19 Kasım 2013 Salı

Siyah Lekeleri Temizlemek İçin

siyah-nokta
Öyle ki bazı kadınların ciltlerindeki siyah lekeler kozmetik ürün kullanımına rağmen geçmez. İşte size mucizevi öneri; elma sirkesi. Yarım su bar­dağı suya, 3 çorba kaşığı kadar elma sirkesi ekleyip iyice kaynatın. Daha sonra ateşi kısın ve başınıza bir örtü örtüp, yüzünüzü buhara tutun.

Bu şekilde yüzünüze 15-20 dakika buhar verin. Daha sonra yarı yarıya sulandırılmış elma sirkesiyle yüzünüzü silin. Bu işlemi haftada 2 kez tekrarlayabi­lirsiniz. Düzenli olarak yapılan işlem sonucunda siyah leke­lerin yok olduğunu ve cildinizin parladığını göreceksiniz.

Siyah noktaların giderilmesi için diğer öneriler:
a) Birer tutam kırlangıç otu, ayrık otu bir kaba konularak üze­rine beş bardak su ilave edilerek kaynatılır ve bir gece dinlendirdikten sonra siyah noktaların üzerine sürülür.

b) Birer tutam nane, yabani kekik yaprağı, ıhlamur bir ka­ba konulup yeteri kadar su ilave edilerek kaynatılır. So­ğuduktan sonra siyah noktaların üzerine sürülür.

c) Bir adet çok olgun domates ezilir ve ince bir tülbentle süzülür. 1 tatlı kaşığı gliserin ve iki damla asilbent tentü-rü katılıp karıştırılarak şişeye doldurulup kullanılmak üzere saklanır. Cildin siyah noktalı kısımlarına bol mik­tarda sürülür.

Cilt Parlaklığı "Pürüzsüz ve parlak bir cilt"

cilt-sikilastirma
Taze veya kuru fesleğenle pürüzsüz ve parlak bir cilde sahip olabilirsiniz. Fesleğen temizleyici ve canlandırıcı etkisi ile hücreleri yenileyerek, cildin ışıltılı bir görünüme kavuşmasını sağlar. Haftada 1 veya 2 kez fesle­ğen maskesi uygulamanızda yarar var.

Bir avuç kuru fesle­ğen yaprağını bir çay fincanı kaynar suya atın. 1 çorba kaşı­ğı süt tozu ilave edip, ılık bir hal alıncaya kadar bekleyin. Sü­züldükten sonra cildinize dairesel hareketlerle masaj yapa­rak yedirin. Ayrıca temizleyici olarak da kullanılabilir. Özel­likle kuru ciltler için çok faydalı bir karışımdır.

Yağlı Ciltler İçin Maskeler:
a) Bir fincan limon suyu, bir tatlı kaşığı limon kolonyası, bir çay kaşığı gliserin, bir yemek kaşığı elma sirkesi ve bir su bardağı maden sodasını karıştırın. Her akşam cil­dinizi bu karışımla silebilirsiniz. Maskeyi serin bir yerde bulundurun ve kullanmadan önce iyice çalkalayın.

b) Yarım kilo ekşi üzüm suyunu, 1 çay kaşığı karbonat ve bir su bardağı normal su ile karıştırın.

c) Bir pırasanın beyaz kısmını ezin, bir bardak sütle kayna­tın. Bu karışımı süzün ve buzdolabında saklayın.

d) Yarım kahve fincanı gülsuyunun içine 1 tatlı kaşığı pud­ra koyun ve yüzünüze sürüp 2 saat bekleyin. Sonra yı­kayın ve gülsuyu sürün.

18 Kasım 2013 Pazartesi

Ciltte Oluşan Kırışıklıklar

orumcek_agi_yontemi_kirisiklik_kurtulun
Tüm ciltler için uygun olan kayısı yağı, özellikle kırırışıklıkları azaltıyor.

Kayısı yağı; kayısının çekirde­ğinden elde edilir. Kayısı yağı A vitamini içerdiğinden dola­yı cildi nemlendirip, canlılık ve parlaklık kazandırır. Kayısı aynı zamanda magnezyum, karotin, kalsiyum ve betakaroten maddelerini içerir.

Bu maddeler kırışıklıkları azaltır ve cil­di canlandırır. Normal ciltler için haftada 1 gün, kuru ciltler­de ise günde 1 defa derinize kayısı yağı sürün.

Ayrıca vücut için, banyo yaptığınız zaman banyo yaptığınız suya birkaç damla kayısı yağı damlatabilirsiniz. Böylece vücudunuz yu­muşak ve pürüzsüz olur.

17 Kasım 2013 Pazar

Saçınızın rengini siz de açabilirsiniz!

sac-bakimi
Bal
Balın içinde doğal yollarla bulunan hidrojen peroksit saç renginin açılmasını sağlar.1/2 fincan saç kreminin içine 3/4 fincan bal ekleyin. Nemli saça bu karışımı sürün ve plastik bone ile kapatın. 8 saat kadar bekletin ve saçınızı yıkayın.

Limon
Limon da saç rengini açar ve daha aydınlık, ışıltılı saçlara sahip olmanızı sağlar. Etkili sonuç için taze sıkılmış limon suyu tercih etmenizi öneririz. Bire üç ölçüsünde limon suyu ve suyu karıştırın. Bir sprey şişesine karışımı dökün ve saçınızı sıkın. Bu tarifi güneşli günlerde yapmanızı öneririz. Limonun işe yaraması için ısı gerekmektedir. Limon suyu sıktıktan sonra mutlaka saç bakımınızı yapın. Aksi takdirde saçlarınız kuruyabilir.

Papatya
En bilindik saç açıcı bitkilerden olan papatya özellikle solgun sarı saçlar için çok etkilidir. Saç uçlarını haftada bir papatya çayı ile yıkamak saçlarınızın parlamasını sağlar. 1/2 fincan papatya çiçeğini 6 fincan kaynak suya ekleyin ve yarım saat kadar demlenmesini bekleyin. Çay soğuduktan sonra hafif nemli saça uygulayın. Başınızı küvetin içerisinde tutarak çayın kolayca akmasını sağlayın. Yarım saat kadar bekletmek yeterli olacaktır. Sonrasında bol su ile saçlarınızı yıkayın.

15 Kasım 2013 Cuma

3 Boyutlu Yüz Şekillendirme

Yuz-sekillendirme
Yaşla birlikte yüzümüz sadece kırışmıyor. Yerçekiminin de etkisiyle yumuşak dokular aşağı doğru yer değiştiriyor. Yeni bir teknik olan endoskopik yüz estetiği, yüze 3 boyutlu olarak müdahele edilmesine ve yüzün yeniden şekillendirilmesine olanak tanıyor. Yaşı kaç olursa olsun yorgun ve mutsuz bir ifadesi olan kişilere de uygulanıyor.

