, dans edin ve sakın kambur oturmayın!

Dik Oturun
Sürekli yüksek topuklu ayakkabılar giyinmek, yanlış yürümek ya da kambur oturmak, selülitin oluşma nedenleri arasında. Bu gibi durumlar, toplardamarlarda ve lenf damarlarında kanın geriye doğru akışını olumsuz yönde etkiler. Özellikle, yanlış oturma şeklinde iç organların sıkışmasına neden olur. Böylelikle, zehirli maddeler vücuttan çabuk çıkamaz ve atık maddeler dokularda toplanır. Selülit sorununuz olsun istemiyorsanız, dik oturmayı kesinlikle ihmal etmeyin.

Yürümeyi Unutmayın
Selüliti engellemek için dik oturmak yetmiyor. Aynı zamanda bol bol yürüyüş yapmanız gerekiyor. Çünkü tempolu bir yürüyüş kalça bölgelerindeki kan akışını hızlandırarak, selülitli görünümün azalmasını sağlıyor. Yürüyüş aynı zamanda kalçada biriken yağları eriterek, cildin pürüzsüz bir görünüme kavuşmasına yardımcı oluyor.

Güneşte Kalmayın
Fazla güneşte kalmak selüliti artırıyor. Saat 10.00 ila 14.00 arasında güneşlenmeyin. Güneşten koruma etkisi 15'ten yüksek koruyucular kullanın. Güneşlenmek yerine bronzlaştırıcı kremlerden de yararlanabilirsiniz. Daha koyu bir cilt selülitin görünümünü maskeleyebilir.

Dans Edin
Selüliti azaltabilecek en iyi yol egzersiz yapmaktır. Özellikle haftada en az üç kez 35 dakika sürecek aerobik aktivite yapın. Yürüyün, bisiklete binin, yüzün, dans edin. Daha uzun ve daha sık aerobik aktivitelerinin daha az selülit demek olduğunu hep hatırlayın. Aerobik çalışmalar iyi ve planlı yapıldığında gergin ve formda tutar, kilo verdirir, cilt ve cilt altı yağları uzaklaştırır, genç, gergin ve düzgün bir cilt görünümü sağlar.

Dr. Kuşhan'ın selülitten kurtulma diyeti
KAHVALTI (Her gün aynı)
2 dilim kepek ekmeği, u 2 dilim az yağlı tuzsuz peynir u Domates, salatalık u Taze sıkma sulandırılmış domates, portakal ya da greyfurt suyu, ıhlamur, adaçayı veya sarı çay. u Az miktarda suni tatlandırıcı kullanabilirsiniz. PAZARTESİ
Öğle: 200 gr. yoğurt, 250 gr. meyve
Akşam: 100 gr. tavuk ızgara (yağsız), bol yeşil salata (az zeytinyağlı, limonlu).

SALI
Öğle: 200 gr. yoğurt. 250 gr. meyve.
Akşam: 100 gr. yağsız tavuk veya dana eti ile hazırlanmış taze fasulye (250 gr.). Az sıvı yağla pişirilecek. Salata sınırsız (limonlu ve az zeytinyağlı).

ÇARŞAMBA
Öğle: Yarım kilo meyve.
Akşam: 100 gr. yağsız tavuk eti veya dana kıymalı semizotu (250 gr.). Az sıvı yağla pişirilecek. Çoban salata (limonlu, az zeytinyağlı).

PERŞEMBE
Öğle: Yarım kilo meyve.
Akşam: 100 gr. yağsız tavuk veya dana etli türlü. Az savı yağla pişirilecek. Karışık salata (limonlu, az zeytinyağlı).

CUMA
Öğle: 4 ceviz içi, 100 gr. tuzsuz çökelekli (lor), sınırsız karışık salata (limonlu). Ceviz veya çökelek yerine yağsız ton balığı da olabilir.
Akşam: Tavuk veya balık ızgara, karışık salata (limon ve az zeytinyağı ile).

CUMARTESİ
Öğle: 4 ceviz içi ve az yağlı tuzsuz lor peynirli karışık salata (limon ve 1 kaşık zeytinyağı ile hazırlanacak).
Akşam: Tavuk veya balık ızgara, karışık salata (limon ve 1 kaşık zeytinyağı ile hazırlanacak). İsteğe bağlı olarak 2 kadeh tatlı olmayan şarap.
PAZAR
Öğle: 50 gr. tuzsuz beyaz peynir, 150 gr. mantar veya 2 yumurtadan hazırlanmış omlet, yanında bol miktarda karışık salata.
Akşam: Çiğ domatesli biberli, kepekli makarnadan salata, üzerine yoğurt. (Makarna haşlanmadan önce bir su bardağı olacak).

Hürriyet
Muzaffer Kuşhan'la Diyet Dergisi

19 Ağustos 2014 Salı

Vücudunuzu vazelinle güzelleştirin

Vucut-Guzelligi1
Vücudunuzda vazelinin etkili bakımını rahatlıkla uygulayabileceğiniz 5 bölge...

