13 Ağustos 2015 Perşembe

Karın germe ameliyatıyla ilgili her şey

karin-germe
Fazla miktarda kilo alıp verme, doğum ve karın duvarı kaslarının zayıflaması sonucunda gevşemiş karın derisini sıkılaştırarak gergin görünüme yeniden kavuşturma işlemine karın germe deniyor. Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Aysun Bölükbaşı Mamak, karın germe operasyonunun kimler için uygun olduğuna anlattı:

Genellikle doğum yapmış veya fazla miktarda kilo alıp veren kişilerde uygulanan karın germe işlemleri; göbek deliğinin üzerinde fazla miktarda deri varsa ve karın bölgesinde katlantı meydana geliyorsa tam karın germe şeklinde uygulanabiliyor. Eğer göbek deliği üstünde fazla deri katlantısı yoksa; alt tarafta bir miktar katlantı mevcutsa mini karın germe işlemi tercih ediliyor.

Ameliyata üç hafta kala sigara kullanımı ve kanı sulandıran ilaçların kesilmesi gerektiğine dikkat çeken Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Aysun Bölükbaşı Mamak ağrı kesici, ginseng, CO enzim Q10, yeşil çay gibi besin takviyelerinin de alınmaması gerektiğini belirtti.

Ameliyat sonrası ağrı ve sosyal hayata geri dönme

Yaklaşık 2-3 saat süren karın germe ameliyatlarında en çok merak edilen konu muhakkak ki “ağrı”. Karın germe işleminin sanıldığı gibi çok ağrılı bir ameliyat olmadığını kaydeden Op. Dr. Aysun Bölükbaşı Mamak; ameliyat sonrası karın bölgesindeki gerginlik hissinin bir miktar rahatsızlık yaratabildiğini ancak bir hafta sonra hastanın tamamen dik yürümeye başladığını belirtti. Hasta bir gece hastanede yatırıldıktan sonraki ertesi gün taburcu ediliyor. Ameliyat gerçekleştikten altı hafta sonra ise tüm spor hareketleribile rahatlıkla yapıbiliyor.

12 Ağustos 2015 Çarşamba

Güneş kremi kullanırken dikkat edilmesi gerekenler

gunese-dikkat
Dünyada yaşamın devam etmesi için gerekli ışın kaynağı olan güneşin birçok olumlu etkisi mevcut. Isı verme, D vitamini yapımı, bazı cilt hastalıklarında tedavi edici olarak kullanılması ve insan psikolojisine olumlu etkisi bunlardan sadece birkaçı.

Son yıllarda ozon tabakasında oluşan incelme sonucu güneş ışınları yeryüzünü daha çok etkilediğini ve buna bağlı olarak güneş yanıkları, deri kanseri oluşumu, ışığa bağlı alerjik hastalıklar ve ışığa bağlı cilt yaşlanması riskinin arttığını söyleyen Liv Hospital Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. Gonca Gökdemir, güneş kremi kullanırken dikkat edilmesi gerekenleri anlattı.

Güneş kremi kullanımında 10 püf nokta
- Bir güneş koruyucu kremin güneş koruma faktörü ne kadar yüksekse o kadar iyi koruyucudur. Ancak sadece UVB koruması yeterli olmaz. UVA koruması için özel ölçümler sonrası oluşturulan değerlerin de üründe yer alması gerekir.


- Güneş koruyucu hem UVB hem de UVA için koruyucu olmalı. O nedenle ürünün üzerinde UVB koruması için SPF değeri; UVA koruması için IPD değeri yer almalıdır. SPF değeri 30 olan bir güneş koruyucu güneşten % 97 oranında korur. Daha yüksek koruma faktörlerinin etkileri ihmal edilebilir düzeydedir.

- Suya dayanıklı olmalıdır. Bu durum özellikle yüzme ve terleme sonrası ürünün ciltten uzaklaşmaması için gereklidir.

- Sivilce oluşmasını engellemek için su bazlı olmalı.

- Alerji riski yüksek maddeler içermemeli.

- Güneş kremi güneşe çıkmadan en az 20 dakika önce cilde sürülmeli.

- Deniz kenarı ya da havuz başında bulunulduğunda saat başı krem tekrar sürülmeli.


- Kremin son kullanma tarihi önemli, bir krem 2 yıldan fazla kullanılmamalı.

- Kremler serin ve güneş görmeyen bir yerde muhafaza edilmeli.