Estetik operasyonların başarılı olup olmadığına dair kıstasların en başında operasyonun sonucunun doğal olup olmadığı geliyor. Herkes daha güzel olmak istiyor ancak doğal olmayan, abartılı ve estetik operasyon sonucu elde edildiği ilk bakışta dahi belli olan bir görüntüden de kaçıyor. Bu, yüz gençleştirme operasyonları için de geçerli. Son zamanlarda adı sıkça geçen "3 boyutlu endoskopik yüz estetiği operasyonları" daha genç ve güzel bir yüzün yanı sıra son derece doğal bir görünüm de vaat ediyor.

Bu konudaki ayrıntılı bilgiyi Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Vakfı Academic Hospital'dan Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Erdem Tezel'den aldık. Doç Dr. Tezel, tüm dünyada yeni bir teknik olan endoskopik yüz şekillendirme operasyonlarını, ABD'de, endoskopik yüz estetiğinin öncülerinden olan Plastik Cerrahi Uzmanı Dr.Oscar Ramirez'le birlikte çalışarak uygulamaya başlamış ve bunu özel ekipmanıyla birlikte ülkemize getirmiş.
Doç Dr. Tezel, endoskopik yüz estetiği operasyonlarının, sadece yüzü gençleştirmek amacıyla uygulanmadığını; yaşı genç olmasına rağmen doğuştan gelen, aşağı doğru sarkık kaş ve gözler gibi bir takım özellikler nedeniyle yaşlı, yorgun yüzlü ya da olgun, olumsuz ifadeli yüzlere de mutlu ve dinamik bir ifade vermek için de operasyonlar yapıldığını belirtiyor. Doç Dr. Tezel, endoskopik estetik yüz operasyonlarıyla tam olarak ne hedeflendiğini anlayabilmek için öncelikle genç ve güzel bir yüzün anatomik özelliklerini anlamak gerektiğini söylüyor.

Genç ve güzel bir yüz nasıl olur?

Güzel insanlarda yanakların üst kısmında, elmacık kemiklerinin üzerinde hafif bir çıkıntı ve onun hemen altında hafif bir girinti oluyor. Bu çeneyle birlikte yüze oval ve hoş bir şekil veriyor. Ancak zamanla birlikte yer çekimi, yüzdeki oluşumları aşağı çekmeye başlıyor. Ayrıca yüzdeki deri ve deri altı oluşumları kullanıla kullanıla eskiyor. Yüzdeki mimikler nedeniyle çizgiler de meydana geliyor. Tüm bunlar kırışıklıklara, alında, iki kaş arasında derin çizgilere, kaşların özellikle dış kısımlarının aşağı doğru yer değiştirmesine ve göz kapaklarının kaşla birlikte gözün üstüne doğru yığılmaya başlamasına neden oluyor. Ayrıca yandan bakıldığında, alnın ve yanakların dışbükey olan görüntüsü gittikçe düzleşiyor. Göz altlarında çukurluklar meydana geliyor. Bunun nedeni de yanakların hem aşağıya hem içe doğru yer değiştirmesi.

Yaş farkını oluşturan ne?

Bir insanın yaşını, aşağı yukarı tahmin etmek hiçbirimiz için zor değil. Baktığımızda 28 yaşındaki bir kişiyle 18 yaşındaki birisinin arasında belirli bir yaş farkı oldugunu herkes söyleyebilir. Bir kişinin yaşını tahmin etmemizi kolaylaştıran kırışıklıklar mı? Bu soruyu "evet" diye yanıtlamak pek mümkün değil. Çünkü bir kişinin yüzünde 30 yaşından önce hemen hemen hiç kırışık olmuyor. Peki o zaman belirleyici etken ne? Tamamen yüzdeki oluşumların zamanla birlikte yer değiştirmesine bağlı. Yaşla birlikte yüzün yüksek olan kısımları yer degiştirerek aşağı doğru birikiyor. Oval şekilli olan yüz zamanla dikdörtgen bir şekil alıyor. Yaşlıların yüzleri ovalden çok dikdörtgen şekle sahip oluyor. Aslında hepimiz, bilimsel olarak açıklamasını yapamasak da, zamanın yüzümüz üzerindeki etkisini görebiliyor ve doğru yaş tahmini yapabiliyoruz.

Operasyon nasıl yapılıyor?

Hemen hemen hepimiz, saçlarımızı geriye doğru çektiğimizde kaşlarımızın, yanaklarımızın yukarı doğru hafifçe geldiğini, gözlerimizin de çekikleşerek, yüzümün daha güzel ve çarpıcı bir hal aldığını fark etmişizdir, işte, 3 boyutlu endoskopik yüz estetiğiyle yapılan operasyon bu işleme çok benziyor. Doç Dr. Erdem Tezel, saçların arasından yaptıkları 1.5 santimetrelik bir kesikle, kalemden daha ince kameralarla yüze girdiklerini ve eriyebilen dikişlerle yüzdeki dokuları yukarı ve az miktarda yanlara doğru astıklarını, sabitlediklerini anlatıyor. Yani yüze üç boyutlu olarak şekil veriliyor. Yanakların ve alnın yüksekliği, yüzün öne doğru çıkıntısı arttırılıyor. Aynı şekilde kaşlar da kaldırılabiliyor. Tabii, endoskopik olarak müdahale edildiği için sadece kaş değil kaşla birlikte sarkan kaşın altındaki yumuşak dokular da kaldırılıyor. Operasyon süresince hiçbir acı hissedilmiyor, operasyon genel anezteziyle yapılıyor. İyileşme süreci 10 gün- 2 hafta arasında. Hasta 2 hafta içinde işine dönebiliyor. Yüzdeki şişliklerin inmesi 2-3 gün sürüyor. Yüzde bandajlar olmuyor. 3 boyutlu yüz şekillendirme operasyonları, burun göz kapağı gibi diğer estetik operasyonlarla beraber uygulanabiliyor.
Gelelim sonuçlara... Doç. Dr. Erdem Tezel'in bize gösterdiği operasyon öncesi ve sonrası fotoğrafları arasındaki en belirgin fark kişilerin eskisine kıyasla daha genç ve daha dinamik bir yüze sahip olmalarıydı.

Yaşla neler oluyor?

Yaşlandıkça yüzümüzün sadece kırıştığını sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Yüze bakıldığında yaşın belli olmasına esas neden olan dokuların aşağı doğru yer değiştirmesi. Zaman ve yerçekimi bakın yüzümüzü nasıl etkiliyor:

· Kaşlar aşağı düşüyor, göz kapaklarının üzerine yığılıyor. Bu da gözlerin olduklarından daha küçük görünmesine neden oluyor.