Tırnaklarınız için manikür
Bakımlı tırnaklara sahip olmak istiyorsanız her tırnağınız için mercimek tanesi büyüklüğünde vazelin uygulayın. Böylece tırnaklarınızın mat yüzeyi eski parlaklığına kavuşurken, tırnak etleriniz ihtiyaç duyduğu neme sahip olacak.

Sert noktaları yumuşatıyor
Vücudunuzun çatlayarak ve kuruyarak sertleşmiş noktalarına, dudaklarınıza, topuklarınıza, dirseklerinize ve dizlerinize uygulayacağınız vazelin cildinizi besleyerek, arzu ettiğiniz yumuşaklığı size sağlayacak.

Etkili makyaj temizleme
Suya dayanıklı rimellerinizi, ağır göz makyajlarınızı rahatlıkla çıkarmanın en rahat ve etkili yolu pamuğun üzerine sürülmüş bir miktar vazelin, haberiniz olsun.

Düzgün kaşlar için

Eğer kaşlarınız dağınık görünüyorsa, üzerlerine biraz vazelin sürün ve bir kaş fırçası yardımı ile tarayın. Bu kaşlarınızın düzgün durmasını sağlayacak.

Çatlamış saç uçları
Bakımını biraz ihmal ettiğiniz saç uçlarınız için vazelin size yardım ediyor. Parmak uçlarınıza bir miktar vazelin alın ve çatlamış saç uçlarınıza uygulayın. Bu şekilde saç uçlarınız daha düzgün duracak ve elektriklenmeyi önlemiş olacaksınız.

18 Ağustos 2014 Pazartesi

Daha büyük göğüsler için doğal yöntemler

dogal-gogus-buyutme
Göğüs ölçülerinin kadın psikolojisini etkilediği bir gerçek. Güzellik için büyük göğüsler zorunluluk değil ancak yine de sahip olmak istiyorsanız bıçak altına yatmadan bu mümkün. Doğada her şeyin bir çaresi var, ameliyat masasına yatmadan göğüs büyütmenin de.

İşte doğal yollarla göğüs büyütme yöntemleri:
* Portakal yağını göğüs bölgenize masaj yaparak uygulayın. Cildinizi sıkılaştıracaktır.
* Mersin yağı adale büyütücü bir etkiye sahiptir. Masaj yaparak uyguladığınızda göğüslerde sertleşme ve büyüme sağlar.

Göğüs büyütmek için özel tarif:
* Tarifini vereceğimiz bu karışımı günde 1 bardak içmerek, göğüslerinizde büyüme ve sertleşme gözlemleyebilirsiniz.
* Yarım litre suyun içinde 200 – 250 tane çemen otu filizi, anason, fesleğen, dereotu ve rezeneyi kaynatın ve soğutun. Soğuduktan sonra her gün 1 bardak için ve bunu göğüslerinizde değişim fark edilinceye kadar devam ettirin.

17 Ağustos 2014 Pazar

Gebelikte Vücut Bakımı

gebelik
Kadın vücudu gebelik sırasında diğer zamanlardan daha fazla bakım ister. Bu dönemde bedeninize gösterdiğiniz ilgi hem sağlıklı bir hamilelik dönemi geçirmenizi hem de doğum sonrasında vücudunuzun eski haline kolayca dönmesini sağlar. Bu yüzden hamilelik döneminde vücut temizliğinize ve bakımınıza gerekli ilgiyi göstermelisiniz.

Gebelikte Vücut Bakımı
Gebelik sırasında günlük yıkanma alışkanlık haline getirilmelidir. Çünkü bu dönemde ter bezleri normalden aşırı bir çalışma gösterir.
Yıkanırken kullandığınız su 37-38 derece olmalıdır. Aşırı sıcak su sağlığınız açısından zararlıdır. Ayrıca banyo süresinin 15 dakikadan fazla olmamasına dikkat etmelisiniz. Aksi takdirde kanama geçirme riskiniz artacaktır.
Banyo yaparken kapınızı hiçbir zaman kilitlemeyin. Hatta evde kimse olmadığı zamanlarda banyo yapmamaya özen gösterin.

Göğüslerin bakımı
Hamilelik döneminde en çok dikkat ve özen gösterilmesi gereken yer göğüslerdir. Bu dönemde şişen göğüslerde çatlak oluşmaması için ılık bir duştan sonra nemlendirici kremlerle göğüslere masaj yapılmalıdır. Aksi halde göğüslerde çirkin bir görüntü oluşturan çatlaklar oluşabilir.
Göğüs sarkmalarını engellemek için göğüsler günde iki defa soğuk suyla yıkanmalıdır.

Kalça ve göbek bakımı
Karın çizgisinin yerleşip iz bırakmasını en aza indirmek ve kalçalara gerekli özeni göstermek için bu bölgeler badem yağıyla her gün ovulmalıdır.

