Maskeler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Maskeler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

30 Ağustos 2014 Cumartesi

Göz Altı Morlukları İçin Maskeler

gozalti-morluklarindan-kurtulmanin-yollari
Açık gözenekler, kış sonrasında sararmış ciltler, eskiden sıkılmış sivilcelerden kaynaklanan sivilce lekelerine birebir. Bir tek maske ile pek çok cilt problemine çözüm bulmak mümkün.

Malzemeler:
1 çay kaşığı bal kabağın çekirdekleri(çiğ olacak),
1 tatlı kaşığı Su ve ya süt,
Yarım çay kaşığı bal

Hazırlanışı:
1çay kaşığı bal kabağı içini çekirdekleri havanda ezin,1 tatlı kaşığı su ve ya sütü ekleyip karıştırın ve balıda ekleyin bir kasedeye koyup 2-3 saat dolapta bekleyin.Lekeler,çiller açılana kadar bu kürü uygulayın…

Bal Kabağı Maskesinin Faydaları :
Hem cildi sıkılaştıracak, hem lekelerle savaş hemde göz altındaki morluklara iyi gelen ve ilk defa açıkladığı müthiş bal kabağı maskesi.

Gözaltı Morlukları :
Özellikle hanımların baş sorunlarında biri olan gözaltı morlukları ve ödemleri için bir karışım. bu karışımı hem içebilir hem de ,buz kalıplarında küçük buzlar haline getirerek göz altlarına sürerek faydasını görebilirsiniz.
Bu tarif napolyon'un eşi josephine nin çok ünlü bir tarifi

Malzemeler:
250 gr. ahududu (Ahududu yoksa böğürtlen ya da çilek kullanabilirsini) ,
100 gr. yoğurt ,
1 yemek kaşığı limon suyu,

Hazırlanışı:
Tüm malzemeyi karıştırıp blenderden geçirin.bu karışımı haftada 1-2 kez taze olarak hazırlayıp için. ayrıca buz kalıplarında dondurup, bu buz parçalarını yüzünüzde ve gözaltlarında gezdirirseniz ödeme ve morluklara faydalı olur. ayrıca bu karışım sadece gözaltı ödemlerine değil, tüm vücuttaki ödemleri almaya çok faydalıdır.sabah kahvaltısından 20 dakika önce içerseniz daha etkili olur.
AYRICA: bu karışımın içine 1 kaşık tuz ilave ederseniz vücut peelingi olarak kullanabilirsiniz.

29 Ağustos 2014 Cuma

Sivilce ve Akneler İçin Maskeler

kil-maskesi
Hiç değilse haftada bir günü kendinize ayırın. Hem dinlenin hem de güzelleşmenin keyfine varın. Telefonun fişini çekin. En sevdiğiniz kaseti çalın. Kanapeye uzanıp kafanızdaki tüm düşünceleri silip kendinizi müziğin ritmine bırakın. Siz gevşedikçe ve içinizdeki stresi attıkça cildiniz de gevşeyecek ve nefes almaya başlayacaktır. Cildiniz artık beslenmeye hazırdır. Mutfağa gidin ve buzdolabının kapağını açın. Cilt tipinize uygun ya da cilt sorunlarınıza çare olacak malzemeyi alıp maskeyi hazırlayın.

Doğal maskeler, ani etkili olup cildi nemlendiriyor, tazeliyor ve kırışıklıkları gideriyor. İçerdikleri maddelere göre ciltteki işlevleri de değişiyor. Kimi yağlı ciltlere iyi gelirken, kimi kuru ciltlere nem kazandırıyor. Ancak dikkat! Cilt tipinize uygun olmayan maddeleri içeren bir maske, cildinize zarar verebiliyor. Örneğin; kuru ciltliyseniz limon ve greyfurt gibi turunçgillerden uzak durmanızda yarar var.

Özellikle içinde bulunduğumuz şu günlerde kirli havaya, sert rüzgarlara ve sigara dumanına maruz kalan cilde maske uygulamak çok yararlı. Çünkü maskeler, cilde derinlemesine etki ediyor. Maskeyi cildinizin durumuna göre haftada 1 veya 15 günde bir uygulayabilirsiniz.

Meyve, sebze ve yumurta gibi besinlerden oluşan maskeleri evde hazırlamak hem çok kolay hem fazla zaman almıyor, üstelik ekonomik de.
bunun için üşenenler ya da'nasıl olsa her gün nemlendirici krem sürüyorum, geceleri besleyici krem kullanıyorum, maskeye ne gerek var' diyenler olabilir.

Dermatologlara göre ince bir kat tabaka halinde sürülen kremlerin aksine maskeler, cildi neredeyse 3 mm ile yarım santim kalınlığında bir tabaka halinde kaplayarak dış etkenlerle ilgisinin tamamen kesilmesini sağlıyor. Böylece cilt, maskedeki tüm vitamin ve mineralleri kolaylıkla özümsüyor.

Maske sürmenin incelikleri
*Önce cilt tipinizi belirleyin. Cildinize uygun meyve ya da sebzeyi seçin. Yapraklı sebzeleri kaynar suda 3 dakika bekletip süzün. Soğuyunca cildinizin üzerine yerleştirin. Diğer sebzeleri ise robotta püre haline getirin. Akmayacak kıvama gelince maskeniz hazır demektir.