· Yanakların sarkması göz altlarında çöküklerin, torbalanmaların oluşmasına yol açıyor.

· Yanaklar elmacık kemiklerinden aşağı doğru yer değiştiriyor. Özellikle ağzın yan kenarında birikiyor, yüze daha hoş bir ifade kazandıran ovallik kayboluyor surat dikdörtgen şekle daha benzer bir hal alıyor.

· Burun kanatlarından dudak kenarlarına doğru uzanan çukurluk derinleşiyor.

· Dudaklar dolgunluklarını kaybediyor ve inceliyor.

· Dışa doğru çıkık olan alın ve yanaklar düzleşiyor.

Kimler için uygun?

· Zamanla birlikte yüzünün sarktığını, yanaklarının, alnın aşağı doğru yer değiştirerek yüzünün ovalliğini kaybettiğini düşünenler.

· Genç olmasına rağmen kaş ve gözleri doğuştan gelen özellikler nedeniyle aşağı düşük olanlar.

· Yine genç olmasına rağmen yanaklarının ve alınların yüze dinamik ve hoş bir görüntü veren yuvarlaklığa ve çıkıklığa sahip olmadığına inananlar.

Avantajları:

Endoskopik yüz estetiği operasyonun avantajlarını şu şekilde sıralamak mümkün.

· Yüze yaşlı görünüm veren sarkıklık sadece deride değil, yüzdeki tüm oluşumlarda meydana geliyor. O nedenle yüze şekil verilirken sadece deriye değil yüzün diğer dokularına da müdahale etmek gerekiyor. Bu endoskopik yüz estetiğiyle mümkün.

· Sadece deriye değil yüzdeki tüm anatomik oluşumlara müdahale edildiği için mimikler kaybolmuyor, yüz doğallığını yitirmiyor.

· Uygulanması için cildin sarkmasını beklemeye gerek yok, çok genç yaşlarda da uygulanabiliyor. İnsana daha genç daha dinamik bir ifade kazandırmak amacıyla bu operasyonlar yapılıyor.

· Operasyon sonrası iyileşme süresi, kişiden kişiye değişmekle beraber ortalama olarak çok kısa ve operasyon sonrasında hiçbir iz kalmıyor, operayon geçirildiği kesinlikle belli olmuyor.

14 Kasım 2013 Perşembe

Hollywood un Ünlü Yıldızları Güzellik Ve Formda Kalma Sırlarını Açıklıyor.

adriana-lima-guzellik-sirlari
Christina Aguilera, Jennifer Aniston, Beyonce, Jessica Simpson, Gwen Stefani ve Jessica Alba'nın güzellik sırları.

Jessica Alba:
12 yaşından beri kendi yemeğini kendi pişiriyor
Oldukça kilolu bir aileye mensup 25 yaşındaki Jessica Alba, onlarla aynı kaderi paylaşmamak için 12 yaşında kendi yemeklerini pişirmeye başlamış. O gün bu gündür sade zeytinyağıyla pişirdiği yemekleri tüketen ve asla fast food ve karbonhidratlı gıdalar yemeyen Jessica Alba, güne sindirim sistemini hareketlendirmek için meyve ve yulaf ağırlıklı bir kahvaltıyla başlıyor. Öğlenleri sadece balık ve çiğ sebze yiyen Jessica, akşamları sadece yoğurt ve yağsız salatayı tercih ediyor.
Egzersiz: 24 yaşındaki Jessica, haftanın beş günü egzersiz yapıyor. 20 dakika koşu bandında koştuktan sonra 30 dakika bisiklete biniyor ve sonra 1 saatten az olmamak şartıyla ağırlık çalışıyor.

Gwen Stefani:
Artık bacaklarını özgürce sergiliyor
Hamileliği sırasında tam 20 kg alan yeni Madonna Gwen Stefani, yeni diyet ve egzersiz programı sayesinde neredeyse eski halinden daha iyi görünüyor. "Eskiden yeterince çekici bulmadığım için bacaklarımı ve karnımı saklardım. Ama şimdi hiçbir yerimi göstermekten çekinmiyorum. Bunu da büyük bir kararlılıkla yaptığım diyet ve egzersiz programıma borçluyum" diyen Gwen'in bir beden incelmesini sağlayan programı işte şu:
Diyet: Yüklü bir protein rejimi uygulayan Gwen'in diyeti balık ve sebze ağırlıklı. 36 yaşındaki star asla karbonhidratlarla (makarna, ekmek, hamur işi) proteinleri (et, yumurta ve süt grubu) karıştırmıyor.
Egzersiz: Haftanın dört günü fitness salonuna giden Gwen, diğer birçok ünlünün de antrenörü olan Gunnar Peterson ile çalışıyor. Önce 45 dakika kardiyo çalışan Gwen, daha sonra antrenörü eşliğinde 1 saat boyunca başka egzersizler yapıyor.

Jessica Simpson:
Saçlarının güzelliğini zeytinyağına borçlu
En az vücudu kadar gür ve bakımlı saçlarıyla tanından Jessica Simpson, fazla işlem görmesine rağmen güzelliğinden bir şey kaybetmeyen saçlarına haftada iki gün zeytinyağı kürü uyguluyor.
Banyodan sonra saçlarına saf zeytinyağı süren ve bir dahaki banyoya kadar yıkamayan Jessica, bu ucuz ve klasik yöntemin birçok pahalı saç ürününden daha çok işe yaradığını söylüyor.

Christina Aguilera:
Her sabah 1 saat koşuyor
Geçen yıl aldığı kiloları antrenörü yardımı ile 11 günlük sıkı rejim ve egzersizle veren Christina, hala formunu korumaya dikkat ediyor. "Fast food'a olan düşkünlüğüm nedeniyle bir ara çok kilo almıştım ama bir daha asla beni kilolu göremeyeceksiniz" diyen Christina, beslenme alışkanlığını tamamen değiştirdiğini söylüyor. Bol su içen ve sadece taze meyve-sebze tüketen Christina, sabahları en az 1 saat koşmayı ihmal etmiyor.

Jennifer Aniston:
Duru cildinin sırrı ananas
Jennifer Aniston, büyük burnu, sivri çenesi fazla uzun olmayan boyuyla belki klasik güzellik ölçütlerine uymuyor ama o bütün kadınların sahip olmak istediği özel bir şeye sahip. Yaşı 40'lara yaklaşmasına rağmen hala bebeksi cildini koruyan ünlü aktris, bunu haftada iki gün yaptığı ananas maskesinde borçlu olduğunu söylüyor. Püre haline getirdiği bir ananas dilimini 1 tatlı kaşığı balla karıştırıp yüzüne süren Jennifer, tam bir çevre dostu ve asla kimyasal kozmetik ürün kullanmıyor.