Cilt bakımı

Cildin sağlıklı bir şekilde nefes alması hamilelik döneminde her zaman olduğundan daha önemlidir. Bu yüzden bu dönemde yatmadan önce makyajınızı mutlaka temizlemeli, yüzünüze ve ellerinize besleyici krem sürmelisiniz.

Saç bakımı
Gebelik döneminde saçlara istenilen şekli vermek her zamankinden daha zor olabilir. Saçlar parlaklıklarını, canlılıklarını yitirirler. Saçların sık sık yıkanması ve saç tipine uygun bakım yapılması bu sorunu büyük ölçüde giderecektir.

El ve ayak bakımı
El ve ayak tırnakları gebelik sırasında donuk bir renk alır ve kolayca kırılır. Tırnakların katmanlarının ayrılmaması için güçlendiricili parlatıcılardan kullanabilirsiniz.
Tırnaklarınızı üç günde bir havalandırmalısınız. Çünkü bu dönemde oje sürmek tırnağın kurumasına neden olur.

Ağız bakımı
Hamile kadınların tükürüklerinde bulunan ve diş minelerini etkileyen maddeler, bu dönemde diş çürümelerine sebep olur. Ayrıca dişlerin sağlamlığında rol oynayan fluor maddesi de yeterince sağlanamaz. Bu nedenle hamilelik döneminde hiçbir ağrı duyulmasa bile diş doktoruna düzenli olarak görünülmelidir.
Arada sırada dişleri bir antiseptikle çalkalamak da mikropların dişlerde yuvalanmasını önleyecektir

16 Ağustos 2014 Cumartesi

Doğanın verdikleriyle gelen doğal güzellik

hint-yagi-guzellik
Bazen içinde dayanıklı olsun diye kimyevi bir katkı maddesinin bulunduğu doğal olmayan bir krem sizi güzelleştirecek sanırken, tam tersi olabilir. O yüzden her zamanki gibi diyoruz ki, doğal olandan şaşmayın.

Bitkilerin güzellikte ve zayıflamada genel olarak neye iyi geldiği konusunda bilgilerimizi insanlarla paylaşıyoruz. Ama medyaya bir bakıyorsunuz konular çok kısıtlı ve bilinen şeyler. Örneğin, yıllardır kadınlara salatalık dilimlerinin iyi geldiği anlatılır. Oysa sadece bunlarla sınırlı değil. Siz rendelenmiş bir patatesin cilde ne kadar iyi geldiğini biliyor musunuz? Ya yeşil yapraklı bitkilerin cilde sağladıklarını? Cilt kuruluğunda ve kırışıklıklarda ne gibi yararlar sağladıklarını? Bunlar gibi çok sayıda önemli doğal bilgiyi sizlere paylaşacağız. Bu bilgiler yeşil örtünün içinde saklı hazine gibi. Böğürtlen ve ahududu gibi orman bitkileri sadece gerginlik sağlamak ve pürüzsüz bir teni oluşturmak için değil, sivilceler için de olumlu sonuçlar sağlar.

Manavda satılan sebze ve meyvelerin de cilt için harikalar yaratacağını unutmayın. Bazı meyvelerin cilde etkili olmasının nedeni içindeki meyve asidi. Asitler gençleştirici özelliği nedeni ile kozmetikte bazı kremlerin içeriğinde de yer alır. Doğadaki bitkilerin bazılarında ise zayıflatıcı güç vardır. Peki süte ne demeli? Her gün bir kez yağı alınmış süt ile yüzünüzü sildiğiniz zaman sonucu bir süre sonra siz de göreceksiniz. Bu yöntemler sadece günümüzde değil, yüzlerce yıl öncesinde de kullanılmış.

Maydanoz
Bir bahçeden maydanozu kökleri ile birlikte alın. Üç-dört kök maydanozun köklerini yaprakları ile birlikte beş dakika 1 bardak suda (çeşme suyu değil hazır aldığınız içme suyu ile) kaynatın ve soğumaya bırakın. İçine çeyrek limonun suyunu sıkın. Cildiniz için güzel bir besleyici... Elde ettiğiniz suyla günde iki kez (sabah akşam) cildinizi bir pamuk yardımıyla silin.

Elma
Elma maskesini sakın ihmal etmeyin. Deriye çok yararlı. En önemli özelliği hem normal hem de kuru ciltlere iyi gelmesi. Bir orta boy elmayı rendeleyin. Bir kaşık bal koyun. Bu maskeyi on dakika sonra yüzünüze sürün. Elmayı sütte de pişirebilir, sadece (soğuduktan sonra) sütlü lapa haline gelen haliyle de sürebilirsiniz.

Kabak
Bir adet kabağı soymadan pişirin. Soğuduktan sonra alın ve içine 1 tatlı kaşığı zeytin yağı katın. Bu karışımı ezin ve yüzünüze sürün. 20 dakika sonra cildinizi ılık su ile temizleyin. Canlı bir cilt elde edeceksiniz.