- Açık tenli, sarışın ve kızıllar yüksek koruma faktörlü kremleri tercih etmeli.

10 Ağustos 2015 Pazartesi

Yeni trend: Bacak dövmeleri

14423083840.29871100
Dövme yaptırmak cesaret ister ama bacak dövmesi biraz çılgınlık sanırım… Trend haline gelen bacak dövmeleri ister rengarenk ister siyah desenlerle bacağınıza farklılık getiriyor. Farklı desenleri birleştirip tamamlayabilirsiniz ya da tek parça bir desenle bacağınızı adeta tuval gibi kullanabilirsiniz. Siz de bu çılgın akıma kapılmak isterseniz hazırladığımız galeriye bir göz atın…

8 Ağustos 2015 Cumartesi

Cildinize ışıltı katacak öneriler

cilt-bakimi
Sağlıklı ve güzel bir cilde sahip olmanın yolu cilt tipine uygun bakım ve doğru beslenmeden geçiyor.

İşte cilt sağlığınızı korumak için dikkat etmeniz gereken noktalar...

Daha az şeker tüketin
Tatlı tüketmek kan şekerini ve insülin seviyesini yukarı taşır ki insülin temel yaşlanma hormonlarından biridir. Bir araştırmaya göre kan şekeri yüksek olan insanlar, düşük olanlara oranla daha yaşlı görünüyor. Tatlandırıcılardan ve şekerden uzak durun.

Bol bol sebze tüketin

Tabağınızdaki yemeğin üçte ikisi sebzeden ibaret olmalı. Vücuda yüksek oranda alınan sebze daha kaliteli ve az kırışıklı bir cilt dokusuyla özdeşleştiriliyor. Lifl i gıdaları ve antioksidanları da unutmayın tabii. Piyasada düşük yağlarla ilgili dolaşan hurafeleri unutun. Araştırmalar yağ tüketiminin cilde elastikiyet kazandırdığını ve daha az kırışık görünmesini sağladığını kanıtladı. Zeytin, avokado ve makadamya yağını beslenme rutininize dahil edin.

Protein şart

Protein, tüm vücudun direncini koruması için gereken temel içeriklerdendir, fakat depolanamazlar. Bu nedenler günlük protein ihtiyacını karşılamanız gerek. Et, balık ve yumurta ise ana kaynaklar.

Biberiye sarımsak tarçın
Çok fazla doğal şeker barındıran meyve sularını ya azaltın ya da tam anlamıyla hayatınızdan çıkarın. Yerine yeşil veya beyaz çay tüketerek vücudunuza antioksidan girişini sağlayabilirsiniz. Cildinizdeki farkı kısa zamanda göreceksiniz. Otlar ve baharatlar (biberiye, sarımsak ve tarçın gibi) cilt ve vücut sağlığı için oldukça pozitif etkileri olan biyoaktif içerikleri barındırır.

7 Ağustos 2015 Cuma

Cilt bakımında buzun sihirli etkisi

buzlu-cilt-bakimi
Aşırı soğuk ve aşırı sıcakların cildimize zarar verdiği düşünülse bile buzun cildimiz üzerinde tam tersi sihirli bir etkisi vardır.

Yanlız dikkat edilmesi gereken bir nokta var ki; o da buzu direkt cilde uygulamamak. Buzluktan yeni çıkartılmış olan buz damarlarınızı çatlatacağından dolayı direkt cildinize uygulamak can sıkıcı sonuçlar verebilir. İlk soğunu atmasını bekleyip öyle uygulamanız gerekir. Ayrıca buzu kullanırken, bir tülbentin içine koyarsanız masaj yapmanız daha kolay olacaktır. Buzu cildinize uygularken çok kalmamasına özen gösteriniz.

İşte buzun daha önce bilinmeyen faydaları...
Makyaj öncesi yüzünüze sürün

Makyaj öncesinde cildi hazırlamak oldukça önemlidir. Fondöteninizi kullanmadan önce cildinize hafifçe buzu sürün, bu sayede makyajınız daha uzun süre dayanacaktır.

Cildinizi sıkılaştırır
Buz, gözenekleri küçültür ve kırışıklıkları gererek yüzünüze daha taze bir görünüm kazandırır. Aynı zamanda kan dolaşımını düzenler ve sivilce oluşumunun önüne geçer.