Beyonce:

Cildinin sarkmaması için her gün masaj yaptırıyor
Sahnede daha fit görünmek için çok sevdiği yuvarlak hatlarıyla 10 kg vererek vedalaşan Beyonce, bu defa da sarkma tehlikesiyle karşılaşınca çareyi masajda buldu. Yüzü dahil olmak üzere tüm vücuduna her gün yarım saat masaj yaptıran Beyonce, bu sayede vücudunun zamanından önce sarkmasını engelleyeceğini söylüyor.

12 Kasım 2013 Salı

Büyük göğüs için tüketilecek besinler !

gogus-bakimi3
Kadınlar çeşitli yiyeceklerle kendilerine terapi uygulayarak, egzersiz ve masaj ile göğüs dokularını büyüterek güzelleştirebilirler. Kadınlık hormonu olan östrojenler meme büyümesine yardımcı olurlar. Ergenlik çağında ve hamilelik sırasında olan meme büyümesi ve gelişiminin önemli bir kısmı bu hormonlar sayesinde gerçekleşir.

Bu nedenle östrojen hormonlarının vücutta artmasını sağlayan yiyecekler, meme büyümesinde de ekili olur. Bitkilerde bulunan fitoöstrojen adı verilen maddeler vücudumuzdaki doğal östrojen benzeri moleküllerdir. Teorik olarak bunları içeren yiyeceklerin tüketilmesi meme gelişmesine katkıda bulunur.

Büyük Göğüsler İstiyorsanız Bu Besinleri Tüketin!

* Süt ürünleri ve soya daha büyük göğüsler için etkilidir. Bir gün soya sütü, diğer gün soya peyniri kullanın.

* Tavuk bageti tüketilmesi meme büyümesini artırır.

* Keten tohumu, akdarı ve arpa meme büyümesini; ayçiçeği, kabak ve anason tohumları memelerdeki gelişmeyi uyarır.

* Barbunya, karnabahar, brokoli, pancar, salatalık, havuç, domates, mantar, Brüksel lahanası, mercimek, kereviz, yeşil fasulye, soğan, börülce, nohut, bezelye tüketimi vücut kıvrımlarının gelişmesi için etkilidir.

*Tam buğday, kahverengi pirinç, buğday tohumu, fasulye filizi, zeytin, kuru erik, yulaf ezmesi meme sağlığı için yararlıdır.

*Çemen otu, rezene, çavdar, karanfil, zencefil, hintsafranı karışımının az miktarlarda kullanılması meme boyutunu artırmaya yardımcı olur.

Göbeğinizden kurtulun!

guzel-gobek-icin-egzersizler
Protein yüklenin
Karbonhidratlar su tutucu etkisi olan moleküllerden oluşurlar. Proteinler ise idrar sökücü özelliğe sahiptirler. Her öğününüze, nişastalı karbonhidratların şişirici etkisini gidermek için bir parça protein eklemeyi unutmayın.

Stresinizi kontrol edin
Baskı altındayken beyniniz sindirim sürecinizi hızlandıran veya yavaşlatan, şişkinlik, kabızlık veya ishal gibi sorunlara neden olan stres bileşimi adında bir enzim salgılar. Kendinizi stres altında hissettiğiniz anlarda sindirim kaslarını rahatlatan nane çayını deneyin.

Süt tüketimini takibe alın
Karnınız her süt içişinizde şişiyorsa, vücutta gaz birikimine neden olan laktoz sorununuz olabilir. Laktozsuz süt tüketmeye çalışın. Gün içinde birkaç defa olmak üzere 3 hafta az miktarda tüketilen süt sindirim sisteminin laktozu parçalamaya alışmasını sağlamak için iyi bir egzersiz olduğunu gösteriyor.

Doktorunuza görünün
Kronikleşen ve karın ağrıları, kabız veya ishal sorunlarıyla birleşen şişkinlik bir bağırsak probleminin habercisi olabilir.

Tuz tüketiminizi frenleyin
Sodyum vücut hücrelerinin su tutmasına neden oluyor ve vücutta şişkinlik başlıyor. En önemli tuz kaynakları soya sosu, tavuk çorbası ve köy peynirinde bulunur.

Tatlılar
Bal, meyve ve meyve sularında doğal olarak bulunan früktoz vücutta gaz birikimine ve şişkinliğe sebep olabilir. Üst sindirim sistemimiz her defasında çok az miktar früktozu öğütebiliyor ve miktar aşımı ince bağırsaklarda gaza dönüşüyor.

Açıklanamayan gaz ve şişkinlik sorunlarının hemen hemen yarısı früktoz sindirememe durumuna bağlıdır. Eğer früktoz konusunda hassas olduğunuzu düşünüyorsanız kendinize sınırlamalar getirin. Mesela bir meyve, yarım bardak meyve suyu veya 2 çay kaşığı bal yemeyi deneyin.

11 Kasım 2013 Pazartesi

Diri Göğüsler İçin Özel Bakım

gogus-bakimi3
Diri göğüslere sahip olmayı kim istemez? Üstelik bıçak altına yatıp, zahmet çekmeden... Fazla zaman harcamadan, yorulmadan, bütçenizi zorlamadan...

Şöyle göğsünüzü gere gere şık body'ler, tiril tiril gömlekler giymek istiyorsanız, giydiklerinizin üzerinizde şık durması için diri göğüslere sahip olmalısınız. Yanlış duruş pozisyonu, bakımsızlık ve size uygun olmayan sutyen kullanımı sizi olduğu kadar göğüslerinizi de üzer... Peki başarılı bir göğüs bakımı nasıl olmalı?

Peeling cildi pürüzsüzleştiriyor
Yumuşak etkili bir vücut peelingi cildi pürüzsüzleştiriyor. Peelingin ardından göğüs dekolteniz pembe ve canlı bir görünüme kavuşuyor. Peeling kremini göğüs dekoltenize yayın ve yumuşak bir yüz fırçasıyla hafif masaj yaparak yedirin. Böylece yumuşak bir dokusu olan bu bölgenen yıpranmasını önlersiniz. Ardından ıslak ve yumuşak bir bezle peeling kalıntılarını temizleyin.