Zencefil
Yağlı ciltler için: 1 çay bardağı zeytinyağı içine bir çay kaşığı zencefil ilave edin. İki saat bekletin. Yüzünüze parmağınızla bu sıvıyı sürün. Gözlerinize ve göz altlarınıza sürmeyin. Bir saat sonra pamukla temizleyin. Ardından sabunlu su ile yıkayıp yağların gitmesini sağlayın. Uygulamadan sonra pırıl pırıl bir cilde sahip olacaksanız.

Patates
Patatesleri rendeleyin ve içine bir çay kaşığı zeytinyağı ekleyin. Yarım çay bardağı da pastorize olmayan süt ilave edin. Bu karışımı maske olarak yüzünüze sürün. Bunun en büyük özelliği yaz boyunca günlerce cildinizde yer eden kahverengi güneş lekelerini yok etmesi.

Bitkisel yağlar
Lavanta yağı, biberiye yağı ve gül yağı da kırışık ciltler çok fayda sağlıyor. Tabi yağların saflık derecesi ve katkısız olması da önemli.

Bezelye
Bebek gibi bir ten için bezelyeden yararlanın. Bezelyede B1 ve C vitaminlerinin haricinde protein, lif ve folik asit bulunuyor. Bir avuç tane bezelyeyi iyice ezin. İçine üzüm pekmezi katıp bulamaç yapın. Bir yumurtanın akını ekleyin. Bir iki damla zeytinyağı bir tutam yulaf unu ile birlikte yine karıştırın. Bu maske cildi besler, canlandırır.

Yorgun Cilt İçin Maske

ispanak-maskesi

Yorgunluk İçin Formül 1
Kullanılacak Malzemeler:
*1 şişe maden suyu
*1 adet limon
*3 yemek kaşığı bebe yağı

Yapılışı:
Maden suyunu temiz bir kava boşaltıp içine yarım limonu sıkın. Daha sonra içine bebe yağını ilave edin iyice karıştırın. Karışımı bir sprey şişeye boşaltın. Cildinize eşit bir şekilde püskürtmek suretiyle uygulayın. Bu formül aynı zamanda iyi bir makyaj altıdır.

Yorgunluk İçin Formül 2

Kullanılacak Malzemeler:
*1 şişe maden suyu
*Bir tutam dereotu

Yapılışı:
Bir tutam dereıtubu blenderdan geçirerek parçalayın. Sodayla karıştırın. Boş bir buz kalıbının içerisine bu karısımı boşaltın. Donduktan sonra kullanıma hazırdır. Her gün bir adet buz kalıbını üzünüzün her yerine eşit olarak gezdirin.
Cilde zindelik kazandıracaktır.

14 Ağustos 2014 Perşembe

Cilt Bakımında Doğrular ve Yanlışlar

gergin-cilt
Günümüz kadını için cilt bakımı vazgeçilmezler arasında yer alıyor. Ancak iş, öyle arkadaş tavsiyesiyle, etraftan duyduklarınızla olmuyor. İyisi mi siz yazımızı okuyup, bilgilerin doğrularını öğrenin. Vücuttaki en büyük organ cilt ve özellikle de kadınlar cilt bakımıyla son derece ilgili. Ancak bu konuda nelerin yapılması ve nelerin yapılmaması gerektiğine dair o kadar çok söylenti var ki, durumu açıklığa kavuşturalım istedik. Çoğu kadın, nasıl bir cilt bakımı uygulayacağı konusunda oldukça mantıklı fikirler öne sürse de, iş uygulamaya gelince, yapılanlar söylenenlerden farklı olabiliyor.

Yüzümü suyla yıkıyorum. Bu nedenle de toniğe ihtiyacım yok.

Yüzünüzü suyla yıkamanızda hiçbir problem yok. Hatta cildinizi bir sütle temizledikten sonra, yüzünüze bir su çarpmanızda da sakınca yok. Sorun, cildinizin yaklaşık 5.5 seviyesinde pH seviyesine sahip olması. Oysa bu oran suda, oturduğunuz bölgeye ve kullandığınız suyun sertliğine göre, 9.5 e kadar çıkabiliyor. Tonik ise, cildinizin asit seviyesini normale döndürüp, dengeyi sağladığından, su kullanarak bu dengeyi tekrar bozmuş oluyorsunuz. Piyasada satılan tonikleri daha dikkatli inceleyip kendinize uygun bir tanesini seçebilirsiniz.

Gece kremim, gündüz kremimden daha yoğun olmalı.
Bu kişisel seçeneğe bağlıdır. Bazı kadınlar gece kullandıkları ürünün, günlük olarak kullandıklarından daha ağır olmasını isterler ama aslında daha yoğun bir kreme ihtiyaç yoktur. Belki gündüz kullandığınız kremden daha farklı özelliğe sahip bir ürünü tercih edebilirsiniz, mesela sıkılaştırıcı, ya da yaşlanmayı geciktirici ürünler gibi. Ama bunları da hafif ürünlerden seçebilirsiniz. Hem böylece sanki yastığınız yüzünüze yapışacakmış gibi bir kalıt da bırakmaz.