* Maskeyi sürmeden önce cildinizi temizleyin. Çünkü kirli cilt maskeyi özümseyemez. Bunun için bir parça pamuğa temizleme sütünü döküp önce tüm cildinizi temizleyin, sonra ılık suyla yıkayıp havlu ile tampon yaparak kurulayın.

* Maskeyi göz ve dudak çevresi hariç tüm yüz ve boynunuza kalın bir tabaka halinde sürün. Kesinlikle bir yere uzanıp kafanızdaki düşünceleri boşaltın. Çünkü bu pozisyon, vücudun gevşemesine yol açarak hem maskenin akmamasını hem de cildin maskeyi daha kolay özümsemesini sağlıyor.

* Önerdiğimiz maske tariflerindeki bekleme sürelerini aynen uygulayın. Aksi durumda maske cildinize zarar verebilir. Maskeyi temizlemek için ılık suya batırılmış pamukla cildinizi silip yıkayın ve havlu ile tampon yaparak kurulayın.

Kızarıklık sorunlarına ahududu
Probleminiz:
Cildinizde dolaşım sorunları var. Kılcal damarlarınız zaman zaman hiç de estetik olmayan görüntülere yol açıyor. Sivilceler ve yer yer kızarıklıklar ortaya çıkıyor.

Ne yapmalısınız?
Öncelikle kan dolaşımını hızlandıran sebze ve meyveleri araştırın. Frenküzümü, ahududu, böğürtlen ve çilek gibi meyveler bu konuda can simidiniz olabilir. Ayrıca içerdikleri bol A vitamini sayesinde cilde pürüzsüz ve kadifemsi bir görünüm kazandırırlar.

Size uygun maske:
1 avuç dolusu çilek veya ahududuyu bir kâseye alın. Püre halinde ezip cildinize sürün. Ancak cildiniz kuru ise çilek püresine 2 çorba kaşığı süt kreması ekleyip karıştırın ve temizlenmiş cildinize uygulayıp 10 dakika bekletin. Yıkayıp kurulayın.

Çileğin özellikleri:
Çilek, bol C vitamini içerdiği için vücudun ve cildin bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Toksinlerin atılımını kolaylaştırarak vücudu temizliyor. Ayrıca bağırsakları yumuşatarak kabızlığı gideriyor.

Yağlı cilde limon
Probleminiz:
Cildiniz aşırı yağlı. Üstelik yer yer parlıyor ve gözenekler genişlemiş. Bu durumda yağ dengesini düzenleyen bir maske uygulamalısınız. Limon bu konuda yararlı olabilir.

Ne yapmalısınız?
Her sabah uyandığınızda ayna karşısına geçin ve cildinizi dikkatle inceleyin. Büyük bir olasılıkla yeni bir sivilce ile karşıla şaabilirsiniz. Yağlı cilt, sivilce ve aknelere davetiye çıkarabiliyor. Bu durumda antiseptik ve sıkılaştırıcı etkili olan limon ile maske hazırlayın.

Size uygun maske:
2 limonun kabuğunu soyup kabuklarını 2 çorba kaşığı suyun içinde 3 dakika bekletin. Robotta püre halinde ezin ve canlandırıcı maske olarak kullanın. Temizlenmiş cildinize pamukla sürüp birkaç dakika bekleyin. Ilık suyla yıkayıp havlu ile kurulayın ve ardından günlük nemlendiricinizi sürün.

Limonun özellikleri:
Sıkılaştırıcı ve mikropları öldürücü özellikler içeren limon, bol su içerdiği için toksinlerin vücuttan atılımını sağlıyor. Böylece cilt pürüzsüz bir görünüme kavuşuyor. Zengin C vitamini deposu olduğu için cildi dış etkenlerden koruyup cilt hücrelerinin yenilenmesine katkıda bulunuyor.

Kuru cilde marul
Probleminiz:
Sürekli stres hali ve yoğun çalışma temposu cildi olumsuz yönde etkileyerek kuruluğa sebebiyet verebiliyor. Önlem alınmazsa ilerleyen dönemlerde cilt, mat bir görünüme kavuşuyor ve erken kırışıklıklar sözkonusu olabiliyor. Kuru cilt diğer cilt tiplerine oranla daha çabuk yaşlanıyor.

Ne yapmalısınız?
Sağlıklı, taze ve ışıltılı bir cilt istiyorsanız öncelikle maksimum düzeyde bir nemlendirme sağlamalısınız. Bu nedenle bol su içeren tüm meyve ve sebzeler cildinizin dostu olabilir. Bizim önerimiz marul ya da kıvırcık salata. Her ikisinin de içerdiği su miktarı cilde ihtiyacı olan nemi sağlayacaktır.

Size uygun maske:
Birkaç marul yaprağını kaynar suya batırıp 2 dakika bekletin ve soğumaya bırakın. Yaprakları temizlenmiş yüzünüze ve boynunuza uygulayın. 20 dakika bekleyip yüzünüzü ılık su ile yıkayın. Havlu ile tampon yaparak kurulayın.