Soğuk duş, kan dolaşımını hızlandırıyor
Göğüsleriniz ister küçük, isterse büyük olsun, önemli olan canlı görünmeleri. Diri göğüslere sahip olabilmek için, düzenli olarak soğuk su ile basınçlı duş yapın. Soğuk su ile yapılan dairesel masaj, dokuları sıkılaştırmaya, üst derinin elastikiyetini artırmaya ve zamansız gevşemesini önlemeye yardımcı oluyor. Sabahları duş telefonunun yardımıyla iki üç kez dairesel hareketler yaparak soğuk suyu göğüslerinizin üzerinde gezdirin. Ardından da güzelce kremleyin. Bu kremlerin içeriğindeki maddeler, bağ dokusunun sıkılaşmasını ve elastikiyetini güçlendiriyor.

Ampuller bağ dokusunu sıkılaştırıyor
Ampuller, özellikle stres, hamilelik, solaryum gibi nedenlerden dolayı yıpranan göğüslerde etkili oluyor. Bu ürünler, içindeki konsantre maddeleri ile göğsün bağ dokusunu sıkılaştırıyor.

Göğüs jimnastiği şart
Aslında göğüslerde hiç kas bulunmuyor. Göğüs, merkezde hacim veren yağ dokusu içine gömülmüş meme bezi ve biçimini veren deri örtüsünden oluşuyor. Tabii ki, jimnastikten beklediğimiz, göğsün biçimini ya da büyüklüğünü değiştirmesi değil. Ancak fiziksel aktivite, göğüs bölgesinde, memenin arka kısmında kalan ve ona destek olan kasları kuvvetlendiriyor. Bu yüzden diri göğüsler istiyorsanız, düzenli olarak egzersiz yapmayı ihmal etmeyin. Göğüs jimnastiği yaparken ellerinize birer ağırlık alın, dik durun ve kollarınızın üst kısmını vücudunuza iyice yapıştırın. Önce bir kolunuzu, sonra diğerini olmak üzere, elinizde bulunan ağırlıkla birlikte kollarınızı dirsekten kırarak yukarı kaldırın. Bu hareketleri, iki kolla da 20'şer defa olmak üzere her gün düzenli olarak yapın.
İkinci harekette tek ağırlık kullanın. İki elinizi birleştirerek kollarınızı başınızın üzerine doğru kaldırın. Ardından iki kolunuzu da dirseklerden kırarak, ensenize doğru uzatın.

Maske
Göğüslerinizdeki kırışıklıkları farkettiğinizde paniğe kapılmayın. Göğüslerinizle boynunuzun arasına her gün düzenli olarak uygulayacağınız göğüs maskeleri, bu kırışıklıkları giderecektir. Maskenin ardından göğüs bölgenizi nemli bir bezle örtmek maskenin içindeki maddelerin vücut tarafından emilmesini kolaylaştırır.

Masaj
Pürüzlü cilt, askılı bluzlarda kötü bir görünüm sergiler. Her gün fırçayla yapacağınız masajlar, cildinizin canlı ve pürüzsüz görünmesini sağlar. Bu uygulamadan sonra mutlaka vücut yağı ya da vücut kremi sürmeyin ihmal etmeyin.

Diri göğüsler için bakım şart
Göğüs yapısında kas bulunmuyor ve bu yüzden son derece nazik organlar. Destek olarak, göğsü çevreleyen derinin elastikiyetinden yararlanılıyor. Ancak göğüsler her an yerçekimine maruz kaldığından, zamanla sarkma riskiyle karşı karşıya kalmaları kaçınılmaz. Gebelik, vücut ağırlığındaki ani değişiklikler ve arka kasların zayıflaması da bu riski artırıyor. İşte, bu olumsuz etkilerden dolayı göğüslerinizin sarkmasını ve göğüs derinizin deforme olmasını istemiyorsanız, bu bölge için özel olarak hazırlanmış bazı kozmetik ürünlerini düzenli olarak uygulamanız son derece önem taşıyor.

10 Kasım 2013 Pazar

Bitkilerle Evde Vücut Bakımı

vucut-bakimi-bitkilerle
Banyoların rahatlatıcı etkisini hepimiz çok iyi tanırız. Problemler ve stres, sıcak su tarafından bedenden sökülüp atılır. Kaslar gevşer, sinir sistemi ve kan dolaşımı olumlu etkilenir.Yatmadan önce alınan bir tam banyo en etkili uyku ilacıdır.

Bir soğuk algınlığı başlangıcında alınan,eterli yağlar veya bitki katkısı içeren bir banyo çok yararlı olabilir. Ama, gerekli katkılarla hazırlanan bir tam banyonun, deri için en etkili güzellik ilacı olabileceği de unutulmamalıdır.

Bitkisel yağlar veya süt ürünleri eklenen banyolar, derinin koruyucu örtüsünü güçlendirdikleri için,deri kuruluğuna karşı da uzun süre etkili olabilirler. Bu nedenle, banyodan sonra derinin kremlenmesine gerek kalmaz. Şifalı bitki katkılarıyla hazırlanan banyolar, yağlı ve sivilceli deri için çok basit ama etkili bir tedavi anlamı da taşırlar.

Banyo sonrasında deriye bir nemlendirici sürülmesi uygun olur. Değerli maddeler içeren banyo katkılarının etkinliklerine zarar vermemek için, banyo suyunun çok sıcak olmaması gerekir(37-38 derece).

- Bir tam banyoyu haftada 1-2 kereden fazla almayın.

- Önceden ağır yemekler yemeyin ve banyo suyunun 378-38 dereceden sıcak olmamasına dikkat edin; her iki durum da, kan dolaşımını olumsuz etkileyecektir.

- İdeal banyo süresi 15-20dakikadır.; fazlası deriyi ve kan dolaşımını olumsuz etkileyebilir.

- Banyo sonrasında, yatakta kısa bir dinlenme çok rahatlatıcı olacaktır.

Okaliptüs yağı banyosu, sivilceli deri için

Banyo küvetini doldurmaya başlayın ve su bir karış kadar yükseldiğinde, biraz kremanın veya sütün içine karıştırmış olduğunuz 5 damla okaliptüs yağını suya ekleyin. Bu katkının eşit oranda dağılabilmesi için, küveti duş süzgecinden akan suyla doldurun.

Şifalı bitki banyoları
Deriniz yağlıysa 150g mayıs papatyası veya civanperçemi, deriniz sivilceliyse 150g kuru nane veya atkuyruğu kullanın. Bitkiler 1litre kaynar derecede sıcak suyla haşlanır ve ılıklaşana kadar demlendikten sonra süzülerek banyo suyuna eklenir.