Göz şişliğine birebir
Eğer gözleriniz uykusuz ve yorgun görünüyorsa buz kalıbınıza yeşil çay ilave edip dondurabilrisiniz. Göz çevrenize uygulamanız yeterli olacaktır...

Sivilce ve kızarıklıkların önüne geçer
Cildinizde sivilce oluştuğunu fark ettiğinizde kızaran yere buz sürün. Buz, aynı zamanda sivilce izlerini de azaltır.

Kaşlarınızı şekillendirmede kullanın
Buzu kaşlarınızın etrafına sürün ve biraz bekleyin. Ufak bir uyuşma başladığında kaşlarınıza şekil vermeniz daha kolay ve acısız olacaktır...

Güneş yanıklarını ferahlatır
Güneş yanığı için buz kalıplarının içerisine biraz aleo vera ve biraz su ile doldurun. Daha sonra buz küplerini yanık olan yerlere sürün. Teninizdeki ferahlığı hissedeceksiniz...

6 Ağustos 2015 Perşembe

Saç mezoterapisi ile saçlarınız gürleşsin

sac_bakimi
Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Bülent Cihantimur, yaz ayları boyunca güneşin, klorlu havuz ve tuzlu deniz suyunun olumsuz etkileri nedeniyle yıpranan saçlar için önerilerde bulundu.

Saçların yaz mevsiminde farklı dış faktörler sebebiyle yıprandığını, özellikle yaz sonuna doğru saç dökülmelerinin başladığını ve saç tellerinde belirgin oranda kırılma ve yıpranmalar oluştuğunu belirten Op. Dr. Bülent Cihantimur, “Saç mezoterapisi ile bu sorunları rahatlatmak ve saçlara kaybolan canlılığını tekrar kazandırmak mümkün olabiliyor. Deri altına FDA onaylı farmakolojik, homeopatik ve doğal bitki ekstrelerinin çoklu enjeksiyon yöntemi ile saçlı dokunun beslenmesi ve ihtiyacı olan vitamin mineral gibi elementlerin hedef dokuya doğrudan transferini sağlıyoruz” dedi ve saç mezoterapisinde amacın, saçlı doku hücre metabolizmasına sadece alternatif bir şekilde gerek duyduğu destekleri sağlamak olduğunu vurguladı.

Saç mezoterapisi saçları güçleştirir

Kadınlarda, erkeklerde ve çocuklarda rahatlıkla uygulanabilen saç mezoterapisinin birçok avantajının olduğunu dile getiren Cihantimur, "Saç mezoterapisinin en büyük avantajı, sorunlu bölgeye uygulanan ve dolayısı ile sadece bu alana nüfuz eden bölgesel bir uygulama olmasıdır. Kılcal damarların besleyemediği saç köküne gereken tedavi edici karışımlar enjekte edilir ve saç dökülmesinin durduğu gözlemlenir. Dolayısıyla saçların kökten beslenerek gürleşmesini ve parlak görünmesini sağlar” açıklamasında bulundu.

Saçı kökten besliyor
Saç kökündeki sıkılaşmalar, küçülmeler, saçlı dokunun yaşam döngüsündeki hızlanış ve anajen evrenin kısalışın saç dökülmesini tetiklediğine dikkat çeken Op. Dr. Cihantimur, saç mezoterapisi ile sağlıksız, cansız ve tüy gibi duran saçların, tam kökten beslenerek canlanmaya, canlandıkça daha gür ve parlak görünmeye başladığını belirtti.

Ne kadar etkili
Saç mezoterapisinin saç hücrelerinde gözlemlenen etkisine de değinen Cihantimur, "Saçların tekrar hayata döndürülmesini amaçlayan saç mezoterapisi, saç hücrelerini uyararak, seyrelen alanlarda tekrar saç köklerinin oluşmasına fayda sağlayabilir ve yaz sonu destek tedavi için saç mezoterapisi etkili bir uygulama olabilir” ifadelerini kullandı.

3 Ağustos 2015 Pazartesi

Formda bir vücut için zayıflama tüyoları

zayiflama-tuyolari
Bel bölgesi, göbek ya da basen yağlarından kurtulmak için sürekli diyet yaptığınız halde bir sonuca varamıyorsanız yaşam biçiminizde ufak değişikliklere ihtiyacınız olabilir. Sadece diyet yaparak bu inatçı yağları eritmenin mümkün olmadığını anlamışsınızdır sanırım.
İşte sağlıklı kilo vermenin ve fazla yağlardan kurtulmanın püf noktaları…