Marulun yararları:
Marul bol su içerdiğinden vücuttaki toksinleri atıp temizliyor, zengin A vitamini sayesinde cilde pürüzsüzlük kazandırıyor. C vitamini ile de cildi güçlendirip olumsuz dış etkenlere karşı koruyor.

Yıpranmış cilde üzüm
Probleminiz:
Cilt bir takım olumsuz etkenlerden dolayı yıpranmaya ve erken yaşlanmaya başlıyor. Özellikle sonbahar aylarında ani değişen havalar cildi fazlasıyla etkiliyor. Bu dönemlerde cildi tazelemek ve kış mevsiminin zararlarından korumak için ölü hücrelerden arındırılması gerekiyor.

Ne yapmalısınız?
Bu durumda sadece nemlendirici kullanmak yeterli olmaz. Belli aralıklarla peeling yani ölü hücrelerin temizlenmesi işlemini de uygulamalısınız. Üzüm, bu konuda derdinizin çaresi olabilir. Üzüm, içerdiği maddeler sayesinde cildi derinlemesine temizlerken, kan dolaşımını da düzenliyor.

Size uygun maske:
Üzümlerin kabuklarını soyun. Çukur bir kaseye alıp çatalla ezerek püre haline getirin. Fazla suyunu süzün ve posasını temizlenmiş cildinize dairesel hareketlerle masaj yaparak sürün. 20 dakika bekleyip yıkayın.

Üzümün yararları:
Ölü hücreleri temizlemenin yanı sıra selülite de iyi geliyor. Cildin su tutmasını engelliyor. Zengin içeriği ile toksinleri atan üzüm, bağırsak ve böbrekleri çalıştırıyor, bol enerji veriyor ve cildin yaşlanmasını geciktiriyor.

Yorgunluğa çare muz
Probleminiz:
Çalıştığınız ortamda yoğun hava kirliliği sözkonusu ise ya da sigara tiryakisi iseniz ve gece hayatınız varsa bu durumdan en çok etkilenecek yerlerden biri de cildinizdir. Cilt, dış etkenlere karşı savaşamayacak kadar güçsüz hale geliyor ve yorgun bir görünüme kavuşuyor.

Ne yapmalısınız?
Yorgun cilt soluk renklidir, kırışıklıklara davetiye çıkarır. Hiç değilse haftada bir kez zengin potasyum kaynağı olan muzla bir maske uygulayın. Muzun içeriğindeki yorgunluk giderici etkiler cildi dinlendirerek tazeliyor ve ışıltılı bir görünüme kavuşmasını sağlıyor.

Size uygun maske:
1 muzu çatalla ezerek püre haline getirin. Temizlenmiş cildinize masaj yaparak sürüp 15 dakika bekleyin. Ilık suya batırılmış pamukla cildinizi temizleyin. Ilık suyla yıkayıp havlu ile tampon yaparak kurulayın.

Muzun yararları:
Muz yüksek tansiyon, yorgunluk ve kramplara karşı etkili olan potasyum açısından çok zengin bir meyve. Bol enerji verip, idrar söktürücü özellikler içeriyor. Ayrıca A ve C vitaminleri içeriyor. Bu nedenle yorgun cildin en yakın dostudur.

Kırışıklıklara kivi
Probleminiz:
İlerleyen yaş, düzensiz yaşam tarzı ve olumsuz dış etkenler cildin direncini kaybetmesine ve kırışıklıkların oluşmasına neden oluyor. Önlem alınmazsa ciltte hızlı yaşlanma başlıyor ve cilt soluk bir renge bürünüyor.
Ne yapmalısınız?
Cilde kadifemsi bir yumuşaklık ve ışıltı kazandırmak, kırışıklıkları hafifletmek için ekstra bakım uygulamakta yarar var. En zengin C vitamini kaynağı olan kivi yaşlanmayı durdurabiliyor. Yaşınız 25'in üzerinde ise kivi maskesini haftada bir kez uygulayın.

Size uygun maske:
Birkaç kiviyi soyup çatalla ezerek püre haline getirin. Suyunu süzüp posasını temizlenmiş yüzünüze ve boynunuza masaj yaparak sürün. 20 dakika bekleyip ılık suya batırılmış pamukla silin ve ılık suyla yıkayıp havlu ile kurulayın.

Kivinin yararları:
Kivinin portakal ve limon gibi turunçgillerden daha fazla C vitamini içerdiğini biliyor muydunuz? Kivi de ayrıca bol miktarda magnezyum bulunuyor. Anemi ve mide problemlerine etkili olan kivi, bağırsakları yumuşatıyor ve toksinlerin atılımını sağlayıp vücudu temizliyor.

Pürüzlü cilde fesleğen
Probleminiz:Cildiniz pürüzlü ve yaşlı görünüyor. Sık sık lekeler ve sivilceler de ortaya çıkıyor. Eğer özenli bir bakım uygulamazsanız yüzünüzdeki kırışıklıklar artarak derinleşebilir.