Ebegümeci banyosu,iltihaplı, sivilceli deri için
50g kurutulmuş veya 100g taze ebegümeci çiçeği ve yaprağı ince kıyılmış olarak, kaynar derecedeki 2 litre suyla haşlanır,ılıklaşana kadar demlendikten sonra süzülür ve banyo suyuna eklenir. Kan dolaşımını hızlandırmak için banyodan sonra beden, orta sertlikte bir fırça ile fırçalanır.

Elma sirkesi banyosu,yağlı cilt için
¼ litre elma sirkesi banyo suyuna eklenir. Banyodan sonra duş alınmaz, sirkeli su derinin üstünde kurumalıdır. Daha sonra, yağlı olmayan bir nemlendirici beden losyonu kullanılır. Banyo suyuna eklenen 8 damla lavanta yağı, antiseptik etkiyi arttırır ve ruhsal açıdan dengeleyici ve rahatlatıcı etki yapar.

Lavanta yağı banyosu
¼ litre elma sirkesi(yağlı deri için) veya ¼ litre krema (normal, kuru veya karışık deri için), 8 damla lavanta yağı ile iyice karıştırılır, banyo suyuna eklenir ve su da iyice karıştırılır. Krema-lavanta banyosundan sonra ılık duş alınır. Elma sirkesi-lavanta banyosundan sonra duş alınmaz ve kurulanılmaz.

Yağsız süt banyosu,kuru ve duyarlı deri için
yağı alınmış 2 litre süt banyo suyuna eklenirken, su iyice karıştırılır. Banyodan sonra ılık bir duş alınır ve hafifçe kurulanılır. Eğer deriye banyodan önce 2 yemek kaşığı zeytinyağı yedirilirse, süt banyosu kuru deri için çok daha etkili olacaktır. Banyo suyuna eklenen 1 bardak aynısafa çayı da deriyi yatıştırır.

Yağ-süt banyosu, kuru deri için
1 bardak ılık süt ve bir yemek kaşığı zeytinyağı, kapalı bir kavanozda iyice çalkalandıktan sonra banyo suyuna eklenir. Banyonun ardından sıcak duş alınır ve hafifçe kurulanılır.

Yağ banyosu, kuru deri için
50ml bademyağı veya zeytinyağı sıcak banyo suyuna eklenir ve iyice karıştırılır. Banyodan sonra derinin üstünde kalan su elle sıyrılır ve kalan hafif yağ filmi masajla yedirilir.

Süt-bal banyosu,kırışıklıklara karşı
2 bardak ılık sütte 2 yemek kaşığı dolusu çiçek balı iyice eritilir, 1 tatlı kaşığı bademyağı eklenir ve kapalı kavanozda iyice çalkalandıktan sonra banyo suyuna eklenir ve banyo suyu da karıştırılır. Banyodan sonra sıcak duş alınır ve hafifçe kurulanılır.

Kırışıklara karşı reçeteler (cildi gerginleştirme)

- 80g limon suyu, 30g havuç suyu ve 30g hıyar suyu iyice karıştırılır ve kırışık bölgelere kompres uygulanır.

- Avokado meyvesinin lapası, muzsuyu veya kavun suyu kompresleri uygulanabilir.

- 1’er tatlı kaşığı dolusu ince kıyılmış mayıs papatyası ve oğulotu(melisa), 2 bardak dolusu kaynar derecede sıcak suyla haşlanır, üstü kapalı olarak 15 dakika demlendikten sonra süzülür ve kompresler uygulanır.

- Lavanta yağı, biberiye yağı ve gülyağı da cildi düzgünleştirir.

- Her gün bir kere, yağı alınmış sütle yüz yıkandığında,kırışıklar azalır.

Bal-süt-tuz banyosu, kuru ve olgun deri için
Banyo küveti doldurulurken 100g deniz tuzu serpiştirilir. Bu arada 1 litre sıcak sütte 250g çiçek balı eritilir ve banyo suyuna eklenir. Banyo suyu iyice karıştırılır. Banyodan sonra sıcak duş alınır ve hafifçe kurulanılır.

Melisa(oğulotu)- Aynısafa çiçeği banyosu, deriyi yatıştırıcı
3’er yemek kaşığı dolusu ince kıyılmış kuru bitki, kaynama derecesinde 1litre sıcak suyla haşlanır, üstü kapalı olarak 15 dakika demlendikten sonra süzülür ve banyo suyuna eklenir. Banyodan sonra sıcak duş alınır.

Pratik güzellik maskeleri

cilt_bakimi_maske
Gizli "sivilce yok edici"

Malzemeler: Bir paket kuru maya ve su.

Maskenin hazırlanması: Mayayı bir kaba koyun ve üzerine damla damla su ekleyin. Bunu yaparken her damlanın ardından çok iyi karıştırmaya dikkat edin. Orta yoğunlukta bir macun kıvamına ulaştığında hazır olmuş demektir.

Maskenin uygulanışı: Hazırladığınız bu karışımı patlamış ya da patlamak üzere olan sivilcelerinize nokta nokta sürün. İster yüzünüz isterseniz de vücudunuz için kullanabileceğiniz bu karışım 30 saniyede kuruyacağı için rahatlıkla yatağınıza girip maskenizle uyuyabilirsiniz.

Sonuç: Maya bakterileri öldürdüğünden sivilcileri de yok etme gücüne sahiptir. Böylece yıllardır savaştığınız sivilcelerinizden kolaylıkla kurtulabilirsiniz.


Kremalı yeşil çay maskesi

Malzemeler: 1 adet poşet yeşil çay, 2 çorba kaşığı ekşi krema, bir adet yumurta sarısı, 1 çay kaşığı zeytinyağı, 1 çay kaşığı bal.

Maskenin hazırlanması: Bir bardağın dörte biri kadar suyun içerisinde poşet yeşil çayı, 1 çorba kaşığı su kalana kadar kaynatın. Ve bunu buzdolabında 15 dakika kadar soğumaya bırakın. Bu sırada diğer tüm malzemeleri 30-60 saniye kadar çırpın. 15 dakika sonra, soğumuş suyu bu karışıma ekleyin.

Maskenin uygulanışı: Hazırladığınız karışımı, önceden temizlenmiş ve peeling uygulanmış cildinize sürün. Maskeyi 15 dakika yüzünüzde bekletin. Bu çok yumuşak bir maske olduğundan kurumayacaktır. Belirtilen sürenin ardından ılık suyla yüzünüzü iyice yıkadıktan sonra tonik ve nemlendirici ile cilt bakımınızı tamamlayın.

Sonuç: Bu malzemeleri kullandıktan sonra cildiniz bir daha eskisi gibi olmayacaktır. Artık daha canlı ve daha parlak bir cildin tadını çıkarmaya hazır olun. Yeşil çayın antioksidan etkisi, ekşi kremanın zengin yağı ve protein içeriğiyle hassas cildiniz ipeksi bir görünüm kazanacaktır.