Gündüz ve gece ürünlerim farklı olmalı.

Bu yanlış bir bilgidir. Eğer cilt probleminiz yoksa, tek yapmanız gereken bunu korumak için cilt bakımı yapmanız. Kullandığınız ürünleri de günde iki kez kullanabilirsiniz. Bazıları SPF içeren ürünleri gece kullanmak istemez ama aslında bunda problem yoktur. Diğer seçenek de SPF içermeyen bir nemlendirici kullanmak ve gündüzleri de güneşten koruyan bir ürünü de bunun üzerine sürmektir. Ama amaç az üründe çok iş başarmak, işinizi kolaylaştırmaksa, ikinci seçenek size fazla yardımcı olmayacaktır.

Gece cildime bir şey sürmezsem, cildim nefes alabilir.

Bu düşünce ağır gece kremi kullanmakla ilgi rivayete dayanır. Bazı cilt bakım uzmanlarına göre, gece cildinizi temizledikten sonra, başka bir ürün sürmezseniz, cildiniz kendi dengesini bulur. Bu noktada kendinizin nasıl hissettiği önemlidir. Cildinizi temizledikten sonra, yüzünüze bir şey sürmeniz gerektiğini hissediyorsanız, sürün. Aksi takdirde sürmeseniz de olur. Ancak şunu da unutmamak gerek ki, geceleri cildin kendini yenilemesi için uygun bir zamandır. Bu zamandan faydalanmak iyi olabilir.

Temizleyicim, göz makyajı temizlemekte de kullanılıyor. Bu nedenle ayrı bir ürün kullanmıyorum.

Eğer çok az makyaj yapıyor, ya da kullandığınız temizleyicinin makyajınızı nazikçe ve tamamen temizlediğini düşünüyorsanız, o zaman sorun yok. Bazı ürünlerin formülü, ayrıca bir göz makyajı temizleyicisi kullanımına gerek bırakmayacak şekilde hazırlanmıştır. Ama gözlerinizi tam anlamıyla temizlemek için onları iyice ovalamanız gerekiyorsa, o zaman ikinci bir ürüne ihtiyacınız var. Cilt esnek olduğunda, onu çekiştirip durduğunuzda, erken kırışıklıklara sebebiyet vermiş olursunuz.

Su, cildimi kurutuyor.
Cilt tipiniz ne olursa olsun, su aslında cilt için iyidir. Kaçınmanız gerekense, suyun cildinizde doğal olarak kurumasıdır. Bu olduğunda, su buharlaşır ve cildinizde bulunan doğal suyu da beraberinde götürür. Bu da cildinizin gerilmesine sebep olur. Yüzünüzü yıkayıp, kurular, uygun toniği kullanırsanız, sorun kalmaz.

Çok her zaman iyidir.

Cilt, bir üründen sadece belli miktarları kabul eder ve bunun fazlası buharlaşıp heba olur. Ürünün tamamı cilde nüfuz etse, gerekenden fazlasının gidebileceği bir yer yoktur. Bu da, gözeneklerin tıkanmasına ve birikimlere sebep olur. Bu nedenle ürünü az sürün. Fazlasına ihtiyacınız varsa ekleyebilirsiniz.

Göz kremi göz bölgesinin tamamına sürülmelidir.
Hiç de iyi bir fikir sayılmaz. Göz kremi, yüz kreminden çok farklıdır. Cildin içine nüfuz etmez, yüzeye yayılır. Sürdüğünğüz miktar, bir pirinç tanesinden fazla olmamalıdır. Üstelik de bu miktar, iki göz için birden kullanılan miktardır. Gündüz, sadece göz altına sürüp, gece de tüm göz çevresine sürün. Bunun nedeni, gün içerisinde göz kremini tüm göz çevresine uygulamak, farınızın yayılmasına ve ince bir çizgi halinde iz bırakmasına sebep olur. Eğer göz makyajı yapmadıysanız, o zaman tüm göz çevresine günde iki kez uygulayabilirsiniz. Ancak kullandığınız ürüne dikkat edin. Eğer tüm göz bölgesi için üretilmemiş ve test edilmemişse, şiş gözlerle uyanabilirsiniz.

Vazelin ve bebek yağı harika makyaj temizleyicilerdir.
Gerçek şu ki, oldukça etkilidirler ama onları kullanmak hiç de iyi bir fikir değildir. Petrol bazlı olduklarından suyla parçalanmazlar. Bu nedenle de göz üzerinde tabaka bırakırlar. Bu da göz makyajızın akmasına sebep olur. Bunun yerine yağlı bir göz makyaj temizleyicisi kullanın. Bunlar suyla çözüldüklerinden bu tür problemlere sebeiyet vermezler.