Ne yapmalısınız?
Bu konuda taze ya da kuru fesleğen imdadınıza yetişebilir. Fesleğen, temizleyici ve canlandırıcı etkisiyle hücreleri yenileyerek cildin elastikiyetini artırıp ışıltılı bir görünüme kavuşmasını sağlıyor. Haftada 1 veya 2 kez fesleğen maskesi uygulamanızda yarar var.

Size uygun maske:
1 avuç kuru fesleğen yaprağını bir çay fincanı kaynar suya atın. 1 çorba kaşığı süt tozu ilave edip ılınmaya bırakın. Süzüp cildinize dairesel hareketlerle masaj yaparak yedirin ve temizleyici olarak kullanın. Özellikle kuru ciltler için çok yararlı bir doğal temizleme ürünü.

Fesleğenin özellikleri:
Saçlarınız mı dökülüyor? Özelikle taze fesleğen kullanmanızı öneriyoruz. Saç dökülmesini yavaşlatıyor. Bir demet fesleğen yaprağını yarım litre suda kaynatıp süzün. Ilınınca bir şişeye alıp ağzını kapatın. Her yıkamada saç diplerinize friksiyon yaparak uygulayıp saçınızı yıkayın.

Şişkinliğe karşı rezene
Probleminiz:
Son zamanlarda her sabah uyandığınızda aynadaki görüntünüzden rahatsız mı oluyorsunuz? Yüzünüz ve gözlerinizdeki şişkinlik sizi rahatsız edecek boyutlara mı ulaştı? Üstelik cildiniz soluk mu? Bu sorulara yanıtınız evet ise rezeneyi deneyin.

Ne yapmalısınız?
Acil önlemler almazsanız sürekli şişkinlik cildinizin elastikiyetini kaybetmesine yol açabilir. Öncelikle şişkinliği giderip sonra cildi sıkılaştırıcı önlemler alın. Bunun için rezene maskesini cildinizin durumuna göre haftada bir ya da iki kez deneyin.

Size uygun maske:
20 gr rezene yaprağını 1 çay fincanı suyla kaynatıp süzün. 3 çorba kaşığı rezene suyuna 1 yumurta sarısı ve ayrı bir yerde kar halinde çırpılmış 1 yumurta akı ilave edip karıştırın. Yüz ve boynunuza sürüp 15 dakika bekletin. Ilık suyla yıkayıp kurulayın.

Rezenenin yararları:
Yüksek oranda A vitamini içeren rezene cilde en yararlı sebzelerden biri. Ayrıca B ve C vitaminleri, kalsiyum, kükürt ve demir kaynağı da. Hindistan'da yüzyıllardır değişmeyen bir gelenektir rezene. Her yemekten sonra ağız kokusunu gidermek ve hazmı kolaylaştırmak için rezene tohumu çiğnenir.

Lifting etkili yumurta
Probleminiz:
Cildinizde hafif sarkmalar başladı. Bunun nedeni cilt yapınız olabilir. İlerleyen yaş ya da hızlı kilo alıp verme gibi sorunlar da cildin esnekleğini yitirerek sarkmasına yol açıyor. Acil olarak cildinizi sıkılaştırmazsanız sarkma artacaktır.

Ne yapmalısınız?
Cildinizi sıkılaştıracak malzemelerle maskeler hazırlayın. Aminoasit içerikli ve albümin içeren yumurta akı cildinize lifting etkisi yapacaktır. Özellikle yumurta akı bu konuda gerçek bir uzman.

Size uygun maske:
2 yumurta akını 1 çorba kaşığı tozşekerle kar halinde çırpın. Hazırladığınız bu merengi temizlenmiş cildinize pamukla masaj yaparak sürün. 15 dakika bekleyip ılık suya batırılmış pamukla temizleyin. Ilık suyla yıkayıp havlu ile tampon yaparak kurulayın.

Yumurtanın yararları:
Yumurtanın, ucu çatallaşmış saçlara iyi geldiğini biliyor muydunuz? Saçları adeta yeniden yapılandırıp ışıltı kazandırıyor. 1 yumurta sarısını ayrı bir yerde çırpıp 1 çorba kaşığı bebe şampuanına ilave edin. İyice karıştırın ve saçlarınıza masaj yaparak uygulayıp birkaç dakika bekledikten sonra yıkayın.

Güçsüz cilde nane
Probleminiz:
Birkaç gecenin uykusuzluğu adeta cildinize yansımış. Güçsüz ve yıpranmış bir görünüm içeriyor. Cildinizden sanki yorgunluk okunuyor. En iyisi bir an önce önlem almak. Aksi durumda cilt, sağlıksız bir görünüme kavuşup kırışıklıklara davetiye çıkarabilir.

Ne yapmalısınız?
Öncelikle cildinizi dinlendirmelisiniz. Bunun için rahatlatıcı etkili bitkilerden yararlanın. Nane, papatya gibi. Hazırlayacağınız maskeleri haftada 1 ya da 2 kez uygulayarak cildinizi yeniden yapılandırın.

Size uygun maske:
20 gr taze nane yaprağını 1 çay fincanı suyla kaynatın. Ilınınca süzün. Bir elmayı soyup rendeleyin. Nane suyuna ilave edip karıştırın. Daha önceden temizlediğiniz yüz ve boynunuza masajla yedirerek sürün. 20 dakika bekleyip cildinizi yıkayın ve havlu ile kurulayın.