9 Kasım 2013 Cumartesi

Vücut Güzelliği

Vucut-Guzelligi1
Vücut güzelliği bakım önerileri yararlı bitkiler
Vücut güzelliği cilt güzelliğiyle orantılıdır.

Önce parmağınızı cildinizde gezdirin. Cildinizin yağlı bir tabakayla kaplı olduğunu fark edeceksiniz. Bu tabaka, sebum ve sudan oluşan cildin koruyucu tabakasıdır. İşte bu koruyucu tabakanın içerisindeki sebum yani yağ oranı cilt tipinizi belirler.Eğer sebum oranı az ise cildiniz kuru; fazla ise yağlı; normal ve dengeli ise normal ve karma cilttir.
Kuru cilt oldukça incedir ve gözenekleri çok küçüktür.
Görünümü mat ve serttir. Dokununca kuru ve pürtüklüdür. Cilt kendini koruma özelliğini tam olarak yerine getiremediği için iç ve dış faktörlerden kolayca etkilenip tahriş olur. Sık sık gerilir, kaşınır, karıncalanır, çatlar ve soyulur. Banyodan sonra kızarıklıklar oluşur, sabun ve kireçli su rahatsızlık verir. Fazlasıyla nemsizdir, günlük bakım kremi kullanılmasına rağmen hala kuruluk ve gerginlik hissedilir.

Yağlı cilt kalındır ve gözenekleri çıplak gözle rahatlıkla görülecek kadar genişlemiştir. Rengi donuk, görünümü yağlı ve parlaktır. Dokununca kaygandır. Sık sık sivilce ve siyah nokta oluşur. Makyaj çok çabuk bozulur hatta akar. Oldukça dayanıklıdır, en geç kırışan cilt türüdür.Karma cilt yağlı ile kuru arasındaki cilttir; ne yağlı, ne kurudur.Alın, burun ve çene ( T bölgesi ) yağlı; yanaklar normal veya kurudur. Yanak bölgesindeki cildin tipi dış etkenlere bağlı olarak değişebilir.Normal cildin gözenekleri optimal açıklıktadır. Rengi pembedir. Görünümü taze ve sağlıklıdır. Dokununca yumuşak ve pürüzsüzdür.

Bir önemli not, cildiniz hangi tipte olursa olsun, fazla güneşlenme, mevsim değişimleri ve hormonal etkenler nedeniyle nemsizlik, hassasiyet veya kuruluk gibi sorunlarla karşılaşabilirsiniz. Bu durumda yapmanız gereken, özel bakım programları uygulamaktır.Cilt bakımı için önce arındırma yani keselemenin cilt bakımı için önemi inkar edilemez. Haftada bir kez cildi ölü hücrelerden korumak için keseleme yapılmalıdır. Bedenin üst kısımlarına doğru dairesel hareketlerle yapılır. Ardından cilt mutlaka nemlendirilir. Göğüsler, boyun el ve bacaklar dış etkilere daha açıktır, her gün bakım ister. Cildin temel esnekliğini korumak ve ileriki yaşlarda sarkma ve çizgileri azaltmak için genç yaşlarda koruyucu ve nemlendiricileri kullanmak gerekir. Cilt hem sıcak hem soğuktan etkilenir. Nemini yitirir, hassaslaşır ve kurur. Cildi sağlıklı tutmak için yıl boyunca nemlendirici kullanmak yararlıdır. Cildin gerilmesiyle kuruduğunu anında anlayabiliriz.

Vücudun en büyük düşmanı selülitlerdir. Genç yaşlı, şişman zayıf fark etmez. Her kadında oluşur. Selülit, kısaca, derideki yapının bozulup, yağ dokularının su, tuz ve metabolizma atığı maddelerle dolarak şişmesi anlamına geliyor. Bu durum, lenf ve hücrelerarası sıvının birikmesine yol açıyor ve deriyi "portakal kabuğu" görünümüne büründürüyor. Dolaşım bozukluğu, kalıtım, yaş, cinsiyet, hormonal düzensizlik, hareketsizlik, iklim koşulları, psikolojik etkenler gibi pek çok oluşum nedeni var. Sağlıklı beslenme, spor yapma, gerekirse koruyucu kremlerle selülitle savaşılır. Selülit sağlıkla orantılıdır.

Yeterli uyuyun : Uyku sırasında enerji yenilenir, zehirli maddeler vücuttan atılır, dokuların beslenmesi düzelir ve hücre metabolizması normale döner.Stresli olmayınStresliyken vücut insulin salgılar. Bu durum vücutta yağ ve şeker birikimine yol açar.

Kilonuzu sabit tutun : Sık aralıklarla yüksek miktarda kilo alıp vermek deride esneklik kaybına neden olur. Bu durum deri yapısını bozar ve selülit oluşumuna zemin hazırlar.

Gelişigüzel ilaç kullanmayın : Özellikle idrar söktürücü ve müshil ilaçlarını doktor tavsiyesi ile kullanın. Selülit, vücuttaki su-tuz dengesi değişikliklerine son derece duyarlıdır. İlaçların kötü kullanımı bu dengeyi bozabilir.Güneşlenirken dikkatli olun.Fazla güneşlenmek cildin yaşlanmasına ve direncinin azalmasına neden olur. Sıcak saatlerde (12-16 arası) güneşlenmeyin ve mutlaka güneşten koruyucu bir ürün kullanın.Kan dolaşımını engelleyen nedenlerden uzak durun.Kan dolaşımındaki yavaşlamalar ve düzen bozuklukları selülitin oluşmasında çok etkilidir. Bu yüzden:

- Vücudunuzu çok sıkan giysiler giymeyin.
- Sürekli yüksek topuk kullanmayın.
- Kambur durmayın.
- Kabızlık sorununuz varsa tedavi olun.
İyi soluk alıp verin: Göğsünüzü iyice şişirerek burnunuzdan derin ve yavaşça soluk alın ve yine burnunuzdan yavaşça geri verin. Dokuların bol oksijenle dolması, yanma işlemini hızlandırarak zehirli maddelerin vücuttan atılmasını kolaylaştırır, selüliti engeller.

Aromaterapi yapın : Selüliti engellemeye yarayacak en etkili yağ özleri greyfurt, portakal ve limon yağlarıdır. Çok konsantre oldukları için sadece 2 ya da 3 damla uygulayın.Haftada 1 kez, vücudun üst kısımlarına doğru ve dairesel hareketlerle yapılmalıdır. Dirsek, diz, kol, kalçaların üst kısımları gibi vücudun pürtüklü bölümlerinde ısrarcı olunması, buna karşın göğüsler, boyun gibi hassas bölümlerine uygulanmaması gerekir.