Vazelin ve bebek yağı harika nemlendiricilerdir.
Cevap gene hayır. Bu ürünler tuzak gibidir. Eğer cildiniz kurumaya meğilliyse, denize/havuza girmeden önce vazelin sürebilirsiniz, bu anlamda iyi bir bariyer görevi görür. Vazelin sizi sert rüzgarlardan ve soğuktan da korur ama kesinlikle nemlendiricinin üzerine sürülmelidir. Bebek yağı, bebeklerin nemli cildine sürülüp, bu nemi sabitlemek için üretilmiştir. Vazelin ya da bebek yağını nemlendirici yerine kullanırsanız, cildi bloke eder. Bunun sonucunda da cilt kendi lipitlerini ve nemini üretemez hale gelir.

13 Ağustos 2014 Çarşamba

Çikolatalı Cilt Bakımı

cikolatali-cilt-bakimi-nasil-yapilir
Cilt bakımı ve yüz maskelerinin ana maddeleri her geçen gün daha doğal mazlemelere doğru yöneliyor. Aynı zamanda kozmetik ürünlere bağlı maskelerinde cilt için faydalı olanlarıda bulunmaktadır. Her cilt için uygun olan doğal maskeleri hazırlamak mümkün… Doğada cildiniz için her şey var

Son zamanlara kadar aknelerden sorumlu tuttuğumuz, bizi şişmanlattığı için suçladığımız ve bir zaaf olarak gördüğümüz çikolatanın, gün gelip de kozmetik ürünlerin içine gireceğini kim hayal edebilirdi? Doğrusu kakao taneleri Avrupa ila tanıştığı 16. yy dan bu yana bazen göklere çıkarıldı, kimi zaman da yerden yere vuruldu. Ama giderek itibarı artmaya devam ediyor. Özellikle bitter çikolatalar, artık güçlü antioksidanlar olarak aklandılar. Hatta yeşil çay ve şarapla birlikte anılmaya başladılar.

ÇİKOLATA ŞARAP GİBİDİR
İyi bir çikolata, nadide bir şaraba benzer. Yapılış süreçleri, koku ve renginin önemi, tadım törenleri, tanımlanışları şarabı çok andırır. Saf bir siyah çikolatada bol miktarda polifenoller, magnezyum, potasyum, fosfor ve E vitamini bulunur. Gerçekten bazı araştırmalar kakaodaki antioksidanların kırmızı şarap ve yeşil çayla mukayese edilebilecek kadar güçlü olduğunu belirtiyorlar.

Şarapta da çikolatada da polifenoller bulunur. Polifenoller zararlı kolesterolü azaltmayı başaran güçlü antioksidanlardır. 40 gr. siyah çikolatada bulunan ortalama polifenol miktarı, 140 ml (bir kadeh kadar) kırmızı şaraptakine eşittir. Kleopatra’dan bu yana şarabın cilde ne kadar yararlı olduğu biliniyor. Ardından yeşil çay kozmetikleri yayıldı ve şimdi de sıra çikolata kremlerinde!

KAKAO YAĞI CİLDİ YUMUŞATIR
Kakao yağı gerçekten iyi bir nemlendiricidir. Ciltteki en belirgin etkisi onu yumuşatması, ince kırışıklıkları düzeltmesidir. Kakaodaki zengin antioksidanlar büyük bir ihtimalle cilt proteinlerini besler. Bazı doktorlar kakao moleküllerinin cildin alt tabakasına geçemeyecek kadar büyük olduğunu söylüyorlar ve etkisinden kuşku duyuyorlar. Ama cildi yumuşattığı kesindir. Yıllar önce kakao yağını bronzlaşmak için kullanmıştım. O zamandan kendi deneyimimle bu etkisini tanıyorum.

Kozmetik dünyası bütün bunları tartışmaya ve araştırmaya devam ede dursun, biz çikolatayı cildimize sürmeyi deneyebiliriz. En azından cildimizi yumuşatır ve ruhumuzu okşar. SPA’larda tüm vücuda çikolata masajı yapılıyor..

Çikolata maskesi özellikle olgun ciltlerde harikalar yaratır. O güzel kokusunun aroma-terapik etkisi de yanımıza kar kalır..

HAZIRLANIŞI:
Yarım bardak kakao
Bir çorba kaşığı süt kreması
Bir tatlı kaşığı bal

Bunlar temel malzemelerdir. İsterseniz içine yulaf unu, ezilmiş badem ve 1-2 damla da sızma zeytinyağı veya badem yağı ilave edebilirsiniz.

Diğer bir seçenek de bitter çikolatayı biraz zeytin yağı ile birlikte buharda eritip sürmektir..