Nanenin yararları:
Fiziksel ve ruhsal yorgunluğun ilacı nane. Banyo suyuna ilave edeceğiniz bir avuç nane ile papatya derdinizin çaresi olabilir. Üstelik sıcak banyo sırasında banyonuz bu kokulu bitkilerden dolayı çok hoş kokabilir. Bitkilerin sinirler üzerinde rahatlatıcı bir etkisi de var.

7 Mayıs 2014 Çarşamba

Maskeler – Hızlı güzellik kaynakları

salatalik-maskesi
Maskelerin etkisi anında görülür, bu yüzden maskeler koz­metikte en hızlı güzellik kaynakları olarak gösterilir. Yüksek nem içerikli maskeler, cilt hücrelerinin depolarının dolmasını sağlar, dolayısıyla cilt parlak, taze ve pürüzsüz bir görünüme bürünürken, kırışıklıklar gözle görülür bir şekilde azalır.

Gergin ciltler için üretilmiş mentol, nane gibi bitkisel içerikli özel nem­lendirici maskeler, kızarıklıkları ve şişlikleri anında yok edici bir etkiye sahiptir.

Papatya, melissa ve şerbetçiotu ekstreli nem­lendirici maskeler ise hassas ve kuru ciltleri rahatlatır.

5 Mayıs 2014 Pazartesi

Yoğun bakım 40′larda önem taşıyor

yasli-olgun-cilt-tipi
40′lar, kadınların zayıflıklarını ya da güçlü yanlarını iyice kavramaya başladıkları bir dönemdir. Hayatı duygularından çok mantıklarıyla yaşamayı tercih ediyorlar dolayısıyla birçok şeye daha hoşgörülü yaklaşmayı öğreniyorlar. 40′lar, aynı za­manda hormonal değişimler sonucu cildin kuru görünmeye başladığı yaşlar olarak da öne çıkıyor. Kırışıklıklar artık sadece kremlerle ortadan kalkmayacak kadar derinleşiyor.

Cilt eskisin­den daha solgun bir görünüme bürünüyor. Bunun nedenlerin­den biri kan dolaşımının artık eskisi kadar hızlı olmaması diğe­ri de vücudun giderek daha az pigment üretmeye başlamasıdır. Yine de bu dönemde bilinçli ve düzenli bir bakımla yaşlılığın etkilerini azaltmak mümkün oluyor. Olgun ciltler için sadece özen değil temizlik de devreye giriyor.

Sıcak su, normal sabun kullanımı ya da alkollü tonikler artık cilde zarar vermeye başlı­yor. Çünkü cilt daha kuru, ince ve gerginliğini kaybetmiş du­rumda. Cildin giderek kurumasını önlemek amacıyla yağlı ba­kım kremleri kullanmakta fayda vardır. En önemli koruyucular arasında keramid, vitamin ve lipozom bileşenli kremler yer alı­yor. 40′lı yaşlarda cilt hücreleri artık kendilerini yenileyecek gü­ce sahip olmadıkları için dışarıdan desteğe ihtiyaç duyuyorlar.

40 yaşından itibaren ciltte meydana gelen kırışıklıklar derin­lik kazanmaya, cilt rengi daha solgun görünmeye başlıyor. Ay­rıca boyun ve ellerde buruşukluklar ve pigment lekeleriyle yaş­lılığın ilk belirtileri kendini gösteriyor. Ama hepsi doğru bir ba­kım düzeniyle görünür bir şekilde gizlenebilir.

Bu yaşlarda hücreler arasında bulunan keramid önemli öl­çüde azalıyor. Ayrıca sigara, az uyku ve fazla stres gibi yaşam tarzı haline gelmiş günahlar kollajen liflerine yıllar içinde zarar vermeye başlıyor. Sonuçta cilt elastikiyetini kaybediyor, geniş­leyen kılcal damarlar cilt yüzeyinde görünür bir hal alıyor, yüz kontürü belirginliğini yitiriyor ve ince kırışıklıklar derin izlere dönüşüyor.

Bu arada cilt artık daha yorgun ve solgun bir görü­nüm alıyor. Artık harekete geçirici enzim ya da enerji depolayıcı retinol içeren anti-aging etkili gündüz ve gece bakımlarım başımıza tac etmenin tam zamanı. Bu arada cilt düzenli bakım­ların yanı sıra ekstra bakımlara da ihtiyaç duymaya başlıyor.

Besleyici maskeler ya da lifting etkili bakımlar yorgun hücreleri yeniden harekete geçiriyor. Boyun ve dekolte bölgesindeki cil­din gergin ve elastik kalabilmesini sağlamak için özel bir krem­le günlük bakım ritüelini düzenli olarak yapmanız gerekiyor. Renk açıcı maddeler içeren el bakım kremleri de, yaşlılık leke­lerini giderici etkiye sahiptirler.

23 Ocak 2014 Perşembe

Elastoterapik Maskeler

ispanak-maskesi
Bu doğal kauçuktan maskeler, deride dola­şımı ve kasları etkiler.