Günde en az 1,5 litre su için : Su, hem vücudu zehirli atıklardan temizler hem de selülitli dokulardaki tuzu atarak bu dokuları temizler.

Tuzu azaltın : Tuz ve sucuk, sosis gibi tuzlu yiyecekler dokularda su tutulmasına neden olur.

Proteinli gıdaları tercih edin : Protein yönünden zengin yiyecekleri sindirme sırasında vücut fazla enerji harcar. Bu da sağladıkları kaloriyi azaltır.

Bol bol meyve ve yeşil sebze yiyin : Meyve ve yeşil sebzeler dokulardaki zehirli artıkların atılmasında son derece etkilidir.

Patates, pirinç gibi nişastalı yiyeceklerle yağlı yiyecekleri bir arada yemeyin.Nişasta fazla miktarda insulin salgılanmasına neden olur bu da yağların organizma içine iyice yerleşmesine yol açar....Ve tahmin edeceğiniz gibi,

Yemek aralarında atıştırmayın.

Sigara, kahve, alkol, gazlı ve kolalı içecekler içmeyin.

Çikolata, kuruyemiş, muz, yağlı, bol salçalı ve baharatlı yiyecekler yemeyin.

Selülitle savaşmakta kararlıysanız mutlaka düzenli spor yapmalısınız. Haftada bir kez 2 saat yürümek yerine, her gün 45 dakika yürümek çok daha faydalıdır.

Selülite karşı en etkili sporlar, yürüyüş, yüzme, jimnastik gibi kan dolaşımını artıracak, bacak ve kalçalarınızı kuvvetlendirecek özellikte olanlardır.

Eğer spor yapmaya hiç vaktim yok diyorsanız, işte size akşamları evinizde uygulayabileceğiniz iki egzersiz:

- Yan yatın, kolunuzu başınızın altına koyun, dizlerinizi vücudunuza dik açı yapacak şekilde bükün ve bacaklarınızla dairesel hareketler yapın.
- Sırt üstü yatın, dizlerinizi bükün, karnınızı içinize çekin, bedeninizin üst kısmını kaldırarak ayak bileklerinizi tutmaya çalışın.

Spordan sonra mutlaka banyo yapın ya da duş alın : Banyoda 37°C den fazla su sıcaklığı kullanmamaya gayret edin. Spor sonrası vaktiniz varsa, banyonuzu ılık suyla doldurun ve ayaklarınızı uzatacak şekilde oturup kalçalarınızdan baldırlarınıza doğru soğuk duş tutun. Arındırma (keseleme) vücut bakımının önemli bir etabıdır Cilt bakımı öncelikle güneş ışınlarından korumayla başlar. Güneş ışınlarının en güçlü olduğu, sabah 10.00 ile 15.00 arasındaki saatlerde güneş ışınları ile direkt temastan kaçınınız.Geniş kenarlı bir şapka kullanınız ve güneş ışınlarını engelleyen giysiler giyiniz. Islak T-shirt-lerin ve bir çok hafif giysinin güneş ışınlarını geçirdiğini unutmayınız. UV (ultraviyole) ışınlarını süzen bir güneş gözlüğü kullanın. Mutlaka güneş ışınlarına karşı en az 15 SPF (sun protecting factor = güneş engelleme faktörü) lik koruma sağlayan cilt ürünleri kullanınız. Bu ürünleri güneşle temasınızdan 30 dakika kadar önce uygulamaya özen gösteriniz.Kış veya soğuk dönemlerde de uzun süreler güneşe çıkmak özellikle cilt kanserleri açısından risk oluşturur. Güneş ışınlarına karşı korumanızı bu dönemlerde de sürdürün.

Siyah cilt rengine sahip insanların ciltlerinde sadece melanin pigmentinin daha fazla olduğunu ve o ciltlerde de kanser olabileceğini unutmayınız.Özellikle yaz aylarında, bir an önce yanmış bir cilde sahip olmak için kullanılan, yanma hızlandırıcı ürünlerden kaçınınızYanma hızlandırıcı ürünlerin, sadece yanık bir ten sağladığını ve ciltte UV koruması yapmadığını, ciltte kırışıklıklara ve kurumaya neden olduğunu unutmayınız.

8 Kasım 2013 Cuma

Sağlıklı Bronzluk İçin Doğal Vücut Yağları

Dogal-Bronzluk
Güneş ışınlarının zararlarından etkilenmemek ve daha güzel bir bronzluk elde etmek istiyorsanız işte tamamen doğal ve sağlıklı bronzlaştırıcı vücut yağları.

Çayla Daha Göz Alıcı ve Daha Sağlıklı Bronzluk
2 çorba kaşığı lanolini, 2 şer çorba kaşığı susam ve badem yağını kısık ateşte ayrı ayrı benmari usulü eritin ve karıştırın. Daha sonra içine yavaş yavaş 8 çorba kaşığı ılık ve çok koyu demlenmiş çay ilave edin ve cam bir şişenin içinde iyice karıştırın. Not: Çayın rengi cildinizin daha güzel bronzlaşmasını, susam yağı ise güneşin zararlı ışınlarından cildinizin etkilenmemesini sağlar.

İki çorba kaşığı lanolini ve iki çorba kaşığı susam yağını kısık ateşte benmari usulü eritin. Erittiğiniz karışımı ateşten almadan önce yarım fincan arıtılmış su ilave edip iyice karıştırın. Daha sonra ateşten alıp bir şişeye boşaltın ve iyice çalkalayın.

Bir avuç susam ve üzerini örtecek kadar suyu mikserde en yüksek hızda iyice karıştırdıktan sonra bir saat bekletin ve ince bir tülbentten süzerek suyunu çıkartın. Elde ettiğiniz karışımı cam bir şişeye koyup iyice çalkalayın. Cildinize yumuşaklık veren bu losyonu yüzünüz dahil tüm vücudunuzda kullanabilirsiniz. Denize her girişinizden sonra bu losyonu kullanmalısınız çünkü denizin tuzlu suyu susam yağını yok edecektir.

Yarım kahve fincanı badem yağı, yarım kahve fincanı ceviz yağı ve yarım kahve fincanı elma sirkesini cam bir şişenin içinde iyice karıştırıp güneşlenmeden önce vücudunuza sürün.

Güneş Yanıkları İçin Doğal Losyon
Bir yumurtanın beyazını bir tatlı kaşığı bal ve bir tatlı kaşığı demlenmiş ıhlamur çayı ile iyice karıştırıp güneş yanığı olan yerlere yavaşça yedirerek sürün.