Malzemeyi güzelce karıştırıp, sürülebilir bir kıvam elde edince, yüzünüze, boynunuza, dekoltenize hatta isterseniz tüm vücudunuza uygulayın. Onbeş dakika bekleyin, sonra da ılık su ile yıkayın. Cildinizin kadifemsi bir yumuşaklık kazanacağına emin olabilirsiniz..

SAF ÇİKOLATA BİR HAZİNEDİR
İdeal bir çikolatanın rengi siyahtır, içindeki kakao oranı % 50’yi geçer ve sadece kakao yağı ile yapılır. % 70 veya daha fazla çikolataya rastlarsanız mutlaka tadına bakın. Tahmin edeceğiniz gibi, bu gerçek bitter çikolatadır. Ve korkmayın, bu çikolata sağlıklı bir gıdadır. Üstelik de nefistir!

Saf siyah çikolatada bol miktarda polifenoller, magnezyum, potasyum, fosfor ve E vitamini bulunur.

▪ Örneğin 100 gram siyah çikolatada 400 mg. Potasyum vardır. Günlük potasyum ihtiyacımızın 500-3000 mg. olduğunu hesaba katarsak, çikolatanın özellikle sporcular için neden bu kadar değerli bir gıda olduğunu anlarız.
▪ Magnezyuma gelince, günlük gereksinimimiz 350 mcg. kadardır. 100 gr. saf çikolatada ise 200 mcg. Magnezyum bulunur..

 ÜRÜNLERE DİKKAT:
Tabii bütün bunlar saf kakao, kakao yağı ve bir parça lesitin içeren siyah çikolata için geçerlidir. Raflarda gördüğümüz her çikolata paketi için aynı şeyleri söyleyemeyiz. ..

Gofretler, sütlü çikolatalar, çeşitli barlar, çikolata ile süslenmiş şekerlemelerden başka bir şey değildirler. Hele beyaz çikolata tam bir şeker ve yağ zehiridir. Hiç kakao içermez. Besin değeri sıfıra yakındır. Bazı karışık çikolatalarda tereyağı, hindistan cevizi ve palmiye yağlarının bulunması da olasıdır. Bunlar kolesterolü yükselten ve damar sertliğine yol açan zararlı yağlardır.

SİYAH ÇİKOLATA!
Aşırı tüketilen her şey gibi çikolata da sorun yaratabilir. Size tavsiyem, canınız çekince 2-3 parçacık sahici bitter çikolata yemenizden ibarettir. Ama bu anı sakın geçiştirmeyin! Çikolatanızın hakkını vermek için onu; oda sıcaklığında, önce koklayarak, sonra ağzınızda eriterek yavaşça ve keyifle yiyin. Çok özel bir sorun olmadıkça, bu kadarcık saf çikolatanın size hiçbir zararı olmaz.

12 Ağustos 2014 Salı

BB krem mi CC krem mi

bb-krem-cc-krem
Neredeyse her markanın ürün yelpazesinde bulunan CC ve BB kremlerden cilt tipinize uygun olanı seçmek için önce şu bilgilere bir göz atalım...

BB krem, "Blemish Balm" (Leke Örtücü) ve Beauty Balm (Güzellik kremi) şeklinde adlandırılabiliyor.

Temel işlevleri ise şöyle:
-Ciltte tonlama yapmak, yani kusur ve lekeleri düzeltmek,
-Cildi nemlendirmek
-Cildi aydınlatmak.

Güneşten de koruyor
BB kremler içeriğindeki SPF güneş koruma faktörü de olduğundan kadınların en pratik makyaj malzemeleri arasında baş sıraya geçti. Bıraktığı yüzey, bebek son derece hafif, kadifemsi ve yumuşak. Özetle kadınları önce nemlendirici; üzerine güneş koruma kremi ve sonra da fondöten sürme derdinden kurtardılar.

Piyasada lekeleri düzeltmesi dışında, hassas cildi yatıştıran, onaran, kızarıklığı engelleyen; yağlı veya akneli cildi dengeleyen; yorgun cildin yenilenmesine destek veren; kırışıkları dolduran, yenileyen BB kremler de mevcut

BB kremler, fondötenler gibi sürdükten sonra kurumuyor, topaklanmıyor, mimik çizgilerine dolmuyor; gün boyu kusurları kapatan, cilt tonunu aydınlatan yumuşacık bir kadifemsi yüzey olarak teni kaplıyor. Bunu içeriğindeki uçucu silikonlar sayesinde gerçekleştiriyor...

Peki ya CC krem
CC (Colour Control ve Color-Correcting olarak adlandırılıyor) renk kontrolü için üretilmiş. Kızarıklar, ton farkları, solukluğu kapatıyor. BB'den daha besleyici, daha kapatıcı ve çok daha ince yapıda üretilmiş. CC krem aslında BB kremin daha yeni ve geliştirilmiş hali. BB kreme göre daha hafif ve yumuşak bir his veriyor. Renk eşitsizliği olan ciltlerin güneşe hassasiyetleri fazla olduğu için CC kremler daha yüksek SPF içeriyor.