Bu Maskelerin Yararları
Deri üzerindeki etkileri:

Bir buhar banyosu gibi uygulanır, deri ılık bir banyoya sokulur, parafin banyolarında olduğu gibi pH’ı tam olarak ayarlanır, ve kaslar gergin tutulur.

Bu doğal terleme:
- ölü hücreleri ve zehirleri ayıklar,
- sivilcelerin ve yaraların olgunlaş­masını hızlandırır.
kuru ama henüz canlı hücreleri, doğal bir şekilde yeniden nemlendirir.
- genellikle tıkalı olan yağ ve ter bezlerinin kanallarını açar.

Dolaşım üzerindeki etkileri:

Maskeler hafif basınçlarına rağmen, kan damarlarını genişletirler. Bu gen­leşme, deriyi ve dokuları derinlemesine nemlendirir ve canlandırır.

Bu maske­ler, soğuk ve sıcak kompreslerin peş peşe uygulanmaları ile aynı etkiyi yaparlar. Ama hiç bir zararları görülme­miştir; hassas ve kırmızı ergenliği olan deriler üzerinde hiçbir kötü etkisi olmamıştır.

Tersine, kırmızı ergenlik hallerinde, bunları hafiflettiği için, özellikle tavsiye edilirler.

Kaslar üzerindeki etkileri:

Bu maskeler tarafından tutulan kaslar için, her hareket kontrol edilen bir jimnastik hareketi haline dönüşür.

Aslında deri kımıldayamadığından, hiç­bir şekilde aşırı bir gerilme yapamaz ve kırışıklıkların oluşma riski ortadan kalkmış olur.

Eğer çok tecrübeli değilseniz, bu maskelerin kenarları, hatalı bir hareket yapmanızı engelleye­rek yüz masajlarınızı gerçekleştirmenizi sağlayacaktır.

Bu Maskeleri Ne Zamanlar Uygulamalısınız veya Ne Zamanlar Uygulayabilirsiniz?

• Vücut jimnastiğiniz süresince, kaslar gerilir ve kırışıklıkların oluşma­sını engeller.
• Aynı nedenlerden dolayı ev işleri sırasındada.
• öğle uykusu, okuma, örgü vb. sırasında; maskeler ağırlığın etkisi altında, dokuların çökmesini, boyun­daki ve çene altındaki sarkıkları engeller.

Banyo esnasında; dinlendirici, yorgunluk alıcı bir etkisi vardır ve buharı derinin zehirlerden arınmasını sağlar ,.
Bu maskeler günde bir iki kez 1/2 saat boyunca takılabilir.

10 Ocak 2014 Cuma

Kıvırcık Saçlar İçin Maskeler

kivircik-sac
Hindistan cevizi maskesi
Bir adet taze Hindistan cevizinin sütünü ve bir limon suyunu kullanarak saçlarınızda mucizeler yaratabilirsiniz. Hindistan cevizi sütü ile yarım bardak taze sıkılmış limon suyunu karıştırmalısınız. Yoğunlaşıp krem kıvamına gelinceye kadar buzdolabında soğumaya bırakmalısınız. Maskeyi saçlarınıza uygulayıp bir saat kadar bekletmelisiniz. Ardından saçlarınızı yıkayabilirsiniz. Bu maskeyi haftada 3 kez tekrarlayabilirsiniz.

Bal maskesi
Severek tüketilen bal, eşsiz lezzetin yanı sıra güzellik unsuru olarak da büyük etkilere sahiptir. Saçlarınızı için, beş yemek kaşığı süt tozuyla bir miktar içme suyunu kalın bir macun oluşturana kadar karıştırmalısınız. Üzerine bir tatlı kaşığı bal ekleyip karıştırmaya devam etmelisiniz. Karışımı saçlarınıza uygulayıp 20 dakika beklettikten sonra saçınızı şampuanlayabilirsiniz. Karışımı istediğiniz sıklıkta uygulayabilirsiniz.

Zeytinyağı maskesi
Zeytinyağının saçlara olan faydası herkes tarafından bilinen bir gerçektir. Doğru uygulamalarla maksimum düzeyde verim elde edebilirsiniz. Bir çay fincanı zeytinyağını bir miktar ısıtmalısınız. Daha sonra hafif soğuması için bekleyip; saç kreminizin içine karıştırmalısınız. Karışımı saçınıza uygulayıp yarım saat bekledikten sonra suyla durulamalısınız. Maskeden sonra şampuan kullanmanız gerekmiyor.

Muz maskesi

Bir kâse yoğurda, iyice ezilmiş bir adet muzu ekleyip karıştırdıktan sonra saçlarınıza sürmelisiniz. Saçlarınızda yarım saat beklettikten sonra şampuanlayıp, ılık suyla durulamalısınız. Özellikle boyalı saçlar için tavsiye edilen bu maskeyi ayda bir kez uygulayabilirsiniz.

25 Aralık 2013 Çarşamba

Maskeler

pembe-maske
Cilt, 30′lu yaşlara yaklaştıkça daha yoğun bir bakı­ma ihtiyaç duyuyor. Bu bakımı da ona cildin yapı­şma ve ihtiyaçlarına göre seçilmiş “maskeler” verebilir. Gençlik, kolajen ya da kil, acaba sizin maskeniz hangisi?
Cildiniz solgun mu görünüyor? Ya da kullandığınız ürün­lerin çok etkili olmadığını mı düşünüyorsunuz? Bir de ince çizgiler var tabii. Ciltteki tüm bu sorunlardan kurtulmanın yolu, derin ve etkili bir temizlikten geçiyor. Vücudumuzu her türlü dış etkenlerden koruyan cildimiz için uzmanlar, onun ihtiyaçlarını karşılayan maskeler öneriyor. Cildin ihtiyaçları­na göre seçilen maskeler, haftada bir veya iki kez cildin du­rumuna göre uygulanıyor. Ancak maske uygulamadan ön­ce iki soruyu cevaplamanız gerekiyor:
1-Hangi cilt tipine sahipsiniz?
2-Cildinizin ihtiyaçlarını biliyor musunuz?
Eğer bu sorulara net cevaplar veremiyorsanız, cilt bakı­mında ilk adımı doğru atmak ve uygulamanın sonucundan memnun kalmak için öncelikle bir uzmana danışın. Sonra­sında, cildinizin ihtiyacı olan bakım ürünlerinden edinmeli­siniz. 20′li yaşların başlarında, sadece nemlendiren bir ürün­le hayat bulan cilt, 30′lu yaşlara yaklaştıkça daha yoğun bir bakıma ihtiyaç duymaya başlıyor. İşte bu noktada yardımı­nıza koşan maskeler, etkili bileşenleriyle cilt yüzeyinde kısa sürede gözle görülür sonuçlar yaratabiliyor.

“Kolajen” Maskeleri:
Maskeleri, uzmanların yardımıyla cilt tipine ve ihtiyaçları­na göre seçmenin ve uygulamanın dışında, evde de hazırla­yabilirsiniz. Bitkilerle hazırlanan maskeler, cildi temizleme ve rahatlatma özelliğine sahiptirler. Kil, derin temizlikte oldukça başarılı bir madde. Bal ise yaşlı ve yorgun ciltleri canlandırı­yor. Kısacası, cildin bakım kalkanları maskeler, evde veya güzellik merkezlerinde sıkça kullanılıyor. Merkezlerde uygu­lanan yoğun maskeler, etkili bileşenleriyle profesyonel bakı­mın önemli bir parçası. Ecz. Gülnur Araman enstitülerde uy­gulanan maske bakımları hakkında şunları söylüyor: “Ensti­tüde uygulanan cilt bakımları yaklaşık 60-90 dakika sürü­yor. 30 dakikasını maske uygulamaları için ayırıyoruz. Biz, merkezimizde derin temizlik yapan, nemlendiren ve yatıştırı­cı maskeler kullanıyoruz. Son yıllarda sıkça başvurduğumuz özel uygulamalardan biri de cildin elastikiyet kaybına karşı kullanılan ‘kolajen’ maskeleri. Yaşlanma etkilerine savaş açan ‘kolajen’ bakımı, özellikle de orta yaşın üzerindeki ka­dınlarda daha yoğun uygulanıyor. Enstitülerde yapılan mas­ke uygulamalarını evdekilerden ayıran en önemli fark ise öncesinde ve sonrasında bazı kozmetik ve profesyonel ci­hazlar yardımıyla desteklenmesi.”

Sizin maskeniz hangisi?
M&G İstanbul Dermatoloji Enstitüsü’nden Ecz. Gülnur Araman, “Maskeler cildin ihtiyacına göre seçilmeli.” diyor;

Temizlik maskeleri: Ciltte 10 dakika kalıyor ve kolay te­mizleniyor.
Derin temizlik maskeleri: 10-15 dakika uygulanıyor. Pee-ling öncesi kullanılıyor.
Nem maskeleri: Ciltte 15-20 dakika kalıyor. Peeling etki­siyle aktif hale gelen cilt bu maskelerle rahatlıyor.
Gençlik maskeleri: Yaşlı ve yorgun ciltlere sıkılaştırıcı ve elastikiyet kazandıran maskeler en etkililerden biri.

Kalıcı bronzluk Avon’dan
Avon, bu yaz gelmeden bronzlaşmak isteyenler için bir al­ternatif sunuyor: ‘beBronze Şelf Tanning.’
Güneş olmadan da kalıcı ve kusursuz bir bronzluk müm­kün.

Gün için üç renk
HR sezon makyajını yıldız ürünü Painter palette, 3 ana renk olan kırmızı, mavi ve sarı ile sunuyor. Gün içinde bulu­nacağınız ortama göre istediğiniz tonlarda farklı sonuçlar ya­ratabilirsiniz. İster ışıltılı bir makyajla parlarsınız, ister sofisti­ke olursunuz.

13 Aralık 2013 Cuma

Gülsuyu veya gül yağı

gul-suyu
Gülsuyu veya gül yağı kremler,losyonlar,nemlendiriciler,parfümler maskeler, şampuanlar ve banyolarda yer alır.