CC krem, BB kremden daha az yağ içeriyor. CC krem, mat yapılı olduğu için makyaj bazı olarak da daha yüksek performans sergiliyor. CC krem renk eşitsizliğini düzenleyerek yağsız ve daha sağlıklı bir cilde sahip olmanızı sağlıyor. CC Krem ve BB Kremin en büyük farkı ise kapatıcılık yönünden. CC Kremin kapatıcılığı daha fazla. Eğer akneye meyilli, donuk ya da kızarıklarınız ya da koyu lekeleriniz varsa kesinlikle CC Kremi tercih etmelisiniz.

9 Ağustos 2014 Cumartesi

Genital - Cinsel Bölge Estetiği Nedir?

Evlilikte-cinsel-sorunlari-ortbas-etmeyin
Kadınların pek çoğunun bilhassa doğumun ardından genital yani cinsel bölgelerinde yaşanan şekil bozukluklarından şikayetçi oldukları ve ayrıca bu bölgelerde meydana gelen genişlemelerin cinsel ilişkiden alınan keyfi bozduğu da biliniyor. Dolayısıyla genital bölgelere yapılan operasyonları geçmişe göre çok daha gelişmiş olması sayesinde bu yan etkiler ortadan kaldırılabiliyorlar ve kadınların kendilerini daha iyi hissetmeleri sağlanıyor.

Tabii ki cinsel bölge estetiği sadece görünüm değil işlevsel anlamda da etkili olabildiği için zaman zaman doğuştan gelen bazı fonksiyonel bozuklukların düzeltilmesinde de etkili olabiliyor. Sizler için genital bölgelerde nasıl operasyonlar gerçekleştirilebildiğine dair kısa bir araştırma gerçekleştirdik.

En sık başvurulan genital estetik operasyonlar arasında vajina genişlemesine karşın daraltma işlemi yer almaktadır. Bu operasyon, doğum sonrası genişlemelere karşı etkili olabildiği gibi doğuştan gelen fazla genişliklerin de doğrultulmasında kullanılıyor. Aynı zamanda kasların daha güçlü bir şekilde çalışmasını sağlayabildiği için operasyonun ardından cinsel kalitede de yükselme meydana geliyor.

Diğer bir operasyon türü ise genital bölge dudaklarında gerçekleştiriliyor. Böylece fazla küçük yahut büyük olan dudakların boyutları üzerinde işlemler gerçekleştirilerek daha iyi bir görünüm ortaya konuluyor. Zira bazı kadınların gereğinden büyük veya sarkık dudaklara sahip olmaları partnerlerinin yaklaşımından dolayı cinsel hayatı sekteye uğratabiliyor. Dolayısıyla bölgeye daha iyi bir görünüm verilerek bu sorunun üstesinden gelinebiliyor.

8 Ağustos 2014 Cuma

Estetik Dolgu Nedir, Nasıl Yapılır?

Estetik-ve-Güzellik
Estetik operasyonlar, geçmişteki teknik yetersizlikler ve bilgisizlikler nedeniyle sadece tabiri yerindeyse kesip biçerek gerçekleştirilebiliyorlardı ve bu durum hem gereksiz ameliyat izlerinin kalmasına neden oluyordu, hem de kaynaklanan acıdan dolayı lokal veya genel anestezi uygulanması mecburiydi. Fakat bu durum son yıllarda biraz değişikliğe uğradı ve doktorlar çok gerekli olmadıkça ameliyatlardan kaçınmaya başladılar. Tabii ki buna alternatif olarak estetik dolgular daha popüler hale geldiler. Estetik dolgular sayesinde hiç bir kesme operasyonu yapılmadan istenilen bölgelerin istenen görünüme kavuşması sağlanıyor ve hastalar hiç bir sorun yaşamadan günlük hayatlarına devam edebiliyorlar.

Estetik dolguların uygulanması için elbette çok deforme olmuş bölgeler değil, dolguyla güzelleştirilebilecek bölgeler tercih ediliyorlar. Zira fazla deformasyonların dolgu ile çözülmesi mümkün değil ancak hafif sarkmalar, kırışıklıklar olan bölgelerde dolgu ameliyatlara göre çok daha iyi sonuçlar verebiliyor. Dolgu yapılırken uygulanan materyaller ise cilt ve vücut ile uyum içerisinde bulunan malzemeler oldukları için operasyon sonrasında herhangi bir sorunla ya da yan etkiyle karşılaşmak da mümkün değil.

Lakin merdivenaltı diyebileceğimiz çeşitli güzellik salonlarında gerçekleştirilen bu tip uygulamalarda ucuz dolgu malzemeleri kullanılıyor ve bu da kadınların sağlığını riske atıyor. Dolayısıyla estetik dolgu yaparken yetkin bir estetik cerrahla çalışmanız, operasyon sonrasında herhangi bir risk almamak için gerekli.