Gül yapraklarının üzerine kaynar su dökülerek cilde gül banyosu uygulanabilir.
Güzel kokulu bir yağ elde etmek için; badem yağma ila­ve edilerek bekletilmelidir. Göz çevresindeki kırışıklıklar için faydalıdır. 30-40 dakika kadar bekletilir. Daha fazla bekletil­diği zaman dokuların gevşemesine neden olur.

Gülün yapraklan parmaklarla sıkılıp ezilir, çıkan öz su tüm yüze sürülürse cilde iyi gelir. Ayrıca, bir-iki avuç taze gül yaprakları birkaç saat soğuk suda bekletildikten sonra süzü­lür. Elde edilen bu losyon, sabah ve akşam yüze sürülür.

Bu uygulama cildin yumuşamasını sağlar.

22 Nisan 2013 Pazartesi

Yağlı Saçlar İçin Maskeler

sac-maskesi
Saç tipleri üçe ayrılır. Norma-Kuru ve Yağlı. Saç tipine göre şampuan kullanmalısınız. Yağlı saç bakımında ise diğer tüm saç tiplerinde bakım farklılığı olduğu gibi yağlı saç bakımında da farklılık yani kendine has özellikleri vardır. Yağlı saç bakımında bitkisel ve krem oranı çok düşük şampuanlar kullanmalısınız. Piyasada saç tipinize uygun yağlı saçlar için maskeler den de temin ederek kullanma zamanlarına dikkat ederek saç bakımı uygulayabilirsiniz.

Bitkisel Şampuan Yapımı
Limon kabuğu ve nane rendesi, Civanperçemi (akbaşlı, marsama otu, barsama otu, binbiryaprak otu, beyaz civanperçemi, sarı civanperçemi ve kandilçiçeği diye de bilinir) saçlarınızı ve saç derinizi temizler ve canlılık kazandırır.
125 ml. Su
Kuru Civanperçemi (1 tatlı kaşığı)
Kuru Nane (1 tatlı kaşığı)
Taze limon kabuğu rendesi (1 tatlı kaşığı)
Bitkisel (kokusuz) şampuan (2 yemek kaşığı)

Malzemelerimizi 125 ml. Suyla dolu bir kabın içine koyun, ağzını sıkıca kapatın ve kaynatın. Kaynadıktan sonra 30 dk. boyunca dinlendirin. Dinlendikten sonra süzün ve temiz bir şişeye dökün. Bu şişenin içine bitkisel şampuanı ekleyerek iyice çalkalayın. Şampuanınızı artık kullanabilirsiniz. Hazırladığınız bu karışımı bir hafta içerisinde tüketmeye özen gösterin. Eğer buzdolabında muhafaza ediyorsanız 1 aya kadar saklayabilirsiniz.

Aromaterapik Bitkisel Şampuan Yapımı
Servi ve ardıç esansiyel yağları ile saçlarınızdaki yağlanmayı önleyecek, hoş kokan bir şampuan içeriği hazırlayabilirsiniz.
Elma Sirkesi (2 yemek kaşığı)
Servi Esansiyel Yağı (20 Damla)
Ardıç Esansiyel Yağı (10 Damla)
Bitkisel (kokusuz) şampuan (60 ml.)
60 ml. Su

Esansiyel yağları ve elma sirkesini bir şişenin içinde dökerek karıştırın. Daha sonra üzerine suyu ve bitkisel şampuanı ilave edin. Bu karışımı iyice çalkalayın. Artık saçlarınızı aromaterapik şampuanınızla yıkayabilirsiniz.

Yağlanmayı Azaltacak Bitkisel Losyon Yapımı
Lavanta bitkisi ve civanperçemi yağlanmayı azaltır. Bu losyonla saçlarınızdaki yağı azaltabilirsiniz.
500 ml. Su
Kuru Civanperçemi (2 çorba kaşığı)
Kuru Lavanta (2 çorba kaşığı)
Kuru Nane (2 çorba kaşığı)
Elma Sirkesi (2 çorba kaşığı)

500 ml. Suya bitkilerimizi koyun ve kapağı kapalı bir şekilde kaynatın. Kaynadıktan sonra demlemeye bırakın ve soğuyana kadar bekleyin. Daha sonra süzerek başka bir temiz kaba aktarın ve içerisine iki kaşık sirkeyi ekleyerek iyice çalkalayın. Saçlarınızı normal bir şekilde şampuanladıktan sonra losyonumuzun çeyreğini (125 ml.) saçlarınıza sürün. Losyonun geri kalanını buzdolabınızda iki hafta kadar saklayabilirsiniz.

Ihlamur Çiçeği Kürü
Ihlamur çiçeği (10 gr. Yeterlidir)
1 adet limon
Elma sirkesi (1 yemek kaşığı)
1 lt. su

1 lt. suyun içerisine ıhlamur çiçeklerini koyun. İçerisine limonumuzun kabuklarını rendeleyerek ekleyin. Bu karışımı kaynatın ve 10 dakika kadar demleyin. Karışımımız demlendikten sonra elma sirkesini ilave edin. Artık bakım kürümüz hazırdır. Bu bakım kürü ile saç diplerinizi ıslatıp bir müddet bekleyin. Daha sonra saçlarınızı durulayabilirsiniz.